GENEL - 02 Haziran 2020 Salı 18:31

Bodrum’da otellerin korona zammı dudak uçuklattı!

A
A
A
Bodrum’da otellerin korona zammı dudak uçuklattı!

Bodrum’da sosyal mesafe nedeniyle azalan şezlonglar fiyatlara yansıdı. Günlük şezlong kirası bin lira, aylık oda 24 bin lira, eğer yemekte dahil olursa fiyatların 2 katına çıktığı görüldü.

Bodrum’da otellerin korona zammı dudak uçuklattı; Sosyal mesafe nedeniyle azalan şezlonglar fiyatlara yansıdı. Günlük şezlong kirası bin lira, aylık oda 24 bin lira, eğer yemekte dahil olursa fiyatların 2 katına çıktığı görüldü.

Bodrum’da yaz sezonu için verilen oda fiyatları dudak uçuklattı. Sosyetenin uğrak tatil beldesi Göltürkbükü’nde korona virüs salgını sonrası otellerin şezlong ve loca fiyatlarına yaptığı zam görenlerin ağzını açık bıraktı. Lüks bir otel tarafından belirlenen fiyatlarda iki kişilik şezlong kullanımını için günlük bin lira, aylık 24 bin lira istendi. Söz konusu yemek dahil edildiğinde ise günlük kullanım bedeli 2 bin lira, aylık ise 48 bin liraya kadar çıkıyor.

Konuyla ilgili olarak Bodrum Belediye Başkanı Ahmet Aras ise fiyatlara müdahale edemediklerini belirterek “Türkbükün’de bu her zaman gündem olmuştur. Türkbükündeki bu yüksek fiyatlar, lahmacunlar, loca fiyatları her zaman gündem oldu. Serbest piyasa koşullarında yaşıyoruz. Biz Bodrum’un böyle olmadığını ifade etmek istiyorum. Bodrum’un her yerinde bu fiyatlar yok. Bodrum her türlü keseden insanın rahatça yaşaya bileceği, faydalanabileceği işletmelere de sahip ama çok pahalı işletmelere de sahip. Buda insanların tercih meselesi. Bu konuda Belediyenin bir yaptırımı yoktur. Belediye olarak gidip neden bu kadar ücret istiyorsunuz diyemeyiz. Farklı şekilde denetimlerimizi yaparız, işletmeler kedi fiyatlarını koymakta ticaret kanunu gereği serbesttir” dedi.

Bölgenin önemli merkezlerinden Türkbükü’nde lahmacun - ayran 90 liraya, makarna 110 liraya, pide çeşitleri ise 95 liradan satılması gündem olmuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Nevşehir Kapadokya’nın lezzetleri ‘Kapadokya’da Bahar Sofraları’ etkinliğinde görücüye çıktı Kapadokya bölgesinin önemli organizasyonlarından biri olan ’Kapadokya Gastronomi Festivali’ bu yıl ’Kapadokya’da Bahar Sofraları’ adı altında Kapadokya Üniversitesi’nin ev sahipliğinde başladı. İlki 2022 yılında yapıldığında Kapadokya bölgesinde gastronomi rüzgarını başlatan festival; yine insan, tarih ve doğa temaları üzerinden yürütülüyor. Tarih boyunca kadim topraklarda yaşamış çeşitli kültür ve inançlara sahip insanların baharın gelişini, şifa, bolluk ve bereket beklentileriyle anlamlandırarak kutladıkları Hıdırellez’in geleneksel lezzetleri öne çıkartılıyor. Katılımcılar doğanın uyanışı ile insanın yeşeren umutlarının bütünleştiği, mevsimsellik ve yerelliğin ön planda tutulduğu Kapadokya’da Bahar Sofraları etkinliği ile gastronomi alanında kanaat önderleri Kapadokya’nın gastronomi mirası ile tanışma imkânı buldu. Nevşehir Valiliği himayesinde Kapadokya Üniversitesi, Ürgüp Kaymakamlığı, Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansı (TGA), Ahiler Kalkınma Ajansı (AHİKA) ve Kapadokya Turistik Otelciler ve İşletmeciler Derneği (KAPTİD) iş birliği ile düzenlenen festival, Kapadokya Üniversitesi Gastronomi ve Mutfak Bölümü ile Kapadokya bölgesinin değerli şeflerinin öncülüğünde hazırlanan ve ’Kapadokya’da Bahar Sofraları’ sloganı ile sunulan öğle yemeği ile başladı. Kapadokya Üniversitesi Gastronomi bölümü mutfağında hazırlanan ve bölgeye özgü birbirinden farlı tatların bir araya getirildiği festivalde, özellikle küllü mısırlı ısırgan çorbası ve tatlı su balığından yapılan fava tabağı dikkat çekti. Kapadokya yöresinde yetişen bitkilerden yapılan yemeklerin ön plana çıktığı etkinlikte katılımcılara, taze otlu, asma yapraklı, bölgeye özgü bulgur pilavı ile sunulan kuzu yahninin yanı sıra, bazlama üzerinde karamelize edilmiş soğan ile sunulan kuzu ciğeri ve bölgede yetişen otlarla yapılan gözlemeler ikram edildi. Tıbbi ve aromatik bitkiler uzmanı Saniye Gezer, bölgede yenilenebilir otlardan bir araya getirdiği su ritüeli hazırladı. Bölge özgü yemeklerin sunumunun yapıldığı festivalde konuşan Anadolu Halk Mutfakları Araştırmacısı ve Program Yapımcısı Adnan Şahin, "Kapadokya’da bu yıl 3.’sü yapılan bu festivalin gecikmiş bir festival olduğunu düşünüyorum. Bölgenin gastronomik zenginliğinin öne çıkması konusunda çok önemli bir çalışma" dedi. Akademisyen şef ve TV yapımcısı Asuman Kerkez de yenilen yemeğin damağa imza atması gerektiğini söyledi. Kerkez, "Bu festival gerçekten çok önemli, belki de yüz yıllar önceki reçeteleri burada tatma ve deneyimleme şansınız oluyor. Kapadokya’yı çok seviyoruz. Her sene buraya keyifle geliyoruz. Eskiyle yeniyi bir araya getirmeyi çok iyi başarıyorlar. İçeride birbirinden güzel nefis şeyler tattık. Özellikle tatlı su balığından yapılan bir fava tabağı var. O tabak benim favorimdi. Bunun üzerine yetiğin hiçbir şey o tadı değiştiremedi. Yemek böyledir, damağınıza imza atar. Yıllar sonra bile hatırlarsınız" ifadelerini kullandı.