Şırnak’ın Uludere ilçesi Şenoba beldesinde geçen yıl helikopter kazasında şehit düşen Tümgeneral Aydoğan Aydın ve 12 asker, şehadetlerinin birinci yıl dönümünde düzenlenen törenle anıldı.
Uludere ilçesi Şenoba beldesi yakınlarında 31 Mayıs 2017de meydana gelen helikopter kazasında şehit düşen eski 23’üncü Jandarma Sınır Tümen Komutanı Tümgeneral Aydoğan Aydın’ın da aralarında bulunduğu 2’si pilot, biri teknisyen, 13 asker için anma programı düzenlendi. Şırnak 23. Piyade Tümen Komutanlığı Şehitlik Anıtı önünde düzenlenen törene, Vali Mehmet Aktaş, Vali Yardımcıları Adem Ergül, Sercan Gökdemir, Tunahan Efendioğlu, Belediye Başkanı Turan Bedirhanoğlu, 23. Piyade Tümen Komutanı Tümgeneral Veli Tarakcı, Jandarma Komando Tugay Komutanı Tuğgeneral Efcan Yaşin, Başsavcı Mehmet Patlak ve askerler katıldı.
“Şehitlerimizi unutmayacağız”
Şehitler için yapılan saygı duruşunun ardından Piyade Yarbay Çağlar Çağlar tarafından şehitlerin öz geçmişleri okundu. Restore edilen Şehitlik Anıtı’nda Kore Savaşı, Kıbrıs Savaşı ve bölgede şehit olan asker, polis, güvenlik korucusu ve sivil şehitlerin adlarının bulunduğunu belirten Çağlar, “Aralarında 23. Jandarma Tümen Komutanı Tümgeneral Aydoğan Aydın ve 12 askeri personel ile Şenoba Alayında terörle mücadele eden birliklerini denetlemek üzere giderken dönüşte helikopter kazasında şehit olmalarını minnetle yad ediyoruz. Şehitlerimizi unutmayacağız. 1984’ten günümüze kadar terörle mücadelede kapsamında Şırnak’ta bin 930 şehit verdik. Kahraman şehitlerimizin kutsal emaneti olan vatan ve bayrak nöbet sırası bizdedir. Aziz şehitlerimize layık olmanın bilinci içerisinde dimdik bir şekilde görevimizin başındayız” dedi.
“Anadolu’da özgürlüğün bedeli hep ağır oldu”
Şırnak Valisi Mehmet Aktaş ise Anadolu topraklarında özgürlüğün bedelinin hep ağır olduğunu anlatarak, “1071’de kanımızı dökerek ayak bastığımız bu mübarek topraklarda, o günden bugüne hürriyetimizi ve bağımsızlığımızı muhafaza etmek için aziz şehitlerimizin kanlarını vererek geliyoruz. Bu süreçte bize açıkça saldırma cesareti gösteremeyen kadim düşmanlarımız, son 35-40 yıllık süreçte bu sefer bizim içimizden devşirdikleri hain PKK’lıları ve hain FETÖ’cüleri bize saldırarak bu emellerine ulaşmaya çalıştılar. Bizi kardeş kavgasına tutuşturarak, bizi ayrıştırarak, bizi bölerek bu emellerine ulaşmaya çalıştılar. Ama kahraman ordumuz, silahlı kuvvetlerimiz, jandarmamız, polisimiz, korucumuz ve tabii ki vatandaşlarımızın da desteği ile bu oyunu da bozmuştur, bir paçavra gibi atmıştır. Bu süreçte de şüphesiz çok sayıda şehit verdik. Aziz vatan evlatları kanlarını döktü. Yine çok sayıda gazimiz oldu. Ama Allah’ın izni ile dediğim gibi bu oyunu da bu millet bozmuştur. Bir paçavra gibi atmıştır” diye konuştu.
“Şırnak halkı çok büyük bedel ödedi”
Bu oyunun en açık bir şekilde sergilendiği coğrafyalardan birinde bulunduklarını kaydeden Aktaş, şunları kaydetti:
“Maalesef, Şırnak ilimiz bu noktada çok büyük acı ve dram yaşamıştır. Şırnak halkı da bu ihanetin çok büyük bedelini ödemiştir. Şırnak’ımızda, maalesef burada kanını döken şehit olan Mehmetçiğimizin, askerimizin, polisimizin yanında 800’den fazla Şırnaklı kardeşimiz de bu mücadeleye kanı ile destek vermiştir. Allah bütün şehitlerimizden razı olsun, ruhları şad olsun. Bu mücadelede nöbeti devir alarak, burada bu şanlı mücadeleyi komuta eden Aydoğan Aydın paşamız ve 12 silah arkadaşı geçtiğimiz yıl, yine bir Ramazan günü, silah arkadaşlarını ziyaret edip, oradaki terör ile mücadeleyi koordine edip, onlar ile iftar yaptıktan sonra il merkezine dönüş esnasında maalesef geçirdikleri elim helikopter kazası sonucu şehadete yürümüşlerdir. Şehitlik mertebesini elde etmişlerdir. Bu mücadele de bir ömür boyu 51 yaşına kadar kahramanca bu mücadeleyi yürütüp, en sonunda yüce Rabbimin takdiri ile en büyük mertebe olan, peygamberlikten sonraki bizler için en büyük mertebe olan şehadet mertebesine ulaşan Aydoğan Aydın paşamız başta olmak üzere, yine aynı kazada şehadet şerbetini içen 12 arkadaşına ve bu şanlı mücadele de şehit düşen bütün kahraman şehitlerimize Allah’tan Rahmet diliyorum. Sizler adına onların anısı önünde saygıyla eğiliyorum. Allah bizlere de bu en yüksek mertebeyi nasip etsin.”
Program, duaların okunmasının ardından anıtın gezilmesiyle sona erdi.
