EKONOMİ - 21 Ağustos 2025 Perşembe 10:07

Türkiye’de ilk kez gıda ürününe karekod Yalova’da basıldı

A
A
A
Türkiye’de ilk kez gıda ürününe karekod Yalova’da basıldı

Tarım ve Orman Bakanlığınca gıda güvenliğinin ve tüketici menfaatinin en üst düzeyde sağlanması amacıyla başlatılan ve 28 Temmuz 2025 tarihinden itibaren zorunlu hale getirilen "Karekod Uygulaması" ile ilgili Yalova’da bir gıda işletmesi, firmanın karekodunu ürünlerinin üzerine baskı yaparak örnek oldu.


8 Mayıs 2025 tarih ve 32894 sayılı resmi gazetede yayımlanan yönetmeliğe ait değişiklikle satış ve toplu tüketim yerlerinde gıda karekodu zorunlu kılındı. 29 Mayıs 2025 tarihinde duyurularak 60 günlük süre başlatılan ve 28 Temmuz 2025 tarihinde zorunlu olan "Karekod Uygulaması" ile tüketiciler, o işletmenin denetim bilgilerini online olarak görebilecek. Türkiye’de ilk defa Yalova’da üretim yapan bir işletme, ürettiği ürünlerinin etiketinin üzerine karekodunu basarak işletmesini tüketicilerinin görmesini sağladı.


Tüketiciler mobil telefonları üzerinden "Tarım Cebimde" uygulamasını indirip, karekodları okutarak işletmelerdeki ve ürünler üzerindeki detaylı bilgileri elde edebilecek.


Yalova’da üretim yapan ve gıda karekodunu ürün etiketlerine bastıran İkra Şekercilik işletmesini ziyaret eden İl Tarım ve Orman Müdürü Mustafa İlmeç, Gıda ve Yem Şube Müdürü Ahmet Tırnakçı ile beraber üretim alanında inceleme yaparak firma yetkililerinden bilgi aldı.


Konuyla ilgili açıklama yapan Müdür İlmeç, "Bakanlığımızca her bir işletmeye özel olarak hazırlanan karekodu https://guvenilirgida.tarimorman.gov.tr/isletme/QRKodOlustur adresi üzerinde işletmelerimiz oluşturuluyor. Tüm gıda satış ve toplu tüketim yerlerinde hazırlanan karekodların tüketicinin göreceği yerde bulundurulması mecburidir. Tüketiciler görsel üzerinde yer alan karekodu mobil cihazlarına indirmiş oldukları Tarım Cebimde uygulaması üzerinden sorgulattıklarında söz konusu işletmeye ait; kayıt/onay numarası, unvan, adres ve işletmede yapılan en son denetim tarihi bilgilerine ulaşabilecektir. Yalova’mızdan bir işletmenin karekodunu ürünlerinin etiketine basmasını memnuniyetle karşıladık. Bu durumun diğer işletmelere de örnek olmasını temenni ediyoruz" dedi.



Türkiye’de ilk kez gıda ürününe karekod Yalova’da basıldı

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Adıyaman Depremde yaşadıklarını unutmak için sanata yöneldi Adıyaman’da 6 Şubat depremlerinde evi yıkılan ve çok sayıda akrabasını kaybeden 3 çocuk annesi Nazan Taştan Yapıcı, öğretmenlik mesleğini bırakarak seramik ustası oldu. Asrın felaketinden önce özel okulda ve kurs merkezinde öğretmenlik yapan Nazan Taştan Yapıcı, depremde evi yıkılınca ailesiyle Mersin’e yerleşti. Bir yıl Mersin’de yaşadıktan sonra tekrar memleketi Adıyaman’a dönen Yapıcı, öğretmenlik yerine seramik ve çini sanatına yöneldi. Depremin acılarını unutmak için başlarda terapi amaçlı başladığı seramik ve çini sanatında ustalaşan Yapıcı, öğretmenlik mesleğini bırakarak atölye kurdu. Kendi elleriyle yaptığı eserlere şekil veren ve bunları vitrin ve raflara dizerek satışını yapan Yapıcı, bir taraftan da başka kadınlara bu sanatı öğretmeye başladı. Çocuk ve eğitim üzerine kitap da yazan Nazan Taştan Yapıcı’nın hayatı depremden sonra değişti. Öğretmenliği bırakıp sanata yönlendiğini söylendiğini söyleyen Nazan Taştan Yapıcı, "Deprem sürecinde öğretmenlik mesleğini icra ediyordum. Depremden sonra hepimizin bir çıkış yolu araması gibi Mersin’e gittik. Bir yıl oraya yerleştik. Çocuklarım vardı. Sonra bir yıldan sonra memlekete dönmek zorunda kaldık. Sonra dönünce seramik sanatıyla, çini sanatıyla, öğretmenlik mesleği arasında gidip geldim. Hatta bir sürede devam ettim öğretmenliğe. Ancak sonrasında sanatın daha ağır bastığını gördüm. Çünkü belki depremden sonra yaşadığım tramvaydı, o acılarla o üzüntülerle inanılmaz derece ruhumu rehabilite ediyordu. Bana çok iyi geliyordu çini ve seramikle uğraşmak. Ve neden olmasın ki dedim? Başkaları da neden faydalanmasın? Başkaları da neden iyi gelmesin? Bana iyi geldiyse başkalarına da iyi gelebilir diye düşündüm. Bunu bir mesleğe dönüştürmeye karar verdim. Hali hazırda zaten gerekli eğitimleri almıştım. Ondan sonra işyeri açma kararı aldım. Çevremdeki insanların desteğiyle beraber. Sonra işyerini açtıktan sonra böyle güzel bir konseptimiz oldu. İnsanlar gelip burada isterlerse çini ve seramik yapabiliyorlar. Yardım isterlerse yardımcıda olabiliyorum veya ürün satın alıp götürebiliyorlar. Bende hem gelenlere yardımcı oluyorum, hem ürün yapıp satışını yapıyorum" dedi. Zozan Tümüç isimli vatandaş, "Sanatıyla da buluşturduğu eserleri görmek, böyle tanımak, iç detayını öğrenmek böyle bana çok şey kattı açıkçası. Buraya geldikten sonra bir çalışma yaptım. Bir bardak boyama yaptım. Bir de kendimce bir sevgi tabağı hazırladım. Kendi el emeğimle. Kendisi bu süreçte bana yardımcı oldu. Açıkçası çok keyif aldım. Tekrar da gelip yapmayı istiyorum. Fırsat buldukça ilk geldiğim yer açıkçası burası" diye konuştu.