Yaklaşık 15 yıl önce hobi olarak ahşap model gemi yapımına başlayan 56 yaşındaki Metin Kuroğlu, şimdilerde bu işin hem ticaretini hem de eğitimciliğini yapıyor. Yaptığı bütün çalışmaları plan ve proje üzerinden yürüten Kuroğlu’nun çalışmaları arasında Nusret Mayın Gemisi’nden Bandırma Vapuru’na kadar bir çok eser bulunuyor.
Trabzon Ortahisar Halk Eğitim Merkezi bünyesindeki Alacahan’da ahşap model gemi eğitmeni olarak görev yapan Kurtoğlu, sanatını yeni nesillere öğretmeye çalıştığını belirtirken, kursiyerlerle çok iyi anlaştığını söylüyor.
Yaptığı çalışmaları çizilen projeye göre şekillendirdiğini belirten Kurtoğlu, ”Yaklaşık 15 yıldır bu işi yapıyorum. Banka müdürü olarak çalışırken hobi olarak bu işe başladım. Çocukluğumdan beri de zaten ahşaba merakım vardı. 15 yılda yaklaşık 40-45 gemi yaptım. Aralarında kruvazörlerde bulunuyor. Küçükleri yaklaşık 20 günde, büyükleri ise 3-4 ay gibi bir sürede yapıyorum. Çalışmalarımızı planlı, ölçekli yapıyoruz. Planlara uymak zorundayız. Model gemicilik dünyada çok ileri boyuta gelmiş el sanatı bir hobi diye düşünüyorum. Hollanda’da bir sergiye katılmıştım; orada yapılanları görünce hayretler içinde kaldım. Biz belki o seviyeye henüz gelemedik ancak Türkiye’de de bu işi çok iyi yapanlar var. Biz de kenarından köşesinden bu oluşuma katkı verebiliyorsak ne mutlu bize” dedi.
"Hedefimde Trabzon Vapuru var"
Çok sayıda ahşap gemi inşa ettiğini şimdi ise en büyük hedefinin tarihi Trabzon Vapuru’nu inşa etmek olduğunu kaydeden Kurtoğlu, “Eserlerimin arasında Atatürk’ün 19 Mayıs 1919 yılında Samsun’a çıktığı Bandırma Vapuru’nun 1/87 oranında küçültülmüş şekilde yapılmış bir maketi var. Bunun yanı sıra Nusret Mayın gemimiz var. Bu gemiyi 3 ayda yaptım. Kullanılan malzemelerin 4’te 3’ü ahşap. Bundan sonraki projem, Trabzon Vapuru. Tarihte önemli bir yer işgal etmiş 1891 Fransız bandıralı bir gemi. Daha sonra Yunanlılar’a satılmış. 1922’ler de bu gemi Türkler tarafından alındı. Şimdi bu geminin alt yapısını plan, projesini oluşturmaya çalışıyoruz. Bizim için çok önemli çünkü alındıktan sonra Hopa limanına çekilmiş daha sonra Trabzon Limanı’na getirilerek burada 15 yıl yolcu gemisi olarak çalışmış. Tarihte önemli bir yer önemli bir anlam ifade ettiği için bu gemiyi yapmak istiyoruz. İnşallah onu da yapacağız diye düşünüyorum” diye konuştu.
"Müze ihalelerine giriyoruz"
Yaptığı eserlerin ticaretini de yaptığını belirten Kurtoğlu, “Bu işi öğrenmek isteyen emekli çalışan kesim olsun, genç kesim olsun hafta sonları buraya gelerek kendilerine bu sanatı öğretmeye çalışıyoruz. Bizden sonraki nesillere bu işi bırakmak çok önemli. Bayrağı bir yerde devretmek zorundasınız. Yaptıklarımız eserleri maddiyata da dönüştürüyoruz. Maliyet bakımından pek fazla harcamıyoruz. Çünkü tüm donanımı kendimiz üretiyoruz hazır hiç parça koymuyoruz. Haliyle maliyeti düşük oluyor ancak hazır parça koyduğunuz zaman o zaman maliyeti yükseliyor. Yaptığımız eserleri internet üzerinden satış yapabiliyoruz. Müzelere de satış yapıyoruz. Türkiye’nin farklı şehirlerinde müzeler ihale açıyor. Biz de dernekler vasıtasıyla bu ihalelere giriyoruz. Herhangi bir ölçekte veya şu tarz gemi istiyoruz deniliyor. Ölçekler tutuyorsa satın alıyorlar. Model ne kadar büyük ise üzerinde çalışma olasılığınız, ayrıntıyı gösterme olasılığınız o kadar daha iyi oluyor. Mümkün olduğu kadar büyük modellerde çalışıyoruz ki detayı ayrıntıyı içinde gösterebilelim. Mesela Bandırma Vapuru’nu fiyatını 5 bin TL diyoruz. Tabi bunu tercih edenlerde büyük olasılıkla meraklıları” şeklinde konuştu.
