POLİTİKA - 17 Kasım 2025 Pazartesi 16:48

Samsun ile Amasya arasında ‘toprak krizi’

A
A
A
Samsun ile Amasya arasında ‘toprak krizi’

Samsun Büyükşehir Belediyesi (SBB) Meclisi, Amasya İl İdare Kurulu’nun İçişleri Bakanlığı’na ilettiği "Samsun-Ladik sınırlarındaki 3 mahalleyi kapsayan 500 dönümlük alanın Amasya’nın Suluova ilçesine bağlanması" talebine tepki gösterdi.


SBB Meclisi Kasım ayı komisyon toplantısında mali konular dışındaki 40 gündem maddesi görüşüldü. Maddeler arasında yer alan, "İlimiz Ladik ilçesi (Akyar, Saray, Tüfekçidere Mahalleleri) ile Amasya ili Suluova ilçesi (Derebaşalan ve Soku Köyleri) arasında, özellikle mera vasıflı arazilerin kullanımı ve tescili kaynaklı uzun süredir devam eden bir sınır anlaşmazlığı ile ilgili olarak anlaşmazlığın çözümü amacıyla tarafımıza gelen İl İdare Kurulu kararı hakkında Samsun Büyükşehir Belediye Meclisi’nin mütalaası" başlıklı teklif de ele alındı. MHP Grup Başkanvekili Ali Sukas, bu teklifin Samsun için fayda-zarar ilişkisini sordu.



"Amasya, Ladik Akyar’ın yaylalarını istiyor"


Konu hakkında meclisi bilgilendiren SBB Emlak ve İstimlak Dairesi Başkanı Mehmet Işık, "İki il arasındaki sınır anlaşmazlığı konusunda Amasya İl İdare Kurulu’nun raporu bize ulaştı. Meclisimizin bu konudaki fikrini bekliyorlar. Raporu incelediğimizde sınır hattının kuzeyi ve güneyi ile ilgili açıklamaların ters yazıldığını tespit ettik. Kuzeyine Amasya, güneyine de Samsun olarak belirtmişler. Haritada ayrıca 1946’da kabul edilen il sınırları mavi çizgiyle gösteriyor. Bizim kabul ettiğimiz sınır sarı çizgi ile gösteriliyor. Anlaşmazlık sarıyla gösterilen yerde. Kırmızı çizgiyle Ladik Akyar’ın yaylalarını gösteren kısmı Amasya istiyor. Sarı çizgiden sınırın geçmesini biz Samsun olarak öneriyoruz. Kararı ise İçişleri Bakanlığı verecek. Bizden sadece görüş istiyorlar" dedi.



"Mevcut sınırların devam etmesini istiyoruz"


Komisyonda konu üzere söz alan meclis üyeleri, Amasya’nın isteğinin kabul edilebilir bir tarafının olmadığını dile getirdiler. Ladikli meclis üyeleri ise "Biz sınırların yerinde kalmasını istiyoruz. Biz Ladikliler bir sınır değişikliği istemiyoruz. 1966’da kabul edilen ve devam eden sınırların günümüzdeki şekliyle kalmasını istiyoruz. Haritadaki sarı çizgi bizler için uygundur. Kırmızı çizgi kabul edilirse Samsun ve Ladik olarak 500 dönümlük toprak kaybımız oluyor" ifadelerini kullandılar.



"Biz Samsun olarak toprak vermek istemiyoruz"


Meclis Başkanvekili Nihat Soğuk da konuşmaların üzerine söz alarak, "Biz Samsun olarak toprak vermek istemiyoruz" diye konuştu. Madde, meclis üyelerinin ‘oy birliği’ kararıyla Samsun’un istediği mevcut sınırların kalmasını belirten görüş ile birlikte kabul edilerek meclise havale edildi.


Komisyonda görüşülen toplam 40 madde, meclise havale edildi.



Samsun ile Amasya arasında ‘toprak krizi’

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Konya 18 yaşındaki kızdan geriye son çalıştığı notları kaldı Konya’da geçtiğimiz günlerde gece saatlerinde kontrolden çıkan otomobilin refüjdeki ağaca çarparak takla atması sonucu araçtaki yolcu genç kızın ölümüne neden olan kazada ağır yaralanan sürücünün 2.23 promil alkollü olduğu ortaya çıktı. Genç kızın odasında ise kaza öncesi çalıştığı notları ailesi masasından kaldırmadan hatırasını yaşıyor. Kaza, saat 22.00 sıralarında merkez Selçuklu ilçesi Sancak Mahallesi Yeni İstanbul Caddesi’nde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, Fırat Kavşağı istikametinden Otogar istikametine seyir halinde olan, Hamdi Ç. idaresindeki 42 AIN 37 plakalı Volkswagen marka otomobil, kontrolden çıkması sonucu refüjdeki ağaca çarparak durabildi. Araçta yolcu olarak bulunan Hatice Deveci, araçtan kaza sırasında fırlayarak ağır yaralandı. Yaralılar ambulanslarla hastaneye kaldırılırken, araçta çıkan küçük çaplı yangın itfaiye ekipleri tarafından söndürüldü. Kazada ağır yaralanan yolcu Hatice Deveci tedavi altına alındığı Selçuk Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’nde yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı. Beyhekim Devlet Hastanesi’nde tedavisinin sürdüğü öğrenilen sürücü Hamdi Ç.’nin olay günü 2.23 promil alkollü olduğu ortaya çıktı. Genç kızın odasında ise kaza öncesi çalıştığı notları ailesi masasından kaldırmadan hatırasını yaşıyor. "Kızımı soğuk toprağın altına koydum geldim" Kazada hayatını kaybeden Hatice Deveci’nin annesi Emine Deveci, "Benim kızım KPSS’ye hazırlanıyordu. Diyordu ki, ‘anne ben bu sınavı kazanmam lazım, anne çok güzel dersime çalışıyorum’ diyordu. Hayalleri vardı gelinlik hayali vardı. Okuyacaktı mesleğine gitmek istiyordu. Çalışmak istiyordu benim çocuğum. Benim duygularım çok kötü canım yanıyor, içim acıyor, kuzum gitti. El bebek gül bebek büyüttüğüm kızımı soğuk toprağın altına koydum geldim" dedi. "Şu an içimiz yanıyor evlat acısını çeken bilir" Kızının mesleği ve ailesi üzerine hayalleri olduğunu anlatan baba Tahsin Deveci ise "Kızım hayalleri olan bir çocuktu, hayallerinden vazgeçmedi. Biz polis olması için elimizden geleni yaptık kızım imtihanlara girdi ama o sadece mesleğini seçti. Ben elimden gelenin fazlasıyla kızımın okuması için yaptım. O gün akşam da çok mutlu bazı istekleri vardı yerine getireceğimi söylediğinde çok mutlu olmuştu. Okuduğu bölümü bitirip, mesleğini eline alıp, annesi ömrünün sonuna kadar destek olacağını her zaman dile getiren bir çocuğumdu. Kardeşlerine her konuda yardımcı olacağını dile getiren bir çocuktu. Ben onu okuttum diye baba alacağım maaşımla ben sana destek olacağım diyen bir çocuğumdu. Ama ömrüm bu kadarmış ve şu an içimiz yanıyor evlat acısını çeken bilir. Ciğerimiz yanıyor ve bir gün kapımızı çalıp da başınız sağ olsun diyenimiz olmadı" ifadelerini kullandı. "Tek hayalimin hastanede hastalara yardımcı olmak" Genç kızın amcası Savaş Deveci de, "Hatice’mizin çok güzel hayalleri vardı. Anestezi bölümünü bitirmişti. Başka bir şey okumak istemiyordu. Bana da ‘amca sadece tek hayalimin hastanede hastalara yardımcı olmak’ olduğunu söylerdi. En büyük hayal de mutlu bir yuvasını kurup güzel hayatını yaşamaktı. Yavrumuz KPSS’ye hazırlanıyordu. Başka hiçbir şeyle ilgilenmiyordu. Yani tek hayali KPSS’de atanıp hastanede vatandaşlara yardımcı olmaktı. O gün dışarı çıkmak istemediğini belirttiğinde eve gelebileceğini, ‘sarhoşsun gelme’ mesajları var. Babasının başı belaya girmesin diye dışarı çıkmış. Kimliğini bile almadan yavrum ev haliyle dışarıya çıkmış. Konuşup bir problem olmaması için dönecekmiş ama nasip olmamış. Zaten bunun kaza olduğunu en başından beri düşünmüyoruz bu bir cinayettir. Ve yetkililerden bununla alakalı yapılması gereken en ağır ceza neyse biz onun verilmesini ailesi olarak talep ediyoruz" diye konuştu. Kazayla ilgili tahkikat sürüyor.