TEKNOLOJİ - 10 Aralık 2025 Çarşamba 19:37

Mayınlı araziler ‘MKE ALPAY’ ile daha güvenli

A
A
A

Makine ve Kimya Endüstrisi (MKE) tarafından ‘Mayınlı Arazilerde Geçit Açma Sistemi ‘MKE ALPAY’ üretildi.

MKE ALPAY, harekat sırasında mayınlı arazilerde motorize birlikler ve yaya unsurların hedeflenen bölgeye güvenli şekilde intikal edebilmesi için MKE mühendisleri tarafından %100 yerli ve millî imkanlarla geliştirildi.

Anti-tank ve anti-personel mayınlarının tamamına karşı etkili olan MKE ALPAY’ın römork üzerine kurulu olan sistemi, zırhlı personel taşıyıcı (ZPT), tank veya kamyon gibi araçlar ile kolaylıkla taşınabiliyor.

400 kilogram C4 patlayıcı ile yüzde 99 temizleme güvenilirliğine sahip olan MKE ALPAY, temizlenmek istenen araziye getirildikten sonra sistem bünyesinde yer alan roket ile 200 metreye kadar fırlatılabiliyor. Fırlatıldıktan sonra detonatör aracılığıyla uzaktan ateşlenen roket, 10 metre genişlikte ve 100 metre uzunluktaki alanda yerin 1 metre altında bulunan mayınları etkisiz hale getirerek güvenli bir koridor oluşturuyor. Arazinin mayından temizlendiği teyit edildikten sonra motorize ve piyade birlikleri açılan koridordan güvenli bir şekilde geçiş sağlıyor. Her türlü hava şartlarında etkin bir şekilde kullanılan sistem, 2 personelle 15 dakika gibi kısa bir sürede kullanıma hazır hale getirilebiliyor.

Dünyada büyük bir tehdit haline gelen mayınlı sahalar için güvenli çözüm sunan MKE ALPAY, yüksek ihracat potansiyeli ile de öne çıkıyor. Sistem halihazırda Mehmetçik tarafından mayın riskinin bulunduğu harekât sahalarında ve sınır bölgelerinde aktif olarak kullanılıyor.

Furkan Doğan

 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Bakan Uraloğlu: "Kamu özel işbirliği modeliyle havalimanlarımızdan Hazine’ye yaklaşık 3,57 milyar Euro katkı sağladık" Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, "Kamu özel işbirliği modeliyle havalimanlarımızdan Hazine’ye yaklaşık 3,57 milyar Euroluk katkı sağladık" dedi. Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, 2026 Merkezi Yönetim Bütçe ve 2024 Kesin Hesap Kanun Teklifi görüşmelerine katıldı ve Bakanlığı’na ilişkin milletvekillerine sunum yaptı. Uraloğlu, 2 bin 3 şantiyede 103 binin üzerinde personelle çalışmalarının aralıksız biçimde sürdüğünü söyleyerek, "Doğrudan istihdam ettiğimiz 235 bin kişi mevcuttur. Yatırım programımızdaki 2 bin 171 projenin büyüklüğü de 5.2 trilyon liraya ulaşmış durumdadır. 2025 yılında Bakanlığımızın yatırım bütçesi için 488 milyar TL ödenek ayrılmıştı. 2026 yılında bu rakamı 571 milyar TL’ye çıkarmayı hedefliyoruz. Bakanlık olarak vizyonumuz açık ve nettir. İnsan ve çevre odaklı akıllı ve güvenliğin tekrar ulaştırma sistemleriyle hızlı iletişim ağlarıyla dünyada öncü olmak. Ulaştırma ve lojistik ana planımız da tam olarak bu hedeflerin yol haritası niteliğindedir. Tüm ulaşım segmentlerini tek bir sistem olarak ele alıyor. Verimlilik, güvenlik ve çevre hassasiyetini bir araya getiriyoruz"ifadelerini kullandı. Türkiye’nin 4 saatlik uçuş mesafesinde 1.5 milyar insanın yaşadığını hatırlatan Uraloğlu, bu insanların yaşadığı 67 ülkenin ekonomik büyüklüğünün 155 trilyon dolar olduğunu kaydetti. Uraloğlu, "Bu nedenle artık sadece Türkiye’siz koridor olmaz demiyor aynı zamanda Türkiye’siz güvenlik ve istikrar da olmaz diyoruz. Türkiye yalnızca bir geçiş noktası değil, Avrasya lojistiğinde istikamet belirleyen barış canlısı ve istikrarlı bir merkezdir. Asya’dan Avrupa’ya uzanan bu koridor hem en kısa hem de en güvenli ticaret güzergahıdır. Deniz yoluyla 45 güne varan uluslararası nakliye sürelerini Türkiye üzerinden demir yoluyla 18 güne indiriyoruz. Marmaray geçişiyle Çin’den gelen yükleri Avrupa’ya kesintisiz ulaştırıyoruz. Zengazur Koridoru’nun önemli bir bölümünü oluşturan Kars-Iğdır Dilucu hattının tamamlanmasıyla orta koridoru iki ayrı sınır kapısından ülkemize bağlayacak yeni bir stratejik derinlik oluşturuyoruz. Ülkemizin lojistik gücünü zirveye taşıyacak tarihi bir hamle olan kalkınma yolu projesi de Basra Körfezi’nden başlayıp Türkiye üzerinden Avrupa’ya ulaşacak yepyeni bir ticaret koridorudur" şeklinde konuştu. "Bugün dört sektörde tamamladığımız 71 kamu özel işbirliği projesinin yatırım tutarının 51 milyar dolar olduğunu belirtmek isterim" diyen Uraloğlu şöyle konuştu: "Emtia fiyatlarındaki döviz bazlı artışlar esas alındığında aynı projeleri bugün yeniden yapmanın bedeli 90 milyar dolardır. Şayet bu yatırımları sadece kamu bütçesiyle yapmaya kalksaydık bu projeler ya yıllarca gecikecek ya da hiç yapılamayacaktı. Kamu özel işbirliği modeliyle projeleri vaktinde hayata geçirdik ve ülkemize 39 milyar dolarlık daha karlı bir yatırım kurulmuş oldu. Kamu özel işbirliği bir yapım modeli olduğu gibi aynı zamanda bir finansman modelidir. İstanbul Havalimanı, Avrasya Tüneli, Yavuz Sultan Selim Köprüsü, Kuzey Marmara Otoyolu, Osman Gazi Köprüsü, İstanbul İzmir Otoyolu ve 1915 Çanakkale Köprüsü gibi projelerimizin stratejik önemi bugün daha net bir şekilde ortaya çıkmaktadır. Kamu özel işbirliği projeleriyle hayata geçirdiğimiz havalimanı projelerimizde garanti rakamlarını aşarak ülkemizi önemli gelirleri elde etmiş oldu. Bu kapsamda bugüne kadar İstanbul Havalimanı, Antalya Havalimanı ve Esenboğa Havalimanı’ndan toplam 3 milyar 428 milyon Euro kira geliri elde etti. Ayrıca İstanbul ve Esenboğa Havalimanı’ndan da son bir yıl içerisinde beklenenden fazla yolcu gerçekleşmesinden dolayı 137 milyon Euro ilave gelir elde etmiş olduk. Böylece kamu özel işbirliği modeliyle havalimanlarımızdan Hazine’ye yaklaşık 3,57 milyar Euroluk katkı sağladık." Uraloğlu, 2025 yılında denizcilik alanında Türk denizciliği açısından altın yılını yaşadığını belirterek, "2002’de 8,9 milyon ton ile 17. sırada olan Türk Deniz Ticaret Filomuzu Cumhurbaşkanımızın vizyonu doğumcusunda 2 bin 203 gemiyle 53,1 milyon tona ulaştırarak dünyada ilk 10 arasına soktuk. 550 bin ton olan tersane kapasitesini 4,79 tona, 37 tersane sayımızı 85’e, balıkçı barınağını 178’den 408’e, 8 bin 500 olan yat bağlama kapasitesini yaklaşık 26 bine çıkardık. Yine dünyadaki 100 konteyner limanı arasına Aliağa Limanı’nı da ilave ederek beşinci limanımızı buna ilave etmiş olduk. Antalya Demre Yat Limanı’nı ve Gazipaşa Yat Limanı’nı yıl içerisinde hizmete açtık. Denizcilik alanında karar verici ülkeler kategorisinde Türkiye’yi ön plana çıkardık çok şükür" diye konuştu.
İstanbul Büyükçekmece Adliyesi’ndeki altın soygununa ilişkin 5 şüpheli tutuklandı Büyükçekmece Adliyesi soygununa ilişkin soruşturma kapsamında aralarında firari Erdal T.’nin kaynanası, kayınbiraderi ve kayınpederinin de bulunduğu 5 kişi tutuklandı. 3 kişi hakkında ’ev hapsi’, 5 kişiye de ’yurt dışına çıkış yasağı’ şartıyla tedbir kararı uygulandı. Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından adli emanet deposundan çalınan altınların bulunması ve şüphelilerin tespitine yönelik 17 ayrı düzenlenen operasyonda firari şüpheli Erdal T.’nin eşi Esma T.’nin annesi, babası ve kardeşi, kamera kayıtlarıyla altınların yüklendiği araçta bulunduğu tespit edilen bir şüpheli ile çalınan altınlardan bir kısmını almak üzere olay yerine gelen başka bir şüpheli de dahil olmak üzere toplam 13 kişi gözaltına alınmıştı. 5 şüpheli tutuklandı Firari Erdal T.’nin kayınvalidesi, kayınbiraderi, kayınpederi ile çalıntı altının alım ve satımına aracılık edenlerin de bulunduğu 13 şüpheli emniyetteki işlemlerinin ardından Büyükçekmece Adliyesi’ne getirilmişti. Savcılıkta ifade işlemleri tamamlanan şahıslar, Nöbetçi Sulh Ceza Hakimliği’ne çıkarıldı. İfadeleri alınan şüphelilerden Ö.K., Z.V., E.İ.S., G.V., Y.E.K. tutuklanarak cezaevine gönderildi. Şüphelilerden M.T., B.Ç., M.S. ise ’ev hapsi’ tedbiriyle serbest kaldı. Y.T., A.T., F.T., A.S. ve D.D. adlı şüpheliler ise ’yurt dışına çıkış yasağı’ şartıyla serbest bırakıldı.