EKONOMİ - 12 Haziran 2019 Çarşamba 10:03

Çay bahçesi çay bahçesi olalı böyle ilgi görmedi

A
A
A
Çay bahçesi çay bahçesi olalı böyle ilgi görmedi

RİZE (İHA) – Sosyal medya paylaşımları ile meşhur olan Rize’nin Çayeli ilçesindeki çay bahçesi yaz sezonunun açılmasıyla yeniden turistlerin uğrak mekanı halinde geldi.

RİZE (İHA) – Sosyal medya paylaşımları ile meşhur olan Rize’nin Çayeli ilçesindeki çay bahçesi yaz sezonunun açılmasıyla yeniden turistlerin uğrak mekanı halinde geldi.


Rize’nin Çayeli ilçesine bağlı eski adı ‘Çeçeva’ yeni adı Haremtepe köyünde bulunan ve Rize’deki diğer çay bahçelerine nazaran daha düzgün bir görüntüsü olan çay bahçesi her gün yüzlerce yerli ve yabancı turist tarafından ziyaret ediliyor. Sosyal medyada paylaşılan bir fotoğraftan yayılan ve şimdilerde Rize’ye gelen herkesin uğrayarak fotoğraf çektirdiği Kenan Çiftçi’ye ait çay bahçesinin ortasında yöre mimarisine uygun da bir ev bulunuyor. Turistlerin fotoğraf için tercih ettiği çay bahçesi adeta ziyaretçilerine görsel bir şölen sunuyor.


Aslen Rizeli olan ve Çeçeva’daki çay bahçesini sosyal medyadan keşfettiğini dile getiren Ali Pakoğlu “Burayı sosyal medyada gördüm. Çok hoşuma gitti bende gelip görmek istedim. Gerçekten yapan kişi uğraşmış, eline sağlık. Bütün çay bahçelerinin aslında böyle olması gerekiyor, daha iyi bir çay alabilmek için” ifadelerini kullandı.


Düzeni ile dikkat çeken çay bahçesini sosyal medyada gören Songül Demirel ise tatil için geldiği Rize’de her yere hayran kaldığı gibi Çeçeva’ya da hayran kaldığını dile getirerek “Harika bir yer, yani sonsuzluk hissi var. Biz İstanbul’dan geliyoruz. Her gün biraz daha hayran kalıyoruz. İnternette gördük, arkadaşım var Rizeli, o da bize anlattı. Rize’nin her yeri zaten çok güzel, buraya da bayıldık. Buraya herkesi davet ediyorum. Muhteşem bir duygu. 9 gündür bu topraklardayız, her gün yüzümüz gülüyor” dedi.


Çay bahçesinin hasat ve bakım olarak diğer çay bahçelerinden farklı olduğunu ve bunun turistler için görülmeye değer bir yer olması için yettiğini ifade eden Vildan Karakurt ise “Burası Çayeli’nin çok özel bir çay bahçesi, görülmeye değer. Zaten kesim olsun, bakımı olsun, tüm çay bahçelerinden daha farklı duruyor. Mutlaka gelip görülmesi gerekiyor. Sosyal medyadan duydum öyle geldim. Zaten bende Çayeliliyim” şeklinde konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Erzincan Türkiye’nin canlı ve minarel türleri bu müzede sergileniyor Türkiye’nin ilk doğa tarih müzesi olma özelliği taşıyan Erzincan’ın Kemaliye ilçesindeki Prof. Dr. Ali Demirsoy Doğa Tarihi Müzesi, başta Kemaliye olmak üzere Erzincan ve yurt genelinden canlı ve minarel türlerine ait yaklaşık 5 bin çeşit materyali sergiliyor. Erzincan Kemaliye’deki Prof. Dr. Ali Demirsoy Doğa Tarihi Müzesi, Kemaliyeli olan, Prof. Dr. Ali Demirsoy’un katkıları ile kuruldu. Müzeyle ilgili şu bilgilere yer verildi: “Prof. Dr. Ali Demirsoy Doğa Tarihi Müzesi, Kemaliye ilçesinde kurulan “Doğa Müzesinde Bilimsel Bir Gezinti” isimli proje kapsamında 2009 yılında kuruldu. Müzenin kuruluşuna Prof. Dr. Ali Demirsoy, Prof. Dr. Aydın Akbulut ve Öğ. Gör. Yusuf Durmuş öncelik etti. Bu müzede sergilenen örneklerin önemli bir kısmı 10 ayrı üniversiteden 48 bilim insanının görev aldığı “Kemaliye ve Çevresinin Biyoçeşitlilik Açısından İncelenmesi” projesi kapsamında bölgeden toplanan jeolojik ve biyolojik örneklerden oluşmakta. Kurulduğu tarihten bugüne bölge halkı, öğrenciler ve ekoturizm açısından önemli bir ilgi odağı oldu. Ülkemizin değişik bölgelerinden ve Kemaliye çevresinden alınan mineral, taş, toprak ve her türlü jeolojik materyal MTA’daki uzmanlara teşhis ettirilerek dolabların içindeki raflarda uygun kaplarda sergilenmekte. Türkiye’nin ve dünyanın çeşitli yerlerinden gelmiş mineral, kristal, toprak, kayaç örnekleri sergilenmekte. Kemaliye ve çevresinin Gastropad, Bivalvia ve Echinodermata gruplarına ait fosil örnekleri teşhis edilerek, raflarda sergilenmekte. Bir hücreli bitki ve hayvanların mikroskop altında görüntülerinin sunulduğu bir bölüm bulunmakta. Karasal ekosistemin ilk canlı gruplarından olan likenler doğal ortamına uygun habitat ortamları hazırlanarak sergilenmekte. Yine Kemaliye’den toplanan ve teşhis edilen karayosunu örnekleri sergi panolarına yerleştirilerek sunulmakta. Omurgasızların önemli bir kısmı formol ve alkol içinde kavanozlarda etiketleriyle birlikte sunulmakta. Böceklerin büyük bir kısmı, bilimsel örnek hazırlama yöntemine göre içi boşaltılıp tahnit edilmiş, özel böcek iğnelerine geçirilerek panolarda (müze görsel materyali olarak) ya da parazitlere karşı özel korumalı, çekmeli müze dolaplarında saklanmakta. Müzenin en ağırlıklı kısmını böcekler ve herbaryum materyali oluşturmakta. Bölgenin ve ülkemizin tatlısularında ve denizlerinde yaşayan balık örnekleri çeşitli kimyasal işlemlerden geçirerek (formolalkol) görsel malzemeye dönüştürülerek sergileniyor. Aynı işlem amfibiler için de yapılmıştır. Farklı türlerden oluşan amfibi örnekleri alkollü kaplar içinde ve sergi dolaplarında teşhir edilmekte. Birçok zehirli yılın türünün bulunduğu sürüngen örnekleri de aynı yöntemle görsel malzemeye dönüştürülmüştür. Özellikleri, zehirleri ve korunma önlemleri konusunda bilgiler verilmiştir. Çeşitli fırsatlarla elde edilmiş kuş örnekleri tahnit edilerek sunulmaktadır. Kemaliye ve çevresinden 200 yakın kuş türünün (bir kısmı göçücü, transit) varlığı bilinmektedir. Bu kuş türlerine ilişkin tanıtıcı resimler ve tahnit malzemeleri önemli bir eğitim malzemesi niteliği taşımakta. Türkiye’deki yırtıcıların büyük bir kısmını barındıran yörede, memeliler önemli bir yer tutmaktadır. Soyu tehdit altında olan ayı, kurt, vaşak, sansar, dağ keçisi, porsuk, sincap, yedi uyur, fındık faresi, yer sincabı, çok sayıda küçük memeli ve kemirici türleri yörenin fauna elemanları olarak müzede halkın ve eğitim camiasının hizmetine sunulmuştur. Çeşitli şartlar altında elde edilmiş olan büyük ve küçük memeliler tahnit edilerek üç boyutlu sergilenmiştir. Ayrıca bu memelilerin postları ve bazılarının iskeletleri de sergilenmekte ve tanıtıcı bilgi verilemekte. Kemaliye ve çevresinden teşhis edilen 1000 kadar bitkinin en az yarısı, özellikle soğanlı bitkiler görsel olarak sunulmuştur. Bitkiler müze materyali olarak preslendikten sonra kartonlara yapıştırılmıştır. Bu örneklerin hepsi herbaryum örnekleri olarak özel dolaplarda bilim insanlarının kullanımına açıktır ve sergilenmekte”