TEKNOLOJİ - 25 Aralık 2025 Perşembe 13:47

Bakan Kacır: "Milli Teknoloji Genel Müdürlüğü, bugünden itibaren ‘Milli Teknoloji ve Yapay Zeka Genel Müdürlüğü’ olarak çalışmalarını sürdürecek"

A
A
A
Bakan Kacır: "Milli Teknoloji Genel Müdürlüğü, bugünden itibaren ‘Milli Teknoloji ve Yapay Zeka Genel Müdürlüğü’ olarak çalışmalarını sürdürecek"

Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, "Milli Teknoloji Genel Müdürlüğü, bugünden itibaren ‘Milli Teknoloji ve Yapay Zeka Genel Müdürlüğü’ olarak çalışmalarını sürdürecek.


Bakan Kacır, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın imzasıyla Resmi Gazete’de yayımlanan kararlarla Türkiye’nin yapay zeka altyapı ve ekosisteminin gelişimi için önemli adımlar atıldığını belirtti. Kacır, sosyal medya hesabı üzerinden yaptığı paylaşımda, Milli Teknoloji Genel Müdürlüğü’nün isminin ‘Milli Teknoloji ve Yapay Zekâ Genel Müdürlüğü’ olarak değiştirildiğini ve Cumhurbaşkanlığı Siber Güvenlik Başkanlığı bünyesinde ‘Kamu Yapay Zeka Genel Müdürlüğü’nün kurulduğunu açıkladı.



"Türkiye’mizin yapay zeka alanında öncü ülkelerden biri olmasını sağlayacağız"


Yapay zeka teknolojisinin önümüzdeki yıllarda gelişeceğini ve Türkiye’nin bu gelişimden geri kalmayacağını belirten Bakan Kacır, "Cumhurbaşkanımızın imzasıyla Resmi Gazetede yayımlanan kararlarla yapay zeka altyapı ve ekosistemimizin gelişimi için önemli adımlar atıldı. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığımızda Milli Teknoloji Genel Müdürlüğü, bugünden itibaren ‘Milli Teknoloji ve Yapay Zeka Genel Müdürlüğü’ olarak çalışmalarını sürdürecek. Bu kapsamda ülkemizdeki veri merkezi ve bulut bilişim altyapısını geliştirecek, bu alanda politika önerileri ve stratejiler oluşturacak ve uygulayacak, veri merkezlerine ilişkin kriterler ve standartlar belirleyecek, belgelendirme ve yetkilendirmeye yönelik düzenlemeler yapacak. Yapay zeka teknolojilerinin güvenilir ve etik ilkelere uygun olarak geliştirilmesini ve kullanılmasını sağlayacak, yapay zeka alanında politika önerileri ve stratejiler oluşturacak ve uygulayacak, yapay zeka teknolojilerinin geliştirilmesi ve kullanılması için veri, altyapı ve insan kaynağı kapasitesini artıracak, girişimleri ve Ar-Ge faaliyetlerini destekleyecek, gerekli mevzuat düzenlemelerini yapacak, uluslararası işbirlikleri geliştirecek, ulusal ölçekte yönetişim ve koordinasyonu sağlayacak, bu alanlarda kamudaki yapay zeka çalışmalarına katkı sağlayacak. Kamuda yapay zeka uygulamalarına yönelik mevzuat çalışmalarını yürütecek, yapay zekâ alanında hazırlanacak ulusal politika, strateji ve eylem planları ile ulusal mevzuatın uluslararası düzenlemelere uyumlaştırılma çalışmalarına katkı sağlayacak, ekosistem geliştirme faaliyetlerine iştirak edecek. Dijital devlet ve kamuda yapay zeka teknolojilerinin kullanımı bağlamındaki verinin, oluşturulmasından yok edilmesine kadar olan süreçlerin yönetilmesini kapsayan veri yönetimine ilişkin ilke, usul ve standartları belirleyecek" ifadelerini kullandı.



Bakan Kacır: "Milli Teknoloji Genel Müdürlüğü, bugünden itibaren ‘Milli Teknoloji ve Yapay Zeka Genel Müdürlüğü’ olarak çalışmalarını sürdürecek"

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Eskişehir ’Otomatik Dikkatin Bilimsel Serüveni’ semineri düzenlendi Anadolu Üniversitesi Edebiyat Fakültesi tarafından düzenlenen ’Otomatik Dikkatin Bilimsel Serüveni: Son 22 Yılda Yanıldıklarımız ve Keşfettiklerimiz’ başlıklı seminer, Turuncu Salon’da gerçekleştirildi. TOBB Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesi (TOBB ETÜ) Psikoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Nart Bedin Atalay’ın konuşmacı olduğu seminere; Anadolu Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Psikoloji Bölümü Başkanı Prof. Dr. Aslı Aslan’ın yanı sıra öğretim elemanları ve öğrenciler katıldı. Sunumunda bilişsel süreçlerin tarihi gelişimini ve Stroop etkisini ele alan Prof. Dr. Nart Bedin Atalay, dikkatin yalnızca stratejik ve yavaş bir süreç olmadığını, çevresel ipuçlarıyla tetiklenen otomatik bir kontrol mekanizmasının devrede olduğunu ifade etti. Günlük hayattan örneklerle otomatik kontrolün evrimsel önemine değinen Atalay, "Çevre sürekli değişiyor ve biz adapte olmak zorundayız. Eğer her seferinde stratejik ve yavaş bir kontrol mekanizması kullansaydık, hayatta kalmamız zor olurdu. Otomatik kontrol, tehlike anında hızlı karar vermemizi ve enerjiden tasarruf etmemizi sağlar. Beyin enerjiyi verimli kullanmayı sever" dedi. İki dilli bireylerde dikkat süreçleri Konuşmasında laboratuvar ortamında yürütülen deneylere de yer veren Atalay, özellikle iki dilli bireyler üzerindeki dikkat çalışmalarına değindi. Dil hâkimiyetinin dikkat kontrolü üzerindeki etkilerini açıklayan Atalay, yapay zekâ ile insan beyni arasındaki ilişkiye de dikkat çekti. Modern yapay zekâ modellerinin, insan beynindeki hata düzeltme mekanizmalarına benzer şekilde çalıştığını belirten Atalay, buna karşın insan beyninin hâlâ daha esnek bir yapıya sahip olduğunu vurguladı. Seminer, soru-cevap bölümünün ardından Prof. Dr. Aslı Aslan’ın, Prof. Dr. Nart Bedin Atalay’a plaket takdim etmesiyle sona erdi.
Kastamonu Yaşlı adam para ve altınlarla kayıplara karışan eşinden 8 aydır haber alamıyor Kastamonu’da yaşayan 70 yaşındaki adam evdeki altın, para ve kredi kartını alarak ayrıldığı iddia edilen 35 yıllık eşinden yaklaşık 8 aydır haber alamıyor. Yaşlı adam, eşinin hayatından endişe duyduğunu söyledi. Kastamonu’da yaşayan 70 yaşındaki Hüseyin Demirel’in 35 yılık eşi Dudu Demirel’den (50) nisan ayında evdeki 30 bin TL nakit para ile evde bulunan iki adet Cumhuriyet altını ve 40 bin TL limitli kredi kartıyla ayrıldıktan sonra haber alınamıyor. Demirel, 5 çocuk annesi eşinin evden ayrıldıktan sonra kredi kartıyla da altın aldığını iddia etti. Eşini, kaybolduktan sonra telefonla aradığı ve ailecek tanıdıkları F.K. isimli şahısla birlikte olduğunu söylediğini, daha sonra bir daha kendisinden haber alamadığını söyledi. 5 çocuk annesi eşinin kendisini sevdiğini ve büyü yapıldığı için evden ayrılarak kaybolduğunu belirten Hüseyin Demirel, eşinin hayatından endişe duyduğunu söyledi. Eşinin daha önce F.K. ile kaçtığını daha sonra eve döndüğünü söyleyen Demirel, "Ben rahatsızım, içeride odada yatıyorum. Bir gün saat 03.00 gibi kalktım. Eşim yoktu. Telefonla aradım, eşim açtı, ’Dudu neredesin’ diye sordum, ’ben F.K.’nin yanındayım’ dedi. ’F.K.’nin yanında ne yapıyorsun’ diye sorduğumda, ’F.K. ne yaptı etti beni aldı, götürüyor, yoldayız, gidiyoruz’ dedi. ’Nereye gittiklerini sordum, ’nereye gittiğimizi bilmiyorum’ dedi. Sonra avukata boşanma dilekçesi vermiş, mahkemeye çıktık, sadece avukat gelmişti. ’Ben karımdan vazgeçmeyeceğim, ben karımı er ya da geç alacağım’ dedim. Ondan 10 gün sonra eşim geldi. İstanbul’a gidip dilekçe verdi, ’ben kocamı seviyorum, ayrılmak istemiyorum’ dedi ve mahkeme düştü. Altın almıştık, iki tane altın vardı. Altın alınca kart eşimin cebinde kalmış. Kartı da almış, cebimde 60 bin TL para vardı, 30 bin TL’sini de almış. Karttan para çekilmiyor, o yüzden kartla altın almış. Kartın 40 bin TL limiti vardı, hepsiyle altın almışlar. Evde de iki tane Cumhuriyet altını vardı, onları da almış" şeklinde konuştu. Şu an eşinden haber alamadığını belirten Demirel, "Eşimin telefonunu arıyorum, ’numara kullanılmıyor’ diyor. Ben, eşimin geri gelmesini istiyorum, çocuklarımın yanına gelmesini istiyorum. Eşimin bende çok emeği var, bu evi eşim ile birlikte satın aldık. Ben kanser tedavisi gördüm, eşim 3 yıl bana baktı, bir kez ’niye böyle yapıyorsun’ demedi. Benim eşim evini, köyünü bırakacak birisi değildi. Eşim kendisi çıkıp evden gitti ama F.K.’nin eşime büyü yaptırdığını düşünüyorum. Çünkü evden muska çıktı, muskanın içinde de F.K.’nin saçı çıktı. Biz bunu bir hocaya okutturamadık" ifadelerini kullandı.