ÇEVRE - 01 Ağustos 2025 Cuma 11:29

Erçek Gölü’nde flamingoların renkli dansı

A
A
A
Erçek Gölü’nde flamingoların renkli dansı

Van Gölü havzasında yer alan Erçek Gölü, yaz aylarında flamingoların uğrak noktası haline geldi. Göç mevsimiyle birlikte bölgeye gelen yüzlerce flamingo, göl yüzeyinde sergilediği eşsiz görüntülerle izleyenleri hayran bırakıyor.


Van Gölü havzasının narin misafirleri flamingolar, yaz mevsimiyle birlikte Erçek Gölü’nde yeniden boy göstermeye başladı. Gölün sığ ve tuzlu sularını tercih eden bu zarif kuşlar, sabahın erken saatlerinden itibaren sürüler halinde göl yüzeyinde süzülerek adeta görsel bir şölen sunuyor. Göç rotaları üzerindeki önemli duraklardan biri olan Erçek Gölü, bu yıl da yüzlerce flamingoya ev sahipliği yapıyor. Pembe ve beyaz tüyleriyle dikkat çeken flamingoların gölde beslenmesi, uçuşu ve bir arada oluşturduğu manzaralar, hem doğaseverlerin hem de fotoğraf tutkunlarının ilgisini çekiyor. Sessizliği ve doğal yapısıyla kuşlar için huzurlu bir ortam sunan Erçek Gölü, flamingoların hem dinlenme hem de beslenme alanı olarak dikkat çekiyor. Suyun içinde süzülen zarif siluetleri ve pembe tonlardaki tüyleriyle flamingolar, göl manzarasına ayrı bir renk katıyor. Fotoğrafçılar ve doğa tutkunları, bu görsel şöleni kaçırmamak için bölgeyi sıkça ziyaret ederken, uzmanlar flamingoların korunması ve yaşam alanlarının bozulmaması gerektiğini vurguluyor. Erçek Gölü, bu zarif kuşlar sayesinde Van’ın en etkileyici doğa sahnelerinden birine ev sahipliği yapıyor.


Flamingoların bölgedeki varlığının, gölün ekosistemi açısından önemli bir gösterge olduğunu belirten Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Yaban Hayvanları Koruma ve Rehabilitasyon Merkezi Müdürü Prof. Dr. Lokman Aslan, "Allı turnalar Van’a selam getirip, selam götürürler. Van Gölü havzasında sulak alanların çok olması nedeniyle gölün çevresindeki Gevaş’tan başlayıp, Erciş’ten dönüp Tatvan’a kadar olan sulak alanlarda Allı turnaları görmek mümkün. Bu sene havaların aşınmasına olarak bazı bölgelerdeki göllerde sular kurudu. Van Gölü havzasındaki Erçek Gölü’nde Gevaş Göründü’de, Edremit sazlıklarında, Muradiye Bendimahi sulak alanında ve Erciş Çelebibağı sulak alanlarında flamingoları görmek mümkün. Flamingolar Eylül-Ekim’e kadar bize selam getirmeye devam edecek. Eylül-Ekim’den sonra da buradan selam götürecekler. Birkaç yıldır kış mevsimi ılıman geçmesine rağmen belirli miktardaki flamingolar kışı burada geçiyor" dedi.



Erçek Gölü’nde flamingoların renkli dansı

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Mersin Hiranur’un ölümüne neden olan 3 sanık ilk kez hakim karşısına çıktı Mersin’de 16 yaşındaki Hiranur Nilgün Aygar’ın hayatını kaybettiği olayla ilgili tutuklu sanıklar ilk kez hakim karşısına çıktı. Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan ve Mersin 5’inci Ağır Ceza Mahkemesince kabul edilen iddianamede; sanık Hüseyin Arda Şark’ın (19) ‘çocuğa karşı kasten öldürme’ ve ‘ruhsatsız silah bulundurma’ suçlarından, M.Z. (27) ile Nazmi Ç.’nin (20) ise ‘suç delillerini yok etme, gizleme veya değiştirme’ suçlarından cezalandırılması talep edildi. İlk duruşma görüldü Davanın ilk duruşması Mersin 5’inci Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü. Duruşmaya tutuklu sanıklar, bulundukları cezaevinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla katıldı. Hiranur’un anne ve babası ile taraf avukatları ise duruşma salonunda hazır bulundu. Savunma yapan tutuklu sanık Hüseyin Arda Şark, olay günü arkadaşlarıyla birlikte asker eğlencesine gittiklerini belirterek, "Eğlencede havaya ateş etmek için silahı yanıma aldım. Daha sonra silahı bir arkadaşım aldı. Şarjörü kontrol ettiğimde boştu. Düğün sonrası bir büfeye gittik, alkol aldık. Daha sonra dışarıda sigara içtiğim sırada silahı Hiranur’a uzattım. Şakalaşıyorduk. ‘Sıkayım mı’ dedi. ‘Silahla şaka olmaz’ diyerek geri almak istedim. O sırada silah ateş aldı. İçinde mermi olmadığını sanıyorduk. Panikledim, korktum. Hiranur’u dere kenarına bıraktım, eve gittim. Sonra ağabeyime anlattım ve tekrar giderek Hiranur’u alıp hastaneye götürdük" dedi. ‘Suç delillerini yok etme’ suçlamasıyla yargılanan tutuklu sanıklardan M.Z. ise savunmasında, "Delilleri karartmadık. Olay sırasında Hiranur arka koltuktaydı, Hüseyin araç dışındaydı. Hüseyin, ‘Sıkayım mı’ diye sordu, Hiranur da gülerek ‘Sık’ dedi. Silah bir anda ateş aldı. Hiranur’u hastaneye götürmesini söyledik ancak Hüseyin’i ikna edemedik. Daha sonra tekrar gidip Hiranur’u alarak hastaneye götürdük" diye konuştu. Tutuklu sanık Nazmi Ç. de üzerlerine atılı suçlamaları kabul etmeyerek, suç delillerini yok etme suçunu işlemediklerini savundu. Aile sanıklardan şikayetçi oldu Hiranur’un annesi Gülten Tan, sanık Hüseyin Arda Şark ile kızının yaklaşık 2 aylık bir birlikteliği olduğunu ifade ederek, "Kızıma bu kişiden uzak durmasını söylemiştim. Kızımı hayattan kopardılar. Bu bir şaka ya da kaza değil, bu olay cinayettir" dedi. Baba Murat Aygar da sanıklardan şikayetçi olduğunu belirterek, "Benim kızımın hayatı kimsenin şaka konusu olamaz. Türk adaletine güveniyorum" ifadelerini kullandı. Mahkeme heyeti, tanıkların ve avukatların beyanlarının ardından eksikliklerin giderilmesi için duruşmayı ileri bir tarihe erteledi. Sanıkların tutukluluk halinin devamına karar verildi. Olay 1 Eylül tarihinde meydana gelen olayda, merkez Toroslar ilçesi Akbelen Mahallesi’nde, 16 yaşındaki Hiranur Nilgün Aygar, park halindeki otomobilde tabanca ile vurularak hayatını kaybederken, polis, Hiranur’un erkek arkadaşı Hüseyin Arda Şark (19), M.Z. (27) ile Nazmi Ç.’yi gözaltına almış, 3 şüpheli de sevk edildikleri mahkemece tutuklanmıştı.