POLİTİKA - 24 Ekim 2024 Perşembe 19:44

TUSAŞ’a yönelik terör saldırısına ilişkin tezkere TBMM’de kabul edildi

A
A
A
TUSAŞ’a yönelik terör saldırısına ilişkin tezkere TBMM’de kabul edildi

TBMM Genel Kurulunda kabul edilen TUSAŞ’a yönelik terör saldırısına ilişkin Meclis Başkanlığı tezkeresinde, "Hiçbir güç ülkemizin ve milletimizin birlik ve beraberliğini bozamayacaktır. Arkasında emperyalist güçlerin ve karanlık odakların olduğu terör saldırıları Ülkemizin huzur ve istikrar ortamına zarar veremeyecektir. Bu saldırının esas amacı milli savunma sanayimiz ve tam bağımsız Türkiye istikametindeki kararlı yürüyüşümüzdür" denildi.

TBMM Genel Kurulunda, TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş’un imzasını taşıyan tezkerede, "23 Ekim 2024 tarihinde Ankara’da Türk Havacılık ve Uzay Sanayii Anonim Şirketi tesislerine yönelik terör saldırısı, ülkemizin barışına ve huzuruna kasteden alçakça bir girişimdir. Şehitlerimize Allah’tan rahmet, yaralılarımıza acil şifalar dileriz. Milletimizin başı sağ olsun. Hiçbir güç ülkemizin ve milletimizin birlik ve beraberliğini bozamayacaktır. Arkasında emperyalist güçlerin ve karanlık odakların olduğu terör saldırıları Ülkemizin huzur ve istikrar ortamına zarar veremeyecektir. Bu saldırının esas amacı milli savunma sanayimiz ve tam bağımsız Türkiye istikametindeki kararlı yürüyüşümüzdür" ifadelerine yer verildi.

Saldırı sonrasında milletin gösterdiği metanet ve birlik duygusunun tarihten gelen millet olma bilincinin simgelediği çelikten iradenin her türlü terörist girişimi boşa çıkaracak güçte olduğu belirtilen tezkerede, şunlar kaydedildi:

"Burada milli iradenin tecelligâhı, demokrasimizin merkezi Türkiye Büyük Millet Meclisi olarak terör örgütlerine ve tüm destekçilerine karşı mücadele etme kararlılığımızı bir kez daha ifade ediyoruz. Ortak duruşumuzu ilan eden bu tezkerenin kabulünü ve bu kararın Resmi Gazete’de yayımlanması hususunu Genel Kurulun tasviplerine arz ederim."

Ahmet Umur Öztürk

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Denizli Beyağaç Belediyesinin yağ fabrikası zeytincilerin hizmetine açıldı DENİZLİ (İHA) – Beyağaç Belediye Başkanı Sezayi Pütün, Denizli Büyükşehir Belediyesi tarafından ilçede geçen yıl kurulan zeytinyağı fabrikasının yeni hasat sezonu çalışmalarına başladığını belirtti. Beyağaç ilçesinde Denizli Büyükşehir Belediyesi tarafından inşa edilen ve işletmesi Beyağaç Belediyesi tarafından yürütülmekte olan zeytinyağı tesisi vatandaşların ve üreticilerin hizmetine açıldı. Kırsalda üretimi artırmak ve çiftçinin daha fazla kalkınmasına destek vermek amacıyla tarım ve hayvancılığa büyük destekler veren Denizli Büyükşehir Belediyesi, Kasım 2023’te bir ilke imza atarak Beyağaç ilçesinde Denizli Büyükşehir Belediyesi Zeytinyağı Üretim Tesisini hizmete açtı. Zeytin üretiminin yoğun olarak yapıldığı Beyağaç ilçesi ve bölgesine hizmet veren tesisin faaliyete geçmesiyle birlikte çiftçiler büyük bir sevinç yaşadı. 2023 yılı sezonu boyunca hizmet veren ve işletmesi Beyağaç Belediyesi tarafından yürütülmekte olan zeytinyağı üretim tesisinden geçtiğimiz üretim sezonunda yüzlerce üretici faydalandı. Beyağaç ilçesi ve bölgesindeki 646 üreticinin toplamda 506 bin kilogram zeytinin işlendiği tesiste, 115 bin kilogram zeytinyağı üretildi. Daha önce ürünlerini zeytinyağına dönüştürmek için şehir dışına götürmek zorunda kalan çiftçiler tesisin hizmete girmesiyle zaman, işgücü ve diğer tüm masraflardan da kurtuldu. 2024 hasat sezonu için de kapılarını üreticilere açan zeytinyağı üretim tesisinin üreticilere hizmet vermeye başladığını belirten Beyağaç Belediye Başkanı Sezayi Pütün, “Zeytinyağı fabrikamız, üreticilerimiz tarafından hasadı yapılan zeytinlerin sıkma işlemlerine başlamıştır. Tüm üreticilerimize bereketli bol bir hasat yılı dileriz” dedi.
Bursa Kalıcı kalp pili olanlar dikkat...Uyulması gereken 8 önemli kural Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. İbrahim Baran, kalıcı kalp pili takılan hastaların ameliyat sonrası uyması gereken 8 kuralı açıkladı. Kalıcı kalp pili (pacemaker), kalbin ritmini oluşturan, düzenleyen ve gerektiğinde kalbe şok uygulayabilen elektronik cihazlar olarak biliniyor. İlk çıkan pillerin kalbin yavaşlaması sonucu gelişen bayılma, baş dönmesi, halsizlik gibi rahatsızlıkları tedavi ettiğini ifade eden Medicana Sağlık Grubu Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. İbrahim Baran, sonraki yıllarda ölümcül hızlı ritim bozuklukları ve kalp yetmezliği tedavisinde daha gelişmiş kalıcı kalp pilleri (ICD, CRT) kullanılmaya başlandığını söyledi. Kalıcı kalp pili takılan hastaların uyması gereken 8 kural olduğunu belirten Medicana Bursa Hastanesi Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Baran, bu kuralları şöyle açıkladı: "Kalp pili takılan hastanın ilk 2 gün pil tarafındaki kolunu oynatmaması gerekir. Evde yaranın bulunduğu taraftaki omuzun 1 ay süre ile fazla hareket ettirilmemesi gereklidir. Omuz dışında ön kol ve el hareket ettirilebilir. Kolu sabit vücuda yapıştırmak doğru değildir. Kol serbest olmalı ve sadece omuz hareketleri kısıtlanmalıdır. Kalıcı kalp pilinin yerleştirildiği bölüme basınç uygulanmamalı ve 20-30 gün yüzüstü yatılmamalıdır. Yaranın bulunduğu taraf temiz ve kuru tutulmalıdır. İlk 1 hafta sonra yapılan kontrolde yara bakımı doktorunuz tarafından yapılmalıdır. Kalıcı kalp pili takılan her hastaya pil firması tarafından özel bir kart verilir. Bu kart üzerinde hastanın kimlik bilgileri ve kalp pili bilgileri yazılıdır. Bu bilgiler gerek ilgili hastane ve gerek kalp pili firmasının ana birimi tarafından kayıt altında tutulur ve izlenir. Hastaların bu kartı devamlı yanında taşıması gereklidir. Kalıcı kalp pilleri elektronik aletlerdir. Güçlü elektromanyetik alanlar etkileşime sebep olur. Bu durum kalp pilinin fonksiyonlarını ciddi olarak bozabilir. Bunlar hastanelerdeki MR cihazları, havaalanındaki ve bazı binaların girişlerindeki dedektörler (X-ray cihazı), birtakım ameliyatlarda kullanılan koter cihazlarıdır. MR uyumlu pili olmayan hastalara MR çekilemez. Kalp pili olan hastalar X-ray cihazından geçmemelidir. Kalp pili olan hastalar elektrik arkı kaynağı ve trafolardan uzak durmalıdır. Düz röntgen filmi, anjiyo, ultrason, bilgisayarlı tomografi ve diş girişimleri kalp pilini etkilemez ancak bu işlemlere girerken ilgililere kalp pili olduğunun belirtilmesi uygun olur. Evde kullanılan buzdolabı, çamaşır makinası, ütü, ocak gibi çoğu aletlerden ise kalp pili etkilenmez. Cep telefonu ve telsiz telefonları kullanırken pil cebinden 15 santimetre uzakta, mümkünse diğer tarafta tutulması önerilir. Düzenli kalp pili ölçümleri ve uzman hekim kontrolleri ile kalp pilinin ömrünü ek olarak 2 yıldan daha fazla uzatmak mümkündür"
Erzurum Ebubekir Efendi’nin Erzurum’dan Afrika’ya uzanan yolculuğu Atatürk Üniversitesinde anlatıldı Sultan Abdülaziz tarafından 1862’de Güney Afrika’daki Cape Malay Müslümanlarına dini hizmet vermesi için gönderilen ve bu görevini 17 yıl boyunca başarıyla sürdüren Erzurumlu Ebubekir Efendi, vefatının 144. yılı dolayısıyla Atatürk Üniversitesinde düzenlenen “Türkiye-Güney Afrika İlişkilerinde Ebubekir Efendi Köprüsü” programıyla anıldı. Atatürk Üniversitesi ev sahipliğinde, Prof. Dr. Kemal Bıyıkoğlu Salonunda düzenlenen programa; Rektör Prof. Dr. Ahmet Hacımüftüoğlu’nun yanı sıra; Erzurum Valisi Mustafa Çiftçi, Erzurum Büyükşehir Belediyesi (EBB) Genel Sekreteri Zafer Aynalı, Erzurum İl Müftüsü Dr. Rüstem Can, EBB Kültür ve Sosyal İşler Daire Başkanı Ergün Engin ile Rektör Yardımcıları, dekanlar, öğrenciler ve vatandaşlar katıldı. Ebrahim Patel, Ebubekir Efendi’nin Hayatını ve Çalışmalarını Paylaştı Etkinliğin moderatörlüğünü ve çevirmenliğini üstlenen Cape Town Üniversitesi Afrika Çalışmaları Araştırma Görevlisi Dr. Halim Gençoğlu’nun açılış konuşmasının ardından, Güney Afrika Cumhuriyeti Eski Ekonomi, Ticaret ve Sanayi Bakanı ve aynı zamanda Ulusal Meclis Üyesi Ebrahim Patel, Ebubekir Efendi’nin hayatını ve yaptığı önemli çalışmaları katılımcılarla paylaştı. Patel, dedesi Ebubekir Efendi’nin, 1863 yılında Osmanlı Cihan Devleti tarafından Güney Afrika’da Müslüman topluluğa dini rehberlik sağlamak amacıyla gönderildiğini belirtti. Ebubekir Efendi’nin, Cape Town’da kurduğu okullarla gençlerin eğitim almasına katkıda bulunduğunu, özellikle kadınların eğitimle tanışmasını sağladığını vurgulayan Patel ayrıca, sosyal adalet ve insan eşitliği gibi evrensel değerlere yaptığı katkıların, bu mirasın bugün de Güney Afrika’daki sosyal hareketlere ve siyasete yansıdığını ifade etti. Güney Afrika’dan Türkiye’ye Uzanan Ekonomik ve Kültürel Bağlar Patel, Türkiye ile Güney Afrika arasındaki ekonomik ilişkilerin güçlenmesi gerektiğinin altını çizerek, iki ülke arasındaki ticaret hacminin yaklaşık 2 milyar Amerikan dolarına ulaştığını belirtti. Güney Afrika’nın kıtanın en büyük ekonomisi olmasının, Türk şirketlerinin burada daha fazla yatırım yapmasını sağlayacağına inandığını söyleyen Eski Bakan Patel, Türkiye’nin ekonomik gücünü, deneyim ve teknolojisini Güney Afrika ile paylaşmasının önemli olduğunu vurgulayarak, önümüzdeki dönemde Türkiye ile daha fazla iş birliği yapmak istediklerini ifade etti. Ayrıca, Filistin’deki soykırım iddialarıyla ilgili olarak, Güney Afrika’nın Uluslararası Adalet Divanı’na İsrail aleyhine açtığı davaya da değinen Patel, 21. yüzyılda dünya için ahlaki bir sınavın Filistin davası olduğunu belirterek, dünya kamuoyunu İsrail’in Filistin’e yönelik uyguladığı politikalar hakkında ses çıkarmaya çağırdı. Rektör Hacımüftüoğlu’ndan Afrika Araştırmaları Merkezi Müjdesi Söyleşi vesilesiyle Erzurum’un köklerinin Güney Afrika’ya kadar uzandığına şahit olduklarını ve hem tarihi hem de kültürel bağa sahip olunan bu iki coğrafya arasındaki ilişkilerin vurgulanmasına ev sahipliği yapılıyor oluşundan duyduğu memnuniyet dile getiren Atatürk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Hacımüftüoğlu, Erzurum’da hafızların ilimlerini daha da güçlendirmeleri adına açılacak olan medreseye Ebubekir Efendi adının verilecek olmasını takdirle karşıladıklarını söyledi. Bu anlamda, Afrika ile olan bağları güçlendirmek, ortak çalışma alanları oluşturabilmek ve Afrika’nın önde gelen üniversiteleri ile daha kolay şekilde iş birliği yapabilmek adına kendilerinin de Afrika Araştırmaları Merkezinin kurulması için adımların en kısa zamanda atılacağını belirtti. Birçok Afrika ülkesinin, sömürgenin boyunduruğundan kurtulması, özgürce yaşama hakkını elde etmesi ve kurulan gönül köprüsünün güçlenmesi adına çalışmaların devam ettiğini belirten Rektör Çomaklı: "Ebubekir Efendi’nin anıları ve eserleri bizim çok kıymetli, Ebubekir Efendi ve eserlerini tanıdıkça ne kadar alim ve bilge bir insan olduğunu her geçen zaman daha iyi anlıyor ve takdir ediyoruz. Biz de böylesine önemli şahsiyetlerin hem kendilerinin hem de geride bıraktıkları eserlerin tanıtılması için gerekenleri yapmaya devam edeceğiz. Bu düşüncelerle programın düzenlenmesinde emeği geçenlere teşekkür ediyorum" dedi. Ebubekir Efendi’nin İsmi Daru’l Huffaz’ı Medresesinde Yaşatılacak Böylesine önemli bir alimin Erzurumlu oluşunun ve gittiği coğrafyada da Erzurumlu olarak anılışının gurur verici olduğunu belirten Erzurum Valisi Mustafa Çiftçi ise Ebubekir Efendi’nin, hem Türkiye’nin hem de Güney Afrika’nın dini, kültürel ve eğitimsel tarihinde silinmez bir iz bırakmış bir şahsiyet olduğunu vurguladı. Atatürk Üniversitesinde düzenlenen bu etkinliğin, onun mirasının yeniden hatırlanmasına ve iki ülke arasındaki bağların güçlendirilmesine katkı sağladığını vurgulayan Vali Çiftçi: “Eğitim, insan hakları ve kültürel iş birliği gibi evrensel değerleri savunan Ebubekir Efendi’nin anısı, sadece Türkiye’de değil, dünya çapında takdir edilmekte ve günümüzde hala etkisini göstermektedir. Biz de büyük zâtın Erzurum’da adını yaşatmak için harekete geçtik ve hafızların hafızlıklarını sağlaması ve hafızlıklarını yarıda bırakmış kişilerin hafızlıklarını tamamlaması amacıyla hizmete girecek olan Daru’l Huffaz’ı medresesine ismini verdik” ifadelerini kullandı. Ebubekir Efendi’nin Hayatı? Ebubekir Efendi, Tanzimat devrinde Osmanlı hükümeti tarafından, Cape Malay Müslümanları arasındaki dini ve içtimai ihtilafları çözmek amacıyla 1862’de Güney Afrika’ya gönderildi. 1863’te Cape Town’a vararak burada yaklaşık 17 yıl boyunca dini ve eğitim hizmetleri veren Efendi, bölgedeki kız okulları dahil olmak üzere Türk-İslam okulları kurdu. Afrikaans dilini öğrenerek bu dilde Arap harfleriyle yazdığı "Beyanud’din" ilmihali, onun bölgedeki önemli kültürel katkılarından biriydi. Ebubekir Efendi, sadece bir alim değil, aynı zamanda sosyal adaletin savunucusu olarak, eğitimle toplumsal değişimi tetikleyen önemli bir şahsiyetti. 1880 yılında Cape Town’da vefat etti ve geriye geniş bir kültürel miras bıraktı. Programın Ardından Heyet, Medresenin Açılışına Katıldı Atatürk Üniversitesinde düzenlenen Türkiye-Güney Afrika İlişkilerinde Ebubekir Efendi Köprüsü adlı programın ardından heyet, hafızlığını tamamlamış ancak hayatın meşguliyeti içine atıldığı için, hıfzını ihmal etmiş hafızların randevu usulü ile hıfzını sağlamlaştırmalarına hizmet etmek, hafızlığını bir sebeple tamamlayamamış hafız adaylara hafızlıklarını tamamlama imkânı sunacak Ebubekir Efendi “Daru’l-Huffaz’ı medresesinin açılışına katıldı.
Erzurum 6 ilde 56 bin 500 fidan toprakla buluştu Erzurum’unda dahil olduğu 6 ilde "Geleceğe Nefes, İnsanlığa Nefes" temasıyla düzenlenen Ağaçlandırma Günü Etkinliği kapsamında 56 bin 500 fidan toprakla buluştu Pasinler Hasanbaba Dağı Ağaçlandırma Sahasında düzenlenen etkinliğe; Erzurum Vali Yardımcısı Ahmet Özdemir, Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Mehmet Akarsu , Pasinler Kaymakam Vekili Köprüköy Kaymakamı Ahmet Göcecik, Pasinler Belediye Başkanı Ünsal Sertoğlu, Orman Bölge Müdürü Oktay Ayatay, kamu kurum ve kuruluşlarının yöneticileri, STK temsilcileri, öğrenciler ve çok sayıda vatandaş katıldı. Fidan dikim etkinliğinin açılış konuşmasını yapan Erzurum Orman Bölge Müdürü Oktay Ayatay, "Bu kampanya ile ülkemizde ağaç ve orman sevgisini geliştirmek, toplumun tüm kesimlerinin orman ve çevreye olan duyarlılıklarına katkı sağlamak, ekonomik, ekolojik ve sosyal açıdan büyük öneme sahip olan ormanlarımızı korumak ve gelecek nesillerimiz için yurdumuzu daha sağlıklı yaşanabilir kılmak amaçlanmıştır" dedi. Bu yıl "Geleceğe Nefes, İnsanlığa Nefes" teması ile yola çıkıldığını belirten Bölge Müdürü Ayatay; etkinliğin yapıldığı Pasinler Hasanbaba Dağı Ağaçlandırma sahasında 5 hektarlık bir alanda 4 bin adet sarıçam fidanı dikildiğini belirterek; 11 Kasım Milli Ağaçlandırma Günü Etkinlikleri kapsamında Orman Bölge Müdürlüğüne bağlı Erzurum, Erzincan, Kars, Ağrı, Iğdır ve Ardahan olmak üzere 6 ilde toplam 36 lokasyonda 56 bin 500 adet fidanın toprakla buluşturulduğunu ifade etti.