Türk Devletleri Teşkilatı’na üye ülkeler, kalp ve damar cerrahisi alanında bilgi paylaşımını artırmak ve sağlık hizmetlerinde standardizasyon sağlamak amacıyla "Türk Devletleri Kalp ve Damar Cerrahisi Topluluğu"nu kurdu. Türkiye’nin sağlık birikimi ve TİKA’nın desteğiyle, 2025’te başlayacak eğitim programlarıyla Türk dünyasında dışa bağımlılık azaltılacak.
Türk Devletleri Kalp ve Damar Cerrahisi Topluluğu, Türk Devletleri Teşkilatı’na üye ülkeler arasındaki sağlık iş birliğini güçlendirmek ve kalp damar cerrahisi alanında eğitim programları düzenlemek amacıyla resmen kuruldu.
2009 yılında Türk Devletleri Teşkilatı’nın kurulmasının ardından Azerbaycan’da düzenlenen Kalp ve Damar Cerrahisi Kongresi’nde, bu alanda devam eden eğitim eksiklikleri gündeme geldi. Kongrede, cerrah, hemşire ve perfüzyonistlerin eğitim süreçlerinde yaşanan aksaklıkların, dışa bağımlılık sağladığı dile getirildi. Bu durum üzerine Türk Kalp ve Damar Cerrahisi Derneği, soydaş ülkelerdeki sağlık profesyonellerine destek olmak ve dışa bağımlılığı ortadan kaldırmak amacıyla projeler geliştirmeye başladı.
Türk Kalp ve Damar Cerrahisi Topluluğu’nun doğuşu
Türk Devletleri Kalp ve Damar Cerrahisi Topluluğu, bu eğitim eksikliklerini gidermek amacıyla hayata geçirilmesi planlanan bir girişim olarak ortaya çıktı. Ancak bütçe yetersizlikleri ve bürokratik planlamaların zorlukları nedeniyle, projeyi hayata geçirmek için devlet desteği gerekti. Bu aşamada, Kültür ve Turizm Bakanlığı’na bağlı Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığı’na (TİKA) başvuruldu.
TİKA’nın desteğiyle ilk adımlar atıldı
TİKA’nın katkılarıyla, 18. Türk Kalp ve Damar Cerrahisi Ulusal Kongresi’ne Türk Devletleri’nden 36 hekim ve hemşirenin katılımı sağlandı. Kongrede, katılımcıların ülkelerinde kalp ve damar cerrahisi kliniği kurmaları için gerekli olan cerrahi eğitim ve hasta bakım süreçlerindeki eksiklikler tespit edildi. Bu analizlerin ardından, proje kapsamında bir yol haritası oluşturularak gelecekte düzenlenecek eğitimlerin temelleri atıldı ve 2025 yılı eğitim programları planlandı
2025 yılında eğitim programları başlıyor
Türk Devletleri Kalp ve Damar Cerrahisi Topluluğu bünyesinde 2025 yılı içerisinde Ocak-Haziran ve Temmuz-Aralık aylarında 2 dönem olarak planlanmak üzere Türk Devletleri’nden hekim, hemşire ve perfüzyonistlerin İstanbul Dr. Siyami Ersek Kalp ve Damar Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi ile Ankara Bilkent Şehir Hastanesi moderatörlüğünde 7-14 günlük eğitim programları planlandı. Plan kapsamında; Türk Devletleri’nden katılımcılar, cerrahi ve cerrahi sonrası hasta bakımında eğitim alacak. Türk Devletleri Kalp ve Damar Cerrahisi Topluluğu, Türk Devletleri’nde kendi cerrahi ekiplerini yetiştirebilecek bir sistem kurmayı hedefliyor. Eğitim programları sonrasında katılımcılara yerinde destek ve denetimler sağlanacak. Bu girişimin, sağlık alanında bilgi paylaşımı ve standardizasyonu arttırması bekleniyor.
Bakü’de doğan fikir
Topluluğun koordinatörü Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Serap Aykut Aka, 2009 yılında Bakü’de düzenlenen kalp damar cerrahi kongresinde, kalp damar cerrahisi eğitimi almak isteyen genç öğrencilerin ve asistanların ihtiyaçlarını dinlediklerini ve izlenimleri doğrultusunda Türk Devletleri Kalp ve Damar Cerrahisi Topluluğu kurma fikrinin oluştuğunu ifade etti. Aka, kongre sırasında katılımcıların büyük oranda Almanya, İsrail gibi yabancı ülkelerde eğitim aldığını fark ettiklerini ve kendi ülkelerindeki ameliyatların da bu ülkelerden gelen doktorlar tarafından gerçekleştirildiğini belirterek, şöyle devam etti:
İş birliği fikri gerçeğe dönüşüyor
“Bizim dinimiz, dilimiz, ırkımız bir. Aynı dili konuşuyoruz, ananelerimiz bir. Niye bu arkadaşlar bizde eğitim almasın? Çünkü Türkiye sağlık alanında Atatürk’ün sayesinde senelerdir en ön sırada, bir Cumhuriyet ülkesi olarak dünyaya ve insanlığa hizmetler veriyoruz. O zaman böyle bir fikir uyandı. Fakat bunu gerçekleştiremedik. 2023 yılı Mayıs ayında tekrar görüşmeler yapıldı. Ve neticede şimdi Azerbaycan, Kazakistan, Kırgızistan, Özbekistan, Türkmenistan, Macaristan ve Kuzey Kıbrıs’ın içerisinde olduğu bütün ülkeleri kaplayan bir Türk Kalp Damar Cerrahisi Topluluğu kurduk”
Eğitim programları ve destek
Topluluğun tüzüğünün ve eğitim programının hazır olduğunu kaydeden Prof. Dr. Serap Aykut Aka, “Perfüzyonist, yoğun bakım hemşiresi, anestezist ne ihtiyaçları varsa karşılıklı konuşarak, Ankara’da Ankara Bilkent Şehir Hastanesi’nde, İstanbul’da ise Dr. Siyami Ersek Hastanesi’nde eğitim vermek üzere bir eğitim programı hazırladık. Hem bakanlığımız hem de arkamızda büyük bir destek olan, hem maddi hem birçok kolaylık sağlayacak olan TİKA’nın desteğiyle inşallah bu işi başaracağız. Böylece bu topluluk karşılıklı güçlenerek büyüyecek. Buradaki amacımız, karşılıklı bilgi alışverişi yapacağız” dedi.
“Hayallerimiz gerçek oldu”
Türkiye’de eğitim alan Azerbaycanlı kalp damar cerrahı Prof. Dr. Kamran Musayev, Türk Devletleri Kalp ve Damar Cerrahisi Topluluğu’nun kuruluşunu yıllardır beklenen bir hayalin gerçeğe dönüşmesi olarak nitelendirdi. Türkiye’de aldığı eğitimden sonra Azerbaycan’da görev yapan Musayev, Türk Cumhuriyetleri arasında bu tür bir işbirliği için uzun süredir hayal kurduklarını ve bunun gerçekleşmesinden büyük mutluluk duyduğunu ifade etti. Musayev, şöyle devam etti: “Allah’a çok şükürler olsun ki, bugün artık bu hayalimiz gerçekleşiyor. Türk Devletleri Teşkilatı’na üye olan Türkiye, Azerbaycan, Özbekistan, Kazakistan ve gözlemci üyeler olan Türkmenistan, Macaristan ve Kuzey Kıbrıs’tan da üyelerin katılımıyla biz Türk Devletleri Kalp ve Damar Cerrahisi Topluluğu’nu kurmuş bulunuyoruz.”
“Türkiye’nin sağlık alanındaki birikimi örnek alınıyor”
Prof. Dr. Musayev, Türkiye’nin sağlık alanında kazandığı deneyim ve altyapının diğer Türk Cumhuriyetleri için çok değerli olduğunu vurgulayarak, Türkiye’nin bu birikiminden faydalanmanın Türk dünyasının tıbbi hizmetlerini geliştireceğini belirtti. Sadece kalp ve damar cerrahisi alanında değil, tüm sağlık alanında Türk dünyasının kendini dünya çapında kabul ettirmiş bir sistem oluşturmasını hedeflediklerini söyleyen Prof. Dr. Musayev, bu iş birliğinin geleceğe yönelik umutları artırdığını ifade etti.
