EKONOMİ - 14 Aralık 2022 Çarşamba 10:56

TÜİOSB’ye ’Altın Değerler’ ödülü

A
A
A
TÜİOSB’ye ’Altın Değerler’ ödülü

Mersin Tarsus Tarımsal Ürün İşleme İhtisas Organize Sanayi Bölgesi (TÜİOSB), bu yıl ’küresel değer zincirleri’ ana temasıyla 6’ncı kez düzenlenen ve ’Daha iyi bir dünyayı mümkün kılmak’ sloganıyla gerçekleştirilen İstanbul Ekonomi Zirvesi’nde, ’Altın Değerler Ödülleri’ çerçevesinde, ’Türkiye’nin ilk ihracat odaklı yeni nesil organize sanayi bölgesi ödülü’ne layık görüldü.

Mersin Tarsus Tarımsal Ürün İşleme İhtisas Organize Sanayi Bölgesi (TÜİOSB), bu yıl ’küresel değer zincirleri’ ana temasıyla 6’ncı kez düzenlenen ve ’Daha iyi bir dünyayı mümkün kılmak’ sloganıyla gerçekleştirilen İstanbul Ekonomi Zirvesi’nde, ’Altın Değerler Ödülleri’ çerçevesinde, ’Türkiye’nin ilk ihracat odaklı yeni nesil organize sanayi bölgesi ödülü’ne layık görüldü.


İstanbul Ekonomi Zirvesi, ’küresel değer zincirleri’ ana temasıyla düzenlendi. Bir otelde düzenlenen ve iki gün süren zirvede dünyanın ekonomik durumu, iklim değişikliğine uyum, güvenli gıdaya erişim, gelir dağılımındaki adaletsizlik, toplumsal cinsiyet eşitliği ve kadınların güçlendirilmesi gibi konular ele alındı.


TÜİOSB Yönetim Kurulu Başkanı Gül Akyürek Balta, çok sayıda ülkeden konuşmacıların yer aldığı ve İstanbul Ekonomi Zirvesi İcra Kurulu Başkanı Abdullah Değer, Dünya Bankası Washington DC Kıdemli Ekonomisti Sibel Kulaksız, Yuvam Dünya Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Kıvılcım Pınar Kocabıyık, Türkiye Kadın Girişimciler Derneği (KAGİDER) Başkanı Emine Erdem, Azerbaycan Cumhuriyeti İhracat ve Yatırım Teşvik Ajansı Başkanı Yusuf Abdullayev, OSBÜK Başkanı Memiş Kütükcü, Büyük Birlik Partisi Genel Başkanı Mustafa Destici, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Ekonomi ve Enerji Bakanı Olgun Amcaoğlu gibi isimlerin yer aldığı zirvenin açılışında, TÜİSOB ile ilgili sunum gerçekleştirdi.


İstanbul Ekonomi Zirvesi’nde dünyanın ekonomik durumu, iklim değişikliğine uyum, güvenli gıdaya erişim, gelecek nesiller için yaşamı sürdürülebilir bir biçimde iyileştirmek, sürdürülebilir enerjiye erişim, kaynakların verimli kullanılması gibi önemli konuların ele alınmasının son derece önemli olduğunu ifade eden Gül Akyürek Balta, TÜİOSB’de de bu konular üzerinde hassasiyetle durduklarını, Türkiye’nin tarımsal üretimde söz sahibi bir ülke olarak gücünü daha da artırması için çalıştıklarını dile getirdi.



“Çevreye ve insana saygıyı esas dijital tarım ve gıda ekosistemi kuruyoruz”


Zirvenin düzenlenmesine destek olmaktan büyük mutluluk duyduklarını söyleyen Gül Akyürek Balta, TÜİOSB’nin, Endüstri 4.0 hedefiyle çevreye ve insana saygıyı esas alarak yola çıkan, Türkiye’nin ilk ihracat odaklı dijital ve yeşil organize sanayi bölgesi olma özelliği taşıdığını kaydetti. "Yeni nesil OSB’mizde, Avrupa Yeşil Mutabakatı’na uyumlu, sürdürülebilir üretime dayalı dijital tarım ve gıda ekosistemini kuruyoruz" diyen Gül Akyürek Balta, şöyle konuştu: "Bu ekosistemin en önemli çıktısı olan ve yüksek kaliteyi ifade eden DigiGreenFoodValley sertifikasıyla ürünlerimizin ihracatını artırarak, ülkemize katma değer sağlayıp yatırımlarımızı yeni nesil TÜİOSB’mizde büyüteceğiz. Bölgemizde konserveden süt ve süt ürünlerine, makarnadan bakliyat çeşitlerine, kurutma eleme ve paketleme tesislerinden tıbbi ve aromatik bitkilerin işlenmesine kadar gıdanın hemen hemen her alanında faaliyet gösterecek bu işletmelerde elde edeceğimiz katma değeri yüksek ürünlerimizi dünya pazarlarında en iyi şekilde değerlendirerek bölge ve ülke ekonomisine katma değer kazandıracağız. TÜİOSB olarak 100 fabrika ile 10 bin kişiye istihdam sağlarken, ülkemize ilave 250 milyon dolar ihracat geliri kazandırmayı hedefliyoruz."


500 milyon dolarlık yatırım


Mersin’in Tarsus ilçesinde 500 milyon dolarlık yatırım ile hayata geçirilecek olan TÜİOSB’nin toplam 300 hektarlık alandan oluşacağını anlatan Gül Akyürek Balta, "TÜİOSB’mizde, 115 hektarda 70 parselden oluşan birinci etap arazi düzenleme çalışmalarını tamamladık ve söz konusu 70 parselin tamamının ön tahsislerini gerçekleştirdik. Çok kısa sürede fabrika inşaatlarına başlayacağımız TÜİOSB’mizde dijital tarım ve gıda ekosistemi kuruyoruz" dedi.


Gül Akyürek Balta, şöyle devam etti; "TÜİOSB’mizde, Avrupa Yeşil Mutabakatı, Dijital Tarım, Tarladan Çatala Dijital Değer Zinciri, Ortak Lojistik Merkezi, Girişimci Ekosistemi, Tarım ve Gıda Teknolojileri Test Merkezi, Dijital Tarım ve Gıda Endüstrisi Eğitim Kompleksi, Güneş Enerji Santrali gibi önemli projeler yer alıyor. Bölgemizdeki yatırımcıların ve KOBİ’lerin dijital dönüşümüne zemin hazırlamak, küresel rekabetçilik güçlerini artırmak, sürdürülebilir ve kârlı büyümelerini sağlamak üzere aynı zamanda Dijital Dönüşüm Merkezi’ni hayata geçirdik. Burada dijital olgunluk değerlendirme, eğitim-gelişim, dijital ikiz (digitaltwin) pilot çalışmaları, danışmanlık, uygulama ve yeşil fabrika (leedcertificate) başlıkları başta olmak üzere birçok konuda faaliyetler yürüteceğiz. Ayrıca temel hizmetlerden elektrik, su, telefon, internet, doğal gaz ve SCADA yönetimi hizmetlerini de yatırımcılarımıza sunuyor olacağız. TÜİOSB’yi Türkiye’de Yeşil Mutabakat’a uyumlu ve verimliliğin azami düzeye çıkarıldığı, kaynak kullanımının optimize edildiği ve dijital dönüşümünü tamamlamış fabrikaların faaliyet gösterdiği bir yapı olarak ülkemize kazandıracağız. Projemizin tamamlanmasının ardından kurumsal kapasitemizin geliştirilmesi ve yeşil dönüşümün temellerinin atılması sonucunda, bölgesel ve ülkesel düzeyde yapılacak benzer çalışmalar için referans bir kurumsal yapıyı hayata geçirmiş olacağız."



TÜİOSB Yönetim Kurulu Başkanı Gül Akyürek Balta, yakın bir zamanda işletmelerin temellerinin atılacağı bölgeye yönelik yoğun bir yatırımcı talebi olduğunu da vurgulayarak, "Çukurova’nın ve Türkiye’nin önde gelen firmalarının yanı sıra uluslararası alandan hatırı sayılır yatırımcılar da bizden arsa talebinde bulunuyor. Bizler yer tahsisi konusunda seçici davranarak TÜİOSB’de ülkemize ve bölgemize en fazla katkıyı sağlayacak firmaların yer alması için çalışıyoruz" ifadelerini kullandı.



Altın Değer Ödülleri sahiplerini buldu


Açılış konuşmaları, plaket takdimleri ve panellerin yapıldığı zirvenin ikinci gününde ise Türkiye’ye katma değer sağlayan kişi ve kurumlara verilen İstanbul Altın Değerler Ödülleri sahiplerini buldu. Bu yıl 6’ncısı düzenlenen ve ’Daha iyi bir dünyayı mümkün kılmak’ sloganıyla gerçekleştirilen zirve çerçevesinde 11 alanda ödül verildi. TÜİOSB Yönetim Kurulu Başkanı Gül Akyürek Balta’ya, ‘Türkiye’nin ilk ihracat odaklı yeni nesil organize sanayi bölgesi ödülü’ takdim edildi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Batman Batman’a eksi birinci katta 30 milyonluk "dikey tarım" yatırımı Batman Organize Sanayi Bölgesi’nde kurulan üç katlı dikey tarım serası, hem büyüklüğü hem de teknoloji altyapısıyla Türkiye’nin en dikkat çekici tarım yatırımları arasına girdi. Doğu ve Güneydoğu Anadolu’da benzeri bulunmayan, komşu ülkelerde dahi örneği olmayan tesis, bölgenin tarımsal üretim vizyonunu değiştirmeye hazırlanıyor. Yaklaşık 30 milyon TL’lik yatırımla eksi birinci katta hayata geçirilen hidroponik sera, 1100 metrekarelik dikey üretim alanıyla klasik 6 dönümlük seraya eş değer kapasite sağlıyor. Topraksız tarım yönteminin en gelişmiş örneklerinden biri olan tesiste, fesleğen başta olmak üzere pek çok aromatik bitki üç katlı sistemde yıl boyunca kontrollü şekilde yetiştiriliyor. Hidroponik sistem sayesinde bitkilerin gelişim süresi neredeyse yarı yarıya düşüyor. Toprakta 65 günde yetişen fesleğen, bu teknolojik serada 30 günde hasat edilebiliyor. Ayrıca üretimde kullanılan su miktarı da büyük ölçüde azalıyor. Topraklı tarımda bir günde tüketilen su, bu tesiste tüm sezon boyunca kullanılabiliyor. Böylece yüzde 95’e varan su tasarrufu sağlanıyor. Uzmanlar, küresel ısınma ve iklim değişikliğinin etkilerinin belirginleştiği bir dönemde su verimliliği sunan bu tip seraların bölge tarımı için hayati öneme sahip olduğuna dikkat çekiyor. Tesis, şu an 20 kişiye istihdam sağlıyor. Üretim hattında sadece taze fesleğen değil, katma değerli aromatik ürünler de hazırlanıyor. İşletme, bölgede ilk kez üretilen fesleğen reçeli, sütlü fesleğen reçeli, pesto sosu ve fesleğen şerbeti ile gastronomi alanında da yeni bir pazar oluşturmayı hedefliyor. Batman OSB’deki bu yatırımın, hem modern tarımın hem de katma değerli ürün üretiminin bölge ekonomisine uzun vadede ciddi katkı sunması bekleniyor. Firma Yatırımcısı Metin Başak, Türkiye’deki en büyük dikey tarım tesisinin kurmanın mutluluğu ve heyecanını yaşadıklarını söyledi. Yapılan yatırımın yaklaşık 30 milyon olduğunu ifade eden Başak, "Bu tesis sera aydınlatmaları için kullanılan LED ışıkların AR-GE’sini yaptığımız kapalı alan dikey tarım tesisidir. LED verimliliğinin etkisi üzerine farklı bitkileri deneme çalışmalarımız bulunmaktadır. Bu tesis yaklaşık 30 milyonluk bir yatırımdır" dedi. "Topraksız tarım stratejik yatırım haline gelmiştir" Özellikle küresel iklim değişikliklerinin gündemde olduğu bu dönemlerde bu sistemlerin geleceğin sistemleri haline geldiğini vurgulayan Başak, "Küresel iklim değişikliği ve özellikle de kuraklık artmasından dolayı geleceğin tarımı denilen akıllı tarımdır. Dünyada ve ülkemizde topraksız tarım stratejik yatırım haline gelmiştir. Topraklı tarıma göre daha fazla verim elde edilmektedir. Tıbbi ve aromatik bitki grubundan fesleğen üretimi yapılmaktadır. Katma değeri yüksek bir bitkidir. Yetiştirilen ürünler işlenerek reçel, marmelat, şerbet ve fesleğenli süt reçeli gibi gıdalara dönüştürülmüştür. Marul ve çilek gibi bitkiler üzerinde de AR-GE çalışmaları devam etmektedir" diye konuştu. "Yüzde 95 su tasarrufu" Hidroponik ve Dikey Tarım Sistemleri Uzmanı Öğr. Gör. Esra Okudur, topraksız tarım sistemlerinin geleceğin tarım sistemleri olduğunu söyledi. Bu sistemin özellikle su tasarrufu sağladığına dikkati çeken Okudur, "Batman ilinde dikey tarım ile topraksız tarım yöntemleriyle bitkilerin yetiştiriciliği yapılmaktadır. Bu tesiste fesleğen bitkisinin yetiştiriciliği yapılmaktadır. Kapalı alan dikey tarım sistemlerinde sürdürülebilir tarımın yapılmaktadır. Bu ortamlarda bitkilerin istediği ışık, sıcaklık, CO2 ve oransal nemi ayarlayabilme imkanı sağlamaktadır. Kontrollü ortamlar olduğu için kimyasal ilaç kullanımı minimize edilmektedir. Yapılan yetiştiricilikte yaklaşık yüzde 95 oranında su tasarrufu sağlamaktadır. Gübreleri de etkin bir şekilde kullanmaktayız. Bitkilerin istediği gübreleri ayarlayabilme imkanı sağlanmaktadır. Bitkiler hızlı ve sağlıklı bir şekilde yetiştirilmektedir" dedi. Firmanın Üretim Sorumlusu Ziraat Yüksek Mühendisi Nuri Elik de, bu sistemin topraklı yetiştiriciliğe oranla çok daha sağlıklı ve katma değerinin yüksek olduğunun altını çizdi. Elik, "Topraklı yetiştiriciliğe kıyasla 6 kat daha fazla dikim yapılmaktadır. Bu tesis 1000m2 alanda üretim yapılmaktadır. Topraksız tarım yöntemi olan NFT dediğimiz kanallar içerisinde yetiştiriciliği yapılmaktadır. Bölgemizde bu şekilde yapılan üretim tesisi bulunmamaktadır" şeklinde konuştu.
Batman Batman’da Gömek Yaylası’nda yeraltında cami bulundu Batman’ın Sason ilçesine bağlı Karameşe köyü Gömek Yaylası’nda köylüler tarafından tesadüfen yeraltı camisi bulundu. Cehennem Deresi yakınlarında bulunan yapının içindeki mimari detaylar, bilinmeyen bir tarihe işaret ediyor. Kayalık bir yamacın altında açılan küçük bir oyuktan girilen yeraltı yapısında mihrap, duvarlara gömülü ses yalıtımı amacıyla kullanıldığı değerlendirilen onlarca küp ve kimliği bilinmeyen büyük bir mezar bulunuyor. Yapının bulunduğu alanda yapılan yüzey incelemesinde, aralarında çocuk mezarlarının da yer aldığı çok sayıda uzun mezar tespit edildi. Daha önce Batman Valiliğince bölgede yapılan araştırmalarda elde edilen eserlerin Batman Kültür Envanteri’ne işlendiği bilinirken, bu yeraltı camiine dair herhangi bir kayıt bulunmaması dikkat çekti. Caminin keşfine tanıklık eden doğa yürüyüşçüsü Sabahattin Atalay, Cehennem Deresi’nden geçtikten sonra karşılaştıkları manzara karşısında şaşkına döndüklerini ifade ederek, "Gömek Yaylası’nda doğa yürüyüşü yaparken köylüler bir oyuk gösterdi. İçeri girince karşılaştığımız manzara gerçekten şaşırtıcıydı. Mihrap tamamen sağlamdı. Duvarların içine gömülü çok sayıda küp vardı, bunların akustik için kullanıldığı öğrendim. İçeride büyükçe bir mezar bulunuyor. Dışarı çıktığımızda da onlarca mezarın yaylaya yayıldığını gördük. Tarihin derinliklerinden çıkmış gibi bir yapı. Dönemi bilinmiyor, uzman incelemesi gerekiyor. Yaptığım araştırmada uzmanlar, yapının mimarisinin ilk bulgularla Orta Çağ - erken İslam dönemi veya daha eski bir kültüre işaret edebileceğini, ancak net tarihlemenin ancak kapsamlı bir arkeolojik çalışma ile yapılabileceğini belirttiler" dedi.
Ordu Ordu’da telefon dolandırıcılarına darbe: 3 tutuklama Ordu İl Emniyet Müdürlüğü tarafından telefon dolandırıcılara yönelik yapılan operasyon kapsamında, gözaltına alınan 13 şüpheliden 3’ü tutuklandı, 31 şahsa adli işlem yapıldı. İl Emniyet Müdürlüğü ekipleri, dolandırıcılık olaylarının engellenmesi ve şüphelilerinin yakalanması için çalışmalarına devam ediyor. Bu kapsamda ekipler, şüpheli şahısların Fatsa ilçesinde gençleri hedef alarak adlarına banka hesapları ile hat çıkardıklarını, bu işlem karşılığında hesap kiralama bedeli olarak para verdiklerini ve kiralanan banka hesapları üzerinden ülke genelinde çok sayıda vatandaşı dolandırıldığını tespit etti. Bunun üzerine Fatsa Cumhuriyet Başsavcılığı koordinesinde, Asayiş Şube Müdürlüğü ve Fatsa İlçe Emniyet Müdürlüğü tarafından Ankara ve İstanbul İllerini kapsayan Fatsa merkezli ’nitelikli dolandırıcılık, banka ve kredi kartlarının kötüye kullanılması’ suçları kapsamında 7 şahsa yönelik eş zamanlı operasyon gerçekleştirildi. Operasyonda 5 şüpheli Fatsa ilçesinde, 2 şüpheli ise Ankara ve İstanbul illerinde yakalanarak suç unsurları ile birlikte gözaltına alındı. Operasyonun devamında ise 6 şüpheli daha gözaltına alındı. Emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen 13 şüpheliden 3’ü tutuklanırken, 10 şüpheli ise savcılık kararıyla serbest bırakıldı. Operasyonda ayrıca, dolandırıcı şahıslara hesaplarını kullandırdığı tespit edilen 31 şahsa da adli işlem yapıldı.