SAĞLIK - 27 Aralık 2014 Cumartesi 15:38

Az Yürümek Obeziteye Davetiye Çıkartıyor

A
A
A
Az Yürümek Obeziteye Davetiye Çıkartıyor

Tokat Halk Sağlığı Müdürü Dr. Cihat Zülfüoğulları, “Yürüyüşü unutan bir toplum olduk. Bu da ülkemizde en önemli hastalıklardan olan obeziteye yol açıyor” dedi.
Türkiye Sağlıklı Beslenme ve Hareketli Hayat Programı kapsamında “Sağlıklı Yaşam ve Hareket Yılı” ilan edilen 2014 yılının son haftasında Tokat’ta yürüyüş yapıldı. İl Halk Sağlığı Müdürlüğü organizesinde kurumlar ve bürokratlarının katılımıyla yapılan yürüyüşün startı Şehitler Parkı’nda verildi. Yürüyüş öncesinde konuşma yapan Tokat Halk Sağlığı Müdürü Dr. Cihat Zülfüoğulları, insanların yaşam standartları değiştikçe daha az yürüdüğünü, daha az merdiven çıktığını ve daha az spor yapığının altını çizerek, “Bu da ülkemizde en önemli hastalıklardan olan obeziteye yol açıyor. Obezite tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de yaygın olup, obezitenin gittikçe yaygınlaşmasının en önemli nedenlerinden birisi şüphesiz fiziksel inaktivitedir. Sağlık Bakanlığımız tarafından gerçekleştirilen ‘Türkiye Beslenme ve Sağlık Araştırması’ sonuçlarına göre ülkemizde bireylerin yüzde 71,9’unun hareketsiz yaşadığı belirlenmiştir. Kronik hastalıkların ortak risk faktörlerinden birisi olan fiziksel hareketsizlik, dünyada ölüme neden olan risk faktörleri sıralamasında dördüncü sırada yer almaktadır. Düzenli fiziksel aktivite; yüksek tansiyon, kardiyovasküler hastalık, diyabet, meme ve kolon kanseri ve depresyon riskini azaltmaktadır. Ülke olarak ta dünya ölçeklerine göre de obazite istatistiklerimiz yüksek” diye konuştu.
Sağlık Bakanlığı’nın 2015 yılı içersinde de sağlık yaşam ve harekatı artırmak için yeni politikalar geliştirerek yürüyüşü özendirici, halka spor kültürünü artırmak için aktiviteler düzenleyeceğini ifade eden Zülfüoğulları, “2015 yılı içerisinde Sağlık Bakanlığımız daha çok bisiklet ile yola çıkacak. Çünkü herkes işline araç ile gidiyor. Yürüyüşünü unutan bir toplum olduk. Bu da ileri ki yaşlarda bizi hastalılar ile karşılaşma riskini daha da artıyor. Biliyorsunuz bunları sonuçları da, tedavi masrafları da ülkeler arasında en önemli sorunlardan bir tanesi. Ve ülkelerin ekonomik refahı açısından en önemli şey, bu kronik hastalıklar ile en iyi şekilde mücadele edebilmeyi başarmak. Daha çok merdiven çıkalım. Asansörlere daha az binelim. Araçlarımızı fazla kullanmayalım” şeklinde konuştu.
Yapılan konuşmaların ardından Şehitler Parkı’ndan başlayan yürüyüş Yeşilırmak kenarındaki yürüyüş parkurunda gerçekleştirildi.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Erzincan Türkiye’nin canlı ve minarel türleri bu müzede sergileniyor Türkiye’nin ilk doğa tarih müzesi olma özelliği taşıyan Erzincan’ın Kemaliye ilçesindeki Prof. Dr. Ali Demirsoy Doğa Tarihi Müzesi, başta Kemaliye olmak üzere Erzincan ve yurt genelinden canlı ve minarel türlerine ait yaklaşık 5 bin çeşit materyali sergiliyor. Erzincan Kemaliye’deki Prof. Dr. Ali Demirsoy Doğa Tarihi Müzesi, Kemaliyeli olan, Prof. Dr. Ali Demirsoy’un katkıları ile kuruldu. Müzeyle ilgili şu bilgilere yer verildi: “Prof. Dr. Ali Demirsoy Doğa Tarihi Müzesi, Kemaliye ilçesinde kurulan “Doğa Müzesinde Bilimsel Bir Gezinti” isimli proje kapsamında 2009 yılında kuruldu. Müzenin kuruluşuna Prof. Dr. Ali Demirsoy, Prof. Dr. Aydın Akbulut ve Öğ. Gör. Yusuf Durmuş öncelik etti. Bu müzede sergilenen örneklerin önemli bir kısmı 10 ayrı üniversiteden 48 bilim insanının görev aldığı “Kemaliye ve Çevresinin Biyoçeşitlilik Açısından İncelenmesi” projesi kapsamında bölgeden toplanan jeolojik ve biyolojik örneklerden oluşmakta. Kurulduğu tarihten bugüne bölge halkı, öğrenciler ve ekoturizm açısından önemli bir ilgi odağı oldu. Ülkemizin değişik bölgelerinden ve Kemaliye çevresinden alınan mineral, taş, toprak ve her türlü jeolojik materyal MTA’daki uzmanlara teşhis ettirilerek dolabların içindeki raflarda uygun kaplarda sergilenmekte. Türkiye’nin ve dünyanın çeşitli yerlerinden gelmiş mineral, kristal, toprak, kayaç örnekleri sergilenmekte. Kemaliye ve çevresinin Gastropad, Bivalvia ve Echinodermata gruplarına ait fosil örnekleri teşhis edilerek, raflarda sergilenmekte. Bir hücreli bitki ve hayvanların mikroskop altında görüntülerinin sunulduğu bir bölüm bulunmakta. Karasal ekosistemin ilk canlı gruplarından olan likenler doğal ortamına uygun habitat ortamları hazırlanarak sergilenmekte. Yine Kemaliye’den toplanan ve teşhis edilen karayosunu örnekleri sergi panolarına yerleştirilerek sunulmakta. Omurgasızların önemli bir kısmı formol ve alkol içinde kavanozlarda etiketleriyle birlikte sunulmakta. Böceklerin büyük bir kısmı, bilimsel örnek hazırlama yöntemine göre içi boşaltılıp tahnit edilmiş, özel böcek iğnelerine geçirilerek panolarda (müze görsel materyali olarak) ya da parazitlere karşı özel korumalı, çekmeli müze dolaplarında saklanmakta. Müzenin en ağırlıklı kısmını böcekler ve herbaryum materyali oluşturmakta. Bölgenin ve ülkemizin tatlısularında ve denizlerinde yaşayan balık örnekleri çeşitli kimyasal işlemlerden geçirerek (formolalkol) görsel malzemeye dönüştürülerek sergileniyor. Aynı işlem amfibiler için de yapılmıştır. Farklı türlerden oluşan amfibi örnekleri alkollü kaplar içinde ve sergi dolaplarında teşhir edilmekte. Birçok zehirli yılın türünün bulunduğu sürüngen örnekleri de aynı yöntemle görsel malzemeye dönüştürülmüştür. Özellikleri, zehirleri ve korunma önlemleri konusunda bilgiler verilmiştir. Çeşitli fırsatlarla elde edilmiş kuş örnekleri tahnit edilerek sunulmaktadır. Kemaliye ve çevresinden 200 yakın kuş türünün (bir kısmı göçücü, transit) varlığı bilinmektedir. Bu kuş türlerine ilişkin tanıtıcı resimler ve tahnit malzemeleri önemli bir eğitim malzemesi niteliği taşımakta. Türkiye’deki yırtıcıların büyük bir kısmını barındıran yörede, memeliler önemli bir yer tutmaktadır. Soyu tehdit altında olan ayı, kurt, vaşak, sansar, dağ keçisi, porsuk, sincap, yedi uyur, fındık faresi, yer sincabı, çok sayıda küçük memeli ve kemirici türleri yörenin fauna elemanları olarak müzede halkın ve eğitim camiasının hizmetine sunulmuştur. Çeşitli şartlar altında elde edilmiş olan büyük ve küçük memeliler tahnit edilerek üç boyutlu sergilenmiştir. Ayrıca bu memelilerin postları ve bazılarının iskeletleri de sergilenmekte ve tanıtıcı bilgi verilemekte. Kemaliye ve çevresinden teşhis edilen 1000 kadar bitkinin en az yarısı, özellikle soğanlı bitkiler görsel olarak sunulmuştur. Bitkiler müze materyali olarak preslendikten sonra kartonlara yapıştırılmıştır. Bu örneklerin hepsi herbaryum örnekleri olarak özel dolaplarda bilim insanlarının kullanımına açıktır ve sergilenmekte”