ASAYİŞ - 11 Kasım 2025 Salı 10:01

Pazar çatışmasında kardeşini kaybetti: "10 dakika geç gitseydi ölmezdi"

A
A
A
Pazar çatışmasında kardeşini kaybetti: "10 dakika geç gitseydi ölmezdi"

Adana’da semt pazarındaki dayılarından alacaklarını alamayan yeğenlerin, kalabalığa rastgele ateş açıp 2 kişinin ölmesine 5 kişinin de yaralanmasına neden olduğu olayda, ölen kişilerden birinin seyyar satıcı olduğu pazara meyve-sebze almaya geldiği sırada vurulduğu ortaya çıktı. Ölen seyyar satıcının ağabeyi, "10 dakika geç gitse veya 10 dakika önce çıksa başına bir şey gelmeyecekti. Bu kavga öğlene doğru olsaydı yüzlerce kişi ölürdü" dedi.


Olay, 8 Kasım günü merkez Yüreğir ilçesine bağlı PTT Evleri Mahallesi’nde bulunan kapalı semt pazarında meydana geldi. İddiaya göre, semt pazarında pazarcılık yapan dayılarından alacaklarını alamayan yeğenler İstanbul’dan Adana’ya geldi. İsimleri öğrenilemeyen yeğenler ile dayıları arasında çıkan kavgada önce bir kişi pazarın yanındaki parkta tabancayla vuruldu. Çevredekiler yaralı şahsa yardım ederken saldırganlar yeniden olay yerine gelip kalabalığa rastgele tabancayla ateş açtı. Kurşunların havada uçuştuğu olayda, pazarda tantuni satan ve olayla ilgisi olmayan 4 çocuk babası Talip Çelikten (55) ve 3 çocuk babası seyyar meyve sebze satıcısı Yusuf Solmaz (47) hayatını kaybetti. 3’ü ağır toplamda 5 kişi ise yaralandı. Saldırganlar olay yerinden kaçarken çevredekilerin ihbarı üzerine bölgeye polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Polis ekipleri bölgede güvenlik önlemi alırken yaralılar kentteki çeşitli hastanelere kaldırıldı. Hayatını kaybeden Solmaz ve Çelikten’in cansız bedenleri otopsi için Adana Adli Tıp Kurumu Morgu’na kaldırıldı Solmaz ve Çelik’ten cenazeleri otopsilerinin ardından defin edildi.


Asayiş Şube Müdürlüğüne bağlı Cinayet Büro Amirliği ekipleri, olayla ilgili çok sayıda kişiyi gözaltına aldı. Polisin soruşturması sürüyor.



"Öğlene doğru olsa yüzlerce kişi ölürdü"


Ölen Yusuf Solmaz ağabeyi Abdullah Solmaz, "Kardeşim günlük malzeme alıyor, buradaki mahallede satıyor. 25 yıllık esnaftır kardeşim. El tablasıyla geziyordu, 3 yıldır bu araçla işini yapıyor. Aldıktan sonra 10 dakika geç gitse veya 10 dakika önce çıksa başına bir şey gelmeyecek. Eğer bu kavga öğlene doğru olsaydı 100’lerce kişi ölürdü. Pazar daha kalabalık olacağı için" dedi.


"Çocukları yetim kaldı"


Solmaz, "Şahıslar olaylardan önce İstanbul’dan gelip tartışıyor. Polisimizin haberi varsa neden etrafta önlem alınmadı. Millet ölsün de ondan sonra mı önlem alınsın? Alınsa ne olacak ki, benim kardeşim geri gelecek mi? Yüzlerce kişi ölse kardeşimi geri getirecek imkan var mı? Bugün bir çocuk yetiştiriyorsun senin ömrün gidiyor, onu da bir maganda kurşununa vermek ne demektir. Kardeşimin 1 oğlu 2 kızı var. Çocukları yetim kaldı. İzmir’de okuyan artık okuyamaz, onlar mı okutacak?" diyerek tepki gösterdi.



Pazar çatışmasında kardeşini kaybetti: "10 dakika geç gitseydi ölmezdi"

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Düzce Düzce Üniversitesi’nden güçlü performans Yükseköğretim Kurulu tarafından, 67 farklı gösterge doğrultusunda hazırlanan ve Türkiye’deki 201 üniversiteye ait analizlere yer verilen "Üniversite İzleme ve Değerlendirme Genel Raporu-2025"te Düzce Üniversitesi, yine başarılı sonuçlara imza attı. "Eğitim ve Öğretim", "Araştırma-Geliştirme, Proje ve Yayın", "Uluslararasılaşma", "Sürdürülebilirlik" ile "Topluma Hizmet ve Sosyal Sorumluluk" olmak üzere 5 ana kategori altında toplam 67 göstergeye göre ülkemizdeki üniversiteler değerlendirildi. Düzce Üniversitesi toplam 9 kategori ile Üniversite İzleme ve Değerlendirme Genel Raporu’nda yer almayı başarırken, Sürdürülebilir Şehirler ve Topluluklar kategorisinde 4. olarak sürdürülebilirlik alanında güçlü bir performans ortaya koydu. Bu sonuç, Düzce Üniversitesi’nin; çevreye duyarlı politikaları, enerji verimliliği uygulamaları, su tasarrufu ve sürdürülebilir kampüs yaklaşımıyla fark oluşturduğunu gözler önüne serdi. "Değişim Programları Kapsamında En Fazla Öğretim Elemanı Kabul Eden Üniversiteler" kategorisinde 6. olan Düzce Üniversitesi, "Uluslararası Kuruluşlara Üyeliği Bulunan Öğrenci Topluluğu Sayısı" kategorisinde ise 11. olarak uluslarasılaşma vizyonundaki başarısını ortaya koydu. "Üniversiteler Tarafından Yürütülen Sosyal Sorumluluk Projesi Sayısı" kategorisinde 13. sırada ile topluma katkı alanında adından söz ettiren Düzce Üniversitesi, Mezunların Yurt İçi İlk 6 Ayda İstihdama Katılma Oranı’nda (%) 14, Lisans Mezunlarının Yurt İçi İlk 6 Ayda İstihdama Katılma Oranı’nda (%) ise 16. olarak eğitim-öğretim alanındaki kalitesini istihdam verileriyle de kanıtlamış oldu. "Uluslararası Kurum ve Kuruluşlar Tarafından Desteklenen Ar-Ge Projeleri Sayısı" kategorisinde 17. sıra ile Ar-Ge ve inovasyon alanındaki küresel başarısıyla dikkat çeken Düzce Üniversitesi, "TR Dizin Tarafından Taranan Dergilerde Öğretim Üyesi Başına Düşen Yayın Sayısı"nda 18. olarak bilimsel yayınlardaki yükselişini sürdürdü. "Yatırım Bütçesinden Ar-Ge’ye Harcanan Bütçe Oranı" kategorisinde ise 19. sırada yer alan Düzce Üniversitesi, Ar-Ge projelerine verdiği önemi istatiksel rakamlarla da göstermiş oldu. Yükseköğretim ekosisteminin en kapsamlı analiz belgelerinden biri olan "Üniversite İzleme ve Değerlendirme Genel Raporu-2025"te Düzce Üniversitesi; sürdürülebilirlikten öğrenci topluluklarına, sosyal sorumluluk projelerinden istihdama, yayın sayısından Ar-Ge’ye kadar birçok alanda üstün bir akademik performans sergileyerek, kuruluşunun 20. yılına girerken, kalite odaklı büyüme noktasında geleceğe yönelik güçlü mesaj verdi.
Sivas Sivas’taki 2 köy, 12 yıl sonra mahkeme kararıyla yeniden belde oldu Sivas’ta 12 yıl önce belde statüsünden düşen Kalın ve Şerefiye köyleri, yeniden belde oldu. Alınan karar, yerleşim yerlerinde sevinçle karşılandı. Sivas’ın Zara ve Yıldızeli ilçelerinde bulunan ve nüfusu diğer köylere oranla yüksek olan Şerefiye ve Kalın köyleri, alınan karar sonrası yeniden belde statüsüne kavuştu. Geçtiğimiz yıllarda belde olan ve 2013 yılında köy statüsüne dönüştürülen yerleşim yerlerinde yaşayan vatandaşlar, yeniden belde olmanın mutluluğunu yaşadı. 34 yıl sonra yeniden belde olma sevinci yaşadılar İl merkezine 76, Zara ilçesine ise 32 kilometre uzaklıkta bulunan Şerefiye, ilk olarak 31 Aralık 1991 tarihinde belediye statüsüne erişmiş, 2013 yılında alınan karar sonrası köy statüsüne düşürülmüştü. Bölgenin en büyük yerleşim yerlerinden birisi olan Şerefiye, 12 yıl sonra tekrar belde oldu. Şerefiye’nin yeniden belde olmasıyla ilgili konuşan muhtar Nuretdin Aslan, "Bu dava için 1 buçuk yıl uğraştık. Çok şükür mutlu sona ulaştık. Gerçekten bir hak kaybımız söz konusuydu. Bu hakkımızı geri aldık. Emeği geçen herkese teşekkürlerimi sunuyorum. İnşallah en kısa zamanda kayyum atanacak. Bölgemize ve Şerefiye’mize hayırlı ve uğurlu olsun" diye konuştu. Kalın, 12 yıl sonra yeniden belde oldu Sivas kent merkezine 30, Yıldızeli ilçesine ise 16 kilometre uzaklıkta bulunan Kalın köyü, 31 Aralık 1998’de belediye statüsü alarak beldeye dönüştü. Yıllar içerisinde göç vererek nüfusu 2 bin kişinin altına düşen Kalın, 2013’te köy statüsüne düştü. Köy sakinleri ve muhtarın girişimleri sonucu belde olmak isteyen Kalın, alınan karar doğrultusunda yeniden belde statüsüne erişti. Bir süre vekalet ile yönetilecek olan belde, yapılacak seçimin ardından Belediye Başkanı’nı belirleyecek. Hukuki yollardan köyün yeniden belde olması için girişimde bulunduğunu ifade eden Kalın muhtarı Kemal Kol, "Mahkeme süreci bir süre devam etti. Sonunda beldemizi geri kazandık. Beldemize hayırlı ve uğurlu olsun" dedi.