KÜLTÜR SANAT - 11 Aralık 2025 Perşembe 11:04

Anadolu Türk tarihinin en eski kitabesi, çalındıktan 23 yıl sonra bulundu

A
A
A
Anadolu Türk tarihinin en eski kitabesi, çalındıktan 23 yıl sonra bulundu

Tokat’ın Niksar ilçesinde 23 yıl önce çalınan ve Danişmendli hükümdarı Gümüştekin’in adını taşıyan en eski Türk kitabelerinden Cin Camii kitabesi, jandarmanın başarılı operasyonuyla bulunarak devlet korumasına alındı.


Niksar ilçesinde Danişmendli Beyliği dönemine ait olan ve Malazgirt Zaferi sonrası Anadolu’ya gelen Türklerden kalma en önemli tarihi eserler arasında gösterilen Cin Camii kitabesi, 23 yıl sonra bulundu. 13 Mart 2002’de çalınan ve uzun yıllar kayıp olan kitabe, Tokat Valiliği koordinesinde Niksar Kaymakamlığı ve İl Jandarma Komutanlığı ekiplerince yürütülen titiz çalışmalar sonucu gerçekleştirilen operasyonla ele geçirildi.


Danişmendli hükümdarlarından Gümüştekin’in adının geçtiği bilinen ilk ve tek kitabe olması nedeniyle büyük tarihi değer taşıyan eser, gerekli incelemelerin ardından devlet korumasına alındı.



"Fotoğrafları vardı, kendisi 23 yıldır kayıptı"


Üzerinde "Bu mübarek mescidin yapılmasını, Gümüştekin oğlu Melik Salar Aydoğdu, Allah’ın rızasını kazanmak için şanı yüce olan Allah’ın sayesinde H. 555/M. 1160 senesinde emretmiştir" ifadesi yazılı olan kitabe hakkında bilgiler veren şehir tarihi araştırmacısı ve yazar Dr. Danışmend Hüseyin Şahin, "Danişmendli dönemine tarihlenen kitabe, Malazgirt’ten sonra Anadolu’ya gelmiş Türklerin yapmış olduğu eserlerden kalma en eski Türk kitabesidir. Niksar Erken Dönem Türk Mirası ve Danışmendli başkenti adı altında UNESCO geçici miras listesindedir. Onun için Danişmendli kültür mirasının en yoğun yaşandığı ve en yoğun olduğu şehirlerden bir tanesidir. Bu nedenle Danişmendliler’den kalma ve o dönemin tarihine ışık tutacak çok kıymetli bir kitabedir. Bu kitabe hem Anadolu Türk tarihi açısından hem Danişmendli tarihi açısından çok önemli bir yere konumlanmaktadır. Kitabe 2002 yılında çalınmıştı. Cin Cami dediğimiz küçük bir mescidin kitabesiydi. 1160 tarihinde Gümüştekin oğlu Melik Salar Aydoğdu tarafından yaptırıldığını bildiğimiz, fotoğrafları elimizde olan ama kendisini 2002 yılından beri aradığımız kitabe güvenlik güçlerimizin özellikle Tokat Jandarma teşkilatımızın gayretleriyle açığa çıkartılmış ve teslim alınmıştır. Bu nedenle bu kitabenin Türk tarihi açısından öneminden bahisle başta Tokat Valimiz Abdullah Köklü’ye gayretleri nedeniyle kıymetli kaymakamımız Kadir Perçi’ye ve il Jandarma teşkilatının kıymetli mensuplarına özverili çalışmalarından dolayı teşekkür ediyorum" dedi.



Anadolu Türk tarihinin en eski kitabesi, çalındıktan 23 yıl sonra bulundu

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Erzurum İktisadi idari bilimler fakültesi öğrencilerine kariyer tüyoları Atatürk Üniversitesi (ATAÜNİ) Lojistik topluluğu tarafından ‘İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesinde (İİBF) Kariyer Planlaması’ konulu söyleşi düzenlendi. Ekonomist ve Yazar Ziya Sevim’in konuşmacı olarak yer aldığı söyleşiye çok sayıda öğrenci katıldı. "Diğerlerinden farklı olun" Ekonomist ve Yazar Ziya Sevim, ülkemizdeki dört gençten üçünün İİBF mezunu ve Türkiye’de en fazla mezun veren fakültenin İİBF olduğunu belirterek, "Eğer işsiz olmak istemiyorsanız hedef koymanız gerekiyor. Hangi alanda uzmanlaşmak istiyorsanız o alanın üzerine gidin. Bu bölümden mezun olunca sizin bir farkınızın olması lazım. Bir farkındalık oluşturmak istiyorsanız öğrenci topluluklarına mutlaka üye olun ve en başta kendinizi tanıma imkânı bulun." dedi. "Reklamınızı iyi yapın" Öğrencilere eğitim süreçleri ve mezuniyetleri sonrası için tavsiyelerde bulunan Sevim konuşmasını şöyle sürdürdü: "Sizin robotlardan ve yapay zekâdan daha iyi olmanız lazım. Bu farkındalığı da sosyal girişimcilikle yapabilirsiniz. Kendi hayat felsefeniz ve amacınız neyse ona göre planlamanızı yapın. Okulunuz bittiğinde diploma notunuz değil, kendinizi ne kadar geliştirdiğiniz önemli olacak. İstekleriniz bir anda gerçekleşmez, bu yüzden sabırlı olun. Ne yapıyorsanız yapın ama reklamınızı iyi yapın." Ekonomist ve Yazar Ziya Sevim’e konuşmaların ardından Atatürk Üniversitesi, İktisadi İdari Bilimler Fakültesi, Uluslararası Lojistik Bölümü Bölüm Başkanı Prof.Dr.Abdullah Takım tarafından teşekkür belgesi takdim edildi.
Ankara MHP "Terörsüz Türkiye" sürecine ilişkin komisyon raporunu TBMM Başkanlığı’na sundu Milliyetçi Hareket Partisi (MHP), "Terörsüz Türkiye" sürecine ilişkin komisyon raporunu TBMM Başkanlığı’na sundu. MHP Genel Başkan Yardımcısı Feti Yıldız, "Terörsüz Türkiye" sürecine ilişkin kurulan Milli Dayanışma Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu raporunu partisinin adına TBMM Başkanlığı’na sundu. Yıldız, raporu sunmadan önce basın mensuplarının sorularını cevapladı. Raporun 120 sayfadan oluştuğunu belirten Yıldız, "Daha çok siyasal değerlendirme sonunda hukuken yapılacak şeyler var. Hukuken yapılacak şeyler şarta bağlı. Örgütün tamamen dağıtılması, silahların teslimi, bu hususun da güvenlik güçleri tarafından tespit edilmesine bağlı. Örgüt üyeleri önce de açıklandığı gibi TCK’nın 221. maddesi belli. Suça karışmamış olanların teslim olmaları halinde ceza görmeyecekleri ancak herhangi bir cezaya muhatap olmama manasında değil bu, tamamen beraat şeklinde anlaşılmaması lazım, denetimli serbestliğe de tabi olacaklar" dedi. "İnfaz düzenlemesi mutlaka yapılacak" Rapor konusunda bir araya gelip komisyon olarak ortak bir karar vereceklerini söyleyen Yıldız, "Herkesin raporu birbirine benzemeyebilir. Bizim düzenlememiz başka. Komisyondaki tüm partiler mutlaka raporu ortaklaştıracağız. CHP, AK Parti, DEM ve diğer partiler, hatta grubu olmayan, rapor hazırlayan arkadaşların da görüşlerinden faydalanacağız. Ortak rapor çıkacak ancak dediğim gibi kanuni düzenleme için örgütün tüm kuruluşlarıyla birlikte -PYD de dahil buna tabi- dağıtılması, bunun da devletin yetkili organları tarafından ilan edilmesi. Bu kimdir mesela; MİT, TSK’dır, emniyet birimleridir. Bu birimler açıkladıktan sonra kanun yapmak kolay. İnfaz düzenlemesi mutlaka yapılacak. Ceza indirimini af şeklinde anlamayın. Zaten bizim infaz kanunumuz yeni baştan ele alınmalıdır. Yamalı bohçaya dönmüştür. İnfaz kanunu, anayasa, siyasi partiler kanununun ele alınıp yazılması lazım" şeklinde konuştu.