SAĞLIK - 20 Kasım 2019 Çarşamba 13:23

Türkiye’de 40 yaş üstü her 5 kişiden biri KOAH hastası

A
A
A
Türkiye’de 40 yaş üstü her 5 kişiden biri KOAH hastası

Göğüs Cerrahı Prof.

Göğüs Cerrahı Prof. Dr. Ahmet Başoğlu, Türkiye’de 40 yaş üstü her 5 kişiden birinin KOAH hastası olduğunu belirterek, "Oysa 10 KOAH hastasının sadece biri doktora başvurmuş ve doğru tanı alabilmiştir. Bu durumda, ülkemizde bulunan 3-5 milyona yakın KOAH’lı hastanın sadece 300-500 bini kendisinde hastalık olduğunu bilmektedir” dedi.


Samsun Ondokuz Mayıs Üniversitesi(OMÜ) Göğüs Cerrahi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Ahmet Başoğlu, “20 Kasım Kronik Obstrüktif Akciğer Hastalığı (KOAH) Günü” ile ilgili önemli açıklamalarda bulundu. Türk Toraks Derneği olarak hedeflerinin KOAH’ın ve ilişkili risk faktörlerinin her yıl daha fazla kişi tarafından bilinirliğinin artırılması olduğunu söyleyen Prof. Dr. Ahmet Başoğlu, “Dünyada 384 milyon KOAH hastası var ve her yıl yaklaşık 3 milyon kişi KOAH nedeniyle yaşamını kaybediyor. Dünyadaki ölüm nedenleri içinde 3. sırada KOAH var. 20 Kasım’da Dünya KOAH Günü’nde, Toraks Derneği olarak ülkemizin dört bir yanında hasta eğitimleri, solunum fonksiyon testi ölçümleri, bilimsel toplantılar ve KOAH’ı tanımanın, farkındalığın önemine dikkat çekecek çeşitli etkinlikler düzenliyoruz” diye konuştu.



“Toplumumuzda 40 yaş üstü her 5 kişiden birinde KOAH vardır”


KOAH ilgili bilgi veren Başoğlu, “KOAH nefes yollarında mikrobik olmayan iltihaplanmaya bağlı oluşan, kronik bronşit ve hava keseciklerinin harabiyetine neden olan ilerleyici bir akciğer hastalığıdır. KOAH, tüm dünyada önemli bir halk sağlığı sorunu olmasına karşın, kamuoyu tarafından yeterince bilinmeyen bir hastalıktır. KOAH’ın görülme sıklığı 40 yaş üstü yetişkinlerde yüzde 15-20’dir. Bir diğer deyişle toplumumuzda 40 yaş üstü her 5 kişiden birinde KOAH vardır. Oysa 10 KOAH hastasının sadece biri doktora başvurmuş ve doğru tanı alabilmiştir. Bu durumda, ülkemizde bulunan 3-5 milyona yakın KOAH’lı hastanın sadece 300-500 bini kendisinde hastalık olduğunu bilmektedir” şeklinde konuştu.



Nefes ölçüm testi


KOAH’ın tanısı, basit ve ağrısız bir test olan “nefes ölçüm testi” ile kolayca konabildiğini ifade eden Başoğlu, “KOAH’ın erken tanısı, hastalığa bağlı sakatlık ve ölüm oranlarını azaltacaktır. Bu nedenle, 40 yaş üstü, sigara içmiş ya da içmekte olan veya meslek icabı ya da çevresel ortam gereği tozlu ortamlarda bulunan kişilerde müzmin seyirli öksürük, balgam ve nefes darlığı yakınmalarından en az birinin bulunması halinde kişinin bir göğüs hastalıkları hekimi tarafından görülüp ‘nefes ölçüm testini’ yaptırması gerekir” ifadelerini kullandı.


KOAH’ın ilerleyici bir hastalık olmasına karşı önlenebilir ve tedavi edilebilir bir hastalık olduğunu belirten Başoğlu, şunları söyledi:


“KOAH’lı bir hastanın yapması gereken ilk iş sigarayı bırakmak amacıyla hekime başvurmasıdır. Sigara bağımlılığı tedavi edilebilen bir hastalıktır. Bunun dışında, diğer zararlı toz ve dumandan uzak durulması, grip ve zatürre aşılarının yapılması ve nefes yoluyla alınan ilaç tedavisinin yanı sıra fiziksel aktivitenin önerilmesi ve uygulanmasının sağlanması; hem hastalık gelişimi hem hastalığın ilerlemesi ve kötü sonuçlarının önlenmesinde önemli bir adımdır. Yeterli bir fiziksel aktivite için ağır egzersizlere gerek yoktur, haftanın çoğu günleri yapılan orta yoğunluktaki fiziksel aktivite yeterlidir. Herkesin yapabileceği bir aktivite olan yürüyüş, düzenli fiziksel aktivitenin sağladığı hemen tüm yararları sağlayabilmektedir.”

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Gıda ve Tarımsal Ürün Piyasaları İzleme Komitesi toplandı Gıda ve Tarımsal Ürün Piyasaları İzleme ve Değerlendirme Komitesi, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in ev sahipliğinde toplandı. Gıda ve Tarımsal Ürün Piyasaları İzleme ve Değerlendirme Komitesi, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in ev sahipliğinde; Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, Ticaret Bakanı Ömer Bolat, Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanı İbrahim Şenel, ilgili bakan yardımcıları ve kurumların temsilcilerinin katılımıyla toplandı. Toplantıda, komitenin önceki toplantılarında alınan kararlarda gelinen aşamanın değerlendirilmesinin ardından temel gıda ürünlerindeki fiyat gelişmeleri ile arz ve talep dengesi, yurt içi ve yurt dışı gelişmelerle birlikte ele alındı. Bu kapsamda, küresel piyasalardaki arz ve fiyat gelişmelerinin yurt içi piyasaları destekleyici yönde olduğu gözlemlendi. İlgili kurumlarla koordinasyon sağlanarak alınan tedbirler sonucunda temel gıda ürünlerindeki arz-talep ve fiyat dengesinin sağlanmasına yönelik 2025 yıl sonunda gelinen aşamanın teyit edildiği toplantıda; süt piyasasındaki gelişmelerin yanı sıra organize tarım bölgelerinin yaygınlaştırılması, örtü altı üretim ile güneş ve jeotermal enerji kullanımını içeren verimlilik artırıcı projeler, yurt içindeki tarımsal sulama faaliyetleri, sebze ve meyve hallerine ilişkin yapılacak düzenlemeler gibi yapısal konular hakkında görüşmeler gerçekleştirildi ve tedbirler belirlendi. Bu kapsamda; tarımsal üretimde maliyetleri azaltıp verimliliği artıran altyapı yatırımlarının kısa ve orta vadedeki ilave finansman ihtiyacının teminine yönelik bütçe ve diğer finansman imkanlarının değerlendirilmesi, su kaynaklarının akılcı ve tasarruflu kullanımına yönelik alınan tüm tedbirlerin kapsamı genişletilerek uygulanmasına devam edilmesi ve bu konuda gerekli mevzuat düzenlemelerinin yapılması kararlaştırıldı. Toplantıda, 2026 yılı enflasyon hedefleri dikkate alınarak özellikle yılın ilk 3 ayında karşılaşılması muhtemel riskler değerlendirildi, gıda ve tarımsal ürün fiyatlarında arz-talep dengesinin ve gıda arz güvenliğinin sürdürülebilirliği hedefine yönelik tüm tedbirlerin kararlılıkla uygulanmaya devam edilmesi hususunda mutabık kalındı. Komite, bu yöndeki çalışmalarını etkin bir koordinasyonla sürdürmeye devam edeceğini bildirdi.