GÜNDEM - 09 Ekim 2025 Perşembe 14:16

Cezaevinde hafız oldu: 9 ayda Kur’an-ı Kerim’i ezberledi

A
A
A

Niğde Açık Ceza İnfaz Kurumu’nda hükümlü olarak bulunan bir hükümlü, 9 aylık yoğun bir çalışmanın ardından Kur’an-ı Kerim’i ezberleyerek hafız oldu.

26 yaşındaki B.G., düzenlenen törenle hafızlık belgesini alarak icazetini aldı. Ceza İnfaz Kurumu’nda düzenlenen Hafızlık İcazet Merasimi, saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı. Programa Niğde Valisi Cahit Çelik, Cumhuriyet Başsavcısı Ufuk Mustafa Süren, İl Müftüsü Hüseyin Gün, kurum personeli ve hükümlüler katıldı. Niğde Valisi Cahit Çelik, cezaevlerinin yalnızca cezaların infaz edildiği yerler olmadığını vurgulayarak, "Bayram kardeşimizin örneğinde olduğu gibi, cezaevleri bazen insanın kendisiyle hesaplaştığı, yeniden doğuş sürecini başlattığı yerler olabiliyor. Burada üniversiteye devam eden, dini eğitim alan, meslek edinen birçok kardeşimiz var. Önemli olan hatalardan ders çıkarıp topluma faydalı bir birey olarak yeniden hayata hazırlanabilmektir" dedi.

Cezaevinde hafız oldu: 9 ayda Kur’an-ı Kerim’i ezberledi

Niğde Cumhuriyet Başsavcısı Ufuk Mustafa Süren ise, infaz kurumlarının temel amacının bireyleri yeniden topluma kazandırmak olduğunu belirterek, "Bayram kardeşimizin az önceki Kur’an tilaveti, bu amacın en somut örneklerinden biridir" diye konuştu. Niğde İl Müftüsü Hüseyin Gün de cezaevi ortamında hafızlık yapmanın zorluklarına dikkat çekerek, "Bayram kardeşimiz, hocalarımızın rehberliğinde sadece 9 ayda hafızlığını tamamladı. Bu büyük bir azmin, sabrın ve maneviyatın göstergesidir. Cezaevi ortamında hafızlık yapmak dışarıdakinden çok daha zor ama bir o kadar da kıymetli" şeklinde konuştu. İmam Hatip Selçuk Tekeli ise, "Bayram kardeşimizin hafızlık isteğini büyük bir memnuniyetle karşıladık. Rabbim cezaevi ortamında böyle bir başarıyı nasip etti, hamdolsun" diyerek duygularını paylaştı.

Cezaevinde hafız oldu: 9 ayda Kur’an-ı Kerim’i ezberledi

"Beni Kur’an değiştirdi"

İmam Hatip Selçuk Tekeli, Halil Arık Ve Din Hizmetleri Uzmanı Bekir Başer’den aldığı eğitimlerle hafız olan B.G. de, hayatında büyük bir dönüşüm yaşadığını belirterek, "Cezaevine 18 yaşında girdim. Burada hayatı öğrendim. Kur’an-ı Kerim’i okumaya başladıktan sonra her şey değişti. Düşüncem, konuşmam, üslubum. Eğer değiştiysem, beni Kur’an değiştirdi. Bu süreçte hocalarımın emeği çok büyük. Zor şartlarda da olsa hafız olabildim, liseyi bitirdim, meslek öğrendim. Rabbim bundan sonraki hayatımda Kur’an’ın yolundan ayırmasın" ifadelerini kullandı.Tören, Niğde İl Müftüsü Hüseyin Gün’ün hafız B.G.’ye cübbe ve sarık giydirmesiyle sona erdi.

Cezaevinde hafız oldu: 9 ayda Kur’an-ı Kerim’i ezberledi

Sema Tekeli

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Konya Konya Büyükşehir’in "Güvenli Okul Yolları Projesi" sonrası okula bisikletle giden öğrenci sayısı artıyor Konya Büyükşehir Belediyesi tarafından hayata geçirilen "Güvenli Okul Yolları Projesi" kapsamında okula bisikletle giden öğrenci sayısı her geçen gün artıyor. Proje kapsamında aldıkları eğitimlerden sonra her gün okullarına bisikletle giden Ahmet Tevfik İleri İmam Hatip Ortaokulu’ndan yaklaşık 100 öğrenci; sağlıklı bir yaşam için erken yaşta bisiklet kullanımının önemine dikkat çekiyor. Konya Büyükşehir Belediyesi’nin "Güvenli Okul Yolları Projesi" ile Konya’da okula bisikletle giden öğrenci sayısında artış yaşanıyor. Bisiklet kullanımını artırmak, bu konuda farkındalık oluşturmak ve sağlıklı yaşama dikkat çekmek amacıyla Konya Büyükşehir Belediyesi’nin 3 yıldır sürdürdüğü "Güvenli Okul Yolları" projesi ile şehirde bisiklet kullanımı her geçen gün giderek yaygınlaşıyor. 680 kilometre ile Türkiye’nin en uzun bisiklet yoluna sahip şehri Konya’da öğrenciler okula bisikletle gitmenin keyfini yaşıyor. Daha önce Güvenli Okul Yolları Projesi kapsamında eğitimlerin verildiği ve uygulamanın yapıldığı Ahmet Tevfik İleri İmam Hatip Ortaokulu’ndan yaklaşık 100 öğrenci sabahın erken saatlerinde bir araya gelerek okullarına çevreci ulaşım aracı bisikletle gidiyor. Konya Büyükşehir Belediyesi ekipleri tarafından verilen teorik ve uygulamalı eğitimlerden sonra belirlenen güzergah doğrultusunda gruplar halinde okullarına bisikletle ulaşan öğrenciler, hem spor yapmanın hem kolayı ulaşımın mutluluğunu yaşıyor. "Bisiklete bu kadar önem verilen bir şehirde bisiklet kullanmak gerçekten çok eğlenceli" Bisikletle okula giden öğrencilerden Emine Nisa Çetintaş, "Arkadaşlarımla birlikte katıldığım etkinlik çok güzel geçti. Bisiklet sürmek çok güzel. Bisiklet sürmeyi çok seviyorum. Eğitimler sayesinde bisiklet sürerken dikkat edilmesi gerekenleri öğrendim. Bisikleti yolun ortasında değil, bisiklet yollarında süreceğiz. Bisiklet sürerken hareket yapmayacağız. Trafik kurallarına uyacağız" ifadelerini kullandı. Öğrencilerden Hasan Hüseyin Cömert ise, "Bisiklet sürerken hem eğlendik hem de öğrendik. Kask takarak yelek giyerek sürmeyi öğrendik. Belediyemizin bu konuda duyarlı olması çok önemli. Konya Büyükşehir Belediyemiz bisikletle ilgili projelere önem veriyor. Arabaların bıraktığı zararlı gazlar nedeniyle bisiklet kullanmak dünyamız için çok daha sağlıklı. Bisiklete bu kadar önem verilen bir şehirde bisiklet kullanmak gerçekten çok eğlenceli. Ayrıca Konya’da bisiklet sürmek çok kolay oluyor" dedi.
Bursa Geçici felç hafife alınmamalı Bazı hastalarda felç belirtileri, 24 saatten kısa sürede tamamen düzelebildiğini belirten uzmanlar, bu durum, halk arasında ‘geçici felç’ olarak bilindiğini ancak bu geçici ataklar asla hafife alınmaması gerektiği konusunda da uyardı. Her felç yatalak bırakmadığını ancak her inme acil müdahale gerektirdiğini belirten Medicana Bursa Hastanesi Nöroloji Uzmanı Dr. Büşra Er uyarıyor, "İnme hâlâ dünyada en sık görülen ölüm ve sakatlık sebeplerinden biri olduğunu vurguladı. Toplumda ’felç’ denilince akla genellikle yatalak kalmanın geldiğini, ancak bu algının doğru değildir. Felç, beyni besleyen damarların tıkanması sonucu o bölgedeki beyin hücrelerinin işlevini yitirmesiyle ortaya çıkar. Tıkanan damarın beynin hangi bölgesini beslediğine göre belirtiler değişir. Kol veya bacakta güçsüzlük, konuşma bozukluğu, görme kaybı ya da yüzde asimetri en sık görülen belirtilerdir. Ancak her felç kalıcı değildir" dedi. Dr. Büşra Er, "Bazı hastalarda felç belirtileri 24 saatten kısa sürede tamamen düzelebilir. Bu durum, halk arasında ‘geçici felç’ olarak bilinir. Ancak bu geçici ataklar asla hafife alınmamalıdır. Çünkü bu kişilerde önlem alınmazsa ilerleyen dönemde kalıcı felç gelişme riski oldukça yüksektir. İnme önlenebilir bir hastalıktır. Risk faktörlerine karşı hayat tarzı değişikliğinin önemi vardır. Yüksek tansiyon, diyabet, sigara kullanımı, aşırı alkol tüketimi, obezite, yüksek kolesterol, hareketsiz yaşam ve yetersiz uyku inme riskini artıran en önemli faktörlerdir. Düzenli egzersiz yapmak, Akdeniz tipi beslenmek, yeterli uyku ve stres yönetimi beyin damar sağlığını korur diye konuştu. Dr. Er, beyin kanaması ile beyin felcinin sıklıkla karıştırıldığını da sözlerin ekleyerek şöyle konuştu; "Beyin kanaması, genellikle yüksek tansiyona bağlı damar yırtılması sonucu gelişirken, inme damar tıkanıklığı nedeniyle beyin dokusunun beslenememesi sonucu oluşur. Ancak bazı durumlarda inme sonrası da kanama meydana gelebilir. Özellikle ilk 4,5 saat içinde hastaneye başvuran hastalarda damar açıcı tedaviyle ciddi iyileşmeler sağlanabilir. Erken teşhisin inme tedavisinde en kritik aşamadır. Yüzde kayma, konuşma bozukluğu, kol veya bacakta ani güçsüzlük gibi belirtiler fark edildiğinde vakit kaybetmeden 112’yi aramak gerekir. İnme, zamanla yarışılan bir hastalıktır; her geçen dakika milyonlarca beyin hücresi kaybedilmektedir. Erken müdahale, hem yaşamı hem de yaşam kalitesini kurtarır."