EĞİTİM - 22 Haziran 2014 Pazar 18:37

2014 LYS soru ve cevapları yayınlandı

A
A
A
2014 LYS soru ve cevapları yayınlandı

ÖSYS, 2014 Lisans Yerleştirme Sınavı temel soru kitapçıklarının yüzde 20’sinin soru ve cevaplarını yayınladı.

Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Sistemi’nin internet sitesinden yapılan duyuruya göre, 2014 Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Sistemi sınavlarının ikinci aşaması olan 2014-LYS, 81 ilde 91 sınav merkezinde 14-15 ve 21-22 Haziran tarihlerinde beş oturum halinde gerçekleştirildi. Herhangi bir sorunun yaşanmadığı ve toplam 340 bin 562 personelin görev aldığı sınavda, 5 milyon 521 bin 318 soru kitapçığı kullanıldı. Türkiye’nin geleceği 946 bin 244 gencin girdiği sınavın hak ve adalet ölçüsü içerisinde gerçekleştirilebilmesi için sınav öncesinde ve sırasında her türlü tedbir alınarak, sınav sorunsuz biçimde tamamlandı.

Açıklamada, 6495 sayılı Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun gereğince ÖSYM tarafından uygulanan sınavlara ait soru ve cevapların 4982 sayılı Bilgi Edinme Hakkı Kanunu kapsamı dışına çıkarıldığı bildirildi. ÖSYM’nin internet sitesinden yayımlanan Temel Soru Kitapçığı’nın basın yayın organları tarafından telif hakları ÖSYM’de saklı kalmak kaydıyla herhangi bir telif hakkı bedeli ödenmeksizin kullanılabileceği kaydedildi. Açıklamada şunlar ifade edildi:

"Sınav güvenliğinin en önemli unsuru olan ’her adaya farklı soru kitapçığı’ uygulaması nedeniyle adayların sorulara verdikleri cevapları da izlemesini ve cevap kağıdı üzerindeki işaretlemelerini kontrol etmelerini temin etmek amacıyla ÖSYM Yönetim Kurulu kararı doğrultusunda 2014-LYS’lerde test sorularının tamamından rastgele seçilen yüzde 20’si adaylara ait soru kitapçıklarındaki soru numaraları ve cevap seçenekleri ile birlikte adayların incelemesine açılacaktır. Temel Soru Kitapçığı adı altında ÖSYM’nin internet sitesinden yayımlanan sorular dışında kalan ve artık Merkezimize ait gizli bilgi olarak nitelenecek tüm soruların yazılı, görsel veya işitsel olarak herhangi bir yolla bir bütün olarak veya kısmen paylaşılması halinde paylaşan kişi ve kuruluşlar hakkında ilgili mevzuat çerçevesinde gerekli yasal işlemler başlatılacak."

2014 LYS soru ve cevapları için tıklayınız...

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ağrı Diyadin’de kardeşlik köprüsü Ağrı’nın Diyadin ilçesine bağlı Burgulu İlkokulu arasında anlamlı bir eğitim dayanışması kuruldu Yeşil Vatan Kardeş Okul Projesi kapsamında Sakarya’da bulunan Mustafa Kemal Atatürk Ortaokulu ile Ağrı’nın Diyadin ilçesine bağlı Burgulu İlkokulu arasında anlamlı bir eğitim dayanışması kuruldu. Proje doğrultusunda Burgulu İlkokulu anasınıfı öğrencileri için oyuncak ve kırtasiye malzemeleri gönderilirken, doğaya katkı sağlamak amacıyla fidanlar da destek paketinde yer aldı. İki farklı şehir arasında kurulan bu kardeşlik bağı, eğitimde paylaşma ve dayanışma kültürünün güzel bir örneği olarak öne çıktı. Gönderilen oyuncaklar ve eğitim materyalleri, anasınıfı öğrencilerinin eğitim ortamına renk katarken, fidanlarla birlikte çevre bilincinin küçük yaşlarda kazandırılması hedeflendi. Proje kapsamında gönderilen fidanların, okul bahçesinde toprakla buluşturularak hem çevreye nefes olması hem de bu anlamlı kardeşliğin kalıcı bir simgesi haline gelmesi bekleniyor. Eğitim ve çevre temalarını bir araya getiren çalışma, öğrenciler arasında yardımlaşma ve paylaşma duygularını pekiştirdi. Yeşil Vatan Kardeş Okul Projesi ile hayata geçirilen bu örnek çalışma, farklı bölgelerdeki okullar arasında kurulan gönül bağlarının çocukların dünyasında kalıcı izler bıraktığını bir kez daha ortaya koydu. Eğitimde atılan bu anlamlı adım, geleceğe umut veren bir tablo çizdi.
Aydın Acısını çalışarak hafifletiyor Aydın’ın Bozdoğan ilçesinde yaşayan Özcan Kuşçu, pazarcılık yaparak kocasının vefatının ardından manevi olarak geçirdiği zor günleri unutmaya çalışıyor. Eşinin vefatının ardının ardından içine kapanmak yerine insanlarla iletişimi koparmamayı tercih eden Kuşçu, pazarcılığın kendisine adeta terapi gibi geldiğini belirtti. Stres atmak ve ev ortamından uzaklaşmak amacıyla pazarlara çıkmaya başladığını dile getiren Özcan Kuşçu, zamanla bu ilgisinin artırdığını belirtti. İnsanlarla sohbet etmenin, hal hatır sormanın ve iletişim kurmanın kendisini rahatlattığını ifade eden Kuşçu, kendi imkanlarıyla aldığı 100 tavuğa baktığını ve hayvanları çok sevdiğini kaydetti. Öte yandan tezgahını sadece yumurtalarla değil, kendi yetiştirdiği rengarenk çiçeklerle de süsleyen Kuşçu, bu yönüyle pazarın en renkli ve dikkat çeken tezgahlarından birine sahip olmayı da başardı. Pazarcılığın kendisi için bir geçim kapısından öte moral kaynağına dönüştüğünü dile getiren Özcan Kuşçu, "Burada olmak bana iyi geliyor. Konu yumurta satmak değil, hayata karışmak. Eşimin ölümünden önce de pazara çıkıyordum ama eşim vefat ettikten sonra pazar daha da anlam kazandı. Evde oturup içime kapanmaktansa burada hava alıp zaman geçiriyorum. Günün nasıl geçtiğini bile anlamıyorum. O yüzden pazar günleri bana çok iyi geliyor. Yumurtanın yanında kendi yetiştirdiğim çiçekler var. Onlarla hem tezgahımı renklendiriyorum hem de gelir sağlıyorum" diye konuştu.
Erzincan Kış geldi: Grip mi, soğuk algınlığı mı? Mengücek Gazi Eğitim ve Araştırma Hastanesi Kulak Burun Boğaz Anabilim Dalı Dr. Öğr. Üyesi Serkan Altıparmak, kış aylarında grip ve soğuk algınlığı vakalarında artış yaşandığını belirterek iki hastalık arasındaki farklara dikkat çekti. Dr. Öğr. Üyesi Serkan Altıparmak, kış aylarının gelmesiyle birlikte "üşüttüm" ve "grip oldum" şikâyetiyle hastanelere yapılan başvuruların belirgin şekilde arttığını söyledi. Toplumda grip ve soğuk algınlığının sıkça karıştırıldığını ifade eden Dr. Altıparmak, her iki hastalığın da üst solunum yollarını etkilediğini ancak seyir ve sonuçlarının farklı olduğunu vurguladı. Soğuk algınlığının genellikle hafif seyirli olduğunu belirten Altıparmak, burun akıntısı, hapşırık, boğazda yanma ve hafif halsizlik gibi belirtilerle kendini gösterdiğini, ateşin ise çoğu zaman görülmediğini ya da düşük seyrettiğini söyledi. Şikâyetlerin genellikle 3-5 gün içinde kendiliğinden geçtiğini kaydetti. Gribin ise ani başlayan ve daha ağır seyreden bir hastalık olduğunu dile getiren Altıparmak, yüksek ateş, şiddetli halsizlik, kas ve eklem ağrıları, baş ağrısı, kuru öksürük ve titremenin en sık görülen belirtiler arasında yer aldığını belirtti. Özellikle 65 yaş üzerindeki bireylerde, kronik hastalığı olanlarda, hamilelerde ve bağışıklık sistemi zayıf kişilerde gribin zatürre gibi ciddi komplikasyonlara yol açabileceğini ifade etti. Grip aşısı koruyucu etki sağlıyor Grip ve soğuk algınlığının öksürük ve hapşırıkla havaya yayılan damlacıklar yoluyla kolayca bulaştığını söyleyen Altıparmak, kapalı ve kalabalık ortamlarda riskin arttığını belirtti. Gripten korunmanın en etkili yolunun aşı olduğunu vurgulayan Altıparmak, grip aşısının hastalığa yakalanma riskini azalttığını, hastalık geçirilse bile daha hafif seyretmesini sağladığını ve risk grubundaki bireylerde hastaneye yatış ile ölüm riskini düşürdüğünü dile getirdi. El hijyenine dikkat edilmesi, kapalı alanların havalandırılması, dengeli beslenme, yeterli uyku ve bol sıvı tüketiminin de korunmada önemli rol oynadığını belirten Altıparmak, hastalık belirtileri olan kişilerin maske kullanarak çevrelerini korumaları gerektiğini söyledi. Antibiyotik uyarısı Kış aylarında en sık yapılan hatalardan birinin gereksiz antibiyotik kullanımı olduğunu ifade eden Dr. Altıparmak, grip ve soğuk algınlığının virüs kaynaklı olduğunu ve antibiyotiklerin bu hastalıklarda etkili olmadığını vurguladı. Antibiyotiklerin yalnızca hekim önerisiyle kullanılması gerektiğini belirten Altıparmak, ateşin üç günden uzun sürmesi, nefes darlığı, şiddetli halsizlik veya göğüs ağrısı durumlarında vakit kaybedilmeden sağlık kuruluşuna başvurulması gerektiğini söyledi. Grip iş gücü kaybına da neden oluyor Grip ve benzeri solunum yolu enfeksiyonlarının yalnızca sağlık sorunlarına değil, ciddi iş gücü kaybına da yol açtığını belirten Altıparmak, yapılan çalışmalarda grip nedeniyle çalışan bireylerin ortalama 3-7 gün iş gücü kaybı yaşadığının ortaya konulduğunu ifade etti. Kış aylarında bu enfeksiyonlara bağlı iş gücü kaybının yüzde 20-40 oranında arttığını belirterek, gripten korunmanın bireysel olduğu kadar toplumsal ve ekonomik açıdan da büyük önem taşıdığını vurguladı.