EKONOMİ - 26 Mayıs 2025 Pazartesi 16:45

Türkiye’nin ikinci büyük çeltik üretim merkezi Bafra Ovası’nda "10. Çeltik Ekim Günü"

A
A
A
Türkiye’nin ikinci büyük çeltik üretim merkezi Bafra Ovası’nda "10. Çeltik Ekim Günü"

Türkiye’nin en verimli tarım alanlarından Bafra Ovası’nda bu yıl 10’uncusu düzenlenen "Geleneksel Çeltik Ekim Günü" yoğun katılımla gerçekleştirildi. Etkinlikte konuşan yetkililer, bölgenin çeltik üretiminde ülke genelinde Edirne’den sonra ikinci sırada yer aldığına dikkat çekti.


Samsun Valisi Orhan Tavlı, Büyükşehir Belediye Başkanı Halit Doğan ve İl Tarım ve Orman Müdürü İbrahim Sağlam’ın da katılımıyla düzenlenen etkinlikte 2024 yılı üretim rakamları da paylaşıldı. Bafra’da geçen yıl 151 bin 520 dekar alanda 118 bin 337 ton çeltik üretimi gerçekleştirildiği bildirildi. 2025 yılı çeltik ruhsat başvurularının sürdüğü belirtilirken, şu ana kadar 49 kırsal mahalleden bin 614 çiftçinin 101 bin dekar alanda çeltik ekimi için müracaat ettiği kaydedildi.



"Samsun, Türkiye üretiminin yüzde 15’ini karşılıyor"


İl Tarım ve Orman Müdürü İbrahim Sağlam, Samsun’un Türkiye genelindeki 1 milyon dekar çeltik ekim alanının 222 bin dekarına sahip olduğunu, bu alanda 173 bin tonluk üretimle ülke toplamının yüzde 15’ini karşıladığını belirtti. Sağlam, "Bunun yüzde 80’i sadece Bafra Ovası’ndan geliyor" dedi.



Tohum üretim tesisi müjdesi


Samsun Büyükşehir Belediye Başkanı Halit Doğan ise Bafra Ovası’nın 1950’li yıllardan itibaren Türkiye’nin önemli çeltik üretim merkezlerinden biri haline geldiğini vurgulayarak, "Bugün Bafra, Türkiye’de çeltik üretiminde ikinci sırada. Bölgede 11 pirinç fabrikası bulunuyor. Ancak daha kaliteli, daha nitelikli ürünlerle mutfaklara ulaşmasını sağlayacak yatırımlar yapmamız şart. Bu konuda Büyükşehir Belediyesi olarak her zaman hazırız" diye konuştu.


Tohum konusunda yaşanan sıkıntılara da dikkat çeken Başkan Doğan, "Her yıl yaklaşık 150 milyon TL dışarıdan tohuma para veriliyor. Tahıl Üreticileri Birliği ve DOKAP ile hazırladığımız projeyle 25 milyon liralık bir çeltik tohumu tesisi Bafra’ya kazandırılacak. Bu sayede çiftçi artık kendi tohumunu kendi çeltiğinden üretecek. Alaçam, Yakakent, 19 Mayıs ve Bafra artık dışa bağımlı olmayacak" şeklinde konuştu.



Bafra’daki sebze hali sorunu


Bafra’daki sebze hali sorununa da değinen Doğan, yaş sebze ve kışlık sebze üretiminde Bafra’nın önemli bir merkez olduğunu hatırlattı. Türbe Mahallesi’ndeki yargı sürecinin neticelenmesini beklediklerini belirten Doğan, "Devam edeceksek orada edeceğiz, yoksa yeni yer belirlememiz lazım. Üretici birliklerinden istirhamım, bir araya gelerek en uygun yeri kararlaştıralım. Biz parasını ayırdık, yatırıma hazırız. Top sizde, bizi yönlendirin, sebze halini kuralım" ifadelerini kullandı.



Mersin-Samsun hızlı tren hattı


Mersin-Samsun hızlı tren hattının tamamlanmasıyla bölgenin ihracat potansiyelinin artacağına dikkat çeken Doğan, "Bafra, ürettiğini direkt dış pazara ulaştıran, liman avantajını kullanan stratejik bir merkez olacak" açıklamasında bulundu.



"Üretim sadece ekmek değil, kaynakları verimli kullanmak da şart"


Vali Orhan Tavlı da tarımın stratejik önemine dikkat çekerek, çiftçilerin Türkiye ekonomisine ve gıda güvenliğine en büyük katkıyı sağlayan kesim olduğunu belirtti. Vali Tavlı, üretimde verimlilik ve doğal kaynakların korunmasının da en az üretim kadar önemli olduğunu kaydederek, "Tarım, ekonomimize en büyük desteği sağlayan sektörlerden biri haline gelmiştir. Devletimizin sağladığı önemli destekler ve kararlı politikalar sayesinde çiftçilerimiz, vatan toprağını alın teriyle işleyerek hem gıda güvenliğini hem de kalkınmayı sağlayan en önemli aktörlerdir" dedi.


Tarımsal üretimin sadece ekim, sulama ve hasattan ibaret olmadığını ifade eden Tavlı, şunları söyledi:


"Yaptığımız tüm faaliyetleri doğaya ve suya zarar vermeden, en ekonomik ve sürdürülebilir şekilde gerçekleştirmeliyiz. Bu bilinçle hareket etmek zorundayız."


Etkinlikte protokol üyeleri çeltik tarlasına tohum atarken, dronla çeltik ekimi de yapıldı. Programın sonunda misafirlere Bafra pirinciyle hazırlanan pilav ikram edildi.



Türkiye’nin ikinci büyük çeltik üretim merkezi Bafra Ovası’nda "10. Çeltik Ekim Günü"

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bingöl Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz: "Ülkemiz ve bölgemiz üzerinde hesabı olanlar, bu terör yapılanmalarını birer araç olarak kullanıyor" Yalova’da DEAŞ terör örgütüne düzenlenen operasyonda şehit düşen 3 polise Allah’tan rahmet dileyen Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, "Bu örgütlerin, bütün bu yaşadığımız süreçlerle bağlantılı olmadığını düşünebilir miyiz? Kendilerinden ortaya çıkmış yapılar olduğunu düşünebilir miyiz? Ülkemiz ve bölgemiz üzerinde hesabı olanlar, bu terör yapılanmalarını birer araç olarak kullanıyor" dedi. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, AK Parti Bingöl Genişletilmiş İl Danışma Meclisi Toplantısı’na katıldı. Burada partililere seslenen Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Terörsüz Türkiye’ye değindi. Türkiye Yüzyılı’nın huzurun ve kardeşliğin yüzyılı olacağını vurgulayan Yılmaz, "Terörsüz Türkiye’nin ana çerçevesi Türkiye yüzyılı vizyonudur. Cumhurbaşkanımız yaptığı konuşmalarda ilk cephemizi kuvvetlendirmemiz lazım dedi. Bunun üzerine düşünmemiz gerek. Bölgemizde farklı planlar ve tasarımlar yapan emperyalist ve uluslararası güç odaları, bu bölgeyi parçalamaya çalışan odanlar var. Bunlara karşı en büyük dayanağımız milletimizin birlik ve beraberliğidir. Bizim millet anlayışımız ırka dayalı bir anlayış değildir. Allah korusun biz ırkçı değiliz. Bizim millet anlayışımız kapsayıcı, kucaklayıcı bir millet anlayışıdır. Bu anlayış içinde milli birliğimizi, beraberliğimizi pekiştireceğiz ki başkalarının tuzaklarına düşmeyelim. Emperyalist oyunlara, bizi bölmeye, parçalamaya çalışanlara prim vermeyelim. Bunu da başaracağız" diye konuştu. "Bahçeli, önce ülkem ve milletim diyen bir anlayış ile hareket etti" Bahçeli’nin tarihi bir çıkışı olduğunu aktaran Yılmaz "Ezberleri bozan, gerçekten siyasetçi olarak düşündüğünüzde çok cesur adımlar attı. Kolay değil. Birçok siyasetçi yarını veya 3 gün sonrasını düşünür. Bahçeli, önce ülkem ve milletim diyen bir anlayış ile hareket etti. Böyle hareket edenlere bu millet her zaman destek olmuştur. Milletin menfaati için gerekirse siyasi bedel öderim diyenlere millet her zaman destek olmuştur ve bundan sonrada olacaktır. Allah razı olsun, Bahçeli’nin yaptığı açılımlar, ezber bozan çıkışlar. Tüm bunlarla birlikte yeni bir süreç içerisindeyiz. İnşallah bunu başaracağız. Silahların gölgesinin olmadığı, siyasetinin alanının genişlediği, demokratik siyaset içerisinde ülkemizin ilerlemeye devam ettiği bir ortamı hep birlikte oluşturacağız. Bu kolay değil. Gel-gitler olabilir mi olabilir. Bu tür süreçleri sabote etmek isteyenler, dezenformasyonlar yayarak milletin kafasını karıştırmak isteyenler olabilir mi elbette olabilir" dedi. "Hesabı olanlar bu terör yapılanmalarını birer araç olarak kullanıyor" Yalova’da şehit düşen 3 polise Allah’tan rahmet dileyen Yılmaz, "Mekanları cennet olsun. Tüm şehitlerimize Allah’tan rahmet diliyoruz. Gazilerimize şükranlarımızı sunuyoruz. Bu örgütlerin, bütün bu yaşadığımız süreçlerle bağlantılı olmadığını düşünebilir miyiz? Kendilerinden ortaya çıkmış yapılar olduğunu düşünebilir miyiz? Ülkemiz ve bölgemiz üzerinde hesabı olanlar, bu terör yapılanmalarını birer araç olarak kullanıyor. Bir enstrüman olarak kullanıyor. Maalesef böyle bedeller ödemek zorunda kalıyoruz. İnşallah Terörsüz Türkiye, çok daha güçlü bir Türkiye demektir. Çok daha güçlü bir şekilde geleceğe yürüyen bir Türkiye demektir. İnşallah onu da hep birlikte inşa edeceğiz" ifadelerini kullandı.
Ankara TÜRKYED Genel Başkanı Çelik; "TÜRKYED olarak 2026 vizyonumuz kentsel dönüşüm değil, köysel dönüşüm zamanıdır" Tarımsal Üretim ve Küçükbaş Yetiştiricileri Genel Merkezi (TÜRKYED) Genel Başkanı Nihat Çelik, 2025 yılının tarım ve hayvancılıkta oldukça zor geçtiğini belirterek, "2026 yılından en büyük beklentilerimiz kırsalda yaş ortalamasını düşürmek için gençlerin kırsala dönüşünün sağlandığı, girdi maliyetlerinin düşürüldüğü, desteklerin daha fazla artırıldığı bir yıl olmasıdır. TÜRKYED olarak 2026 vizyonumuz kentsel dönüşüm değil, köysel dönüşüm zamanıdır" dedi. Tarımda 2025 yılının zor geçmesine karşın olumlu manada önemli gelişmelerin de yaşandığına dikkati çeken Çelik, 2025’te yeni projeler ile tarımsal desteklerden su planlamasına kadar birçok başlıkta önemli gelişmeler yaşandığını söyledi. Çelik, zirai don ve kuraklığın tarımsal üretime önemli ölçüde zarar verdiğine işaret ederek "Nisan ayı döneminde 65 ilde yaşanan don olayı, 16 üründe ciddi hasarlar oluşturdu. Diğer taraftan yağışlardaki azalma ve artan sıcaklıklar nedeniyle bu defa kuraklık nedeniyle tarım havzalarında toprak nemi kritik seviyelere geriledi. Barajlar tükenme noktasına geldi. Birçok üründe rekolteler yarıdan fazla düştü. Bu manada suyun önemi bir kez daha anlaşıldı. Dolayısıyla Tarım Bakanlığımızın gerekli tedbirleri almak adına 10 Yıllık Ulusal Su Planını ortaya koyması geleceğimiz açısından en önemli gelişmelerden birisi olmuştur" ifadelerini kullandı. Öte yandan tarım politikalarına ışık tutacak olan genel tarım sayımı çalışmalarının 2025 yılında başlamasının önemli bir gelişme olduğunu belirten Çelik, Tarım ve Orman Bakanlığınca Tarım Orman Şurasının dördüncüsünün gerçekleştirilmesinin de önemli bir adım olduğunu vurguladı. Çelik, Kırsalda Bereket Hayvancılığa Destek projesinin 2025 yılının da başladığını anımsatarak projeye 2026 yılında küçükbaş hayvancılığın da dahil edilecek olmasının hayvancılığa önemli bir ivme kazandıracağını kaydetti. "Hayvan varlığında özellikle küçükbaş hayvan varlığında artışlar yaşandı" 2025 yılının bitkisel ve hayvansal üretimdeki durumuna dikkati çeken Çelik, "Bitkisel üretimde düşüşler kaydedilmesi yanında hayvan varlığında özellikle küçükbaş hayvan varlığında artışlar yaşandı. Ancak tarımsal girdi fiyatlarının yüksek olması üreticilerin zor bir yıl geçirmesine neden oldu. Ayrıca 2025 yılı, sektörde en önemli sorun olarak sürekli gündemde tutulan gerek et gerekse süt ürünlerinin fiyatlarındaki artışlarda fırsatçılar, tedarikçiler ve aracıların etkin rol oynaması yetiştiricinin kar etmemesi ve tüketicinin de pahalı fiyatlardan dolayı yeterince et ve süt tüketemediği bir yıl olmuştur" ifadelerini kullandı. Çelik, Kurban Bayramı sonrasında ortaya çıkan şap hastalığının hayvancılığa ciddi manada zararlar verdiğini kaydederek bu konuda Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı ve Bakanlık personelinin hastalığı bertaraf etmek için ülke genelinde yoğun bir şekilde gayret saf ettiklerini sözlerine ekledi. "TÜRKYED olarak 2026 vizyonumuz kentsel dönüşüm değil, köysel dönüşüm zamanıdır" Çelik, TÜRKYED’in 2026 vizyonunun kentsel dönüşüm değil, köysel dönüşüm zamanı olduğuna işaret ederek, "TÜRKYED olarak öncelikle 2026 yılında her alanda tarımsal üretimin artacağı gerek çiftçilerimizin ve üreticilerimizin gerekse tüketicilerimizin mutlu olacağı bir yıl olmasını temenni ediyoruz. Özellikle kırmızı et üretim ve tüketiminin artırılarak ithalat yerine ihracat yapan bir ülke konumuna geçmek en önemli beklentilerimizdendir. 2026 yılının tarımsal üretimde iklim değişikliklerinden en az etkilendiği, çiftçileri üretimde tutacak desteklerin artırılacağı bir yıl olmasını diliyoruz. Sadece üretimi değil gıda güvenliğimizi de tehlikeye sokmamak için iklim değişikliklerine uyumlu uzun vadeli politikaların hayata geçirilmesini bekliyor bu konuda önemli çalışmalar yapan Bakanlığımıza topyekûn sektör paydaşlarının destek olmasını istiyoruz. 2026 yılından en büyük beklentilerimiz, üreticilerin tarımdan uzaklaşmadığı, tarım arazilerimizin her bir karışının ekilip biçildiği, kırsalda yaş ortalamasını düşürmek için gençlerin kırsala dönüşünün sağlandığı, girdi maliyetlerinin düşürüldüğü, desteklerin daha fazla artırıldığı, üreticinin ve tüketicinin kazanacağı bir yıl olmasıdır. TÜRKYED olarak 2026 vizyonumuz kentsel dönüşüm değil, köysel dönüşüm zamanıdır" değerlendirmesinde bulundu.