SAĞLIK - 08 Ağustos 2024 Perşembe 11:31

Su içmek isterken yılan soktu, o da dünyanın en zehirli yılanlarından biri çıktı

A
A
A

Sivas’ta su içmek için çeşmenin yanına giden çoban dünyanın en zehirli yılanlarından biri olan engerek yılanı saldırısına uğradı. İki başarılı ameliyat geçiren genç çoban hayatta kalmayı başardı.

Sivas’ın Divriği ilçesi Çiğdemli köyünde yaşayan ve çobanlık yapan Kamil Gündoğdu, oğlaklarını otlattığı sırada susadı. Su içmek için çeşmenin başına giden Gündoğdu, su içeceği sırada dünyanın en zehirli yılanları arasında yer alan engerek yılanı saldırısına uğradı. Kolundan ısırılan Gündoğdu, hemen Divriği hastanesine götürüldü. Kolunda şişlik olan Gündoğdu, ilk müdahalenin ardından Sivas Cumhuriyet Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesine nakledildi. Burada iki kez ameliyata alınan çobanın kolunun büyük bir kısmı açılarak damarların rahatlatılması sağlandı. Gündoğdu, yoğun tedavinin ardından hayatta kalmayı başardı.

Bilinci açık, kolu şişti

Konuyla ilgili açıklama yapan Ortopedi ve Travmatoloji Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Zekeriya Öztemür, genç çobanın hastaneye geldiğinden bilincinin açık, kolunun oldukça şiş olduğunu söyleyerek, “Divriği bölgesinde endemik olarak yaşamını sürdüren engerek yılanının ısırmasına maruz kalmış. Acil servise geldiğinde kolunda çok ciddi şişlikler vardı. Müdahale edildi ancak hastanın şişlikleri gerilemedi. Hastanın dolaşımında problem olmasından dolayı kolunu boydan boya dolaşımını rahatlatmak için açıp ameliyat edildi. Türkiye’de zehirli yılanlarımız var, insanlarla çok fazla temas etmedikleri için zehirli yılan sokma vakalarıyla çok fazla karşılaşmıyoruz. Divriği engereği ölümcül olan yılan türlerinden birisi. İlk müdahaleyi kendilerinden ziyade sağlık personellerinin yapması ve biran önce kişiyi hastaneye kaldırmak çok daha doğru bir karar olur" dedi.

Panzehir verildi

Hastaya panzehir verildiğine değinen Öztemür, "Hasta acil servisimize başvurduğunda bilinci açıktı ancak kolu ciddi bir şekilde şişmişti. Arkadaşlarımız takibini yaptılar, yılan anti serumları verildi ancak kan dolaşımının da giderek kötüleşmesi üzerine dolaşımı rahatlatmak için kolu boydan boya açılmak zorunda kalındı. Hastamızın şu anki durumu iyi, üç gün önce hastamızı tekrar ameliyata alındı. Her şey yolunda giderse birkaç gün sonra taburcu ederiz” dedi.

“Kolumu iple bağladım”

Yılanın ısırmasından dolayı kolunu iple bağlayarak ilk müdahaleyi yaptığını belirten Kamil Gündoğdu, “Köyümde oğlaklarımızı otlatırken susamıştım. Çeşmeden su içmeye gittim ve çeşmenin etrafı biraz otluydu. Eğildiğim esnada koluma saldırdı. Eve biraz uzaktım kolumu iple bağladım ve eve gittim. Sonrasında Divriği Devlet Hastanesine gittik ve ardından Sivas Cumhuriyet Üniversitesi Hastanesine sevk edildim. İki haftadır buradayım şu an kendimi iyi hissediyorum. Yılan zehirliydi. Sağ olsunlar hocalarımızda hemen müdahale ettiler. Engerek yılanı köyde hayvanlarımızı da sokuyorlardı ancak hayvanlar dayanamıyor ölüyorlardı. Yılan ilk soktuğu zaman biraz korktum ama hemen yan etki yapmadı. Kolumda şişlik oluştu. Şu an kendimi iyi hissediyorum” şeklinde konuştu.

Onur Erden - Ennur Şahin

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Muğla Muğla’da Hz. Mevlana 752. Vuslat Yıldönümünde anıldı Muğla’da Hz. Mevlana Celaleddin-i Rumi’nin vefatının 752. yıldönümü dolayısıyla ’Şeb-i Arus’ programı düzenlendi. Muğla’da faaliyet gösteren Konya Karamanlılar Derneği’nin organizasyonuyla Gazi Mustafa Kemal Atatürk Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen anma töreninde protokol üyeleri ve sayıda vatandaş bir araya geldi. Gecede, Mevlana’nın öğretileri ve insanlığa mirası üzerine önemli vurgular yapıldı. Programın açılış konuşmasını yapan Konya Karamanlılar Derneği Başkanı Erol Kütahyalı, Mevlana’nın sadece söz söyleyen değil, söylediklerini bizzat hayatına tatbik eden bir şahsiyet olduğunu vurguladı. Kütahyalı konuşmasında, "İnsan, bildiği için değil, bildiğini yaşadığı zaman insandır. Hz. Mevlana’nın asırlardır gönüllerde diri kalmasının asıl sebebi budur. O, sadece süslü sözler söyleyen biri değil, öğütlerini bizzat yaşayan bir kişi olduğu için hala aramızdadır. Geçmişte olduğu gibi, önümüzdeki asırlarda da hoşgörü timsali Hz. Mevlana’yı anmaya ve onun felsefesini içimizde yaşatmaya devam edeceğiz" dedi. Törene katılan Muğla Vali Yardımcısı İsmail Soykan ise Mevlana’nın evrensel değerlerine dikkat çekti. Soykan, Mevlana’nın 1207 yılında Belh şehrinde doğup 17 Aralık 1273’te Konya’da vuslata erdiğini hatırlatarak şunları söyledi: "Mevlana’nın insan anlayışının temelinde; nefsini arındırarak ilahi aşka ulaşmak vardır. Bu yolun temel taşları aşk, sabır, tevazu ve hoşgörüdür. Bu özellikler o dönemde olduğu gibi bugün de toplum olarak en çok ihtiyaç duyduğumuz değerlerdir. Bu felsefeyi ve Hz. Mevlana’nın ruhunu yaşatan bu güzel geceyi organize eden Konya Karamanlılar Derneği Başkanı’na ve üyelerine teşekkür ediyorum." Konuşmaların ardından programın finalinde gerçekleştirilen ve manevi atmosferin doruğa çıktığı semazen gösterisi, katılımcılar tarafından büyük bir ilgi ve beğeniyle izlendi.