Açılış ve temel atma töreni için Muğla’ya gelen CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, konuşmasının sonunda Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Gürün’ü yanına alarak, “Zor koşullarda görev yaptığını iyi biliyorum, ama o bundan sonra da sizlere en güzel hizmeti vermek için çaba harcayarak emek verecektir” dedi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu yaptığı konuşmada CHP’li belediyelerin baskı altında olduğunu vurguladı. CHP’li belediyelerin toplumun her kesimine yardım götürdüğüne işaret eden Kılıçdaroğlu, halka hitaben yaptığı konuşmanın sonunda Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Gürün’ü yanına alarak kendisine destek vermeye devam edeceğini söyledi. Kılıçdaroğlu; “Tabi şunu da söyleyeyim. Başkanımız size hizmet ediyor. Her türlü baskıya, her türlü zorluğu koşula rağmen hizmet etmeye çalışıyor. Her kuruşun da hesabını veriyor bu da onun namus borcudur. Zor koşullarda görev yaptığını iyi biliyorum ama o bundan sonra da sizlere en güzel hizmeti vermek için çaba harcayarak emek verecektir. Biz bütün belediye Başkanlarımıza güveniyoruz. O zat dedi ki, ’Ben Belediye Başkanlarımı görevden aldım, sıra sende Kılıçdaroğlu’. Ben de dedim ki ‘Bizim belediye başkanlarımız çalışıyor, gidip hepsini tek tek kutlayacağım. Yaşa, bravo çok iyi işler yapıyorsun ve her kuruşunda hesabını veriyorsun’ dedim ve diyeceğim de” diye konuştu.
Konuşmasında hanımlara da seslenen Kılıçdaroğlu, “Şimdi geliyorum hanımlara. 2019’da seçimlere gidiyoruz. Demokratik Parlamenter sistem vatandaştan toplanan her kuruş verginin hesabını sorar. Kadınlar musluğu açtığında 5 çeşit vergi ile karşılaşıyor. Vergi Dairesinde kaydınız olup olmaması önemli değil. Dolmuşa bin vergi, taksiye bin vergi. Ama bu ülkede fakir fukara vergi verirken, devleti yönetenler vergi vermiyor. Tüyü bitmemiş yetim vergi ödeyecek Ankara’daki beyler vergi vermeyecek. Elektrik düğmesini açtığında 4 çeşit vergi ödeyen anne verdiği vergiyi Ankara’dakiler ödemeyecek. Tek adam rejimini savunanlar biz çocuklarımıza hesap vermek zorundayız. Eğer siz tek adam rejimini getirirseniz hiç kimsenin can ve mal güvenliği olmaz. Ey Kılıçdaroğlu niye söyledin. Savcı duyar duymaz fezleke hazırlıyor. Satraya kölelik yapanlar, savcı da olamazlar hakim de olamazlar. Cadde de konuşacağız niye konuşuyorsun. Nerde konuşacağız. Bir de diyorsun ki benim ülkemde demokrasi var. Nerde demokrasi. Hapishanelerinde gazeteci, akademisyen olan bir ülkede demokrasi olmaz. Bunları demokrasi olmadığı için ve demokrasiyi yeniden getirmek için söylüyorum” dedi.
