EĞİTİM - 20 Haziran 2019 Perşembe 15:02

Tarım Lisesi öğrencileri, çiftçi oluyor

A
A
A
Tarım Lisesi öğrencileri, çiftçi oluyor

Niğde’de bir liseye açılan Tarım Bölümü öğrencileri tavuk besleyip yumurta topluyor, sebze yetiştirip hasat yapıyor.

Niğde’de bir liseye açılan Tarım Bölümü öğrencileri tavuk besleyip yumurta topluyor, sebze yetiştirip hasat yapıyor.


Merkeze bağlı Yeşilgölcük beldesindeki Şehit Recep Tektaş Çok Programlı Anadolu Lisesinde bulunan tarım bölümü öğrencileri hem modern tarım öğreniyor hem de okula gelir sağlıyor.


Yeşilgölcük Şehit Recep Tektaş Çok Programlı Anadolu Lisesi Müdürü Muharrem Yenel, geleneksel tarımdan modern tarıma doğru öğrencileri yetiştirmeye çalıştıklarını belirterek, “Öğrenciler okulda oluşturulan seralarda domates, salatalık, biber ve 20 dönüm tarlada yonca yetiştiriyor. Tavuk besleyip yumurta üretimi yapıyor” dedi.


Yenel, “Okulumuza tarım bölümü 2 yıl önce açıldı. Yaklaşık 50 öğrenci ile eğitim ve öğretim faaliyetlerine devam ediyor. Gölcük büyük bir tarım ve hayvancılık bölgesi. İnsanlar geçimlerini özellikle patates, fasulye gibi tarım ürünleri ekerek sağlıyorlar. Bizlerde tarım bölümündeki öğrencilerimize alternatif tarım ürünlerini anlatmaya çalışıyoruz. Kışın öğrencilerimizle beraber marul ektik. Maruldan çok güzel bir verim elde ettik. Yaz geldiğinde öğrencilerimiz domates, salatalık biber gibi sebze türlerine yönlendirmeye çalışıyoruz. Geleneksel tarımdan modern tarıma doğru öğrencilerimizi eğitmeye yetiştirmeye çalışıyoruz. Bu sene bine yakın domates fidesi ektik. Bunları da aynı Antalya bölgesindeki seracılık faaliyetleri gibi asma şeklinde yapmayı planlıyoruz. İnşallah ta çok güzelde verim alıp bölgedeki patates eken çiftçiye patates haricinde alternatif ürünlerle de kar elde edebileceklerini , geçimlerini sağlayabileceklerini göstermeye çalışıyoruz. Bunu yanında 20 dönüme yakın yonca tarlamız var. Öğrencilerimiz yoncanın sulanması , biçilmesi balya yapılması bunları öğreniyorlar. Burada öğrendikleri bilgiyi evlerinde tarlalarında da güzel bir şekilde uyguluyorlar. Geleneksel yöntemlerle verim alma düşük olduğu için biz burada çağdaş modern tarıma öğrencilerimizi yönlendirip az alanda maksimum verim almaya çalışıyoruz” dedi.


Öğrencilerin tavuk yetiştirdiğini de anlatan Yenel, “Öğrencilerimiz tavuk yetiştiriyorlar. Bir tane gezen tavuk kümesimiz var. Bu kümeste 150’ye yakın tavuk var. Bu tavukların yemlenmesi, temizliği bakımı , yumurtaların toplanması gibi faaliyetleri öğrencilerimiz yapıyor. Burada da amacımız büyük baş ve küçük baş hayvancılığından da ziyade bir aile kendi yumurtasını kendi tavuğunu kendi yetiştirsin kimseye muhtaç olmadan geçimini sağlasın burada da öğrencilerimizi alternatif bir alana yönlendirmeye çalışıyoruz. 250 kapasiteli bir kuluçka makinesi var. Öğrencilerden topladığımız yumurtaları, kuluçka makinesinde biriktiriyoruz. Buradan civciv üretiyoruz. Ürettiğimiz civcivleri yine öğrencilerimizin kendilerine veriyoruz. Öğrenci sıfırdan bir hayvan nasıl yetiştirilir , bir bitki nasıl yetiştirilir bunları çok güzel bir şekilde öğreniyorlar. Öğrencilerimiz meslek lisesi öğrencileri akademik olarak zayıf olan öğrenciler, mesela matematiği, kimyası, fiziği, biyolojiyi yapamıyorlar. İstedikleri uğraşsınlar mücadele etsinler yapamıyorlar. Ancak bu öğrencilerimiz serada dört dörtlük çalışıyorlar. Tarımsal faaliyetleri mükemmel şekilde yapıyorlar. Bu şekilde hem topluma faydalı birey oluyorlar. Elde ettiğimiz ürünleri okulumuzun döner sermayesi işletmesi kapsamında Niğde’deki esnaflara , pansiyonlu okullara satıyoruz. Buradan da okulumuza gelir elde ediyoruz. Bu seneki hedeflediğimiz gelir 50 bin TL civarında” diye konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Erzincan Türkiye’nin canlı ve minarel türleri bu müzede sergileniyor Türkiye’nin ilk doğa tarih müzesi olma özelliği taşıyan Erzincan’ın Kemaliye ilçesindeki Prof. Dr. Ali Demirsoy Doğa Tarihi Müzesi, başta Kemaliye olmak üzere Erzincan ve yurt genelinden canlı ve minarel türlerine ait yaklaşık 5 bin çeşit materyali sergiliyor. Erzincan Kemaliye’deki Prof. Dr. Ali Demirsoy Doğa Tarihi Müzesi, Kemaliyeli olan, Prof. Dr. Ali Demirsoy’un katkıları ile kuruldu. Müzeyle ilgili şu bilgilere yer verildi: “Prof. Dr. Ali Demirsoy Doğa Tarihi Müzesi, Kemaliye ilçesinde kurulan “Doğa Müzesinde Bilimsel Bir Gezinti” isimli proje kapsamında 2009 yılında kuruldu. Müzenin kuruluşuna Prof. Dr. Ali Demirsoy, Prof. Dr. Aydın Akbulut ve Öğ. Gör. Yusuf Durmuş öncelik etti. Bu müzede sergilenen örneklerin önemli bir kısmı 10 ayrı üniversiteden 48 bilim insanının görev aldığı “Kemaliye ve Çevresinin Biyoçeşitlilik Açısından İncelenmesi” projesi kapsamında bölgeden toplanan jeolojik ve biyolojik örneklerden oluşmakta. Kurulduğu tarihten bugüne bölge halkı, öğrenciler ve ekoturizm açısından önemli bir ilgi odağı oldu. Ülkemizin değişik bölgelerinden ve Kemaliye çevresinden alınan mineral, taş, toprak ve her türlü jeolojik materyal MTA’daki uzmanlara teşhis ettirilerek dolabların içindeki raflarda uygun kaplarda sergilenmekte. Türkiye’nin ve dünyanın çeşitli yerlerinden gelmiş mineral, kristal, toprak, kayaç örnekleri sergilenmekte. Kemaliye ve çevresinin Gastropad, Bivalvia ve Echinodermata gruplarına ait fosil örnekleri teşhis edilerek, raflarda sergilenmekte. Bir hücreli bitki ve hayvanların mikroskop altında görüntülerinin sunulduğu bir bölüm bulunmakta. Karasal ekosistemin ilk canlı gruplarından olan likenler doğal ortamına uygun habitat ortamları hazırlanarak sergilenmekte. Yine Kemaliye’den toplanan ve teşhis edilen karayosunu örnekleri sergi panolarına yerleştirilerek sunulmakta. Omurgasızların önemli bir kısmı formol ve alkol içinde kavanozlarda etiketleriyle birlikte sunulmakta. Böceklerin büyük bir kısmı, bilimsel örnek hazırlama yöntemine göre içi boşaltılıp tahnit edilmiş, özel böcek iğnelerine geçirilerek panolarda (müze görsel materyali olarak) ya da parazitlere karşı özel korumalı, çekmeli müze dolaplarında saklanmakta. Müzenin en ağırlıklı kısmını böcekler ve herbaryum materyali oluşturmakta. Bölgenin ve ülkemizin tatlısularında ve denizlerinde yaşayan balık örnekleri çeşitli kimyasal işlemlerden geçirerek (formolalkol) görsel malzemeye dönüştürülerek sergileniyor. Aynı işlem amfibiler için de yapılmıştır. Farklı türlerden oluşan amfibi örnekleri alkollü kaplar içinde ve sergi dolaplarında teşhir edilmekte. Birçok zehirli yılın türünün bulunduğu sürüngen örnekleri de aynı yöntemle görsel malzemeye dönüştürülmüştür. Özellikleri, zehirleri ve korunma önlemleri konusunda bilgiler verilmiştir. Çeşitli fırsatlarla elde edilmiş kuş örnekleri tahnit edilerek sunulmaktadır. Kemaliye ve çevresinden 200 yakın kuş türünün (bir kısmı göçücü, transit) varlığı bilinmektedir. Bu kuş türlerine ilişkin tanıtıcı resimler ve tahnit malzemeleri önemli bir eğitim malzemesi niteliği taşımakta. Türkiye’deki yırtıcıların büyük bir kısmını barındıran yörede, memeliler önemli bir yer tutmaktadır. Soyu tehdit altında olan ayı, kurt, vaşak, sansar, dağ keçisi, porsuk, sincap, yedi uyur, fındık faresi, yer sincabı, çok sayıda küçük memeli ve kemirici türleri yörenin fauna elemanları olarak müzede halkın ve eğitim camiasının hizmetine sunulmuştur. Çeşitli şartlar altında elde edilmiş olan büyük ve küçük memeliler tahnit edilerek üç boyutlu sergilenmiştir. Ayrıca bu memelilerin postları ve bazılarının iskeletleri de sergilenmekte ve tanıtıcı bilgi verilemekte. Kemaliye ve çevresinden teşhis edilen 1000 kadar bitkinin en az yarısı, özellikle soğanlı bitkiler görsel olarak sunulmuştur. Bitkiler müze materyali olarak preslendikten sonra kartonlara yapıştırılmıştır. Bu örneklerin hepsi herbaryum örnekleri olarak özel dolaplarda bilim insanlarının kullanımına açıktır ve sergilenmekte”