SAĞLIK - 13 Eylül 2024 Cuma 16:36

Gazi Üniversitesi’nden sepsis hastalığı için sapanlı farkındalık etkinliği

A
A
A
Gazi Üniversitesi’nden sepsis hastalığı için sapanlı farkındalık etkinliği

Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi tarafından sepsis hastalığı konusunda farkındalığı arttırmak için sapan yarışması düzenlendi.


Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi tarafından 13 Eylül Dünya Sepsis Günü nedeniyle farkındalık etkinliği düzenlendi. Sepsis hastalığı ve sepsise bağlı olarak yaşanan sorunlara dikkat çekilen etkinlikte, ‘Hedef 12’ temalı sapan yarışması düzenlendi. Toplam 8 hastaneden 2’şer kişiden oluşan 20 takımın katıldığı yarışmada, sepsis hastalığının topluma anlatılması, bireylerin hastalık hakkında erken tanıyı destekler nitelikte aydınlatılması ve erken tanı ve tedaviyle önlenebilir ölüm riskinin azaltılması amaçlandı.


Etkinliğin açılış konuşmasını yapan Gazi Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Uğur Ünal, “Çok güzel bir ortam olmuş. Buna vesile olan kıymetli hocalarıma çok teşekkür ediyorum. Herkesin emeğine sağlık. Katılım sağlayan öğrencilerimize teşekkür ediyorum” dedi.



“Sepsis önlenebilir, ancak farkındalığın artması gereklidir”


Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Yoğum Bakım Bilim Dalı Başkanı Mutlu Uysal Yazıcı ise, “Dünyada önlenebilir ölüm nedenleri içerisinde birinci sıradadır. Hastalığın erken tanınması, şüphe edilmesi, sepsiste altın saat dediğimiz ilk 1 saatte hedefe yönelik uygun tedavi yapılması, ölümün ve organ yetmezliğinin önüne geçebilir. Sepsis önlenebilir, ancak farkındalığın artması gereklidir. Hedef 12 sloganıyla amacımız altın saatte hedef ‘12’yi vurmaktır. Düzenlediğimiz farkındalık etkinliğimize katılan siz değerli hocalarımıza, çalışma arkadaşlarımıza ve öğrencilerimize teşekkür ederiz. Dileriz ki sepsis farkındalığıyla yıllar içerisinde bebek ve çocuk ölümleri en düşük seviyelere iner” açıklamasında bulundu.


Konuşmaların ardından Rektör Ünal, sapanla atış yaparak yarışmayı başlattı.



Gazi Üniversitesi’nden sepsis hastalığı için sapanlı farkındalık etkinliği

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Eskişehir 6 gündür kayıp olan öğretmeni bulmak için çalışmalar devam ediyor Eskişehir’de 6 gündür kayıp olan 51 yaşındaki Türkçe öğretmeni Tuncay Arslan’ı, bulmak için AFAD Eskişehir İl Müdürlüğü koordinesindeki 40 kişilik ekip, havadan ve Porsuk Çayı’nın içinde arama çalışmalarını sürdürüyor. Eskişehir’de 6 gün önce kaybolan Türkçe öğretmeni Tuncay Arslan’ı arama çalışmaları devam ediyor. Öğretmenin son görüldüğü yer olan Porsuk Çayı’nın Gökmeydan Mahallesi kısmında Eskişehir İl Afet Ve Acil Durum Müdürlüğü’nden 9, Odunpazarı Belediyesi Arama Kurtarma Ekibi’nden (OBAK) 5, Dorlion Arama Kurtarma’dan (DAK) 4, MEB Arama ve Kurtarma Birimi’nden (AKUB) 5, Şişecam’ın Acil Vaka Ekibi (SAVE) 4, itfaiyeden 6,Tepebaşı Arama Kurtarma (TAK) 5 ve Sivil Arama Kurtarma Derneği’nden (SARTEM) 2 çalışan olmak üzere toplam 40 kişilik ekiple aramalar, öğretmenin kaybolmasının 6’ıncı gününde devam etti. Havadan dron ve su da ise hem ekiplerin girmesi hemde botlarla yapılan aramalar sabah saatlerinde başladı. Ankara’dan ve Bursa’dan getirilen özel burunlu köpeklerin işaret ettiği yerde arama çalışmaları yoğunlaştı. Ekiplerin kıyı taraması da sürüyor. Tuncay Arslan’ın yakınlarının da çalışmaları yakından takip ettiği bölgede gözlendi. AFAD Eskişehir İl Müdürü Aslan Mehmet Coşkun çalışmaları sahada koordine edip yakından takip ediyor.
Kahramanmaraş MADO’dan "Salep Manifestosu" MADO, Anadolu’nun kadim lezzetlerinden biri olan salebe yönelik yaklaşımını "Salep Manifestosu" ile kamuoyuyla paylaştı. Manifestoda salebin bir içeceğin yanı sıra, kültürel miras, doğaya saygı ve sürdürülebilir üretim vurgusu öne çıktı. MADO tarafından yapılan açıklamada, salebin Anadolu’nun bin yıllık topraklarında, Torosların eteklerinde yetişen orkide köklerinden elde edildiği hatırlatılarak, her fincanın bu coğrafyanın belleğini taşıdığı ifade edildi. Salebin geçmiş ile gelecek arasında bağ kuran bir sembol olduğuna işaret edildi. Kültürel miras olduğu da vurgulandı. Manifestoda, MADO’nun salebi yalnızca bir ürün değil, kültürel bir miras olarak ele aldığı belirtildi. Bu kapsamda Türkiye’de tescilli salep yetiştiriciliği yapan ilk markalardan biri olunduğu, kendi tarlalarında üretim yapıldığı ve orkide koruma ile yaygınlaştırma projelerinin yürütüldüğü kaydedildi. Salep üreticilerine alım garantisi sunularak sürdürülebilir tarımın desteklendiği aktarıldı. Ayrıca Tarım ve Orman Bakanlığı ile üniversitelerle iş birlikleri gerçekleştirildiği, Salep çalıştayları ve farkındalık programlarıyla üreticiler, öğrenciler ve kamuoyunun bilgilendirildiği ifade edildi. "Katkısız ve sürdürülebilir üretim" Doğallık ve saflık başlığı altında, ürünlerde katkı maddesi ve sentetik aroma kullanılmadığı belirtilirken, salep orkidesinin doğadaki dengesini korumak amacıyla kontrollü kök kullanımı ve sürdürülebilir hasat uygulamalarının hayata geçirildiği bildirildi. Manifestoda, gerçek salebin sabır ve ustalık gerektirdiği vurgulandı. MADO üretim sürecinde geleneksel yöntemlerin çağdaş tekniklerle birleştirildiği, her aşamanın deneyimli ustalar tarafından denetlendiği belirtildi. Salep kıvamı ve aromasının nesiller boyu korunan orijinal MADO reçetesiyle sağlandığı, bu bilgi birikiminin usta-çırak eğitim programlarıyla aktarıldığı kaydedildi. MADO’nun salebi yalnızca kış mevsimiyle sınırlamadığına dikkat çekilen açıklamada, Türkiye’de soğuk salep ürününü ilk kez ticarileştiren marka olduğu hatırlatıldı. Soğuk salep ve incirli, Antep fıstıklı, Türk kahveli gibi yeni çeşitlerle genç neslin damak zevkine hitap edildiği ifade edildi. "Her Mevsim Salep" vizyonu doğrultusunda global lansmanlar gerçekleştirildiği bildirildi. MADO, Salep Manifestosu kapsamında salebi çeşitlendirmeyi, geliştirmeyi ve yeniliklerle zenginleştirmeyi sürdüreceğini açıkladı. Soğuk salep çeşitleri ve farklı tat kombinasyonlarıyla salebin geleceğin içeceği haline getirilmesinin hedeflendiği belirtilirken, salebin Türk mutfak kültürünün evrensel elçisi olarak dünyaya tanıtılacağı vurgulandı. Orkide koruma ve sürdürülebilirlik konusunda da daha kapsamlı adımlar atılacağı ifade edildi.