TEKNOLOJİ
Elazığ Belediyesinde dijital eğitimler sürüyor 05 Aralık 2025 Cuma - 17:11:39 Elazığ Belediyesi bünyesinde gençlere ve özel bireylere yönelik gerçekleştirilen ‘Bugünün gençleri geleceğin meslekleri’ projesi devam ediyor. Avrupa Birliği finansmanı ile Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) kapsamında Türkiye Belediyeler Birliği (TBB) iş birliği ile yürütülen ‘Bugünün gençleri geleceğin meslekleri’ projesi devam ediyor. Elazığ Belediyesi Kültür, Sanat ve Sosyal İşler Müdürlüğü bünyesinde faaliyetlerini sürdüren Engelsiz Yaşam Merkezi’nde Dijital Gençlik Merkezi eğitimleri yoğun bir şekilde gerçekleştiriliyor. Geleceğin meslekleri için dijital kapasite oluşturarak insan kaynağını güçlendirme hedefi ile bilgi teknolojileri, robotik ve kodlama, E-dönüşüm, dijital pazarlama, sosyal inovasyon, çözüm ve tasarım odaklı düşünme gibi alanlarda katılımcılara katkı sunulması hedefleniyor. Projenin amaçlarından bahseden Proje Müdürü Dr. Devrim Şavlı, "Birleşmiş Milletler ve Türkiye Belediyeler Birliği olarak Avrupa Birliği delegasyonunun desteği ile bu projeyi toplam 45 ilde gerçekleştiriyoruz ve bu illerden biri de Elazığ. Dijital Gençlik Merkezi’nin Engelsiz Yaşam Merkezi’nde kurulması bizim için çok önemli. Engelli vatandaşlarımıza ve gençlerimize burada dijital eğitimler veriliyor. Birçok konuda vatandaşlarımızın gelişimini hedefliyoruz. Projemizin amaçlarından biri de bölgemizdeki istihdamı artırarak staj imkanı sağlamaktır" dedi. Elazığ Belediyesi Kültür, Sanat ve Sosyal İşler Müdürü Mehmet Karaaslan "Elazığ Belediyesi her kulvarda gerçekleştirdiği çalışmalarla vatandaşların yanında olmaya devam ediyor. Hayatın her alanında gençlerimize, dezavantajlı gruplar ve engelli vatandaşlarımıza yönelik hizmetlerimiz devam ediyor. Dijital dünyanın yeniliklerini ve bu dünyanın gençlerimizin hayatına katacağı değerleri yükseltmek adına önemli olan bu projeyi uzun süredir başlatmıştık. Devam eden projemizin tamamlanmasının ardından gençlerimizin alacağı sertifika ile meslek edinme noktasında önemli bir avantaj sağlayacaktır" ifadelerini kullandı.
05 Aralık 2025 Cuma - 16:38 ASELSAN satha yakın yüksek hızlı hedefi direkt vuruşla imha eden GÖKSUR’un görüntülerini paylaştı ASELSAN, su üstü platformlarına taarruz senaryosu kapsamında satha yakın yüksek hızlı hedefi direkt vuruş ile imha yeteneğine sahip ASELSAN GÖKSUR’un görüntülerini paylaştı. ASELSAN, sosyal medya hesaplarından satha yakın yüksek hızlı hedefi direkt vuruş ile imha eden ASELSAN GÖKSUR’un görüntülerini paylaştı. GÖKSUR, deniz yüzeyine yakın seyreden gemi savar füzelere karşı etkin koruma sağlıyor. Yapay zekâ özellikleriyle geliştirilmiş ileri atış kontrol sistemine sahip olan GÖKSUR, denizlerdeki kabiliyetleri bir üst seviyeye taşıyor. GÖKSUR, 360 derece tehdit imha kabiliyeti, yeni nesil kızılötesi (IIR) arayıcı başlıklı güdümlü mermi, satha yakın uçan tehditlere karşı yüksek etkinlik, çoklu angajman kabiliyeti, yapay zeka destekli atış kontrol sistemi, modüler mimari tasarımı sayesinde farklı boyutlardaki platformlara entegrasyon kolaylığı, müstakilen ve/veya platformun savaş yönetim sistemine entegre çalışabilme kabiliyeti, veri bağı ile uplink/downlink ara safha güdüm yetenekleri ile Türkiye’nin mavi vatanını savunma kabiliyetini üst düzeye taşıyacak. Gemilerin çelik kubbesi olarak atfedilen ASELSAN GÖKSUR’un yakın hava sisteminin dikey atış versiyonu da başarıyla test edildi. GÖKSUR’un modüler yapısı ile pek çok fırkateyn ve korvete uyarlanabilmesi nedeniyle yüksek ihracat potansiyeli de bulunuyor.
05 Aralık 2025 Cuma - 15:23 Ardahan’da "Teknofest Türkiye şampiyonluğu tecrübe paylaşımı" yapıldı Ardahan Üniversitesi, Türkiye Teknoloji Takımı Vakfı (T3 Vakfı) ve ARÜ Teknofest Topluluğu iş birliğiyle düzenlenen "Teknofest Türkiye Şampiyonluğu Tecrübe Paylaşımı" programına ev sahipliği yaptı. Programa Rektör Prof. Dr. Öztürk Emiroğlu, il protokolü, akademisyenler, eğitimciler ve çok sayıda öğrenci katıldı. Etkinlikte Millî Teknoloji Hamlesi vizyonu, Türkiye’nin teknoloji geliştirme kapasitesi ve Ardahan’ın Teknofest sürecinde elde ettiği ulusal başarılar kapsamlı biçimde değerlendirildi. T3 Vakfı Ardahan İl Sorumlusu Doç. Dr. Tayfun Yıldız, açılış konuşmasında Türkiye Teknoloji Takımı Vakfı’nın Türkiye’nin teknoloji üreten bir ülke olma sürecindeki kritik rolüne dikkat çekti. Savunma ve havacılık alanında son yıllarda kaydedilen gelişmeler, Bayraktar KIZILELMA’nın görüş ötesi füze başarısı ve Türkiye’nin ilk hibrit motorlu yörünge transfer aracı Fergani Uluğbey’in uzaya gönderilmesi, Millî Teknoloji Hamlesinin güçlü örnekleri olarak katılımcılarla paylaşıldı. Ayrıca Teknofest’in 2018’de 550 bin ziyaretçiyle başlayan yolculuğunun bugün 12 milyona yaklaşan ziyaretçi sayısı ve 150’yi aşkın kurum paydaşlığıyla dünyanın en büyük teknoloji festivallerinden biri hâline geldiği ifade edildi. Ardahan Üniversitesi bünyesinde 2025 yılında kurulan ARÜ Teknofest Topluluğu, 135 gönüllü öğrencisiyle kısa sürede önemli projelere imza attı. Topluluk tarafından hazırlanan ÜNİDES Projesi, Teknofest’te 75.000 TL destek almaya layık görüldü. SERKA-Ardahan Üniversitesi iş birliğiyle yürütülen Siber Vatan Projesi’nin öğrenci organizasyonu da topluluk tarafından başarıyla yürütülüyor. Savaşan İHA, finansal teknolojiler, blokzincir sistemleri ve diğer yenilikçi alanlarda süren çalışmaların hedefi, Ardahan’da Teknofest başarısını sürdürülebilir bir teknoloji kültürüne dönüştürmek olarak belirtildi. Programın kapanış bölümünde Ardahan’ın teknoloji ekosisteminin güçlenmesine katkı sunan tüm kurumlara teşekkür edildi. Özellikle Ardahan Valiliği, Ardahan Üniversitesi Rektörlüğü, Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü, İl Millî Eğitim Müdürlüğü ve Deneyap ekibinin destekleri vurgulandı. Konuşmaların sonunda gençler, Millî Teknoloji Hamlesi’nin bir parçası olmaya; üretmeye, yarışmaya ve geleceğin teknolojilerine katkı sunmaya davet edildi.
05 Aralık 2025 Cuma - 13:52 9. Akdeniz Bilişim Zirvesi başladı, geleceğin teknolojisi Antalya’da masaya yatırılıyor Akdeniz Üniversitesi Antalya Teknokent tarafından düzenlenen 9. Akdeniz Bilişim Zirvesi, yoğun katılımla başladı. Geleceğin teknolojilerinin konuşulduğu zirvede Rektör Özkan, yapay zekânın çevresel maliyetine vurgu yaparak en hızlı değil, en sürdürülebilir teknolojiyi geliştirmenin zorunluluk haline geldiğini söyledi. Türkiye’de bölgesel ölçekte başlayan ve yıllar içinde ulusal çapta takip edilen bir teknoloji buluşmasına dönüşen Akdeniz Bilişim Zirvesi, akademisyenleri, sektör profesyonellerini, girişimcileri, yatırımcıları ve öğrencileri aynı platformda buluşturdu. Mimar Sinan Kongre Merkezi’nde gerçekleştirilen zirveye Antalya Valisi Hulusi Şahin, Akdeniz Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Özlenen Özkan, Burdur Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Hüseyin Dalgar, KOSGEB Başkanı Ahmet Serdar İbrahimcioğlu, Antalya İl Emniyet Müdürü Dr. Sabit Akın Zaimoğlu, Antalya Teknokent Genel Müdürü Dr. İbrahim Yavuz, kamu kurum ve kuruluşlarının yetkilileri, akademisyenler ile çok sayıda öğrenci katıldı. Yapay zeka dönüşümünün içindeyiz Programda yaptığı konuşmada Akdeniz Bilişim Zirvesi’nin Türkiye’nin en büyük bilişim buluşmalarından biri haline geldiğini belirten Antalya Valisi Hulusi Şahin, "Gençleri herhangi bir ücret ödemeden teknolojinin liderleriyle bir araya getirmek büyük bir mesele ve büyük bir başarı. Genç bir nüfusa sahibiz. Gençlerimiz mücadeleci, çalışkan ve yeniliklere açık. Bu tür çalışmalar ve zirveler onlara ihtiyaç duydukları moral ve motivasyonu sağlıyor. Yapay zekâ dediğimiz olgunun tsunami etkisi oluşturacağını artık çok net görüyoruz. Bazı meslekleri ortadan kaldıracak ama bazılarını da ihya edecek. Hatta bugün olmayan yeni meslekler ortaya çıkaracak. Yani yapay zekâ dönüşümünün, devriminin eşiğinde değil, artık tam olarak içindeyiz. Bu süreci en iyi algılayacak ve yakalayacak olanlar da gençlerdir" dedi. "Katma değer üreterek ülkemizi büyüteceğiz" Kişi başına düşen milli geliri artırmanın en etkili yolunun katma değer üretmek olduğunu vurgulayan Vali Şahin, "Bugün 18 bin dolar seviyesinde olan milli gelirimiz, 20 bin doları aştığında ülkemiz bambaşka bir noktaya ulaşacaktır. Bunu başarmak için katma değeri yüksek işler üretmemiz gerekiyor. Bu işler ancak teknolojiyle, bilişimle ve yapay zekâ gibi büyük sıçramalarla mümkün olur. Dünya büyük bir dönüşümün tam ortasında. İnşallah geleceğin teknoloji devleri, artık Türkiye’nin adıyla anılan şirketler olacak. Savunma sanayiinde bunu hızla başarıyoruz; ancak sadece savunma sanayiinde değil, her alanda bunu gerçekleştirmemiz gerekiyor. Bu zirvenin de bu sürece önemli katkı sağlayacağına inanıyor ve başta Teknokent Genel Müdürümüz olmak üzere emeği geçen herkese teşekkür ediyorum" ifadelerine yer verdi. Açılışta konuşan Akdeniz Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Özlenen Özkan da, teknolojinin dönüşüm gücüne dikkat çekerek yapay zekânın hem büyük bir fırsat hem de doğru yönlendirilmediğinde bir risk alanı olabileceğine vurgu yaptı. Rektör Özkan, "Bugün burada geleceğin dünyasını, teknolojinin dönüşüm gücünü ve insanlığın yarınlarını konuşmak üzere bir aradayız. Yapay zeka, sağlıktan tarıma, ekonomiden eğitime kadar tüm alanları dönüştürüyor. Bana göre yapay zeka büyük bir fırsat; fakat doğru yönlendirilmezse risk oluşturabilecek bir güç. Onu fırsata da tehdide de dönüştürecek olan yine bizleriz." dedi. Yapay zekanın çevresel maliyeti Yapay zekânın genellikle göz ardı edilen çevresel yüküne dikkat çekerek veri merkezlerinin su tüketimi ve enerji ihtiyacına vurgu yapan Rektör Özkan, "Büyük dil modellerinin çalıştığı veri merkezleri, soğutma için ciddi miktarda su tüketiyor. Tek bir yapay zekâ sorgusunun bardak ölçeğinde su tüketimine yol açtığı, modellerin eğitim süreçlerinde ise milyonlarca litre su kullanıldığı biliniyor. Bu nedenle teknolojik ilerlemeyi hedeflerken doğal kaynaklarımızın sürdürülebilirliğine, su verimliliğine ve çevresel sorumluluğa daha fazla odaklanmamız gerekiyor. Geleceğin yapay zekâsı ancak doğayı koruyarak değer oluşturabilir" diye konuştu. Konuşmasında yapay zekânın iş gücü üzerindeki etkilerine de değinen Rektör Özkan, "MIT’nin Project Iceberg raporu, yapay zekânın iş gücü üzerindeki gerçek etkisinin henüz görünmeyen, yüzeyin altında olan büyük bir kütle olduğunu söylüyor. Özellikle idari işler, finans, hukuk, muhasebe, pazarlama gibi bilişsel mesleklerde değişimin çok daha büyük olacağı öngörülüyor. Bu nedenle bu dönemi doğru okumak hepimiz için kritik." şeklinde konuştu. "Toplumu ve gezegeni gözetmek zorundayız" "Geleceği inşa ederken hem gezegeni hem toplumu gözetmek zorundayız." diyen Rektör Prof. Dr. Özlenen Özkan, artık en hızlı teknolojiyi geliştirmenin yeterli olmadığını, en sürdürülebilir olanı geliştirmenin zorunluluk haline geldiğini vurguladı. Rektör Özkan, "Bu tabloyu bir tehdit olarak değil, yeni bir liderlik fırsatı olarak görmeliyiz. Türkiye’nin ve Akdeniz bölgesinin, bilişimde sürdürülebilirlik odaklı bir dönüşüm başlatma şansı var" dedi. Rektör Özkan, "Geleceği konuşmak aynı zamanda sorumluluğu konuşmaktır. Bu zirvede geleceği konuşacağız ve bunu konuşurken insanı, vicdanı, etik değerleri, ahlakı ve doğayı unutmamamız gerekiyor. Ancak maalesef unutuyoruz. Zira şu anda dünyanın dört bir yanında nadir elementler için ciddi savaşlar var. Ancak medeniyetler bir döngü şeklinde var oluyor ve biz bu değerleri unutursak korkarım ki insanoğlu kendini başladığı noktada bulacak" dedi. Akdeniz Bilişim Zirvesi’nin her yıl daha da büyüdüğünü belirten Özkan, Antalya Teknokent başta olmak üzere tüm paydaşlara teşekkür ederek sözlerini tamamladı. Antalya Teknokent Genel Müdürü Dr. İbrahim Yavuz ise "Geleceği Kodla, Evreni Keşfet temasıyla gerçekleştirdiğimiz bu zirve, Antalya’nın teknoloji ve bilişim alanında da bir cazibe merkezi olduğunu bir kez daha ortaya koymaktadır. Antalya Teknokent olarak, araştırma ve geliştirme faaliyetlerinin yanı sıra, girişimciliği ve teknolojiyi teşvik eden projelerle de bölgesel kalkınmanın öncüsü olmayı hedefliyoruz. Bu hedef doğrultusunda, üniversitelerimiz, sanayi kuruluşlarımız ve kamu kurumlarımız ile güçlü bir iş birliği içerisindeyiz. Aynı zamanda, teknoloji geliştirme bölgemizdeki firmalarımızı, uluslararası arenada rekabetçi kılmak için destekliyor ve projelerini dünya pazarına taşımalarını sağlıyoruz." dedi. Dr. Yavuz daha sonra Teknokentin projeleri, hedefleri ve vizyonunu anlatan detaylı bir sunum gerçekleştirdi. Açılış konuşmalarının ardından Vali Şahin ve Rektör Özkan, teknoloji, ticaret, yazılım, AR-GE ve otomasyon alanlarında başarı elde eden firmalara plaketlerini takdim etti. Akdeniz Bilişim Zirvesi, gün boyunca farklı oturumlar, uzman konuşmaları ve teknoloji panelleriyle katılımcılara sektörün geleceğine dair kapsamlı bir perspektif sunacak.
BARÜ 8. Uluslararası Ar-Ge Proje Pazarı’na stratejik destek
11 Ekim 2025 Cumartesi - 15:45 BARÜ 8. Uluslararası Ar-Ge Proje Pazarı’na stratejik destek Bartın Üniversitesinin (BARÜ) bilim ve teknoloji meraklılarını bir araya getirdiği "8. Uluslararası Ar-Ge Proje Pazarı" TÜBİTAK tarafından destekleniyor. Bartın Üniversitesinin (BARÜ) düzenlediği bölgenin en önemli bilim ve teknoloji etkinliklerinden biri olan "8. Uluslararası Ar-Ge Proje Pazarı"nın TÜBİTAK tarafından desteklenmesi uygun görüldü. Üniversite ve sektör temsilcilerinin Ar-Ge projelerine yönelik iş birlikleri oluşturması için bir araya geldiği, ulusal veya uluslararası etkinlikleri destekleyen TÜBİTAK Proje Pazarları Destekleme Programına (1503) BARÜ’nün başvurusu kabul edildi. Böylece "8. Uluslararası Ar-Ge Proje Pazarı"nda katılımcıların yol ve konaklama giderleri, TÜBİTAK desteğiyle belirli limitler dâhilinde karşılanacak. BARÜ ile Almanya’dan Saarland Üniversitesi, Azerbaycan’dan Hazar Üniversitesi, Bosna Hersek’ten Uluslararası Saraybosna Üniversitesi, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nden Uluslararası Final Üniversitesi, Malezya’dan Putra Üniversitesi, Özbekistan’dan Mamun Üniversitesinin paydaşlığında düzenlenen organizasyona proje başvuruları da alınmaya başlandı. BARÜ’de "Akıllı Lojistik ve Bütünleşik Bölge Uygulamaları" alanı odağında düzenlenen proje pazarıyla ilgili başvurular "projepazari.bartin.edu.tr" internet adresinden yapılıyor. Farklı kategorilerde proje fikirlerinin yer alacağı organizasyona başvurular 3 Kasım 2025 tarihine kadar devam edecek. BARÜ Kutlubey Yerleşkesinde 20-21 Kasım 2025’te yapılacak festivalde, akademisyenler ve sektör temsilcilerinden oluşan Bilim Kurulunun yapacağı değerlendirmeler sonucunda en başarılı projeler ödül almaya hak kazanacak. Bölgenin ve ülkenin bilim ve teknoloji odaklı kalkınmasına katkı sunmayı amaçlayan "8. Uluslararası Ar-Ge Proje Pazarı"nın TÜBİTAK tarafından desteklenmesinin memnuniyetini yaşadıklarını belirten Rektör Prof. Dr. Ahmet Akkaya, TÜBİTAK Başkanı Prof. Dr. Orhan Aydın’a teşekkürlerini ifade etti.
KBÜ’de yerli ve akıllı batarya teknolojisi geliştiriliyor
11 Ekim 2025 Cumartesi - 14:04 KBÜ’de yerli ve akıllı batarya teknolojisi geliştiriliyor Karabük Üniversitesi (KBÜ) araştırmacıları, Türkiye’nin enerji bağımsızlığına katkı sunacak yeni nesil bir enerji depolama sistemi geliştiriyor. TÜBİTAK 1002 Programı kapsamında desteklenen projede, batarya ve süperkapasitör özelliklerini bir araya getiren "supercapattery" teknolojisi üzerinde çalışılıyor. Proje kapsamında Kurşun Selenyum Sülfür (PbSeS) tabanlı hibrit sistemler geliştiriliyor. Aktif karbonla birleştirilen bu yapılar, yapay zekâ yardımıyla optimize edilerek daha hızlı, verimli ve uzun ömürlü hale getirilecek. Supercapattery teknolojisinin; elektrikli araçlardan yenilenebilir enerji sistemlerine, taşınabilir cihazlardan giyilebilir teknolojilere kadar geniş bir kullanım alanı bulunuyor. Projenin yürütücülüğünü KBÜ’den Doç. Dr. Satiye Korkmaz üstleniyor. Ekibinde KBÜ’den Dr. Selçuk Alparslan Avcı, Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi’nden Dr. Ertuğrul Ceyran ve Erciyes Üniversitesi’nden Prof. Dr. İshak Afşin Kariper yer alıyor. Doç. Dr. Korkmaz, projenin hem bilimsel hem de yerli teknoloji üretimi açısından önemli bir adım olduğunu belirtirken, ekip üyelerinden Dr. Selçuk Alparslan Avcı ise yapay zekâ sayesinde cihaz tasarımlarının daha kısa sürede ve daha yüksek verimle geliştirildiğini söyledi. Proje, Türkiye’nin enerji teknolojilerinde dışa bağımlılığını azaltmayı ve yerli üretimi desteklemeyi hedefliyor.
Online programla 70 bin öğrenciye uzay eğitimi
11 Ekim 2025 Cumartesi - 13:04 Online programla 70 bin öğrenciye uzay eğitimi Bursa Ticaret ve Sanayi Odası (BTSO) öncülüğünde hayata geçirilen Türkiye’nin ilk uzay ve havacılık temalı eğitim merkezi Gökmen Uzay Havacılık Eğitim Merkezi (GUHEM), Dünya Uzay Haftası kapsamında ülke genelinde büyük ilgi gören bir etkinliğe imza attı. Dünya Uzay Haftası Derneği tarafından bu yıl da Türkiye Ulusal Koordinatörlüğü görevini üstlenen GUHEM, iki gün süren "Mars’ta Ne Zaman Yaşayacağız?" temalı çevrimiçi programla Türkiye’nin 81 ilinden 579 okuldan 70 bini aşkın öğrenciyi bir araya getirdi. Bursa’da kurulan GUHEM, Türkiye’nin uzay ve havacılık ekosistemine yön veren öncü bir merkez olarak faaliyetlerini sürdürüyor. 2023 yılından bu yana Dünya Uzay Haftası Türkiye Ulusal Koordinatörlüğü görevini başarıyla yürüten merkez, bu yılki etkinliklerle de gençleri, bilim insanlarını ve toplumu geleceğin uzay çalışmalarına daha da yakınlaştırmayı hedefledi. Mars’ta Yaşam Hayali Binlerce Öğrenciyi Buluşturdu Program kapsamında, Orta Doğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) Bilim İletişimi Direktörü ve Astrofizikçi Dr. Umut Yıldız, "Mars’ta Ne Zaman Yaşayacağız?" başlıklı sunumuyla öğrencilerle buluştu. Programa Türkiye’nin dört bir yanından katılan öğrenciler, Mars’ta yaşam ihtimallerini, uzay araştırmalarındaki son gelişmeleri ve geleceğin astronotlarını bekleyen zorlukları keşfetme fırsatı buldu. "Asıl Değer, Gençlerin Hayal Gücünde" Dr. Umut Yıldız, çocukların uzaya olan ilgisinin önemine dikkat çekerek, şunları söyledi: "Bugün 70 bin öğrenciyle aynı anda uzaya baktık. Bu sayıdan çok daha değerli olan, bu gençlerin merakı ve hayal gücü. Mars’a gitmek bir hedef; ancak asıl yolculuk, bu çocukların bilime inançla yöneldiği her an başlıyor. GUHEM, Türkiye’nin uzay farkındalığını artırmak ve yeni nesillere ilham vermek için çok kıymetli projeler gerçekleştiriyor. Dünya Uzay Haftası’nda böyle bir buluşmaya ev sahipliği yapmak gerçekten çok anlamlı oldu."
BORAN VII’de Türk jandarmasına Endonezyalı yarışmacılardan övgü
11 Ekim 2025 Cumartesi - 10:30 BORAN VII’de Türk jandarmasına Endonezyalı yarışmacılardan övgü Jandarma Genel Komutan Yardımcısı Korgeneral Aykut Tanrıverdi, İzmir’in Foça ilçesinde 7. Uluslararası Keskin Nişancı Yarışması’nda yerli ve milli savunma sanayii stantlarını gezerek, tabanca atışı yaptı. Endonezyalı yarışmacılar, "Türk Jandarması çok iyi hazırlanmış" dedi. Uluslararası BORAN VII Keskin Nişancı Yarışması’nın etapları devam ediyor. Unsurlar "Er Meydanı" etabının son ve en zorlu aşamalarından biri olan "Unsur Mesafe Atışı" etabında mücadele etti. Keskin nişancılar, uzun mesafelerdeki hedefleri başarıyla vurmak için ter dökerken, yarışma alanında önemli bir ziyaret de gerçekleşti. Jandarma Genel Komutan Yardımcısı Korgeneral Aykut Tanrıverdi, yarışma alanına gelerek hem faaliyetleri yerinde denetledi hem de savunma sanayii firmalarının stantlarını ziyaret etti. Ziyaret sırasında Korgeneral Tanrıverdi’ye Foça Jandarma Komando Eğitim Komutanı Tümgeneral Uğur Ertekin de eşlik etti. Korgeneral Tanrıverdi, yerli ve milli imkanlarla üretilen en yeni keskin nişancı tüfekleri, tabancalar ve optik sistemler hakkında firma yetkililerinden detaylı bilgi aldı. Milli silahları yakından inceleyen Tanrıverdi, sergilenen tabanca ile deneme atışları da gerçekleştirdi. Endonezya unsurundan Türkiye’ye övgü Yarışmanın uluslararası konukları, organizasyondan ve Türkiye’den övgüyle bahsetti. Yarışmaya ilk defa katılan Endonezya Jandarması Unsur Komutanı Fajar Dani Susanto, Türkiye’yi çok beğendiklerini ve organizasyonun mükemmel olduğunu belirtti. "Yarışmada birinci olmayı hedefliyor musunuz?" sorusuna Susanto, "Türk Jandarması çok iyi hazırlanmış ve çok güçlü. Onların daha iyi olduğunu görüyoruz. Elbette biz de en iyisini yapmak ve tecrübe kazanmak için buradayız" cevabını verdi. Yarışma, akşam saatlerinde başlayacak olan "İkinci Etap: Gece Yaklaşıyor" etabı ile devam edecek. Bu bölümde unsurlar, gece şartlarında sızma, gözetleme ve atış becerilerini sergileyecek. Yarışma, 12-13 Ekim tarihlerinde düzenlenecek olan kapanış töreni ve dereceye giren unsurlara ödüllerinin verilmesi ile sona erecek.
Trabzon’da Bilim Festivali başladı
10 Ekim 2025 Cuma - 15:43 Trabzon’da Bilim Festivali başladı Trabzon Büyükşehir Belediyesi tarafından düzenlenen Bilim Festivali’nin açılışı yoğun bir katılımla gerçekleşti. Törende konuşan Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Metin Genç, "Trabzon’umuzu yeni bir bakış açısıyla bilimin merkezi yapma konusunda kararlı adımlarımız var" dedi. Trabzon Büyükşehir Belediyesi ve TÜBİTAK iş birliğinde düzenlenen Bilim Festivali, Özdemir Bayraktar Bilim Merkezi’nde yoğun bir katılımla başladı. Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Metin Genç’in ev sahipliği yaptığı festivalin açılış törenine Vali Aziz Yıldırım, AK Parti Trabzon Milletvekilleri Adil Karaismailoğlu ve Yılmaz Büyükaydın, Trabzon Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Emin Aşıkkutlu, Ortahisar Kaymakamı Gürkan Demirkale, TÜRKSAT Genel Müdürü Ahmet Hamdi Atalay, Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Kemal Yüksek, Yönetim Kurulu Üyesi İbrahim Kolcu, Genel Müdür Yardımcısı İrfan Yıldız, Devlet Hava Meydanları İşletmesi Genel Müdür Yardımcısı Mustafa Akkaya, ilçe belediye başkanları, siyasi parti ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri, kamu kurum ve kuruluşlarının yöneticileri ile binlerce öğrenci katıldı. Törenin açılış sunumunu yapan ve ’Bize her yer Trabzon’ diyen Ada ile Trabzonspor formasıyla protokolü karşılayan Arat isimli yerli üretim robotlar büyük ilgi gördü. "Kararlı adımlarımız var" Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Metin Genç, "Trabzon bir tarih, kültür ve sanat şehri olmasının yanında aynı zamanda sağlık ve eğitimin de merkezi. Bu manada artık Trabzon’umuzu yeni bir bakış açısıyla bilimin de merkezi yapma konusunda kararlı adımlarımız var. Onlardan bir tanesi bugün zengin içeriği ile gerçekleştirdiğimiz, çocuklarımıza ve gençlerimize destek olacağımız bilim şenliğinin açılışını gerçekleştiriyoruz. Bilgiye erken ulaşanlar güç sahibi oluyorlar. Bilgiye ulaştıktan sonra aslolan o gücün insanlığın lehine kullanılmasıdır. Şu anda içinde bulunduğumuz zaman diliminde bilgiye bizden daha erken ulaşanlar o bilgiyi insanlığın lehine maalesef kullanmıyor. İşte durum gözler önünde. Şu anda hakim güç olanlar Gazze’de insanlığı katlediyor. İnsanlık yerle yeksan olmuş. İnsanlığın hukukunu korumakla mükellef olan Birleşmiş Milletler adeta iflas etmiş. Oysa ki geçmiş zamanlarda bizim medeniyetimiz Türk-İslam medeniyeti de hakim güç olmuş ama bizim medeniyetimiz hiç kimsenin diline, dinine, ırkına bakmadan sadece Cenab-ı Allah’ın insan olarak yarattığı kulu olduğu için saygı duymuş ve hizmet etmiştir" dedi. "Şimdi 21. yüzyıl Türkiye’si başlıyor" diyen Başkan Genç, "Artık istiyoruz ki ecdadımızın yaptığı gibi biz güç sahibi olalım ve daha fazla güçlenelim. Bizim bilgi ile edindiğimiz gücü kullanırken şu anki emperyal güçlerden farkımız var. İnancımızın ve medeniyetimizin bize yüklediği vicdan, merhamet ve sevgidir. Sadece Müslümanlara değil, bütün insanlığa hitap eden bir dinin mensuplarıyız. O nedenle inşallah 21. yüzyıl bakışı ile 21. yüzyıl Türkiye’si ile yeniden Türkiye ve Türk milletine, Türk gençlerine özgüveni aşılayan, bu ufku milletimize ve medeniyetimize çizen Sayın Cumhurbaşkanımıza Trabzon’dan şükranlarımızı sunuyoruz. Bugün yaptığımız bu Bilim Festivalimiz ile tüm gençlerimize ve öğrencilerimize heyecanlı, meraklarını gideren ve daha da artıran yeni bir ufuk açacağız. Bundan dolayı çok mutluyuz. Ne mutlu bize ki böyle bir gençliğimiz var. Eğer hedef tam bağımsız Türkiye ise önce savunmada tam bağımsız olmamız lazım. Savuma sanayiinde yerli ve milli üretimimiz yüzde 20’lerden yüzde 80’lere çıktı. Bu gençlikle beraber yüzde yüz olacağız. Tam bağımsız Türkiye yolunda emin adımlarla yürüyeceğiz. Buna yürekten inanıyorum" diye konuştu. ’Bilimle Büyüyen Zihinler’ sloganıyla düzenlenen festival, bilim ve teknolojiye olan ilgiyi artırmayı, öğrencilerin bilimsel düşünme becerilerini geliştirmeyi, bilim, teknoloji, mühendislik, sanat ve matematik alanlarında yenilikçi çözümler üretmelerine katkı sağlamayı ve teşvik etmeyi amaçlıyor. Her yaş grubundan katılımcıya hitap eden festival kapsamında bilim söyleşileri, deneysel atölyeler, drama etkinlikleri, bilimsel şovlar, canlı heykeller, bilim tiyatroları, planetaryum gösterimleri, teknoloji sergileri ve simülasyonlar yer alıyor. Trabzon Bilim Festivali, pazar günü sona erecek.
Türk profesörden milli yenilik: Işığı dalga boylarına ayıran cihaz dünya pazarında
10 Ekim 2025 Cuma - 10:29 Türk profesörden milli yenilik: Işığı dalga boylarına ayıran cihaz dünya pazarında Fırat Üniversitesi Fizik Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Fahrettin Yakuphanoğlu, Fırat Teknokent’te kurduğu yüksek teknoloji şirketinde ışığı farklı dalga boylarına ayırabilen monokromatör cihazı üretti. Fırat Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Fahrettin Yakuphanoğlu, Fırat Teknokent’te kurduğu Fytronix yüksek teknoloji şirketinde geliştirdiği "Monokromatör Sistemi" ile ışığı farklı dalga boylarına ayırabilen yerli bir cihaz üretmeyi başardı. Milli teknolojilere katkı sağlayacak önemli bir buluşa imza atan Prof. Dr. Fahrettin Yakuphanoğlu ve ekibi, yüksek teknoloji ürünü olan Monokromatör Sistemini tamamen yerli imkanlarla geliştirerek üretmeyi başardı. Geliştirdikleri sistemin özelliklerine değinen Prof. Dr. Yakuphanoğlu, "Yüksek teknoloji ürünü olan monokromatörü biz nasıl üretebiliriz sorusuyla üretime başladık. Bunun için öncelikle ışığı farklı dalga boylarında ayırabilmemiz gerekiyor. Biz de bu amaçla bir monokromatör sistemi geliştirdik. Monokromatör dediğimiz sistem, üzerine gelen beyaz ışığı farklı dalga boylarına ayırır. Örneğin 400 nanometrede mavi ışığı, 550 nanometrede yeşil ışığı, 595 nanometrede ise sarı ışığı yani tüm dalga boylarını elde edebilirsiniz. Özellikle teknoloji geliştirmek istediğimizde bu sistemlere ihtiyaç duyarız. Böylece istediğimiz her dalga boyunda ışığı üretebiliriz" dedi. "Şu anda sadece dünyanın birkaç ülkesinde üretilebilmektedir" Sistemin birçok alanda kullanılabileceğini vurgulayan Yakuphanoğlu, " Ürettiğimiz sistem yüksek teknoloji ürünü olup, şu anda sadece dünyanın birkaç ülkesinde üretilebilmektedir. Bu cihaz; optik sistemlerde, sağlık ve tıp alanlarında, elektronik ve TV teknolojilerinde, nanoteknoloji ve enerji sistemlerinde kullanılabilir. Ayrıca sistem, sadece UV, sadece görünür veya sadece yakın infrared bölgelerde çalışabilecek şekilde tasarlanmıştır. Bu da farklı uygulamalar için geniş bir kullanım alanı sağlar" şeklinde konuştu. "Ürünümüz hem Türkiye’de hem de yurt dışında farklı ülkelerde" Geliştirdikleri sistemle birlikte malzemelerin optik sabitlerini ölçebilen bir cihaz da ürettiklerini belirten Yakuphanoğlu, "Bu cihazla biz şu anda malzemelerin optik sabitlerini analiz edebiliyoruz. Ürünümüzü hem Türkiye’de hem de yurt dışında farklı ülkelerde, araştırma, AR-GE ve üretim amaçlı olarak kullanıma sunduk. Böylece ülkemize yüksek katma değerli bir teknoloji kazandırmış olduk" diye konuştu.
Karaman’da "Keşfetmenin Neşeli Yolculuğu-2" TÜBİTAK 4007 Bilim Şenliği başladı
09 Ekim 2025 Perşembe - 17:16 Karaman’da "Keşfetmenin Neşeli Yolculuğu-2" TÜBİTAK 4007 Bilim Şenliği başladı Karaman İl Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından hazırlanan ve Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu (TÜBİTAK) tarafından desteklenmeye değer bulunan "Keşfetmenin Neşeli Yolculuğu-2" adlı TÜBİTAK 4007 Bilim Şenliği başladı. Karaman Vali Yardımcısı Esengül Korkmaz Çiçekli ve il protokolünün katıldığı etkinlik Lütfi Elvan Kongre ve Kültür Merkezinde saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı. Daha sonra öğrencilerden oluşan müzik grubunun müzik dinletisiyle devam etti. Proje yürütücüsü Karaman İl Milli Eğitim Müdürlüğü Ar-Ge Birimi öğretmeni Kamuran Emsal Sipahi, açılış konuşmasında TÜBİTAK 4007 Bilim Şenlikleri’nin önemine dikkat çekerek, "4007 Bilim Şenlikleri, toplumda bilim kültürünü ve bilime olan ilgiyi artırmayı, bilimin günlük hayatla bağlantısını göstermeyi ve gençlerimizi geleceğin bilim insanları olarak teşvik etmeyi amaçlıyor" ifadelerini kullandı. Karaman İl Milli Eğitim Müdürü Mehmet Çalışkan, TÜBİTAK’ın bu tür projelere sağladığı desteğin önemine dikkat çekerek, "Bu tür çalışmaları fevkalade önemsiyoruz. TÜBİTAK sağ olsun, bu sene de projemizi onayladı. Temel hedefimiz, bu bilimsel çalışmaların çocuklarımıza ulaşması, gelecekte yeni Aziz Sancar’ların yetişmesi ve ülkemizin bilimde öncü ülkeler arasına girmesidir" diye konuştu. "Yapay Zeka ve Gelecek" konferansı yoğun ilgi gördü Açılış programının ardından Konya Karatay Üniversitesi Dr. Öğretim Üyesi Ali Osman Çıbıkdiken, "Yapay Zeka ve Gelecek" konulu konferans verdi. Konferansta yapay zekanın eğitim, teknoloji ve toplumsal dönüşüm üzerindeki etkilerine değinildi. Etkinliğe katılan çocuklar çok eğlendiklerini söylerken, bilim şenliğinde öğrenciler üç gün boyunca; bilimsel atölyeler, yenilikçi projeler, robotik kodlama, deney etkinlikleri ve eğlenceli bilim gösterileriyle bilimin renkli dünyasını keşfedecek. TÜBİTAK 4007 destekli "Keşfetmenin Neşeli Yolculuğu-2" Bilim Şenliği, 11 Ekim’e kadar ziyaretçilere açık olacak.
Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Çoştu: "AR-GE’ye ayırdığımız kaynaklarımız bugün 16-17 milyar dolar seviyesine ulaştı"
09 Ekim 2025 Perşembe - 13:39 Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Çoştu: "AR-GE’ye ayırdığımız kaynaklarımız bugün 16-17 milyar dolar seviyesine ulaştı" Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Zekeriya Çoştu, "AR-GE’ye ayırdığımız kaynaklarımız bundan 20 yıl önce 1.5 milyar dolar seviyesindeyken bugün 16-17 milyar dolar seviyesine ulaştı" dedi. Türkiye’nin ulusal yapay zeka ekosisteminin güçlendirilmesi ve Avrupa ile iş birliğinin geliştirilmesi amacıyla ODTÜ CoZone’da ‘Stratejiden Uygulamaya: BSC Yapay Zeka Fabrikası’ etkinliği düzenlendi. Programa Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Çoştu, TÜBİTAK Başkanı Prof. Dr. Orhan Aydın, ODTÜ Rektörü Prof. Dr. Ahmet Yozgatlıgil, Bakanlığın genel müdürleri ile genel müdür yardımcıları ve Barselona Süper Bilgisayar Merkezi (BSC) yetkilileri katıldı. Açılış konuşmaları ile başlayan program, gerçekleştirilen oturumlar ile devam etti. "AR-GE’ye ayırdığımız kaynaklarımız bugün 16-17 milyar dolar seviyesine ulaştı" Teknoloji ekosisteminin 25 yıl öncesine göre bugün dünyayla rekabet eden, ses getiren ürünler geliştiren ve olgun bir noktaya erişebileceğine inandığını belirten Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Çoştu, "AR-GE ekosistemimiz önemli yatırımlarla ciddi bir mesafe kaydetti. AR-GE’ye ayırdığımız kaynaklarımız bundan 20 yıl önce 1.5 milyar dolar seviyesindeyken, bugün 16-17 milyar dolar seviyesine ulaştı. Milli gelirimizden ayırdığımız pay itibarıyla İtalya, İspanya gibi gelişmiş ülkeler seviyesine ulaştık, hatta onları geride bırakmaya başladık. Araştırmacı insan kaynağımız yine benzer aynı dönemde yaklaşık 10 katlık bir artışla bugün 300 binler seviyesine ulaşmış durumda, ki küçük bir ülke seviyesinde neredeyse bir araştırmacı insan kaynağına sahibiz. Özel sektör AR-GE merkezlerimiz, ki sayıları bin 600’e ulaştı, binlerce başarılı start-up’ımız, çok nitelikli araştırmalara imza atan araştırmacılarımızla beraber üniversitelerimiz gerçekten önemli bir kapasiteyi hep birlikte inşa ettiğimize inanıyoruz" şeklinde konuştu. "HIT-30, 2030 yılına kadar 30 milyar dolar teşvikle yatırımları ülkemize kazandırmayı hedeflediğimiz bir program" Türkiye’nin inşa etmesi gereken hesaplama altyapısının muazzam seviyede olduğunu belirten Çoştu, "Uçtan uca bütüncül bakmak gerekiyor bu alana. Bir tarafta bulut bilişim altyapıları, diğer tarafta kuantum hesaplama. Dolayısıyla geniş bir yelpazede ürün çeşitliliğine belki imkan çeşitliliğini de geliştirecek şekilde adımları atıyor olmamız lazım. Bugün Türkiye’nin yaklaşık 250 megavat seviyesinde bir veri merkezi altyapısına sahip olduğunu ifade edebiliriz. 2030 yılına geldiğimizde bu kapasitenin 1 gigavat seviyesine, yaklaşık 4 katına çıkmasını öngörüyoruz. Yaklaşık 10 milyar dolarlık bir yatırımın önümüzdeki 4-5 yıl içerisinde yapılması gerekiyor. Bunu gerçekleştirebileceğimize inanıyoruz. HİT 30 programı bilmeyenler için belki ifade etmem gerekir. Türkiye tarihinin en yüksek bütçeli yatırım teşvik programı. 2030 yılına kadar 30 milyar dolar teşvikle, bir bütçeyle çeşitli alanlarda, öncelikli teknoloji alanlarında yatırımları ülkemize kazandırmayı hedeflediğimiz bir program. Birkaç gün içerisinde özellikle bu alanda veri merkezleri, yapay zeka işlem altyapıları hatta kuantum hesaplama altyapıları noktasında yeni çağrıları hayata geçiriyor, kamuoyuyla paylaşıyor olacağız. 3 milyar dolar seviyesinde bir destek bütçesiyle 2030’a vardığımızda biraz önce ifade ettiğim hedefleri gerçekleştirmiş bir ülke olmayı hedefleyeceğiz" ifadelerini kullandı. 30 ila 50 milyon dolar seviyesinde maddi değer Yeni ihtiyaçların ortaya çıktığını belirten Çoştu, yapay zeka eklentisiyle birlikte MareNostrum5’in gelişen talepleri karşılayacak noktaya ulaşacağını, bir sonraki yılın ilk yarısında yapay zeka faktörünün ekosistemin kullanımına sunulmasının planlandığını ifade etti. Çoştu, halihazırda MareNostrum5 ve EuroHPC inisiyatifi üzerinden ekosistemin altyapılara erişim sağlamaya başladığını, 100’den fazla girişimin bu imkanlardan ücretsiz yararlanabileceğini ve bunun maddi değerinin 30 ila 50 milyon dolar seviyesinde olduğunu da aktardı. Çoştu, bu sayede büyük bir kaynağın ekosistemin inisiyatifine sunulmuş olacağını söyledi. "Türkiye olarak altyapımızda son yıllarda ciddi yatırımlar yaptık" Yapay zekanın dünyanın birçok yerinde konuşulduğunu ve ekonomileri doğrudan etkilediğini ifade eden TÜBİTAK Başkanı Aydın ise, "Bu konuda birçok ülkenin güçlü yatırımlar yaptığını biliyoruz. Ülkeler kendi yapay zeka ekosistemlerini güçlendirmek adına altyapıdan insan kaynağına ciddi yatırımlar yapmakta. Bizler de Türkiye olarak altyapımızda son yıllarda ciddi yatırımlar yaptık. TÜBİTAK bünyesinde Türk Ulusal Bilim e-Altyapısı olarak adlandırdığımız TRUBA bünyesinde bildiğiniz gibi genel amaçlı ve daha genişletilmiş ihtiyaçlar için ARF ve ARF-ACC altyapılarını oluşturduk. Bunun haricinde, Avrupa Birliği tarafından başlatılan Avrupa Süper Birleşim Ekosistemine, EuropHPC’ye dahil oldu. Oradaki çağrılar farklı dönemlerde açılan çağrılardı. Genel amaçlı ve hızlandırılmış çağrılarla dahil olarak ülkemizin bu anlamdaki kamuya, özel sektördeki sivil toplum kuruluşlarına ihtiyaç duyacakları altyapıyı sağlayabilme adına hem uzaktan erişilecek bilgisayarlara hem de bizim kendi bünyemizdeki TÜBİTAK ULAKBİM bünyesindeki ‘süper bilgisayarlara’ erişerek yapay zeka dönüşüm ihtiyaçlarını firmalar, kamu sağlamaya çalışıyor. Son yıllarda yapay zekayı artan ilgi ile birlikte farklı sektörlerden, tarımı, sağlığı, dijital dönüşümü ilgilendiren birçok sektöre destekler veriyoruz. Bizlerden aldıkları desteklerle, insan kaynağını güçlendiriyor, dönüşüm süreçlerini başarıyorlar" diye konuştu.
Rektör Yılmaz’dan TEKNOFEST şampiyonlarına özel tebrik
09 Ekim 2025 Perşembe - 12:51 Rektör Yılmaz’dan TEKNOFEST şampiyonlarına özel tebrik Bursa Uludağ Üniversitesi (BUÜ) Rektörü Prof. Dr. Ferudun Yılmaz, TEKNOFEST yarışlarında derece elde eden öğrenci topluluklarıyla bir araya geldi. Rektörlük Binası’nda gerçekleştirilen programda dereceye giren öğrenciler ve danışman akademisyenleri ağırlayan Rektör Prof. Dr. Ferudun Yılmaz, organizasyonun bir festivalin ötesine geçtiğine işaret etti. BUÜ’nün TEKNOFEST sürecindeki rolüne değinen Prof. Dr. Ferudun Yılmaz, "ilk kez 2018 yılında katılım gösterdiğimiz yarışlarda yer alan takım sayımızı ve ödül miktarımızı her geçen yıl artırıyoruz. Bu bir kere bizim için önemli bir başarı göstergesidir. Bursa Uludağ Üniversitesi olarak, yarışmanın hem bir paydaşı hem de güçlü bir öğesiyiz. Birçok kez ödül aldık. Bu sene de değerli dereceler elde ettik. Başarıda emeği geçen öğrencilerimizi ve danışman hocalarını gönülden tebrik ediyorum" dedi. Yeni atölye imkanları oluşturulacak Bilime, projeye ve üretmeye meraklı gençler için yeni atölye imkanları oluşturmaya gayret ettiklerini vurgulayan Rektör Yılmaz, gelecek yıldan itibaren yeni proje alanları oluşturarak çok daha fazla öğrencinin proje üretmesine katkı sağlayacaklarının sözünü verdi. Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Cafer Çiftci, Genel Sekreter Mehmet Aydemir, TEKNOFEST Koordinatörü Prof. Dr. Enes Yiğit ile akademik ve idari personelin de hazır bulunduğu program, ödül alan öğrenci ve danışman akademisyenlere teşekkür belgelerinin takdim edilmesinin ardından sona erdi.
Prof. Dr. Kuleyin: "Üniversiteler, e-atık yönetiminde öncü rol üstlenmeli"
09 Ekim 2025 Perşembe - 12:00 Prof. Dr. Kuleyin: "Üniversiteler, e-atık yönetiminde öncü rol üstlenmeli" Ondokuz Mayıs Üniversitesi’nde (OMÜ) düzenlenen "Elektronik Atık Yönetimi ve Üniversiteler" başlıklı panelde konuşan Prof. Dr. Ayşe Kuleyin, üniversitelerin sadece bilgi üreten kurumlar değil, aynı zamanda sürdürülebilir çözümler geliştiren ve örnek e-atık yönetimi modelleri oluşturan merkezler olması gerektiğini söyledi. OMÜ İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi (İİBF) Prof. Dr. Hasan Gül Konferans Salonu’nda gerçekleştirilen panelde, elektronik atıkların giderek büyüyen küresel bir çevre sorunu olduğuna dikkat çekildi. Panelin açılışında konuşan OMÜ Mühendislik Fakültesi Çevre Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ayşe Kuleyin, elektronik atıkların küresel ölçekte giderek büyüyen bir çevre sorunu haline geldiğini belirterek, "Hepimizin cebinde, çantasında veya evinde birkaç elektronik cihaz bulunuyor. Teknoloji hayatımızı kolaylaştırıyor ancak bu hızlı tüketim ve yenileme döngüsü beraberinde ciddi bir sorunu getiriyor: elektronik atıklar. Elektronik atıklar, dünya genelinde en hızlı artan atık türlerinden biridir. İçlerinde altın, gümüş, paladyum gibi değerli metaller bulunmasının yanı sıra; cıva, kurşun gibi çevreye ve insan sağlığına zararlı maddeler de içeriyor. Bu atıkları doğru yönetemezsek, hem değerli kaynaklarımızı toprağa gömmüş oluruz hem de doğamızı zehirleriz. İşte tam bu noktada üniversitelere önemli bir görev düşüyor. Üniversiteler yalnızca bilgi üreten kurumlar değil, aynı zamanda eğitim ve farkındalık merkezleri olmalı; araştırma ve inovasyonla sürdürülebilir çözümler geliştirmeli ve kendi kampüslerinde örnek e-atık yönetimi modelleri oluşturmalıdır" diye konuştu. Kuleyin, ayrıca "Üniversitelerde E-Atık Politikasının İyileştirilmesi: TR83 Bölgesi Örneği" başlıklı TÜBİTAK 1001 projesinin Prof. Dr. Ahmet Mutlu tarafından tamamlandığını belirterek, "Bu panelle amacımız akademik bilgi ile pratik çözümleri bir araya getirerek bu alandaki potansiyelimizi en iyi şekilde değerlendirmektir" ifadelerini kullandı. Panelde; Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Samsun İl Müdür Yardımcısı Metin Alkan "Atık Elektrikli ve Elektronik Eşyaların Yönetimi ile İlgili Yasal Mevzuat ve Uygulamaları", Atakum Belediyesi Sıfır Atık Müdürü, Çevre Yüksek Mühendisi Özcan Çokluk "Atık Elektrikli ve Elektronik Eşyaların Yönetiminde Yerel Yönetimlerin Rolü" ve İİBF öğretim üyesi Prof. Dr. Ahmet Mutlu "Elektronik Atıklar ve Üniversitelerin Rolü" konulu sunumlar yaptı. Etkinlik, konuşmacılara İİBF Dekanı Prof. Dr. Ebül Muhsin Doğan tarafından fidan sertifikalarının takdim edilmesi ve toplu fotoğraf çekimiyle sona erdi.