GENEL - 22 Eylül 2017 Cuma 12:32

Çipli kimlik kartında büyük hata

A
A
A
Çipli kimlik kartında büyük hata

Diyarbakır’da bir iş kadınının, başvuru yapmamasına rağmen adına çipli kimlik kartı düzenlendi.

Diyarbakır’da bir iş kadınının, başvuru yapmamasına rağmen adına çipli kimlik kartı düzenlendi. Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Müdürlüğünden aranan kadın, kendisine verilen çipli kimlik kartını görünce şok geçirdi. Yeni kimlik kartındaki fotoğrafın bir erkeğe ait olduğunu, imzanın ve parmak izi bilgilerinin de kendisine ait olmadığını gören kadın, kimliği almadan müdürlükten çıkıp iptal işlemi başlattı.


Diyarbakırlı 53 yaşındaki Nezahat Barutçuoğlu, geçtiğimiz gün İl Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Müdürlüğünden aranarak adına düzenlenen kimliği teslim alması için müdürlüğe davet edildi. Telefondaki kişiye başvuru yapmadığını belirten Barutçuoğlu, kimliğin kendi adına düzenlendiğine dair ısrar edilmesi nedeniyle dün İl Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Müdürlüğüne gitti. Sabah saatlerinde gittiği müdürlükten zarfı alan Barutçuoğlu, zarftan çıkan yeni çipli kartı görünce şok geçirdi. TC numarası ve nüfus bilgileri doğru olan çipli kartta iş kadınının fotoğrafı yerine bir erkeğin fotoğrafı, başka bir imza ve parmak izi kullanıldığını gören Barutçuoğlu, kartın kendisine ait olmadığını yetkililere bildirdi. Bir süre müdürlükte sorunun çözülmesini bekleyen Barutçuoğlu, kimlik kartının yanlış basıldığını öğrenince kartı almadan müdürlükten çıkıp avukatının yolunu tuttu. Barutçuoğlu, yaşanan bu olayın ardından fotoğraf, imza ve parmak izinin kendisine ait olmadığı kimlik kartının başkalarının eline geçmemesi için suç duyurusunda bulunmaya karar verdi.



"Kadın kimliğine erkek fotoğraf yerleştirilmiş"


Yaşadığı olayla ilgili İHA muhabirine açıklamalarda bulunan Barutçuoğlu, şimdiye kadar yeni çipli nüfus cüzdanı başvurusunda bulunmadığını söyledi. Geçtiğimiz gün ablasının kendisini aradığını ve Nüfus Müdürlüğünün kendisiyle iletişime geçmesi gerektiğini söylediğini aktaran Barutçuoğlu, “Ablamdan kendisini arayan kişinin numarasını alıp ben iletişime geçtim. Müdürlük çalışanı, sizin bir zarfınız var burada bize uğramanız gerekiyor dedi. Ben de dün gittim, zarfı alıp açtığımda Nezahat Barutçuoğlu adına bir yeni nüfus cüzdanı düzenlendiğini görünce, fotoğraftaki kişinin ben olmadığımı, imza ve parmak izi bilgilerinin de bana ait olmadığını söyledim. Orada yetkili arkadaşa, başvuru yapmadım, bu cüzdan bana ait değil, nasıl böyle bir şey oldu dedim. Kendisi de bana böyle hatalar olabiliyor dediler. Ben bir iş kadınıyım, başkasının eline geçerse büyük sıkıntılar yaşarım dedim. Başka bir bayan arkadaş geldi ve bu nüfus cüzdanı size ait değil mi dedi. Ben de kendisine başvuruda bile bulunmadım, imza bana ait değil, parmak izi bana ait değil, fotoğraf bana ait değil fakat diğer bütün bilgiler benim bilgilerim. Orada kimlik kartının fotoğrafını çektim. Almamam gerektiğini söyledi avukatım bana. Yetkili olan arkadaşlar, bu kartın iptalini gerçekleştireceklerini söyledi. Bütün bilgiler bana ait, TC kimlik numarası dahil, ama fotoğraf, parmak izi ve imza bana ait değil, fotoğraftaki kişi erkek” dedi.


Kendisinin bu belgeyi bir suç duyurusu olarak bildireceğini kaydeden Barutçuoğlu, “Çünkü ilerde önüme bir engel olarak çıkmaması lazım, ben bir iş kadınıyım, önümde bir sürü sıkıntılar olabilir. Yüksek güvenirliği buysa, güvensizlik nasıl bir şey onu anlayamadım. Parmak izim, fotoğraflarım, imzam vergi kurumlarında, emniyette mevcut. Ticaret ile uğraşan bir kadının başına bunun gelmesi büyük bir yanlışlıktır” diye konuştu.


Diyarbakır Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Müdürlüğü yetkilileri, konunun araştırıldığını söyledi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Gümüşhane Gümüşhane’de sokak oyunları salonlara taşındı Gümüşhane’de çocuklar unutulmaya yüz tutmuş geleneksel sokak oyunlarını salonlarda öğrenerek lisanslı sporcu oluyor. Gümüşhane’de İl Milli Eğitim Müdürlüğü ve İl Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü tarafından ‘Gelenekten Geleceğe Çocuk Oyunlarıyla Büyüyorum’ projesi kapsamında yaklaşık bin 500 öğrenci yakan top, seksek, mendil kapmaca gibi unutulmaya yüz tutmuş geleneksel sokak oyunlarını oynayarak hem eğleniyor, hem de lisanslı sporcular oluyor. Eğlenceli anlara sahne olan mücadelelerde minik öğrenciler arkadaşlarına oyunlarla ilgili taktikler de verirken spor yapmanın yanında sokak oyunlarının da unutulmamasını sağlıyorlar. Bekir Taş: “Oyun oynamak çocukların zekalarını geliştiriyor” Sokak oyunlarıyla ilgili Gümüşhane’nin merkez ve ilçelerinde müsabakalar düzenlediklerini ve bu müsabakalarda derece elde eden öğrencilerin il finalinde yarışacağını söyleyen Gazipaşa Ortaokulu Beden Eğitimi Öğretmeni Bekir Taş, “2011 yılında Çocuk Oyunları Federasyonu Kulüpleri Derneği olarak kurmuş olduğumuz dernekle unutulmuş olan sokak oyunlarımızı güncel kurallı hale getirerek çocuklarımıza spor salonlarında müsabakalar yaptırmak istedik. Bunun sonucunda da Türkiye’nin bütün illerinde şu anda Çocuk Oyunları Ligi olarak müsabakalar düzenlemekteyiz. Gümüşhane’de de ‘Gelenekten Geleceğe Çocuk Oyunlarıyla Büyüyorum” kapsamında Milli Eğitim Müdürlüğü ve Gençlik Spor İl Müdürlüğü birlikteliğiyle de bu sene liglerimizi başlatmış olduk. Yeni nesil maalesef tablet, bilgisayar, televizyon gibi teknolojik aletlerden dolayı bu tür oyunları unutmuştular. Biz bu oyunları ilk olarak öğretmenlerimize eğitim vererek onlara öğrettik daha sonra da öğretmenlerimiz okullarında müsabakalar yaptırıp okul takımları kurarak müsabakalar haline getirerek salonlara taşıdık. Biz zeka gelişiminin ders ve ödev yapmaktan geçtiğini düşünüyoruz bu önyargının yıkılması gerekiyor. Biz çocukların oyun oynayarak zekalarının gelişmesi konusunda adım atmamız gerekiyor. Oyun oynayan çocuk çevresel faktörleri de değerlendirerek hem algılarını geliştiriyor hem de zekâlarını geliştiriyor” ifadelerini kullandı. “Çocukların sokakta oynaması daha iyi” Oynadıkları oyunlarda çok eğlendiklerini söyleyen 10 yaşındaki Ravzanur Bayrak, “Ben çocukların telefon ve tabletle oynamalarını doğru bulmuyorum, sokakta oynamak daha güzel. Okulda artık aralarında seksek oynuyoruz, yakan top oynuyoruz, mendil kapmaca oynuyoruz. Bence çocukların sokakta oynaması daha iyi” dedi. 10 yaşındaki Eyüp Efe Özdemir de, “Burada bugün kaleli yakan top oynadık. Biz iyi oynadık ama karşı takım iyi oynadı ve yenildik, tebrik ederim. Bence burada geçirdiğimiz zaman daha önemli, telefon ve tablet karşısında geçen zaman faydalı değil. Bu tür oyunları oynayarak kendimize bir gelişim sağlıyoruz hem de daha çok eğlenmiş oluyoruz” diye konuştu.
Eskişehir 8 bin öğrenci çevre konusunda bilinçlendi Tepebaşı Belediyesi tarafından çocukların çevre konusunda bilinçlenmesine katkı sağlamak amacıyla 2023-2024 eğitim öğretim yılı boyunca düzenlenen eğitimlerle 8 bin 310 öğrenciye ulaşıldı. Tepebaşı Belediyesi, çevre konusunda hayata geçirdiği çalışmalar ile dünya çapında başarılar elde ederken, çocukların da çevreye karşı duyarlılık kazanması adına eğitici faaliyetlerini sürdürüyor. Tepebaşı Belediyesi Çevre Koruma ve Kontrol Müdürlüğü tarafından kentte öğrenim gören öğrencilere verilen eğitimler 2023-2024 yılında da devam ediyor. Alanında uzman ekiplerce ilkokul, ortaokul ve lise düzeyindeki öğrencilere çevre, çevre koruma, çevre duyarlılığı, dünyada ve ülkemizde çevre kirliliği sorunları, ekoloji, atık çeşitleri ve sorunları, geri dönüşüm, sıfır atık, bilinçli tüketim kuralları ve dünyada ‘atıksız yaşam’ uygulama örnekleri gibi konular hakkında bilgiler verildi. Önemli başarı 2023-2024 eğitim öğretim yılında öğrencilere yönelik okullarda Çevre Okuryazarlığı & Atıksız Yaşam eğitimlerinin yanında Yeryüzü Ekoloji Okulu Doğa ve Orman Uygulamaları ile Ortak Yaşam Arkadaşlarımız, Kağıt Geri Dönüşüm Atölyesi ve Geri Dönüşüm Tesis gezisi de gerçekleştirilerek geri dönüşüm hakkında bilgiler verildi. Verilen eğitim ve tesis gezisiyle 175 okuldan 8 bin 310 öğrenciye ulaşıldı. Eğitimler kapsamında; Eğitimler için randevu ve bilgi almak isteyenler 0 (222) 211 40 00/3085-3087 numaralı telefondan Tepebaşı Belediyesi Çevre Koruma ve Kontrol Müdürlüğü’ne ulaşabiliyor.
Osmaniye Ödül almak isteyen öğrenciler, okula poşet poşet çöp taşıyor Osmaniye’de ortaokul öğrencilerinin hayata geçirdikleri “Ben çöp değil, geri dönüşebilir atığım” projesi çerçevesinde ödül almak isteyen öğrenciler, evdeki çöplerini okula getirip, geri dönüşüme katkı sağlayarak “Sıfır Atık” projesine destek oluyorlar. Osmaniye 75. Yıl Ortaokulu öğrencilerinin hazırladığı proje ile evde bulunan geri dönüşüm atıklarını okula getiren öğrenciler, proje ekibi tarafından programlanan manav terazisinden okul numaralarına göre etiketlerini alarak atıkları teslim ediyorlar. Öğrenciler biriktirdikleri etiketlerle hedeflenen miktarlara ulaştığında TÜBİTAK yayını dergiler, akıl zeka oyunları, tablet bilgisayar ve bisiklet gibi çeşitli hediyeler kazanıyor. Adana’da düzenlenen TÜBİTAK 2204-B Ortaokul öğrencileri araştırma projeleri yarışmasında bin 219 proje arasından “Ben Çöp Değil, Geri Dönüşebilir Atığım” isimli proje bölge birincisi olan öğrenciler 26-30 Mayıs tarihleri arası Ankara’da düzenlenecek olan Türkiye Finallerinde Osmaniye’yi temsil edecek. Proje hakkında bilgi veren 5.sınıf öğrencisi Eyüp Eymen Kırıcı, "Biz okulumuzdaki geri dönüşüm kutularına çok geri dönüşüm atıkları atılmadığı için biz bir proje yaptık. Bu projenin ismi ’Ben Çöp Değil Geri Dönüşebilir Atığım.’ Bu projede okullarımıza geri dönüşüm kutuları aldık. Sonra manavlarda olan tartılardan bir tane aldık. Burada gördüğünüz gibi bu terazinin veri tabanına öğrencinin numarasını ve ismini yazdık. Öğrenciler bir miktar atık toplayıp bize getiriyorlar. Burada görevli arkadaşlarımız kiloları, geri dönüşüm atıklarını teraziye koyuyor, terazide tartıyoruz. Mesela bir öğrenci 5 kilogram atık getirmiş. Biz bir etiket çıkartıyoruz öğrencinin numarasına göre o etikette öğrencinin ismi, kaç kilo getirdiği yazıyor" dedi. Proje çerçevesinde 45 günlük sürede 20 ton civarı atık malzeme toplamayı başardıklarını söyleyen 5. sınıf öğrencisi Tunahan Toklu, "Etiketleri biriktiriyorlar 30, 50, 70 kilogram getirene TÜBİTAK kitapları, 500 kilogram getirenlere tablet, bin kilogram getirenlere bisiklet veriyoruz. Toplam 20 ton kadar geri dönüştürebilen atık topladık. Bunları geri dönüşüm firmasına verdik, elde ettiğimiz parayla okul aile birliğini bağışladık ve okulumuzun ihtiyaçlarını karşıladık" diye konuştu. Geri dönüşüme katkının eğitimin merkezi olan okullardan başlayacağına farkında olduklarını söyleyen proje danışmanı Bilişim Teknolojileri Öğretmeni Sedat Gündoğan, “Okulumuzda TÜBİTAK 2204 Ortaokul Öğrencileri Araştırma Projeleri yarışmasına hazırlık kapsamında bir geri dönüşüm projesi hazırladık. Ben Çöp Değil Geri Dönüşebilir Atığım ismini verdiğimiz proje kapsamında çocuklarımızı geri dönüşüm konusunda bilinçlendirme çalışmaları yaptık. Akabinde çocuklarımızın evlerden atıklar getirmeleri konusunda bir organizasyona giriştik. Çocuklar günlük olarak evde biriktirmiş oldukları geri dönüşüm atıklarını sabah okula getirerek programladığımız tartıyla tarttırıp bir etiket karşılığında teslim ettiler. Geri dönüşüm atıklarımızı belirli periyodlarda geri dönüşüm firmasına teslim ederek geri dönüşüme katkı sağlamaya çalıştık. Projemiz kapsamında aslında evlerde birçok atığımızın geri dönüşüm atığı olduğunu fark ettik. Şöyle ki birçok velimiz işte üçte ikilik oranında atmış olduğu atığın aslında geri dönüşüm atığı olduğunu fark etti. Çocuklarımız bu işin merkezinde yer aldıkları için ebeveynlerini uyardılar ve geri dönüşüme katkı sağladılar. Bu doğrultuda 45 günlük yapmış olduğumuz çalışmada 20 ton civarında bir atık toplamak nasip oldu. Projemiz Adana bölge yarışmasında birinci olarak seçildi. Şu an ilimizde beş farklı okulumuzla aynı şekilde geri dönüşüm atıkları toplanıyor. Toplanan atıklar karşılığında çocukları motive edebilmek için çeşitli hediyeler de dağıttık. Aslında doğamızı, çevremize karşı görevimiz olan geri dönüşüme katkının eğitimin merkezi olan okullardan başlayacağına farkındayız ve bu noktada tüm okullarımızı bu projeye destek vermeye davet ediyoruz" dedi.