ÇEVRE - 17 Kasım 2025 Pazartesi 09:19

Gümüşhane’nin ’Düş Patikası’nda yürüdüler

A
A
A
Gümüşhane’nin ’Düş Patikası’nda yürüdüler

Gümüşhane’de 71 doğa sever Türkiye’nin tescilli "50 Düş Patikası" rotasında yer alan 40 kiliseli Krom Antik Kenti’nden 675 yıllık İmera Manastırı’na tarihi yollardan yürüdü. Katılımcılar coğrafyanın zorlu ama büyüleyici yapısına hayran kaldı.


GÜDAK tarafından organize edilen ve aralarında Gümüşhane Valisi Aydın Baruş, Vali Yardımcısı Muhammed Deniz Kılınç, İl Emniyet Müdürü İsmail Karasakal ve İl Jandarma Komutanı Kıdemli Albay Bilal Sarıdoğan’ın da bulunduğu 71 kişilik ekip, tarihi İpek Yolu güzergahındaki tescilli rotada, sonbaharın son izlerinden kışın ilk habercilerine doğru yürüdü.



40 kiliseli antik kentten tarihi manastıra yolculuk


Yürüyüş, Atlas Dergisi’nin "Yürüyüş Rotaları Atlası: 50 Düş Patikası" çalışmasında yer alan ve Gümüşhane’nin en önemli kültürel miraslarından biri olan Krom Antik Kenti’nden başladı.


Bir zamanlar 10 bin kişiye ev sahipliği yapan ve 3. derece arkeolojik sit alanı olan bu eski madenci kasabası, 9 mahallesi, 40’tan fazla kilise ve şapeli, kalesi ve taş işçiliğiyle hayranlık uyandıran mimari yapılarıyla dikkat çekiyor. Katılımcılar, tarihi İpek Yolu üzerinde yer alan ve Kolat Dağları’nın yamacına kurulan bu etkileyici vadide, tarihin her dönemine tanıklık eden eserleri inceleyerek yola çıktı.


71 doğa sever zirveleri taze karla beyazlamış dağların eteğinden, zaman zaman sisin ve çisenin eşlik ettiği tarihi patikalardan geçerek merkeze bağlı Olucak köyüne ulaştı. Yürüyüş, Gümüşhane’nin en önemli inanç merkezlerinden biri olan 675 yıllık İmera Manastırı’nda güneşli bir havada son buldu.


Toplam 7 kilometrelik yürüyüşe katılan doğa severler, parkurun hem tarihi derinliği hem de doğal güzellikleri karşısında hayranlıklarını gizleyemedi.



"Burada yüzyıllardır farklı medeniyetler yaşamış"


Sporculardan akademisyen Fatma Cebeci Aydın, çok keyifli bir yürüyüş gerçekleştirdiklerini belirterek "Krom Vadisi boyunca İmera Manastırı’na kadar yürüyüş yaptık. Çok güzeldi, çok keyifliydi. Zaten vadi çok güzel. Burada yüzyıllardır farklı medeniyetler yaşamış, burayı kendilerine ev edinmişler. Çok keyifli bir parkurda, çok güzel bir patika ile yürüyüşümüzü İmera Manastırı’nda bitirdik. Burada da ekip arkadaşlarımız bizler için sucuk ekmek hazırlamışlardı. Onun da tadına vardık. Çok güzeldi, çok keyifliydi" dedi.


Gümüşhane’de sonbaharın renklerinin artık sona erdiğini kaydeden Aydın, "O yeşili, kırmızıyı, bu renkleri artık göremiyoruz. Bu renkler tamamen dağıldı ama artık dağlara beyaz indi. Ve bugün dağlarda beyazı gördük. Yer yer sis vardı. Hem fotoğraf çektik hem de çok güzel, keyifli bir yürüyüş yapmış olduk. Biz bütün doğa severleri Gümüşhane’ye davet ediyoruz her zaman. Ama şunu da her zaman söylüyoruz ki lütfen çöplerinizi de yanınızda götürün ve gezdiğiniz yerlerde bırakmayın diyoruz" ifadelerini kullandı.



"Sarp dağları ve bunları keşfetmek çok hoşumuza gidiyor"


Etkinliğe ilk kez katılan Sümeyye Cevher ise "Krom Vadisi’nden başladık. İmara Manastırına ulaştık. Çok güzel bir parkurdu. Çok zevk aldık. İlk defa zaten katıldım. Hava kah güneşliydi kah yağmurluydu. Sisli bir ana da denk geldik çok güzeldi. Bu parkuru çok beğendim. Özellikle patika yolu çok sevdim. Daha zorlusunu görmek istiyorum. Gümüşhane çok farklı bir coğrafya. Dört mevsimi görebiliyorsunuz dağlarında. Dağlar zaten sarp. Bu biraz da bizim yapı gereği seviyoruz sarp dağları ve bunları keşfetmek çok hoşumuza gidiyor. O yüzden ben devamını düşünüyorum, her bir dağın keşfini istiyorum inşallah" diye konuştu.



"4 mevsim, 4 farklı güzellikleri gördüm"


10 yıldan fazla bir süredir dağları adımlayan 65 yaşındaki Kadriye Yılmaz Turan ise "10 yıldan fazladır bu grupla geziyorum. Dağ, bayır kalmadı, görmediğim köyler kalmadı. 4 mevsim, 4 farklı güzellikleri gördüm. Bugün de 60’dan fazla grupla İmera’ya, Krom Vadisi’ne geldik. Sayın Valimiz de bize katıldı. Katılanlara teşekkür ediyoruz. Çok güzel bir ekibimiz var. Zorlanmadım, çok güzel bir parkurdu" dedi.


İstanbul’dan tatil için memleketi Gümüşhane’ye gelen Ayşe Günal ise "Ben tatil için geldim buraya birkaç günlüğüne. Şans işte bugün katılma durumum oldu. Çok memnunum. Aşırı derecede yürümeyi severim. Valimiz de aramızdaydı zaten katıldı, teşekkür ediyoruz kendisine. Çok güzel yürüyüş oldu. Şahaneydi parkur. Zaten doğaya aşığımdır. Çok çok güzel geçti gerçekten" diye konuştu.


Isparta’dan Gümüşhane’de yaşayan ablasının yanına gezmeye gelen ve etkinliğe katılan Songül Sak da "Burada yürüyüş olduğunu ablam haber verdi ve ben de bu yürüyüşe katıldım. Parkurun bazı zorlu yanları vardı. Arada kaydım ama çok yardımcı oldu insanlar. Çok sıcakkanlı insanlar var burada. Manzara çok güzeldi. Fotoğraflar çektim. Kiliseler, şapeller gördük. Tarihi yollardan geçtik. Çok güzeldi yani güzel bir deneyimdi" dedi.



Doktor Tavsiyesi


Etkinliğe katılan Dr. Yunus Kolat ise doğa yürüyüşlerini herkese tavsiye ederek, "Adana’dan geldim Gümüşhane’ye. Bu ikinci yürüyüşüm oldu. Bu da güzel bir yürüyüştü. Daha kısa ama daha zor bir yürüyüştü bence. Parkur biraz zorlayıcıydı. Kayabiliyorduk. Risk vardı. Ama dağın eteklerinde yürümek keyifliydi, güzeldi. Güzel manzaralar vardı, karlı manzaralar vardı. Şapeller, kiliseler vardı. Güzel bir yürüyüş oldu. Biz düzenli egzersizi öneriyoruz herkese. Tabii ki insanlara düzenli doğa yürüyüşlerini öneriyoruz" diye konuştu.



"Dağların eteklerinden yürüdük"


Etkinliğin en küçük katılımcılarından Mustafa Berat Ergin de "Krom’dan başladık İmera Manastırı’nda 7 kilometrelik parkuru bitirdik. Çok güzel bir yürüyüştü. Dağların eteklerinden yürüdük. Birkaç kere kaydık ama hiçbir sıkıntımız olmadı. İnsanların buralara gelmesini tavsiye ediyorum. Parkur boyunca değişik, hiç görmediğim bitkiler vardı. Çok fazla kilise gördüm. Hepsi de çok güzeldi. Buralarda insanlar yüz yıllarca yaşamışlar. Şimdi biz onların yürüdükleri yollardan yine geçtik. Eskiden insanlar çok zor yerlerden yürümüşler" ifadelerini kullandı.



Gümüşhane’nin ’Düş Patikası’nda yürüdüler

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Aydın Germencik’e 27 milyon TL’lik altyapı yatırımı Aydın’ın Germencik ilçesinde çalışmalarını sürdüren Büyükşehir Belediyesi, 27 milyon TL değerindeki yağmursuyu altyapı çalışmalarına başladı. Aydın Büyükşehir Belediyesi ve Aydın Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğü (ASKİ) tarafından Aydın’ın dört bir yanında gerçekleştirilen çalışmalar hız kesmeden devam ediyor. ASKİ, Aydın’ın tüm ilçelerinde olduğu gibi Germencik ilçesinde de altyapı yatırımlarını sürdürüyor. Germencik ilçesine bağlı Turanlar Mahallesi ile Yedi Eylül Mahallesi’nde hayata geçirilen yağmursuyu altyapı çalışmalarının ardından Ortaklar Mahallesi’nde çalışmalara başlandı. Yaz aylarından bu yana sürdürülen çalışmaların son etabını oluşturan Ortaklar Mahallesi’ndeki çalışmalar kapsamında Sanayi Caddesi’nde 325 metre uzunluğunda yağmursuyu hattı yapımı gerçekleştirilecek. Yaklaşık 27 milyon 600 bin Türk Lirası bedelli yatırımla hayata geçirilen proje tamamlandığında, bölgede yağışlı havalarda yaşanabilecek su baskınlarının önüne geçilecek. Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu, tüm ilçelerde çalışmaların devam edeceğini ifade etti. Başkan Çerçioğlu, "Hemşehrilerimizi hizmetlerimiz ile buluşturmaya, Aydınımız için çalışmaya devam ediyoruz. 17 ilçemizin tamamında yatırımlarımıza ve projelerimize devam edeceğiz" ifadelerini kullandı.
Kocaeli Sosyal medyadaki "beyaz diş" tuzağı Son dönemde sosyal medya üzerinden satılan markasız diş beyazlatma ürünleri ciddi sağlık riski oluşturabiliyor. Diş Hekimi Doç. Dr. Gülhan Ünal, içeriği belirsiz kimyasalların diş minesini eriterek diş etlerinde ciddi yanıklar oluşturduğunu vurgulayarak, "Ucuz ve hızlı sonuç vadeden ürünler için ’kolay peynir fare kapanında olur’ diyebiliriz. Sağlığınızdan olmayın" uyarısında bulundu. Diş beyazlatma işlemlerine yönelik ilginin arttığı son dönemde, özellikle sosyal medya üzerinden satılan markasız ürünlerin kontrolsüz şekilde yayılması uzmanları endişelendiriyor. Kocaeli Sağlık ve Teknoloji Üniversitesi Ağız ve Diş Sağlığı Uygulama ve Araştırma Merkezi’nde görev yapan Diş Hekimi Doç. Dr. Gülhan Ünal, bu ürünlerin içerik belirsizliği nedeniyle ağız ve diş sağlığında ciddi tahribata yol açabileceğini söyledi. Ünal, hem ofis tipi hem ev tipi beyazlatma uygulamalarında yalnızca profesyonel ve onaylı ürünlerin kullanılmasının hayati önem taşıdığını vurguladı. "Dokulara zarar verme ihtimali yüksektir" Ünal, sosyal medyada pazarlanan ürünlerin içeriğinde hangi kimyasalların hangi konsantrasyonda olduğunun bilinmediğini ifade ederek, şöyle konuştu: "Bu nedenle ciddi risk taşır. Bu ürünler ya yüksek tahriş oluşturur ya da sadece diş yüzeyini geçici olarak boyar. Kalıcı bir beyazlık sağlamadığı gibi dokulara zarar verme ihtimali yüksektir. Profesyonel ürünlerin CE ve FDA gibi sağlık sertifikalarına sahip olması gerekir. Bu belgeler olmadan kullanılan hiçbir ürün güvenli değildir. Eğer ürün aşındırıcıysa, uygulama sonrasında şiddetli sıcak-soğuk hassasiyetine, nefes alırken bile dişlerde ağrıya ve diş eti çekilmelerine sebep olabilir. Sosyal medya kaynaklı markasız diş beyazlatma ürünleri ciddi sağlık riski taşıyor. Bu ürünler ne içerdiği bilinmeyen kimyasallar barındırıyor. Mine yüzeyini aşındırıyor, diş etinde yaralanma ve şiddetli hassasiyet oluşturuyor. Vatandaşlarımızın sağlığını tehdit ediyor. Tüm beyazlatma işlemlerinin yalnızca profesyonel ürünlerle ve diş hekimi kontrolünde yapılması gerekir." "Kısa süreli ’beyazmış gibi’ gösterir" Piyasada "uygun fiyat-yüksek performans" veya "anında beyazlık" gibi iddialarla satılan ürünlere karşı vatandaşları uyaran Ünal, durumu "Kolay peynir fare kapanında olur" sözüyle özetledi. Doç. Dr. Ünal, "Çok kısa sürede beyazlatma vaat eden ürünlerin çoğunda yüksek tahriş, yüksek aşındırıcı içerik veya boyar madde kullanımı vardır. Dişlerin üzerindeki renkli tabakayı uzaklaştırmak için çoğu üründe oksijen türevleri kullanılır. Bu maddeler diş minesi üzerinde aşındırma yapar. Diş etine temas ettiğinde hassasiyet ve yaralanma oluşturur. Bazı ürünler ise sadece boyar madde içerir, dişin rengini kısa süreli ’beyazmış gibi’ gösterir ama kalıcı değildir" dedi. "Diş beyazlatmanın birkaç türü var" Diş beyazlatmanın (bleaching) profesyonel bir tedavi süreci olduğunu hatırlatan Ünal, işlemin "ofis tipi" ve "ev tipi" olarak ikiye ayrıldığını söyleyerek, şu ifadeleri kullandı: "Sağlıklı ve sağlıksız ürünleri ayırt edebilmek için diş beyazlatmanın birkaç türü vardır. Bir tanesi profesyonel bleaching yani ağartma işlemidir. Hastane ortamında uygulanır ve yüksek konsantrasyonlu ürünler yalnızca bir diş hekimi tarafından kullanılabilir. Evde kullanılan home bleaching ürünleri daha düşük konsantrasyondadır ve daha uzun sürede etki gösterir. Ancak bunların da profesyonel ve sertifikalı olması gerekir." "Yumuşak dokular mutlaka izole edilir" Ofis tipi uygulamada yumuşak dokuların izole edilerek yüksek konsantrasyonlu ürünlerin hekim tarafından uygulandığını belirten Ünal, tedavi sonrası sürece ilişkin ise "Ofis tipi bleaching işlemlerinde yoğun tahrişe neden olabilecek kimyasallar kullanıldığı için yumuşak dokular mutlaka izole edilir. Bu süreç hekim kontrolü olmadan yapılamaz. Ev tipi beyazlatmada kullanılan plaklar gece boyunca yaklaşık 8 saat ağızda kalır. Talimatlara uygun şekilde kullanılırsa güvenlidir. Beyazlatma sonrasında dişin tübülleri açığa çıktığı için hassasiyet oluşabilir. Bu nedenle işlem sonrası flor uygulaması yaparak sinir uçlarını kapatırız. Ağartmadan sonra en az 15 gün beyaz diyet öneririz. Salçalı yemekler de dahil olmak üzere renkli gıdaların asgari düzeyde tüketilmesi gerekir. Sigara ve kahve kullanan kişilerde bile profesyonel beyazlatmanın etkisi uzun süre muhafaza edilebilir" bilgilerini verdi.
İstanbul Paribu, CoinMENA’yı 240 milyon dolara çıkabilecek bir anlaşma ile satın aldı Paribu, Orta Doğu ve Kuzey Afrika (MENA) bölgesinin önde gelen yerel kripto varlık işlem platformlarından CoinMENA’yı 240 milyon dolara kadar çıkabilecek bir anlaşmayla satın aldığını duyurdu. Blokzincir tabanlı yenilikçi ürün ve hizmetler geliştiren Paribu, Orta Doğu ve Kuzey Afrika (MENA) bölgesinin önde gelen yerel kripto varlık işlem platformlarından CoinMENA’yı 240 milyon dolara kadar çıkabilecek bir anlaşmayla satın aldı. Platform, CoinMENA’nın çoğunluk hissesinin satın alınmasını kapsayan anlaşmayla Türkiye birleşme ve satın alma tarihinin en büyük fintech satın almalarından birini gerçekleştirdi. "Paribu’nun büyüme yolculuğunda yeni bir dönem başlıyor" Anlaşmaya ilişkin görüşlerini paylaşan Paribu Kurucu ve CEO’su Yasin Oral, "Anlaşma, yalnızca şirketimiz için değil, Türkiye ve MENA kripto varlık ve finans ekosistemi için de dönüm noktası niteliği taşıyor. Şirket olarak, Türkiye’nin finansal teknoloji sektöründeki en büyük, kripto dikeyindeki ilk uluslararası anlaşmasına imza attığımız için gururluyuz. MENA bölgesinin önde gelen kripto varlık platformu CoinMENA, şirketimizin bölgesel genişleme hedefleri için stratejik bir seçim. Paribu’nun teknoloji altyapısını ve CoinMENA’nın bölgesel içgörülerini bir araya getiren bu anlaşma, MENA bölgesindeki milyonlarca kullanıcıya regüle, hızlı ve güvenli finansal hizmetlere erişim sunarak bölgenin dijital varlık ve finans ekosisteminde yeni bir standart oluşturacak" dedi.
Adana Kamyonetin çarptığı 5 yaşındaki engelli çocuk ağır yaralandı, kazada kusurlu bulundu Adana’da yolun karşısına geçerken kamyonetin çarptığı 5 yaşındaki engelli çocuğun hayati tehlikesi devam ederken, kaza tutanağında küçük çocuğun kusurlu olduğu ortaya çıktı. Kaza anının kameraya yansıdığı olayla ilgili rapora itiraz eden acılı anne, "Kontrollü geçilmesi gereken bir yerde kamyonet oğluma çarpıp gitti. ‘Kasaya çarptım sandım’ diyerek beyan vermiş. Bizim oğlumuz nasıl kusurlu olur" dedi. Kaza, geçtiğimiz salı günü sabah saatlerinde Yüreğir ilçesi Doğankent Mahallesi Karataş Bulvarı’nda meydana geldi. Ailesinin yanından ayrılan 5 yaşındaki Batuhan Şahanalan, yolun karşısına geçerken C.K.’nin kullandığı 01 AOY 087 plakalı kamyonet çarptı. Çarpmanın etkisiyle metrelerce savrulan çocuk ağır yaralandı. İhbar üzerine kaza yerine sağlık ve polis ekipleri sevk edildi. Sağlık ekipleri tarafından ambulansla hastaneye kaldırılan çocuğun hayati tehlikesi sürerken, kaza anı bir iş yerinin güvenlik kamerasına yansıdı. Gözaltına alınan sürücü ise ifadesinin ardından serbest bırakıldı. Batuhan kusurlu bulundu Öte yandan kazayla ilgili jandarmanın incelemesi tamamlandı. Kaza raporunda, "Bu kazanın oluşumunda sürücü C.K.’nin herhangi bir kusurunun olmadığı, yaya Batuhan Şahanalan’ın 2918 sayılı KTK’nın 68/1b maddesini (Yayaların karşı tarafa geçmek için taşıt yolunun yaya ve okul geçidi veya kavşak giriş ve çıkışları dışında herhangi bir yerini kullanmaları) ihlal ettiği, kaza yeri incelemesi ve kazayı gören kamera görüntülerinin incelenmesi sonucu görüş ve kanaatine varılmıştır" ifadelerine yer verildi. Aile, avukatları aracılığıyla rapora itiraz etti. "Oğlum burada yaşam mücadelesi veriyor" Acılı anne Leyla Şahanalan, oğlunun kusurlu olmasına anlam veremediklerini belirterek, "Kaza tutanağı benim elime yeni geçti. Burada sürücü kusurlu olduğu halde benim oğlum yüzde 100 kusurlu sayılmış. Fakat orada kontrollü kırmızı yanıyordu. 10 metre gerisinde yaya geçidi vardı. Kontrollü kırmızı yandığı halde ve sürücü hız sınırını aştığı halde benim oğlum burada suçlu görülmüş. Oğlum burada yaşam mücadelesi veriyor" ifadelerini kullandı. "Hız sınırının çok üstünde, çocuğu fark etmiyor" Sürücünün oğluna çarptıktan sonra yaklaşık 20-30 metre sürüklediğini ve sürücünün 100 metre ilerideki akaryakıt istasyonunda durduğunu anlatan Şahanalan, "Sürücü oğluma çarptıktan sonra onu sürüklüyor ve ileride petrol istasyonundakiler önüne geçince duruyor. Oğluma çarptığının bile farkında değil. ‘Kasaya çarptım sandım’ demiş. Hız sınırının çok üstünde, çocuğu fark etmiyor. O derece bir hız yapıyor. Ben bu raporu kabul etmiyorum. Oğlumun hayati tehlikesi sürüyor ve doktorlar ’Beklemekten başka bir şey yok’ diyor" diye konuştu.