EKONOMİ - 17 Aralık 2019 Salı 09:47

Yeni yıl kutlamaları başladı, narenciye ihracatı arttı

A
A
A
Yeni yıl kutlamaları başladı, narenciye ihracatı arttı

Yurt dışında erken başlayan yeni yıl kutlamaları, Türkiye’nin narenciye üretiminin 3’te 1’ini karşılayan Adana’da ihracatı arttırdı.

Yurt dışında erken başlayan yeni yıl kutlamaları, Türkiye’nin narenciye üretiminin 3’te 1’ini karşılayan Adana’da ihracatı arttırdı.


Yaklaşan yeni yıl nedeniyle yurt dışında kutlamalar başladı. Ülkelerin narenciye ürünlerini tüketme ihtiyacı ise kutlamalar nedeniyle arttı. Bu ihtiyacı karşılamak üzere hasat sezonunun ortalarına yaklaşan Adana’da ise narenciye bahçelerinde yoğun bir çalışma sürdürülüyor. Bir taraftan bahçelerde narenciyeler işçiler tarafından bin bir emekle toplanırken, ürünlerin paketlenmesi için tesislerde 3 vardiya yapılıyor.


Türkiye’de yılda üretilen 5 milyon ton narenciyenin 1 buçuk milyon tondan fazlasını tek başına üreten Adana’da ise üretilen ürünün yüzde 60’ı Rusya ve Ukrayna başta olmak üzere Avrupa ile Arap ülkelerine ihraç ediliyor. Portakal fiyatları bahçede 1 lira 10 kuruş ile 1 lira 20 kuruş arasından, mandalina fiyatları 1 buçuk ile 2 buçuk liradan, limon 2 ile 3 liradan, greyfurt ise 80 kuruş ile 1 lira arasından satılıyor.


Yüreğir Ziraat Odası Başkanı Mehmet Akın Doğan, konuyla ilgili İHA muhabirine yaptığı açıklamada, bu sene narenciye ürünlerinin veriminde düşüş olduğunu söyledi.



Tüccar kazandı


Doğan, bu sene üreticiden çok tüccarın para kazandığını belirterek, “Mayısın son haftası esen poyraz, meyveleri ağaçtan çırpıp attı. Ürünlerde en az yüzde 30 kayıp oldu. Böyle olunca da meyve fiyatları geçen yıla göre daha pahalıya gitti. Ürün az olduğundan dolayı çiftçimiz çokta para kazanamadı. Şu an geçici dediğimiz Robinson Nova ile W. Murcott cinsi mandalinanın hasadına yeni başlanıldı. Bu meyve de her yıl 2 liranın altındayken bu yıl 2 liranın üzerinde. Üreticilerimiz mutlu ama çoğu ürünü tüccara sattığı için burada parayı tüccar kazandı” diye konuştu.


Yeni yıl öncesi kutlamalara erken başlayan ülkeler nedeniyle şu anda sektörde hareket olduğunu aktaran Yüreğir Ziraat Odası Başkanı Mehmet Akın Doğan, “Yeni yıl yaklaştığı için ürünlerde istek var. Bahçelerde ürünlerin hızlı bir şekilde hasadı yapılmakta. İşçiler paketleme tesislerinde şuanda yoğun olarak çalışmakta. Daha önce meyve az olduğu için işçilerin bir kısmı çalışıyordu bir kısmı çalışmıyordu. Yılbaşı nedeniyle çalışmayan işçilerde çalışıyor” ifadelerini kullandı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Erzurum Erzurum CİMER’de 40’ıncı sırada Erzurum’da Vali Mustafa Çiftçi başkanlığında, Tarımsal Araştırma Enstitüsü Toplantı Salonu’nda, Bölge ve İl Müdürleri Toplantısı düzenlendi. Toplantıda Vali Mustafa Çiftçi, kamu hizmetlerinin daha etkin, düzenli ve verimli yürütülmesine yönelik değerlendirmelerde bulunarak il müdürlerine çeşitli talimatlar verdi. Personel görevlendirmeleri konusunda, il müdürlüklerince yapılacak yer belirlemelerinde tek taraflı kararlar yerine, vali yardımcılarıyla birlikte istişare edilmesinin önemine dikkat çeken Vali Çiftçi, birimlerin ihtiyaç duyduğu personelin ortak değerlendirme ile belirlenmesi gerektiğini vurguladı. "Yetki sınırları gözetilmeden yapılan yazışmalar" Kamu kurumlarının fiziki şartlarına da değinen Vali Çiftçi; kurum binalarının bahçelerinden başlayarak iç mekânlarına kadar temiz, düzenli, bakımlı ve kurumsal bir görünüme sahip olmasının kamu hizmetinin saygınlığı açısından büyük önem taşıdığını ifade etti. İmza yetkileri yönergesinin tüm kurumlarca dikkatle incelenmesi gerektiğini belirten Vali Çiftçi, yetki sınırları gözetilmeden yapılan yazışmaların aksamalara yol açtığını, her birimin yetkisi dâhilinde hareket etmesinin önemini vurguladı. Personelin bilgi ve donanımını artırmaya yönelik hizmet içi eğitimlere özel önem verdiklerini belirten Vali Çiftçi, Ocak ayından itibaren 12 aylık süreçte yöneticilere, mesleki gelişime ve kişisel gelişime yönelik 36 eğitim başlığının planlandığını ifade etti. İyi uygulama örnekleri raporlanacak Yıl sonuna yaklaşılırken, bölge ve il müdürlüklerince yürütülen başarılı çalışmaların, iyi uygulama örneklerinin ve projelerin faaliyet raporu hâline getirilerek Valiliğin kurumsal iletişim kanallarında kamuoyuyla paylaşılacağını belirtti. Kış mevsimi tedbirleri kapsamında; trafik güvenliği, ulaşımın aksamaması, yol kapanmaları ve yolda kalan vatandaşlara yönelik destek hizmetlerinde tüm kurumların AFAD koordinasyonunda hazırlıklı olması gerektiğini vurguladı. İlçelerde teşkilatı bulunan il müdürlüklerinin, ilçe birimlerini yerinde denetleyerek yıl sonu değerlendirmelerini yapmalarını isteyen Vali Mustafa Çiftçi, tespit edilen eksikliklerin raporlanarak ilgili mercilere iletilmesini talep etti. CİMER başvurularına verilen cevapların niteliğinin büyük önem taşıdığını belirten Vali Çiftçi, ilimizin 81 il arasında 40’ıncı sıraya yükseldiğini, hedefin ise ilk 10 il arasına girmek olduğunu ifade ederek bu konuda hassasiyet çağrısında bulundu. Toplantı, karşılıklı değerlendirmelerin ardından iyi dilek temennileriyle sona erdi.
Ordu ‘Karın ağrısı, şişkinlik ve gazın nedeni huzursuz bağırsaklar olabilir’ Huzursuz bağırsak sendromunun bağırsaklarda yapısal bir hasar olmadan gelişen fonksiyonel bir sindirim sistemi hastalığı olduğunu belirten Gastroenteroloji Uzmanı Doç. Dr. Fuat Ekiz, "Karın ağrısı, gaz, şişkinlik, ishal veya kabızlık gibi sindirim sistemi şikayetleri, toplumda sık görülen ancak çoğu zaman ‘stres kaynaklı’ sanılarak göz ardı edilen irritabl bağırsak sendromu (huzursuz bağırsak sendromu) hastalığının habercisi olabilir" dedi. Medical Park Ordu Hastanesi Gastroenteroloji Uzmanı Doç. Dr. Fuat Ekiz, ülkemizde huzursuz bağırsak sendromu olarak da bilinen irritabl bağırsak sendromunun (IBS) yaşam kalitesini ciddi şekilde düşürebileceğini belirterek, erken tanının önemine dikkat çekti. "Her karın ağrısı masum değil" Bu sendromun, bağırsaklarda yapısal bir hasar olmadan gelişen fonksiyonel bir sindirim sistemi hastalığı olduğunu belirten Doç. Dr. Fuat Ekiz, "İrritabl bağırsak sendromu, bağırsak hareketlerinin ve duyarlılığının bozulması sonucu ortaya çıkar. Hastalar çoğu zaman karın ağrısı, gaz, şişkinlik, ishal ya da kabızlık şikayetleriyle başvurur. Ancak bu belirtiler genellikle psikolojik kaynaklı sanılıp ihmal ediliyor. Oysa IBS, ciddi bir yaşam kalitesi kaybına neden olabilen kronik bir hastalıktır" diye konuştu. "Stres tek neden değil" Stresin, hastalığın belirtilerini artıran bir faktör olduğunu ancak tek başına neden olmadığını ifade eden Doç. Dr. Ekiz, "Stres, IBS’nin alevlenmesini tetikler fakat tek neden değildir. Genetik yatkınlık, beslenme alışkanlıkları, bağırsak mikrobiyotasındaki dengesizlikler ve geçirilmiş enfeksiyonlar da etkili olabilir. Bu yüzden hastalığı yalnızca ‘psikolojik’ görmek doğru değildir" ifadelerine yer verdi. "Tedavi hastaya özel planlanmalı" IBS’de tedavinin kişiye özel planlanması gerektiğini vurgulayan Doç. Dr. Fuat Ekiz, "Tedavide hastanın semptomlarına, yaşam tarzına ve beslenme alışkanlıklarına göre yol izlenir. Diyet düzenlemesi, gaz yapan ve bağırsak hareketlerini etkileyen gıdaların azaltılması, gerekirse probiyotik ve lif takviyeleri kullanılabilir. Stres yönetimi ve düzenli egzersiz de tedavinin önemli parçalarıdır" şeklinde konuştu. "3 aydan uzun süren şikayetlerde uzman desteği alınmalı" Hastalığın genellikle dalgalı bir seyir izlediğini belirten Doç. Dr. Ekiz, uzun süren sindirim sistemi şikayetlerinin göz ardı edilmemesi gerektiğini söyleyerek, şu uyarıda bulundu: "Eğer karın ağrısı, gaz, şişkinlik veya dışkılama değişiklikleri 3 aydan uzun sürüyorsa mutlaka bir gastroenteroloji uzmanına başvurulmalıdır. Erken tanı, hem hastalığın kontrol altına alınmasını kolaylaştırır hem de gereksiz endişe ve yanlış tedavilerin önüne geçer." "Dengeli beslenme ve hareketli yaşam önemli" Bağırsak sağlığının korunması için dengeli beslenme, yeterli su tüketimi, düzenli egzersiz ve stres kontrolünün büyük önem taşıdığını belirten Doç. Dr. Fuat Ekiz, vatandaşlara bağırsak sağlığını korumaya yönelik yaşam tarzı değişiklikleri konusunda farkındalık çağrısında bulundu.