TEKNOLOJİ - 18 Aralık 2025 Perşembe 15:51

Türkiye’nin ilk erken aşama girişimcilik programı ODTÜ’de gerçekleştirildi

A
A
A
Türkiye’nin ilk erken aşama girişimcilik programı ODTÜ’de gerçekleştirildi

Türkiye’nin ilk erken aşama girişimcilik programı Yeni Fikirler Yeni İşler (YFYİ) programının final etkinliği Orta Doğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) Kültür ve Kongre Merkezi’nde düzenlendi.


Türkiye’nin erken aşama hızlandırma programlarından YFYİ, teknoloji tabanlı iş fikirlerini hayata geçirmek ve hızlı ticarileşme sürecine destek olmak amacıyla girişimcileri ODTÜ TEKNOKENT çatısı altında bir araya getirdi. Türkiye’nin ilk erken aşama girişimcilik programı olan ve 2005 yılından bu yana ODTÜ ve ODTÜ TEKNOKENT tarafından sürdürülen YFYİ programının final etkinliği, ODTÜ Kültür ve Kongre Merkezi’nde düzenlendi.


21 yıldır girişimcilere ulaşmayı ve gelecek vadeden start-up’lar ile scale-up’lara destek olmayı sürdürmeyi amaçlayan program, bu yıl da girişimcilik yolculuğuna adım atan ekipleri, alanında uzman mentorlar ve yatırımcılarla bir araya getirdi. 5 hafta sürecek program kapsamında iş modeli geliştirme, ürün-pazar uyumu, marka yönetimi, yatırım süreçleri, ticarileşme ve fikri mülkiyet hakları gibi girişimciliğin temel başlıkları ele alındı.



Toplamda 35 saatlik kapsamlı bir eğitim sunuldu


Düzenlenecek eğitim kapsamında toplamda 35 saatlik eğitimin yanı sıra, 25 oturumda hafta içi eğitimler ve cumartesi günleri ODTÜ TEKNOKENT CoZone’da gerçekleştirilen yüz yüze çalışmalarla katılımcılara eğitim sunuldu. Program boyunca girişimcilik ekosisteminin farklı alanlarından 22 mentor, deneyimlerini YFYİ ekipleriyle paylaşarak sürece rehberlik etti.



"ODTÜ, kuruluşundan bu yana teknolojiyi ve yenilikçi düşünceyi girişimcilik kültürüyle bütünleştiren öncü bir üniversite olmuştur"


Programın 2005 yılından bu yana aralıksız şekilde sürdüğünü ve ODTÜ’nün teknoloji alanında gelişerek ilerlediğini belirten ODTÜ rektörü Prof. Dr. Ahmet Yozgatlıgil, "Bugün artık güçlü bir gelenek haline gelen Yeni Fikirler Yeni İşler Programı, üniversitemizin bilgi üretimini toplumsal ve ekonomik değere dönüştürme anlayışının somut bir göstergesidir. Bugün burada, bu vizyonla yola çıkan girişimci adaylarımızın fikirlerinin olgunlaştığı, emeklerinin görünür hale geldiği önemli bir ana birlikte tanıklık ediyoruz. Orta Doğu Teknik Üniversitesi, kuruluşundan bu yana yalnızca nitelikli mezunlar yetiştiren bir yükseköğretim kurumu olmanın ötesinde bilimi, teknolojiyi ve yenilikçi düşünceyi girişimcilik kültürüyle bütünleştiren öncü bir üniversite olmuştur. YFYİ Programı da bu yaklaşımın en değerli çıktılarından biri olarak, bugüne kadar çok sayıda girişimin doğmasına, büyümesine ve ulusal ve uluslararası ölçekte rekabet edebilir hale gelmesine katkı sunmuştur. Bizler için girişimcilik yalnızca ekonomik bir faaliyet alanı değil, aynı zamanda analitik düşünmenin, disiplinler arası iş birliklerinin, problem çözme yetkinliğinin ve toplumsal sorumluluk bilincinin geliştiği stratejik bir öğrenme alanıdır. Yeni Fikirler Yeni İşler Programı, katılımcılarına bu yetkinlikleri kazandıran bütüncül bir ekosistem sunmakta üniversitemizin bilgi birikimini gerçek dünya problemleriyle buluşturmaktadır" ifadelerine yer verdi.


Programın ardından Ardından ODTÜ70 Girişimi Sermayesi Yatırım Fonu’nun tanıtımı gerçekleştirildi ve girişimcilik ekosisteminin önde gelen isimlerinin katılımıyla bir VC Paneli düzenlendi. Panel sonrasında 10 girişimci ekip projelerini jüri ve yatırımcılar karşısında sundu. Sunumların ardından gerçekleştirilen kapalı oylama ile ödül törenine geçildi. Toplamda 1 milyon liralık büyük ödül iki girişim arasında paylaştırılırken, farklı kurumlar tarafından özel ödüller takdim edildi. YFYİ’25 programı 100’ün üzerinde yatırımcı, iş ortağı, sponsor ve protokol temsilcisini, 40 girişimciyi ve 300’ü aşkın öğrenciyi bir araya getirerek girişimcilik ekosistemine buluşma alanı sundu.



Türkiye’nin ilk erken aşama girişimcilik programı ODTÜ’de gerçekleştirildi

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bursa Yardımsever iş insanı, binden fazla abonenin elektrik faturasını ödedi Türkiye’nin farklı bölgelerinde ihtiyaç sahibi ailelere yönelik sosyal dayanışma örnekleri artarak devam ediyor. Bu kapsamda Bursa’da yaşayan yardımsever bir iş insanı, destek ihtiyacı bulunan abonelerin elektrik faturalarını ödedi. İsminin açıklanmasını istemeyen yardımsever iş insanı, ihtiyaç sahiplerine doğrudan katkı sunmak amacıyla elektrik faturalarının ödemesini üstlendi. Sürecin hayata geçirilmesi için Uludağ Elektrik ile iletişime geçen yardımsever iş insanının talebi doğrultusunda, şirket tarafından belirlenen kriterler çerçevesinde mesken abonelerine ait faturalar tespit edildi. Bu kapsamda destekten faydalanacak aboneler; sağlık kesilemez kodu bulunan (evinde cihaza bağlı hastası olan), sosyal yardım alan ve afet bölgesi ilan edilen Sındırgı ilçesinde ikamet eden mesken aboneleri arasından seçildi. Yapılan çalışma sonucunda 1.010 aboneye ait 1.094 adet elektrik faturası karşılanırken, toplam 500 bin TL’likbir tutar fatura ödemelerinde kullanıldı. Askıda Fatura Uygulaması kapsamında sağlık alanındaki çeşitli sivil toplum kuruluşlarında kaydı bulunan zor durumdaki hastaların da faturalarının ödenmesi sağlanırken; sosyal sorumluluk anlayışıyla daha geniş bir destek ağı oluşturuluyor. Dayanışma örneği olarak hayata geçirilen uygulamanın, farklı hayırseverlerin katkılarıyla ilerleyen dönemlerde de sürdürülmesi ve daha fazla ihtiyaç sahibine ulaşılması hedefleniyor.
Denizli Denizli’den Ankara’ya seslenen Hisarcıklıoğlu üyelerinin KDV alacağını istedi Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu, Denizli’den başkente önemli mesajlar verdi. Hisarcıklıoğlu, özel sektörün devlette bekleyen ve biriken KDV alacağının ödenmesi ya da borçlarına dair mahsup edilmesiyle, işletmelerin yükünün hafifletilebileceğinin altını çizdi. DTO Başkanı Uğur Erdoğan ve Meclis Başkanı Salih Sarıkaya ile DTO Meclis Salonunda üyelerinin karşısına çıkan TOBB Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu’nun açıklamaları, salondakilerden büyük alkış aldı. Konuşması sık sık alkışlarla kesilen Hisarcıklıoğlu, üyelerinin yok denecek kadar az bir kârla varlıklarını sürdürmeye çalıştıklarına dikkati çekti. Üyelerinin her zamankinden daha fazla devlet desteklerine ihtiyaç duyduğunu vurguladı. Bunun sağlanması halinde işlerinin açılacağına, ihracatın ve istihdamın da artacağına inandıklarını açıkladı. TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu, "Birincisi, KOBİ’lerin finansmana erişimi kolaylaştırılmalı! Kredilere ulaşmakta zorlanıyoruz. Bunun bize başka bir yansıması da oluyor; maliyetler artıyor. Merkez Bankası faizleri düşürüyor, bankalar düşürmüyor. Bu oranlarla yüzde 53-55 ile kredi kullanırsak biz batarız. Yüzde 50 kârla iş yapan var mı bu ülkede? Bu faizlerle, bizim işlerimizde kâr etme şansımız sıfır. İkincisi, değerli kardeşim Kredi Garanti Fonu Yönetim Kurulu Başkanı Sayın Erdoğan Özegen de yanımda oturuyor. Allah razı olsun, onun girişimleriyle üyelerimize destek olduk. ‘Odalar ne iş yapıyor?’ diye soran kardeşlerime şunu söylüyorum... Bu devirde baba oğluna kefil olmuyor kardeşim. Kardeş kardeşine de kefil olmuyor, komşu komşusuna kefil olmuyor. Üyesi olduğu kuruluş ise bankaya gidiyor ve ‘Ben bu Rifat’a kefilim’ diyor. Eğer buna kredi verirsen %85 riski de ben üstleniyorum diyor. Kredi Garanti Fonu’nun görevi bu. Peki; kimin kuruluşu bu? Tabii ki sizin kuruluşunuz. Sizin vergilerinizle kurulan bir kuruluş. Dünyada ilk ve tekiz; kendi üyesine kefil olan tek biziz. Düşünebiliyor musun? 2 milyon üye var. Krediyi de biz vermiyoruz. Bankayla muhatap oluyoruz. Banka ‘sana kredi veririm’ diyorsa, bana gönderirse ‘ben de kefilim üyeme’ diyorum. Yeter ki krediyi ver. Bugüne kadar, Denizli’de nefes kredisinden 850 firmamız faydalanmış. Kendi öz kaynağımızdan da 1.968 firmamız faydalanmış; 2.000 firma neredeyse. Hazine kaynaklı da 9.108 firmamız faydalanmış. Şimdi sorayım Daha ne yapacak Denizli Ticaret Odası? Sana kefil oldu, oluyor! Sana kefil oldu ya; tanımadığı bilmediği adama bile kefil oluyor. Ve bu şekilde de üyelerimize destek olmaya çalışıyoruz değerli kardeşlerim" dedi. "Faiz indirimleri, özel bankalardaki ticari kredilere de yansımalı" TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu, yüksek faiz ortamından çıkmak için yapılan indirimlerin özel bankalara ve ticari kredilere yansımamasından yakındı. Hisarcıklıoğlu, "Merkez Bankası, politika faizini düşürüyor ama bunun aynı şekilde ticari kredi faizlerine de yansıması gerekir diyoruz. Aradaki makas çok büyük. Dünyada hiç böyle bir fark yok. En yükseği bizde. Ayrıca kredilere ulaşımı kolaylaştırmak için, ticari kredi kartları da dahil nakdi kredi artışını sınırlayan düzenlemelerin kaldırılması lazım diyoruz. Merkez Bankası döviz dönüşüm desteği uygulaması hem yeterli değil hem de şartları çok ağır; Türkiye’de çok az firma bundan faydalanabiliyor. İhracat yapan üyelerimizin beşte birinden azı, Merkez Bankası’nın vermiş olduğu bu %3’lük desteğe ulaşabiliyor. Bu uygulama, basite indirilmeli. Miktarı arttırılmalı, süresi de uzatılmalıdır. Emek yoğun sektörlerde imalatçılara yönelik istihdam koruma desteği getirilmişti. Biz de bu desteğin sektörlere yaygınlaştırılmasını talep etmiştik. Hükümetimiz de bunu dikkate aldı; 2026 için bu desteği dam başı 3 bin 500 TL’ye yükseltirken büyük ölçekli firmalarımız da bu işin içine dahil oldu. Bu yöndeki adımlar, özellikle emek yoğun sektörlerde çok önemli. Başta tekstil, hazır giyim, deri ve mobilya olmak üzere emek yoğun sektörlere de ek destekler sağlanması lazım. Bir bakıyoruz ki en çok ihracatı olan birçok sektörde ihracat artarken tekstil konfeksiyonun ihracatı aşağı doğru gidiyor. Onun için mevcut potansiyelli yatırımlarımızın korunması için bunun artarak devam etmesi lazım. Mevcut istihdamı koruyabilmek için sizlerin oluşturduğu bir fon var; bu da kısa çalışma ödeneği, siz de biliyorsunuz. Kanunda da bununla ilgili madde var zaten; yeni bir kanun çıkartmaya da gerek yok. Bu mekanizmanın çalıştırılması lazım. Özellikle tekstil ve konfeksiyon için kısa çalışma ödeneğinin aynı pandemide olduğu gibi uygulanması lazım. Bu para da sizin zaten. İş gücü piyasası reformuyla istihdamın cazip hale getirilmesi lazım. OECD ülkeleri içerisinde istihdam üzerindeki yüklerde birinciyiz biz. Özellikle şirketlerimize yönelik maliyet uygulamasının, kayıt dışına yönlendirdiğini görüyoruz. Kanunen kabul edilmeyen giderler Şimdi şirketin arabasıyla satış yapmışız; şu kadarını kabul ederim, şu kadarı kabul edilmez. Bankadan kredi kullanmışım; kredi giderlerinin şu kadarını kabul ederim, şu kadarını ise kabul etmem. Bunlar gayri resmi falan değil; resmi belgeli bunlar! Bunların finansmanının gider olarak kabul edilmesi lazım. Ben bunları cebimden karşılayacak hâlde değilim. Bunların dışında başka konularınız olursa da yine ilgili yerlere ileteceğim kardeşlerim" diye konuştu. "Devlet, KDV alacağımızı versin; piyasaya can gelsin" TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu, özel sektörün 1 trilyon 200 milyar lirayı bulan devletten KDV alacağının kamusal alandaki borçları için mahsup edilmesini ya da bir an önce ödenmesini istedi. Bunun piyasaya likidite hareketliliği getireceğini ve tüm sektörlere, üyelerinin işlerine olumlu bir etkisinin de olacağını söyledi. Hisarcıklıoğlu, "Şu anda sizin bütün nakit sıkıntınızı çözecek kadar bir yerde paramız var. KDV alacağımız ne kadar devletten biliyor musunuz? Bileniniz var mı içinizde? 1 trilyon 200 milyar TL. Özel sektörün devletten alacağı bu. Yani bizim alacağımız. Dünyada bunu vermeyen var mı? En komünistinden en sert rejimine, Çin’den Amerika Birleşik Devletleri’ne kadar bütün ülkelere bakın; 3 ayda ya da 1 ayda ama 1 sene de veya 6 ayda ödüyor. Biz de ‘bizim paramızı verin!’ diyoruz. Paramızı istiyoruz. Biz devletten başka bir şey istemiyoruz. ‘En azından devlete olan borcumuza sayın bu parayı’ diyoruz. Devlete bir kuruş borcunuzu geciktirirseniz ne yapıyor? Önce ceza kesiyor sonra da faiz uyguluyor. ‘Bizim devletten alacağımız var. En azından buradan SGK’ya borcumuzu ve devletin diğer kurumlarına olan borcumuzu da ödeyelim’ diyoruz. Siz de talep edin arkadaşlar. Bakın, 1 trilyon 200 milyar TL para piyasaya girse hiçbirimizin sıkıntısı kalmaz. Çünkü o para piyasada dönecek. Kimse bu parayı alıp cebine, deposuna götürecek değil herhâlde; saklayacak hâli de yok. Onun için parti fark etmeksizin buraya gelen her siyasetçiye, ‘KDV alacağımızı bize verin, para bizim. Bundan sonrasını en azından bir rayına oturtup; 1 ayda mı ödersiniz, 2 ayda mı, 3 ayda mı ödersiniz; ödeyin’ diye bunu istememiz lazım. Sizler de bana yardımcı olun bu konuda" dedi. TOBB olarak, DTO’nun yeni akıllı binasının inşası için destek olacaklarının sözünü verdi Başkan Hisarcıklıoğlu, DTO Başkanı Uğur Erdoğan’ın üyeleri adına dile getirdiği ricası üzerine, salondakilere proje süreci devam eden DTO’nun yeni hizmet binasının yapımı için TOBB olarak destek sağlayacaklarını müjdeledi. Hisarcıklıoğlu, "Yeni hizmet binasının arsasının alındığını biliyorum. Hayırlı işlere giriştiniz mi Allah da yardımcınız olur; hiç merak etmeyin. Allah, yapanın yardımcısı olur. Biz sizin binanızın tamamını yapamayız. Ancak tulumbadan suyu çekecek kadar katkı vereceğiz. Biz de kanunun verdiği ölçüde sizin bu hayırlı işinizde TOBB yönetim kurulu olarak yanınızdayız. Hepimize hayırlı olsun" dedi. Toplantının sonunda, DTO Yönetim Kurulu Başkanı Uğur Erdoğan günün ve ziyaretlerinin anısına hazırladıkları hediyelerini TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu’na takdim ederken TOBB delegeliğinde 20 yılı dolduran DTO Meclis Üyesi Murat Çetintaş da teşekkür plaketini Hisarcıklıoğlu’nun elinden aldı. Büyük bir coşkuyla geçen ve kalabalığın salondan taştığı etkinlik, toplantıya katılanların TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu ve DTO Başkanı Erdoğan ile günün anısına çektirdikleri fotoğrafla sona erdi.