SAĞLIK - 31 Ekim 2019 Perşembe 15:17

Doç. Dr. Arslan: "Erken tanı ile meme kanserini yenebiliriz"

A
A
A
Doç. Dr. Arslan: "Erken tanı ile meme kanserini yenebiliriz"

Meme kanserinin kadınlarda en sık rastlanan kanser türü olduğuna dikkat çeken Lara Anadolu Hastanesi Tıbbi Onkoloji Uzmanı Doç.

Meme kanserinin kadınlarda en sık rastlanan kanser türü olduğuna dikkat çeken Lara Anadolu Hastanesi Tıbbi Onkoloji Uzmanı Doç. Dr. Deniz Arslan, "Erken tanı ve tedavi yöntemleriyle meme kanserini yenebilir ve hep birlikte üstesinden gelebiliriz" dedi.


Nesibe Aydın Okulları ve Lara Anadolu Hastanesi iş birliğinde meme kanseri bilgilendirme semineri düzenlendi. Nesibe Aydın Okulları toplantı salonunda gerçekleştirilen ve Lara Anadolu Hastanesi Tıbbi Onkoloji Uzmanı Doç. Dr. Deniz Arslan tarafından verilen seminer, Nesibe Aydın Okulları öğrencilerinin ve öğretmenlerinin katılımıyla gerçekleşti. Doç. Dr. Deniz Arslan, seminerde meme kanserinin oluşma şekli, kanserin belirtileri ve nedenleri hakkında bilgilendirmede bulundu. Meme kanserinin kadınlarda en sık rastlanan kanser türü olduğuna dikkat çeken Arslan, "Erken tanı ve tedavi yöntemleriyle meme kanserinin üstesinden hep birlikte gelebiliriz ve yenebiliriz. Bugün burada bulunmamızdaki amaç, erken tanıda farkındalık sağlamaktır" dedi.



"Memedeki değişimlere dikkat"


En sık karşılaşılan belirtinin ağrılı veya ağrısız ele gelen kitle iken ayrıca meme cilt değişiklikleri (kızarıklık, döküntü, yara, portakal kabuğu görünümü), ciltte çukurlaşma, meme başında akıntı (kanlı veya şeffaf) ve meme başı değişiklikleri (çekilme, asimetri) olabileceğine dikkat çeken Arslan, “Bu belirtilerden biri veya birkaçı var ise doktor muayenesi yaptırmalısınız. Bu belirtiler meme kanseri öncül belirtileri olabilir. Bu yüzden memenizdeki değişimleri önemseyin. Kadın olmak en önemli meme kanseri risk faktörüdür ve 200 kat meme kanserine yakalanma oranımızı artırır. Aileden geçen bozuk genler meme kanseri riskini artırır ve meme kanserinin yüzde 5-10’undan sorumludur. Yaşlandıkça meme kanseri riski artar. Daha önce meme kanseri geçirmiş olmak, yeni meme kanseri gelişme sıklığı 4 kat artırır. On iki yaşından önce regl olmak, 55 yaşından sonra menopoza girmek meme kanseri riskini artırır. Yoğun meme dokusuna sahip olmak yine riskimizi artırır" diye konuştu.



Meme kanserinde tarama


Sunumunda değiştirilebilir risk faktörlerine de değinen Arslan, "Çocuk sahibi olmamak meme kanseri riskini artırır. Alkol ve sigara kullanımı meme kanserini artırır. Doğum kontrol hapı kullanmak meme kanseri riskini azda olsa artırır. Obezite ile meme kanser riskini artırır. Sedanter yaşam meme kanseri riskini artırır (fiziksel aktivite yapmak, riski yaklaşık yüzde 20 azaltır). Sigarayı, alkolü bırakmak, doğurmak ve emzirmek sizlerin elinde. Eğer meme kanserine yakalanmak istemiyorsak yaşam şeklimizi değiştirmeliyiz. Belirli aralıklarla her kadın memelerini kontrol etmelidir, böylece erken aşamada tümör tanısı konularak kolay bir şekilde hastalıktan tamamen kurtulabilirler. Yirmi yaşından itibaren kendi kendine meme muayenesi (KKMM) yapılmasını önermekteyiz. KKMM regl/adet başlangıcından 5-7 günlerde, hormon etkilerin meme dokusu üzerine en az olduğu dönemde yapılmaları uygundur. Adet görmeyen veya menopozdaki kadınlar ise her ayın birinci günü KKMM yapmalıdırlar. Böylece kişi kendi memesini tanıyarak, bir değişiklik olduğunda kolayca fark edebilecektir. Mamografi tarama yöntemi ile meme kanseri 3-4 kat daha erken evrede yakalanabilmektedir ve meme kanserine bağlı gelişebilecek ölüm riski yüzde 20 oranında azalacaktır. 45 yaşından itibaren 55 yaşına kadar yıllık, isteyen 40 yaşından itibaren yıllık ve 55 yaşından sonra da 2 yılda bir mamografi yaptırmalıdır” dedi.


Arslan, tarama yöntemi ile erken tanının yüzde 90 oranında konulabileceğini söyledi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Van Müdür Çandıroğlu: "Van, projelerle eğitimde örnek bir şehir" Van Milli Eğitim Müdürü Bilal Yılmaz Çandıroğlu, Van’da eğitimin güçlü projelerle yürütüldüğünü belirterek, dijitalleşme ve kodlama alanlarında ilave çalışmaların planlandığını söyledi. Müdür Bilal Yılmaz Çandıroğlu, gazetecilerle bir araya gelerek kentte yürütülen eğitim projeleri ve hedeflenen çalışmalar hakkında açıklamalarda bulundu. Van’ın "doğunun incisi" olduğunu belirten Çandıroğlu, böyle bir şehirde görev yapmanın büyük bir sorumluluk ve şükür vesilesi olduğunu söyledi. Van genelinde 274 bin öğrenciye eğitim hizmeti verdiklerini ifade eden Çandıroğlu, Milli Eğitim Bakanlığı’nın yürüttüğü politika ve projelerin sahada güçlü şekilde uygulanmasının öncelikleri arasında yer aldığını vurguladı. Valilik öncülüğünde hayata geçirilen projelerin dikkat çekici olduğunu da dile getiren Çandıroğlu, özellikle Kitap Van Projesi’nin örnek bir uygulama olduğunu belirtti. Okullarda uzun süredir uygulanan okuma saati çalışmalarının bu projeyle daha da güçlendiğini kaydeden Çandıroğlu, öğrencilerin okudukları kitapları sistem üzerinden girerek yeni kitaplara ücretsiz şekilde ulaştığını ifade etti. Kitap Van Projesi’nin kapsamına dikkat çeken Çandıroğlu, "Birçok ülkeyi gezdim. Bu çapta ve bu organizasyon gücünde bir projeyi dünyada görmedim" dedi. Spor Van Projesi ile Destekleme ve Yetiştirme Kursları (DYK) ile öğrencilerin hem akademik hem de fiziksel gelişimlerinin desteklendiğini belirten Çandıroğlu, bu projelerin sahada aktif şekilde yürütüldüğünü söyledi. Günümüz ihtiyaçlarına da değinen Çandıroğlu, dijitalleşme ve kodlama alanlarında ilave çalışmaların planlandığını ifade ederek, sahadan gelen ihtiyaçlar doğrultusunda yeni projelerin hayata geçirileceğini kaydetti. Milli eğitim camiasında projelerin yürütülmesinde Ar-Ge biriminin önemli rol üstlendiğini vurgulayan Çandıroğlu, Türkiye genelinde birçok projeyi ilk uygulayan yöneticilerden biri olduğunu da söyleyerek, "Milli eğitim camiasında beni Ar-Ge’ci müdür olarak bilirler" ifadelerini kullandı.