SAĞLIK - 20 Ocak 2025 Pazartesi 12:55

400 yataklı yeni Niğde Eğitim Ve Araştırma Hastanesi modern donanımıyla hizmete hazır

A
A
A
400 yataklı yeni Niğde Eğitim Ve Araştırma Hastanesi modern donanımıyla hizmete hazır

Niğde’nin sağlık altyapısını güçlendirecek, modern donanımı ve geniş kapasitesiyle bölge halkına hizmet verecek olan 400 yataklı yeni Niğde Eğitim ve Araştırma Hastanesi Şubat ayında kapılarını açıyor.



Niğde İl Sağlık Müdürlüğü tarafından yapılan açıklamada; yeni hastane binasında, 148 yoğun bakım yatağı, 85 poliklinik odası ve 18 ameliyathane bulunuyor. Yanık ünitesi, 749 araç kapasiteli kapalı otopark ve modern sistemlerle inşa edilmiş altyapısı bulunan hastanenin tüm hasta odalarının nitelikli olarak tasarlandığı, konfor ve hizmet kalitesini en üst seviyeye çıkarılmasının hedeflendiği belirtildi.


Çocuk Hastanesi yeni binaya taşınıyor


Yeni düzenleme çerçevesinde mevcut ek çocuk hastanesinin yeni hastane binasına taşınacağı, böylece çocuk hastalar için daha modern ve kapsamlı sağlık hizmetleri tek çatı altında sunulacağının belirtildiği açıklamada, göğüs hastalıkları binasının da yeni komplekse taşınacağı ifade edildi. Tüm hizmetlerin daha verimli bir şekilde organize edileceğinin belirtildiği açıklamada; "Yeni hastane, özellikle palyatif bakım alanında da büyük bir adım atıyor. Palyatif yatak kapasitesi 7’den 25’e çıkarılarak, daha fazla hastaya destek sunulması sağlanacak. Niğde Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nin yeni binası, modern mimarisi, gelişmiş tıbbi donanımı ve hasta odaklı hizmet anlayışıyla sadece Niğde’ye değil, çevre illere de sağlık hizmeti sunabilecek kapasitede. Hastane, Şubat ayında hizmete girdiğinde, Niğde’nin sağlık alanındaki en büyük yatırımlarından biri olarak öne çıkacak" ifadelerine yer verildi.


(ST-TB-

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul L’oréal Türkiye genç bilim kadınlarını ödüllendirmeye devam ediyor Tekno-güzellik şirketi L’Oréal Türkiye’nin UNESCO Türkiye Milli Komisyonu iş birliğiyle yürüttüğü "Bilim Kadınları İçin" programı 23 yıldır devam ediyor. Program, bugüne kadar Türkiye’den 128 bilim kadınını destekledi. Bu yıl Boğaziçi Üniversitesi Biyomedikal Mühendisliği Enstitüsü’nden Doç. Dr. Banu İyisan, Üçlü Negatif Meme Kanseri için tamamen doğal biyomalzemelerle akıllı ve hedefli nanoilaç teknolojileri geliştirmeyi amaçlayan projesiyle ödüllendirildi. Türkiye’nin önde gelen kurumsal sosyal sorumluluk programlarından biri olan "Bilim Kadınları İçin" programında, bu yıl ödül alan bilim kadınları L’Oréal Türkiye’nin ev sahipliğinde gerçekleştirilen tören ile duyuruldu. Bu kapsamda Boğaziçi Üniversitesi Biyomedikal Mühendisliği Enstitüsü öğretim üyesi Doç. Dr. Banu İyisan, tamamen doğal biyomalzemeler kullanarak Üçlü Negatif Meme Kanseri (ÜNMK) tedavisinde hedefli ve akıllı nanoilaç sistemleri geliştirmeyi amaçlayan projesiyle öne çıkıyor. Kadınlarda en sık görülen kanser türü olan meme kanserinin agresif alt türlerinden Üçlü Negatif Meme Kanseri’ne yönelik bu çalışma, mevcut tedavilerin sınırlılıklarını aşmayı hedefleyen önemli bir yaklaşım sunuyor. Eğitim ve araştırma yolculuğu: Almanya’dan Türkiye’ye uzanan bilim kariyeri Programın uluslararası ayağı olan L’Oréal-UNESCO For Women in Science, 140’dan fazla ülkede 4 bin 700’den fazla bilim kadınını desteklemiş ve bu isimlerden 7’si daha sonra Nobel Ödülü’ne layık görülmüştü. Türkiye, bu programın en aktif yürütüldüğü ve en çok destek veren ilk beş ülkeden biri olarak öne çıkıyor. İstanbul Teknik Üniversitesi Kimya Mühendisliği bölümünde lisans ve yüksek lisansını tamamlayan Doç. Dr. Banu İyisan 2012 yılında doktora eğitimi için Almanya’ya taşındı. Leibniz Polimer Enstitüsü’nde biyomedikal nanomalzemeler, kontrollü ilaç salım sistemleri, sentetik biyoloji ve biyosensör uygulamaları üzerine çalıştı; 2016’da Dresden Teknik Üniversitesi’nden doktora derecesini aldı. Doktora sürecinde International Helmholtz Research School for Nanoelectronic Networks (IHRS NANONET) programında nanoteknoloji ve malzeme bilimi üzerine eğitim alan araştırmacı, 2017-2020 yılları arasında Max Planck Polimer Araştırma Enstitüsü’nde yürütülen bir AB projesinde, meme kanseri teşhisi için nanofotonik sistemler geliştirmeye yönelik doktora sonrası çalışmalar yaptı. 2023 yılında Max Planck Partner Grup Lideri seçilerek, MPIP ile uluslararası iş birliğini güçlendirdi. Üçlü negatif meme kanserine yönelik yenilikçi tedavi yaklaşımı Yürüttüğü akıllı hibrit nanoilaç teknolojisi projesiyle, meme kanserinin en agresif alt türlerinden biri olan Üçlü Negatif Meme Kanseri’nin hedefli tedavilere yanıt vermemesi ve mevcut kemoterapi ilaçlarının ciddi yan etkilere yol açması nedeniyle ortaya çıkan ihtiyaca çözüm sunmayı amaçlayan İyisan, proje kapsamında tamamen doğal biyomalzemeler kullanarak Üçlü Negatif Meme Kanseri hücrelerini seçici biçimde hedefleyebilen ve pH gibi çevresel uyarılara duyarlı çalışan akıllı hibrit nanoilaç taşıyıcılarının tasarlanmasını hedefliyor. Bu yaklaşım, tedavi etkinliğinin artırılmasına ve yan etkilerin önemli ölçüde azaltılmasına katkı sağlamayı amaçlarken, sürdürülebilir teknolojilerle geliştirilen sistemin gelecekte farklı agresif kanser türlerinde de uygulanabilir olması hedefleniyor. 2020 yılından bu yana Boğaziçi Üniversitesi Biyomedikal Mühendisliği Enstitüsü’nde görev yapan Doç. Dr. Banu İyisan aldığı fonlarla Biyofonksiyonel Nanomalzeme Tasarım Laboratuvarı’nı kurarak araştırmalarını burada sürdürmeye devam ediyor.