KÜLTÜR SANAT - 25 Ağustos 2024 Pazar 11:48

Tokat Kebabında maliyet oyunu

A
A
A
Tokat Kebabında maliyet oyunu

Tokat’ta bazı işletmelerin maliyet düşürmek için Tokat Kebabının tarifini değiştirmesi, deneyimli ustaların tepkisine neden oldu.


Yüzyıllardır süregelen geleneksel yapısıyla bilinen Tokat Kebabı tadıyla da adeta damak çatlatıyor. Son zamanlarda bazı işletmelerin maliyet düşürme kaygısıyla kebap tariflerinde değişiklikler yapması, bu alanda deneyimli ustaların tepkisine neden oluyor. 6 şişten oluşan Tokat Kebabının her bir şişte 4 adet et bulunması gerekiyor. Bazı işletmeler maliyeti düşürme adına tescilli ürünün adetinde oynama yaparak geleneksel lezzeti sebze kebabına çeviriyor. Tokat Kebabının geleneksel yapısını ve lezzetini koruma çabasındaki ustalar, bu zanaatın gelecek nesillere de doğru bir şekilde aktarılmasını istiyor.


“Kebabımız sebze kebabı olarak değil Tokat Kebabı olarak tescillenmiştir”


Bir işletme sahibi Mustafa Demirkol, “Ustalarımızın bize öğrettiği altı şiş, her bir şiş ve dört adet patlıcan, dört adet et, dört adet patates bolca kuyruk yağıyla yapılmaktadır. Bazı işletmelerde beş parça et dört parça patlıcanla porsiyon burada da beş şiş yaparak yirmi tane ile olayı tamamlamaya çalışıyorlar. Bu yine maliyetlerle alakalı bir şey. Fakat yıllardır bu işi yapan duayen ustalar, özellikle de yaşlı ustalarımızın bizlere öğrettiği bir kilo Tokat Kebabının altı tane şişten, her bir şişte de dört parça patlıcan, dört parça et, dört parça patates ve bolca kuyruk yağından olması gerekliliğiydi. Biz bu geleneği devam ettiriyoruz. Ustalarımızın bize bıraktığı mirası sonuna kadar da sürdürmeye kararlıyız. Burada amaç maliyetleri biraz daha düşük tutabilmek. Diğer arkadaşlarımızın yapmaya çalıştığı şey ama insanlar normalde de beş parça, et dört parça patlıcanla da karınlarını doyurabiliyor. Bizim dikkatimizi çeken şu ki 24 parça bir kilo kebap diye tabir ettiğimiz üründe birçok insan dört kişi çoğu zaman yiyemiyor, paket yaptırıyor. Beş altı kişinin doyduğu sofraları biliyoruz. Biz öncelikle müşterilerimize kadın var mı diye soruyoruz. Çünkü kadınlar daha az yiyorlar. Yok tamamı erkekse, yetişkinse biz ona göre kebaplarının ölçülendirmesini yapıyoruz. Amaç kebabı sarıp götürmeleri değil, yerinde tamamını tüketmeleridir. O lezzeti burada tatmalarını istiyoruz. Çünkü bu soğuduktan sonra tekrar ısıtıldığı zaman aynı özelliği ve güzelliği sağlayamıyor. Bu hassasiyeti de göz önünde bulundurmanın önemli olduğunu düşünüyorum. Ve diğer meslektaşlarımdan da rica ediyorum. Ustalar bize ne öğrettiyse devam ettirelim. Geleneklerimizi bozmayalım. Geleneklerimizin içerisine yeni yeni icatlar sokmayalım. Tokat Kebabını sebze kebabı değil Tokat Kebabı olarak tescillenmiş bir ürün olması sebebiyle herkesin layıkıyla yedirmeye, herkesi memnun etmeye, tekrar yemelerini sağlamaya gayret gösterelim” dedi.


“En başta kuyruk yağı olması gerekiyor”


Tokat Kebabının şişe dizilişi hakkında bilgiler veren kentteki tek kadın Tokat Kebabı Ustası Nergis Aydın ise “Tokat Kebabı şişe diziliş şekli en başta bir tane kuyruk yağı olması gerekiyor. Kuyruk yağının altına bir tane patates koyuyoruz. Patatesin altına patlıcan, patlıcanın altına tekrar bir patates ve altına bir adet pirzola, kuyruk yağı, patlıcan, but, tekrar patlıcan, patates, möhre, tekrar patates, patlıcan ve butla da kapatıyoruz” diye konuştu.



Tokat Kebabında maliyet oyunu

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Edirne Keşan’da trafik kazasında hayatını kaybedenler için yapılan anıt açıldı Edirne’nin Keşan ilçesine bağlı Karacaali köyünde 1998 yılında meydana gelen trafik kazasında hayatını kaybeden 7 öğrenci ve 1 servis şoförü için kazanın meydana geldiği noktada yenilenen anıt törenle açıldı. Törende konuşan Karacaali Köyü Muhtarı Mustafa Kocaalili, "Paşayiğit İlköğretim Okulu’na taşımalı eğitim kapsamında giden öğrencilerimizi taşıyan servis aracının geçirdiği kaza sonucunda, henüz yolun başındaki 7 evladımız ve görevini yapan 1 şoförümüzü kaybettik. Bu acı olay, yalnız aileleri değil tüm Karacaali’yi ve bölgemizi derinden sarmıştır. Bugün açılışını yaptığımız bu anıt, kaybettiğimiz evlatlarımız ve şoförümüzün aziz hatırlarını yaşatmak, benzer acıların bir daha yaşanmaması için toplumsal hafızamızı ve farkındalığı diri tutmak amacıyla inşa edilmiştir" diye konuştu. Edirne İl Genel Meclisi Başkanı Çiğdem Gegeoğlu, kazada hayatını kaybedenlerin ailelerine başsağlığı dilerken, Keşan Belediye Başkanı Mehmet Özcan da kazanın meydana geldiği günü anlattı. Keşan Kaymakamı Aziz Mercan ise yaşanan kazanın büyük bir acı olduğunu dile getirerek, "Buradan hepimiz gerekli dersi alıyoruz. Bu olayların yaşanmaması için elimizden ne geliyorsa gerekli gayreti göstereceğiz" dedi. Paşayiğit İlkokulu ve Ortaokulu öğrencilerinin, anıta çiçek bıraktığı tören, dua yapılmasıyla sona erdi. Törene, muhtarlar, sivil toplum kuruluşları ve siyasi partilerin temsilcileri, kazada hayatını kaybedenlerin yakınları ve çok sayıda vatandaşlar katıldı.
Düzce Otobüs şoförlerinin duyarlılığı araç içi kamerasına yansıdı Düzce Belediyesi özel halk otobüsü şoförleri, rahatsızlanan yolcular için güzergahlarından çıkarak yolcuları hastaneye yetiştirdi. O anlar araç içi kamerasına yansıdı. Düzce Belediyesine bağlı Düzce Ulaşım A.Ş.’ye ait iki ayrı hatta görev yapan halk otobüsü şoförleri bir hafta arayla rahatsızlanan iki yolcuyu harekat merkezine haber verip güzergah dışına çıkarak Acil Servis’e ulaştırdı. İlk olay 7 Aralık’ta yaşandı. Düşmeye bağlı olarak yürüme güçlüğü çeken ve hastaneye gitmek isteyen genç kadını fark eden şoför İzzet Aydın, hastaneye yakın durakta indirmek yerine acil servisin kapısına kadar götürdü. "Harekat merkezine bildirip, güzergah değiştirdim" Olay günü yaşananları aktaran araç şoförü İzzet Aydın, "2013 yılından bu yana şoförlük yapıyorum. 7 numaralı hatta çalışıyordum. Krempark’ın oradan 3 kişi araca bindi. Bir tanesi ayağının üzerine basamıyordu. Geçmiş olsun dedim. Hastaneye gideceğiz dedi. Harekat merkezine bildirerek güzergah dışına çıkacağımı söyleyerek, hastayı hastaneye götürdüm. Araçta başka kimse de yoktu. Acilin önüne kadar götürüp, güzergahıma devam ettim" dedi. Bir diğer olay ise 12 Aralık Cuma günü gerçekleşti. Araca bindiğinde fenalaşan yolcuyu fark eden otobüs şoförü Suat Atmaca, Hastane Caddesi’ndeki duraktan "U" dönüşü yaparak güzergah dışına çıktı. Vakit kaybetmeden rotayı Atatürk Devlet Hastanesi Acil Servisine çeviren Atmaca kısa süre içerisinde Acil Servis önüne ulaştı. Otobüsten indirilip sedyeye alınan kadın yolcu, sağlık ekiplerine ulaştırıldı. "Vatandaşın sağlığı her şeyden önemlidir" diyen şoför Suat Atmaca, "Olay günü 18 nolu hatta çalışıyordum. Durağa yanaştığımda iki genç benden kolanya istedi. Ne olduğunu sorduğumda arkadaşlarının rahatsızlandığını söylediler. Harekat merkezini arayarak rotamdan çıkıp U dönüşü yaptım. Hastanede acil servise geldiğimizde servise bindirdik ve hastamızı sağlık ekiplerine teslim ettik. Bize periyodik eğitimler veriliyor, bu eğitimlerde bu sağlık konusunda da hassas davranmamız konusunda bilgilendirme yapılıyor. Bizimde çocuğumuz var, biz burada insanlık görevimizi yaptık" dedi. Yaşanan bu örnek davranışlar, Düzce Ulaşım A.Ş. bünyesinde görev yapan şoförlerin, yolcuların sağlığı ve güvenliği konusunda da sorumluluk bilinciyle hareket ettiğini gösterdi. Şoförlerin duyarlılığı diğer yolcular tarafından da tebrik edildi.
Ankara Sanatçı Metin Şentürk TBMM’de engelli bireylerin sorunlarını ve hayat hikayesini anlattı AK Parti İzmir Milletvekili Mehmet Kasapoğlu başkanlığında toplanan Engelli Bireylerin Sorunlarını Araştırma Komisyonu’na katılan sanatçı Metin Şentürk, engelli bireylerin sorunlarını ve hayat hikayesini anlattı. Engelli Bireylerin Sorunlarını Araştırma Komisyonu, AK Parti İzmir Milletvekili Mehmet Kasapoğlu başkanlığında toplandı. Komisyona sanatçı ve Dünya Engelliler Birliği Kurucu Başkanı Metin Şentürk katıldı. Komisyonun açılışında konuşan Kasapoğlu, "Tüm Komisyon üyelerimizin ortak inancı, engelli bireylerimizin toplumun tam merkezinde yer alması; sanatta, sporda, siyasette, akademide, medyada, üretimde, istihdamda her bir noktada en merkezde yer alması, onların merkezde yer almasıyla birlikte toplumun bu anlamdaki algısı, bakışı çok güçlü şekilde değişiyor. Kullanılan dilden, ön yargıların kırılmasına kadar pek çok değişimi gözlemliyoruz. İşte, Metin Bey’in bu anlamdaki yolculuğu da hem sanat alanında hem de sivil toplumdaki mücadelesi bu açıdan çok kıymetli ve çok ama çok öğretici" diye konuştu. "9 kişilik ailenin 6 kişisi kör oldu" Konuşmasına kendi hayat hikayesini anlatarak başlayan Metin Şentürk, "7 çocuklu bir ailede doğdum. Yalnız hayatın anneme acımasız şakaları enteresan bir şekilde devam etti. Baba tarafından genetik körlük vardı. 2 kız kardeşim, 2 erkek kardeşim, babam ve ben, hepimiz sağlam doğmamıza rağmen, 9 kişilik bir ailede 6 kişi zaman içinde yaşanan küçük problemlerden körlükle karşıya kaldı. 9 kişilik ailenin 6 kişisi kör oldu. Bugüne kadar hayatımı kolaylaştıran yegâne unsurun bakış açısı olduğuna çok inandım. Bakış açınızı değiştirdiğinizde acınızı değiştirebiliyorsunuz" dedi. "Sahadaki çalışmalarınız içinse ben 7/24 hazırım" Engelliliğin, engelliden ziyade aileleri için daha zor olduğuna inandığını dile getiren Şentürk, "Engelli hayatına bir şekilde alışıyor ama aileler için her uyanılan sabah aynı tabloyla karşılaşmak biraz daha farklı. Evlatlarının önündeki engelleri aileler, sonra yasalar, sonra da vicdanlar kaldırırsa bazı şeylerin çok daha iyi olacağına inanıyorum. Sahadaki çalışmalarınız içinse ben 7/24 hazırım. Emeğimle, bedenimle, ruhumla ve gönlümle yanınızda olmaya hazırım. Şayet bu işe yarayacaksa, dediğim gibi, 7/24 ülkenin her tarafında emek veririm. Çünkü sonuç itibarıyla, benim bu ülkede bu kadar emek verme çabamın tek bir nedeni var. Askerlik yapamadığım bir ülkede askerliğimi bu şekilde tamamlıyorum, bu da benim hayata bakış açımın bir tarafı" ifadelerini kullandı.