KÜLTÜR SANAT - 26 Eylül 2025 Cuma 09:11

Kruvaziyer turizmde parlayan yıldız: Amasra

A
A
A
Kruvaziyer turizmde parlayan yıldız: Amasra

Rus turistlerin akın akın geldiği Çeşmi Cihan Amasra (dünyanın göz bebeği), ilk 8 aylık verilerde kruvaziyer turizmin Karadeniz’deki en beğenilen lokasyonu olurken, Türkiye genelinde ise en çok beğenilen 7. yer oldu.



Fatih Sultan Mehmet Sultan Han’ın Trabzon seferi esnasında gördüğü ve Çeşmi Cihan (dünyanın göz bebeği) olarak nitelendirdiği Bartın’ın Amasra ilçesi, muhteşem doğası, denizi, tarihi ve kültürü ile yerli ve yabancı turistlerin gözdesi oluyor. Rusya’dan Amasra’ya 2022 yılında başlayan kruvaziyer turizmi ile bölgeyi görme fırsatı bulan Rus turistler akın akın bölgeye geliyor.


Bazı aylarde her hafta bazı dönemlerde ise ayda 2 kez bölgeye gelen turistler, ilçeyi kruvaziyer turizminde 7. sıraya kadar yükseltti.


Rusya-Ukrayna savaşına rağmen seferler sürüyor


Rusya’dan Türkiye’ye turist taşıyan,193 metre uzunluk ve 30 metre genişliğe sahip 11 katlı Astoria Grande gemisi Rusya-Ukrayna arasında devam eden savaşa rağmen Karadeniz’de turistik turlarına devam ediyor.


Amasra 9 ayda 33 bini aşkın turist ağırladı


Ağustos 2022 tarihinden itibaren turist taşıyan gemi, 83. kez Amasra Limanı’na yanaştı. 2025 yılı içerisinde bölgeye 24. seferini gerçekleştiren gemi ile son seferde 904 yolcu, 438 mürettebat üzere 1342 kişi geldi. Amasra ilçesi bu yılın 9 ayında kruvaziyer turizm ile gelen 22 bin 60 yolcu, 10 bin 663 mürettebat olmak üzere toplamda 33 bin 493 yabancı turisti ağırladı.


37 ayda gelen sayısı 106 bini geçti


2022 yılından itibaren 37 aylık zamanda gerçekleşen 83. seferde ise Amasra, 70 bin 132 yolcu, 36 bin 114 mürettebat olmak üzere


106 bin 246 kişiyi misafir etti.


3 yılda nüfusun 17 katı turist ağırladı


İlçe merkezinde 6 bin 24 kişinin yaşadığı Amasra ilçesi, geminin her seferinde nüfusınun 5’te birini aşan bir sayıda yabancı turisti ağırlarken, 2025 yılınının ilk 9 ayında ilçenin misafir ettiği turist sayısı nüfusunun 5 katını, 37 ayda kruvaziyer turizm ile bölgeye gelen toplam sayı ise nüfusun 17 katını geçti.


Bu yıl gerçekleşmesi planlanan 7 seferde ise yaklaşık 8 bin misafirin daha ağırlanması planlanıyor. Yıl sonunda ise 40 ay içerisinde bölgeye gelen turis sayısının, ilçe merkezindeki nüfusa oranı ise 20 kat olması bekleniyor.


Karadeniz’de 1., Türkiye’de 7. sırada


Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı’nın kruvaziyer turizmindeki Ağustos ayı verilerine göre, ilk 8 ayda 20 bin 81 yolcu sayısı ile Amasra Limanı, Karadenizde en çok ziyaret edilen yerler sıralamasında birinci olurken, Türkiye genelindeki sıralamada ise 7. oldu.


Listeye 13. sıradan girdi, 3 yılda 6 sıra yükseldi


Türkiye genelinde kruvaziyer turizmle gelen yolcuları ağırlayan limanların yer aldığı ve yolcu sayısı sıralamalarının dikkate alındığı listeye 13. sıradan giren Amasra, her geçen gün artan yolcu sayısı ile listelerde üst sıralara tırmanmaya başladı. Listelerde geçen yıl Karadeniz’deki limanlar arasında birinciliği elde eden Amasra, Türkiye genelinde ise 9. sıraya yükseldi.


Amasra’nın gerisinde kalan büyükşehirler


Yükselişini bu yılda devam eden Amasra, Karadeniz’deki en çok beğenilen şehir özelliğini koruyarak, en fazla yolcunun ziyaret ettiği kent oldu. Kruvaziyer turizminde en çok yolcu ağırlayan Karadeniz limanlar sıralamasında birinci olan Amasra ilçesi, 20 bini aşkın yolcu sayısı ile Samsun ve Trabzon büyükşehirleri ile Sinop şehrini geride bıraktı.


Önemli turizm merkezleri ile yarışıyor


Amasra ilçesi bu yılki Türkiye sıralamasında ise Antalya, Alanya, Çanakkale gibi turizm şehirleri ile Kaş, Bozcaada, Dikili, Göcek, Fethiye gibi turizm merkezlerini geçti. Amasra ilçesi, listede hemen üst sırasında yer alan ve Türkiye’nin en önemli turizm lokasyonlarından olan Çeşme ve Marmaris ile yarışıyor.


Listenin ilk sırasında ise, 679 bin 246 yolcu ile Kuşadası, ikinci sırada 410 bin 577 yolcu ile İstanbul, üçüncü sırada 95 bin 122 yolcu ile bodrum, 54 bin 16 yolcu ile İzmir yer alıyor.


İkinci gemi için çalışma yürütülüyor


Astoria Grande gemisinin Karadeniz’deki en uğrak noktasının Amasra olduğunu belirten Amasra Belediye Başkanı Recai Çakır, ikinci bir geminin de Amasra seferlerine başlaması için çalışma yürüttüklerini kaydetti. Çakır, "Karadeniz’de birinci sıradayız. Türkiye genilinde ise aralarında büyükşehirlerin de yer aldığı limanlar arasında ise 7. sıradaki yerimizi koruyoruz. Yeni gemilerin de Amasra lokasyonlu seferlere başlaması için çabalarımız sürüyor. İlçe esnafımız,da vatandaşlarımız da bu turlardan olsukça memnun" diye konuştu.


(SD-

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Iğdır Göreve giderken gözünü kaybeden korucu: "Gaziliğim verilmedi, kapılar yüzüme kapandı" Göreve giderken geçirdiği kaza sonucu sağ gözünü büyük oranda kaybeden geçici köy korucusu Davut Kısak,(34) aradan geçen yıllara rağmen gazilik hakkını alamadığını, görevden çıkarıldığını ve yalnız bırakıldığını söyledi. Olay, 6 Mart 2020 tarihinde meydana geldi. Kısak, motosikletle görev yerine giderken çantası ve silahını bağladığı çengelli lastiğin koparak gözüne isabet etmesi sonucu ağır yaralandı. Arkadaşları tarafından hastaneye kaldırılan Kısak, Kars’tan Erzurum’a sevk edildi. Pandemi nedeniyle ameliyatları ertelenen Kısak, geçirdiği operasyonlara rağmen sağ gözünün yalnızca yüzde 20’sini kurtarabildi. Tedavi sürecinin ardından görev yerine dönen Kısak, gözünün yüzde 80 kaybı raporu gerekçe gösterilerek görevden alındığını belirtti. Görevden çıkarılırken son maaşının da geri alındığını söyleyen Kısak, maddi ve manevi olarak zor durumda kaldığını ifade etti. Yaşadıklarını anlatan Kısak, "Ben evimden görev için çıktım. Göreve giderken bu kaza başıma geldi. Canımı ortaya koyarak bu işi yapıyordum. Ama kaza sonrası sahipsiz kaldım. Temizlik işi bile yaparım dedim, dinlemediler. Kapılar yüzüme kapandı. Ben sadece hakkım olan gaziliği istiyorum" dedi. Hakkını aramak için yargı yoluna başvurduğunu belirten Kısak, açılan davalardan birinin sürdüğünü, birinde ise 70 bin lira tazminata hükmedildiğini, ancak bunu kabul etmediklerini söyledi. Kısak, "Ben para değil, emekliliğimi ve gaziliğimi istiyorum" diye konuştu. Yaptığı başvurulardan da sonuç alamadığını öne süren Kısak, zaman aşımı gerekçesiyle taleplerinin reddedildiğini söyledi. Kısak, "İşte nereye başvurduysam kapılar yüzüme kapandı. ’Senin durumun zaman aşımına uğramış. Biz artık bir şey yapamayız. Mahkemeye ver’ dediler" diye konuştu. Kısak’ın eşi Ayşe Kısak ise yaşadıkları mağduriyeti dile getirerek, "Çocuklarımız okuyor. İhtiyaçlarını karşılayamıyoruz. Eşimin hakkını versinler, bize yardımcı olsunlar" dedi.
Ankara Özer’den Bahçeli’ye ziyaret: "Kutuplaşmayı geride bırakıp kucaklaşma zamanı" Görevden alınan Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer, Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli’yi ziyaret ettiğini belirterek, görüşmede barış süreci, toplumsal uzlaşı ve yargıya güven başlıklarının ele alındığını kaydetti. Özer, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, ziyarette Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel’in selamlarını Bahçeli’ye ilettiğini ifade etti. Görüşmede, Türkiye’nin uzun yıllardır ön yargılar, ezberler ve korkularla şekillenen sorun alanlarının samimi, kararlı ve özverili bir yaklaşımla aşılabileceğini dile getiren Özer, şu ifadeleri kullandı: "Barış sürecine doğrudan ve dolaylı katkı sağlayacak hususlar ve çelişkiler üzerine derin bir sohbetimiz oldu. Toplumsal barışın kalıcı hale gelmesi için kimsenin dışlanmaması ve özellikle bu süreçte CHP’ye yapılan kuşatmanın son bulmasının önemine değindim. Yargıya olan güvenin artırılmasının işin miheng noktası olduğu, bunun barış sürecinin güven bulması için gerekli olduğu, güven artırıcı adımlara ihtiyaç olduğuna değindim. Yargılamaların cezalandırmaya dönüşmemesi gerektiği, tutuksuz yargılama ile bir yumuşamaya ihtiyaç olduğunu, kayyım rejimine son verilmesi, AYM ve AİHM kararlarının uygulanmasının sürece olacak katkısını vurguladım. Zira günümüzde yargıya olan güvenin azalması ülkemiz demokrasisine ve barış sürecine zarar verdiği aşikardır. Şimdi kutuplaşmayı geride bırakıp kucaklaşma zamanıdır. Bunu mutlaka başarmalı ve yakaladığımız bu fırsat hiçbir şartta heba edilmemelidir. Zira bu fırsat sadece Türkiye’nin iç barışı için değil aynı zamanda bölge barışı içinde büyük bir öneme sahiptir. Türkiye bu sorunu demokrasi içinde çözmeli, eşit temelde barış içinde bir arada yaşamayı perçinlemelidir." Özer, nazik ev sahipliği dolayısıyla MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’ye teşekkür ederek görüşmeye ilişkin paylaşımında, Bahçeli’ye "Köklere Yolculuk" ve "İnsanlık Nereye Gidiyor" adlı kitaplarını hediye ettiği fotoğraflara yer verdi.
Antalya Antalya’da cinayet davasında ağırlaştırılmış müebbet talebi Antalya’da 45 yaşındaki Nida Nazlıer’in banyoda boğazından ve yüzünden bıçaklanarak öldürülmesine ilişkin hazırlanan iddianamede, tutuklu sanık hakkında "canavarca hisle kasten öldürme" ve "konutta silahla yağma" suçlarından ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası talep edildi. Muratpaşa ilçesi Zerdalilik Mahallesi Cebesoy Caddesi üzerinde bulunan dört katlı apartmanın birinci katında 31 Temmuz 2025 akşamı meydana gelen olayda, 45 yaşındaki Nida Nazlıer yatak odasında defalarca bıçaklanarak öldürülmüş halde bulundu. Cinayetin ardından bölgedeki çok sayıda güvenlik kamerasını inceleyen Antalya Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğü Cinayet Büro Amirliği ekipleri, olay saatinde apartmandan çıkan bir kişiyi tespit etti. Yapılan çalışma sonucunda yabancı uyruklu olduğu belirlenen, üzerinden kimlik çıkmayan şahıs başı ve eli kanlı halde bir berber dükkanına girdi, ardından kaçmaya çalıştığı sırada yakalandı. Kimliği belirlenemeyen şahsın parmak izi alınarak Aref Elhussein (28) olduğu tespit edildi. Emniyette ifadesi alınan Aref Elhussein’in, Nida Nazlıer’le ücret karşılığı ilişkiye girdiklerini, ilişki sırasında taraflar arasında anlaşmazlık çıktığını ve Nazlıer’in kendisini aynaya ittiğini iddia ettiği öğrenildi. Aref Elhussein’in, camın kırılmasıyla yaşanan boğuşma sırasında ölümün meydana geldiğini öne sürdüğü öğrenildi. Cinayetin ardından, 31 Temmuz 2025 tarihinde evinde banyoda boğazı ve yüzünden bıçaklanarak öldürülmüş halde bulunan 45 yaşındaki Nida Nazlıer’in ölümüne ilişkin yürütülen soruşturma tamamlandı. Antalya Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianame, Antalya Ağır Ceza Mahkemesi’ne sunuldu. İddianamede, tutuklu sanık Aref Elhussein’in "canavarca hisle kasten öldürme" ve "konutta silahla yağma" suçlarından cezalandırılması talep edildi. Otopsi raporunda çok sayıda kesici alet yarası Maktule yapılan ölü muayene ve otopsi işlemlerinde, çene altından boyun bölgesine uzanan, damar yaralanmalarını içeren kesik vasıflı yaralar tespit edildi. Boyun, yüz, göğüs, sırt, kulak, el ve ayak bölgelerinde farklı boyutlarda çok sayıda kesici alet yarası bulunduğu, sırt bölgesinde 9,5 ila 12 santimetre arasında değişen 14 ayrı kesik olduğu kaydedildi. Otopsi bulgularında, boyun bölgesinde hayati damarları etkileyen kesici alet yaralanmaları ve yoğun kan kaybına işaret eden bulgulara yer verildi. Evde kan izleri, kırık cam parçaları bulundu Olay yeri inceleme ekiplerince yapılan çalışmalarda, apartman girişi ile maktulün evine çıkan merdivenlerde kan izlerine rastlandığı, daire kapısında herhangi bir zorlama izinin bulunmadığı ifade edildi. Maktulün cansız bedeninin yatak odasında bulunduğu, odanın farklı noktalarında kan lekeleri olduğu, gardırop üzerinde kırılmış cam parçaları bulunduğu, yatak yanında ayak izi tespit edildiği belirtildi. Komodin üzerinde ise içerisinde meni bulunan kullanılmış bir prezervatif kabının bulunduğu iddianameye yansıdı. Kamera kayıtları sanığın kaçışını ortaya koydu İddianamede yer alan güvenlik kamerası incelemelerine göre, olay sonrası başını giysiyle kapatan bir kişinin elinde poşetle binadan ayrıldığı, bir süre apartman kapısı önünde beklediği, ardından taksiye binerek Kepez ilçesi Ömer Buyrukçu Caddesi’ne gittiği belirlendi. Ziynet eşyaları başka bir adreste ele geçirildi Kolluk kuvvetlerinin çalışmaları sırasında, A.L. isimli kişinin, şüphelinin kendisine bir çanta bıraktığını beyan ettiği aktarıldı. Çanta içerisinde bulunan ziynet eşyalarının maktule ait olduğunun, maktulün yakınları tarafından teşhis edildiği belirtildi. Çanta içinde ayrıca şüpheliye ait pasaport, kimlik, cep telefonu ve çeşitli ziynet eşyalarının bulunduğu kaydedildi. Savunmadaki cinsel saldırı iddiası raporlarla örtüşmedi Aref Elhussein’in savunmasında, maktulle Telegram üzerinden tanıştığını, 100 Dolar karşılığı cinsel ilişki için eve gittiğini, olay sırasında zorla cinsel saldırıya uğradığını öne sürdüğü aktarıldı. Ancak Antalya 2. Sulh Ceza Hakimliği kararı doğrultusunda yapılan iç beden muayenesinde, cinsel saldırı iddiasını doğrulayacak herhangi bir bulguya rastlanmadığı, anal muayenede travmatik iz tespit edilmediği belirtildi. İddianamede, şüphelinin bu yöndeki beyanlarının suçtan kurtulmaya yönelik olduğu kanaatine varıldığı ifade edildi. Olay Yeri İnceleme Şube Müdürlüğü Kimlik Tespit Büro Amirliği tarafından hazırlanan raporda, olay yerinde tespit edilen ayak izinin şüphelinin sağ ayağıyla uyumlu olduğuna işaret edildi. "Canavarca hisle" işlendiği değerlendirmesi Tüm soruşturma evrakı birlikte değerlendirildiğinde, iddianamede şüphelinin maktulü yağma amacıyla darp etmeye başladığı, saldırının oda içerisinde kırılan cam parçalarıyla da maktulü baş ve boyun başta olmak üzere vücudunun muhtelif yerlerinden çok sayıda kesici alet darbesiyle gerçekleştirildiği, yaraların sayısı ve niteliği dikkate alındığında eylemin "canavarca hisle" işlendiği kanaatine varıldığı kaydedildi. Ayrıca, sanığın; maktulün ölmesinin ardından da üzerinde bulunan ziynet eşyalarını ve cep telefonunu alarak olay yerinden ayrılması nedeniyle konutta silahla yağma suçlarını işlediği kaydedildi. Cumhuriyet savcısı, sanık Aref Elhussein’in "canavarca hisle kasten öldürme" ve "konutta silahla yağma" suçlarından cezalandırılmasını talep etti. İddianamede ayrıca, sanığın gözaltı ve tutuklulukta geçirdiği sürenin cezadan mahsup edilmesi, bazı delillerin dosyada saklanması, bazı eşyaların ise sahiplerine iade edilmesi istendi. Hazırlanan iddianame, Antalya Ağır Ceza Mahkemesi tarafından değerlendirilecek.