EĞİTİM - 17 Aralık 2025 Çarşamba 13:29

Minik kalplerde yerli üretim bilinci yeşerdi

A
A
A
Minik kalplerde yerli üretim bilinci yeşerdi

Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi Toplumsal Katkı Koordinatörlüğü iş birliğiyle Bor 75. Yıl Dr. Feriha Celal Cığız Anaokulu’nda düzenlenen Yerli Malı Haftası etkinliği, alışılmışın ötesinde içeriğiyle dikkat çekti.


Yerli üretimi yalnızca tüketim üzerinden değil; kültür, sanat ve teknolojiyle birlikte ele alan program, miniklerin hafızalarında kalıcı izler bıraktı.


Etkinlik kapsamında anaokulu öğrencileri yerel kıyafetler giyerek aileleri ve öğretmenleri tarafından hazırlanan yerli ürünlerden oluşan yiyecekleri tattı. Okulda oluşturulan özel alanlarda yöresel ürünler tanıtılırken, hazırlanan panolar aracılığıyla yerli ve milli üretime dair bilgilendirme yapıldı. Çocuklar hem görerek hem de deneyimleyerek yerli ürünlerle tanışma fırsatı buldu. Programa katılan yerel sanatçılar Yaşar Yüksel, Cavit Özel ve Halil İbrahim Demirtaş, yerel kültürde önemli yere sahip müzik aletlerini miniklere tanıttı. Sanatçılar, çocuklarla birlikte türküler söyleyerek geleneksel kültürü eğlenceli bir atmosferde aktardı.


75.Yıl Dr. Feriha Celal Cığız Anaokulu Müdürü Yeşim Erdal, eğitimin ailede başladığını ve okul öncesi dönemin çocukların ilk sosyal deneyimlerini yaşadığı çok önemli bir süreç olduğunu vurguladı. Bu bilinçle hareket ettiklerini ifade eden Erdal, amaçlarının geçmişten gelen değerleri geleceğe aktarmak ve çocuklarda erken yaşta yerli ve milli üretim farkındalığı oluşturmak olduğunu söyledi.


Yerli Malı Haftası’nı yalnızca evden getirilen yiyeceklerle sınırlı bir anlayıştan çıkarmak istediklerini belirten Erdal, bu kapsamda yerel sanatçıları okula davet ettiklerini, Teknofest Kulübü iş birliğiyle yerli ve milli üretim araçlarının tanıtımının yapılacağını dile getirdi.


Etkinlikle hedeflenenin, çocukları yalnızca tüketen bireyler olmaktan çıkarıp üreten bir toplumun parçası haline getirmek olduğunu vurgulayan Erdal, yerli ürün kodlarına dikkat çekerek bu bilincin küçük yaşlarda kazandırılmasının önemine değindi.



Minik kalplerde yerli üretim bilinci yeşerdi

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Uzmanından uyarı: Yaygın olan virüs influenza Medicana Sağlık Grubu Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Dr. Gülay Kılıç, gribal enfeksiyonlar arasında COVID-19 virüsünün daha sık görüldüğünü, ancak son 2 haftadır yaygın olan virüsün influenza olduğunu belirtti. Medicana Sağlık Grubu Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Dr. Kılıç, sonbaharın ilk aylarında artan gribal enfeksiyonlara dair yazılı açıklama yayımladı. Dr. Kılıç, gribal enfeksiyonlar arasında COVID-19 virüsünün daha sık görüldüğünü ancak son 2 haftadır yaygın olan virüsün influenza olduğunu belirtti. Aynı zamanda Gülay Kılıç, hastalık belirtilerinin bu 2 hastalıkta olduğu gibi birçok üst solunum yolu enfeksiyonunda ortak olduğunu da bildirdi. "COVID-19 grip virüslerinden daha bulaşıcıdır" Kılıç, COVID-19 ile gribin ortak görülen belirti ve farklılıklarını şöyle sıraladı: "Ateş ve ateşlenme hissi, titreme, öksürük, nefes darlığı ya da nefes almada zorluk, yorgunluk, boğaz ağrısı, burun akıntısı veya tıkanıklığı, kas ve vücut ağrıları, baş ağrısı, kusma ve ishal ortak belirtiler arasındadır. Virüsü taşıyan kişilerin öksürme, hapşırma veya konuşma sırasında etrafa saçtığı büyük ve küçük damlacıklar yoluyla yayılır. Bu damlacıklar yakındaki kişilerin ağız ve burunlarına ulaşabilir ya da solunum yoluyla vücuda alınabilir. Havalandırması yetersiz kapalı ortamlarda, virüs içeren küçük parçacıklar daha uzak mesafelere yayılarak enfeksiyona neden olabilir. Ayrıca virüsle temas etmiş kişilerle tokalaşma gibi doğrudan temas yoluyla ya da virüs bulunan yüzeylere dokunduktan sonra ağız, burun veya gözlere temas edilmesiyle de enfeksiyon bulaşabilir. COVID-19’a neden olan virüs, belirti başlamadan önce, hafif belirtileri olan ya da hiç belirti göstermeyen kişiler tarafından da başkalarına bulaşabilir. COVID-19 grip virüslerinden daha bulaşıcıdır ve COVID-19 belirtileri temastan 2-14 gün içinde kendini gösterirken, grip daha kısa sürede 1-4 gün içinde belirti verir." Hem influenza hem COVID-19’da hastaların çoğunlukla ateş, boğaz ağrısı ve öksürük şikayetleriyle başvurduğunu vurgulayan Dr. Gülay Kılıç, eşlik eden bulgularının ayırıcı tanı açısından önemli ipuçları sunduğunu ifade etti. "Vakit kaybetmeden bir sağlık kuruluşuna başvurmak hayati önem taşır" Aynı zamanda Dr. Kılıç, şu bilgileri paylaştı: "Ateşle birlikte şiddetli boğaz ağrısının görülmesi ve öksürüğün eşlik etmemesi bakteriyel tonsilliti düşündürürken; halk arasında ‘nezle’ olarak adlandırılan soğuk algınlığı, rinovirüsün neden olduğu ve burun akıntısı dışında genel hastalık bulguları yapmayan, kısa sürede basit önlemlerle iyileşen bir hastalıktır. Ateşin üç günden uzun sürmesi, nefes darlığı, göğüs ağrısı, belirgin halsizlik, derin nefesle artan öksürük veya balgam renginin koyulaşması enfeksiyonun zatürreye ilerlediğini düşündüren önemli bulgulardır. Bu şikayetler ortaya çıktığında vakit kaybetmeden bir sağlık kuruluşuna başvurmak hayati önem taşır." "Kapalı alanların havalandırılması gibi basit koruyucu davranışlar da önemlidir" Virüslerden korunmaya ilişkin konuşan Dr. Gülay Kılıç, "Aşılanma bilimsel olarak ağır hastalık, komplikasyon ve hastaneye yatış riskini önemli ölçüde azaltmaktadır. Her yıl influenza virüsünün türleri değiştiğinden, grip aşısının her kış dönemi başında uygulanması önerilmektedir. Enfeksiyonların yayılmasını önlemek için aşı olmanın yanı sıra bulaşma yolları göz önüne alınarak hasta iken evde kalmak, çıkmak zorundaysa maske takmak, mesafeyi korumak, öksürük ile hapşırıkta ağız ve burun kapatmak, elleri sık yıkamak ve kapalı alanların havalandırılması gibi basit koruyucu davranışlar da önemlidir" ifadelerini kullandı.