GÜNDEM - 08 Mart 2021 Pazartesi 09:57

250 milyon yıllık geçmişi olan Mersin Balığı'nın 3 türü tükendi, kalan 3 türü ise kırmızı listede

A
A
A
250 milyon yıllık geçmişi olan Mersin Balığı'nın 3 türü tükendi, kalan 3 türü ise kırmızı listede

Nesli tükenmekte olan ve yumurtalarının yaban mersininin meyvelerine benzemesinden dolayı Mersin balığı olarak adlandırılan balık türü Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi (RTEÜ) Su Ürünleri Uygulama ve Araştırma Merkezi'nde korunmaya ve gelecek nesillere aktarılmaya çalışılıyor.

RTEÜ Su Ürünleri Uygulama ve Araştırma Merkezi'nde yaptıkları çalışmalar hakkında bilgi veren Su Ürünleri Fakültesi Dekan Yardımcısı Doç. Dr. İlker Zeki Kurtoğlu, Karadeniz'in doğal balık türlerinden olan Mersin Balığı'nın 250 milyon yıllık geçmişi olan bir balık türü olduğunu ve görünen 6 türünden 3’ünün neslinin tükendiğini, diğer 3 türün ise kırmızı listede olduğunu söyledi.

Kurtoğlu “Mersin Balıkları aslında bölgemizin doğal türlerinden bir tanesi. Karadeniz’de geçmişte 6 tür Mersin Balığı varken bugünlerde maalesef yok olmayla yüz yüze gelmiş, 3 türü tamamen kaybolmuş, 3 türü de maalesef kırmızı listede. Bu 3 türe de nadiren doğada rastlanabiliyor. Bizde burada hem Karadeniz’in doğal ilkim faunasından olan, akarsularımızda yumurtlamak için geçmişte giren ama maalesef bugünlerde tamamen yok olduğunu düşündüğümüz yetiştiriciliğini gerçekleştirmeye çalışıyoruz” dedi.

250 milyon yıllık geçmişi olan Mersin Balığı'nın 3 türü tükendi, kalan 3 türü ise kırmızı listede

Karaca mersin 100 yıl yaşıyor

Karaca Mersin ismi verilen Mersin Balığı türünün 100 yaşına kadar yasayabildiğini, kilosunun ise 1,5 tonun üzerine çıktığını ifade eden Doç. Dr. Kurtoğlu “Bunlardan en önemlisi Karaca Mersin dediğimiz bir tür. Bu türler 100 yılı aşkın yaşa kadar yaşayabiliyor. Bin 600 kilogram ağırlığa kadar ulaşabiliyor. Bizde havyarı ile ünlü, eti ile ünlü hatta derisi ve hava kesesi ile oldukça kıymetli bir balık olan bir başka ifade ile etinden, sütünden, yününden yararlanabilen Mersin Balıklarının yetiştiriciliği ile ilgili ne yapabiliriz diyerek bunun üzerine çalışmalar yürütüyoruz” şeklinde konuştu.

Mersin balığı hakkında çalışmaların titizlikle yürütüldüğünü ve bölgedeki yetiştiricilik firmaları arasında yaygınlaşması için çalışmaların başladığını kaydeden Kurtoğlu “2011 yılında yurt dışından getirdiğimiz Mersin Balıkları yumurtalarıyla çalışmalarımızı sürdürüyorduk. Bugüne kadar yumurtanın inkübasyonu, lavral yetiştiricilik, yavru bakımı beslemesi, yem, balık sağlığı ile ilgili sonrasında bölgedeki yetiştiricilik performansının sağlanması ile ilgili çalışmalarımızı yürüttük. Bugün geldiğimiz notada sadece yeni nesil üretme ve bunun bölgedeki yetiştiricilik firmalarında yaygınlaşmasına bıraktık. Artık bundan sonraki çalışmalarımızda bu kısmına odaklanacağız” diye konuştu.

“Kilosu 120 lira, havyarı 2 bin 500 dolar”

Mersin balığının etinin kilogram fiyatının minimum değerinin 120 lira olduğunun, havyarının ise dünya pazarında 2 bin 500 dolardan alıcı bulduğunun altını çizen Kurtoğlu “Çok kıymetli bir balık. Havyarı 2 bin 500 dolardan başlayan fiyatlarda, etinin minimum olarak kilogram fiyatı 120 liralardan satıldığı çok kıymetli bir balık. Hele de su sıcaklığı, su kalitesi bakımından ileride su toleransına sınırlı olan alabalığın yetiştiği sularda yetiştirebileceğimiz bir tür” ifadelerini kullandı.

“Eskiler Avrupa’ya ciddi miktarlarda pazarlamışlar”

Geçmiş yıllarda mersin balığı üzerinden ciddi gelirler elde edildiğini de hatırlatan Kurtoğlu "Mersin balıklarının doğal olarak ülkemizde, Karadeniz kıyılarında yaşadığı nehirler, Kızılırmak, Yeşilırmak, Sakarya nehirlerine ekonomik olarak girmiş. Bu bölgeden özellikle Sürmene, Rize, Sakarya bölgesine Yeşilırmak, Kızılırmak havzalarına gidip oralarda yerleşip, bu balıkları yakalayıp bunlardan elde ettikleri havyarları özellikle Avrupa’ya ciddi miktarlarda pazarlamışlar. Hatta Almanya’dan bu işi ticaret olarak benimseyen bazı firmalar bu avcılara özel kimyasallar verip onlarla birlikte belli bir havyar işleme protokolünü onlara öğretmişler ve bundan ciddi gelirler elde etmişler ama maalesef 90’lı yıllardan sonra yok olma çizgisine gelindiğinde 1992 yılında av yasakları başlamış. Yıl boyunca avı yasaklanmasına rağmen özellikle akarsular üzerindeki çevresel değişimler nedeniyle bizim sularımızdaki varlığı azalınca ekonomik değeri de azalmış” dedi.

“250 milyon yıllık masum hayvanlar”

Mersin balığının geçmişinin 250 milyon yıllık ve yapısı dinozora benzese de çok masum bir balık olduğunun altını çizen Kurtoğlu “Kayseri’de kral lahitlerinin üzerinde mersin balığı simgesinin olması o dönemlerde bile Mersin balığının veya havyarının öneminin bilindiği söylenebilir. Tarihi çok eskilere dayanıyor. Fosillere bakıldığında dünyamızın en eski canlılarından bir tanesi. Fosillere bakıldığında 250 milyon yıllık bir geçmişe dayandığı biliniyor. O günden bugüne kadar gelebilen zaten yapısal olarak baktığımızda dinozorlar devrinden kalan balıklar diyebiliriz. Görünümü çok dinozora benzese de çene yapısı ve diş yapısı çok gelişmemiş olduğundan dolayı aslında çok masum hayvanlar. Elinizi koyduğunuzda buzağı gibi yem alma güdüsü ile elinizi emebilen balıklar. Çok sevimli hayvanlar. Belki bizim sürekli çalıştığımız türler olduğundan dolayı bizi için çok sevimli canlılar” ifadelerini kullandı.

Hasan Fehmi Demir
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Muğla Büyükşehir sporcuları şampiyonadan 4 madalyayla döndü Muğla Büyükşehir Belediyesi Sporcuları İzmir’de gerçekleştirilen Hemsball Şampiyonası’nda 4 gümüş madalya ile dönerek bireysel ve takım oyunlarında büyük başarıya imza attı. İzmir’de gerçekleştirilen Hemsball Küçükler-Yıldızlar Türkiye Şampiyonası’na 9 ilden 30 kulüp ve 120 sporcu katıldı. Muğla Büyükşehir Belediyesi Spor kulübü sporcuları şampiyonadan takım ve bireysel oyunlarda 4 gümüş madalya kazandı. Muğla Büyükşehir Belediyesi sporcuları Hemsball Türkiye Şampiyonası’nda İdil Güldürüm ve Zülal Baykal Küçük Kızlar Takımı ile Türkiye ikinciliği, Zeynep Cesur, Ceylin Sude Kocasarı Yıldız Kızlar Takımı ile Türkiye ikinciliği, Barlas Özen, Mete Bozkurt, Kuzey Burungöz ile Yıldız Erkekler Takımı ile Türkiye ikinciliği, Barlas Özen ile Yıldız Erkekler Bireysel kategorisinde Türkiye ikinciliği kazandı. Turnuvaya 9 sporcu ile katılan Muğla Büyükşehir Belediyesi Spor Kulübü sporcuları elde ettikleri 4 Türkiye ikinciliği ile büyük bir başarıya imza atarak Muğla’yı gururlandırdı. "Sporcularımız Muğlamızı ve ülkemizi gururlandırmaya devam ediyor" Kıyı Ege Belediyeler Birliği ve Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Aras sporun tüm branşlarında başarılı olmak için spora, sporcuya desteklerinin devam edeceğini söyledi ve Muğla’ya büyük bir gurur yaşatan Büyükşehir Hemsball sporcularını kutladı. Başkan Aras; "Uluslararası ve ulusal turnuvalarda ülkemizi, Muğlamızı başarıyla temsil eden sporcularımızla gurur duyuyoruz. Spor, bireyin hayatının düzenli, planlı olmasında ve sağlığında çok önemli bir etken. Büyükşehir Belediyesi olarak spor kulübümüzle her branşta başarılı sporcular yetişmesine öncülük etmeye devam edeceğiz. Okçuluktan atletizme, satrançtan taekwondoya her platformda Büyükşehir sporcuları mücadele etmeye, elde ettikleri başarılarla Türk Milli takımına seçilerek ay yıldızlı formamızı terletmeye devam edecek. Hemsball Türkiye Şampiyonası’nda elde ettikleri başarılarla Muğlamızı gururlandıran sporcularımızı ve antrenörümüzü kutluyorum" dedi.
Ankara ‘Dijital Dünyada Çocuk Hakları Sözleşmesi’ne yönelik 81 ilde farkındalık çalışmaları yürütülüyor Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, ‘Dijital Dünyada Çocuk Hakları Sözleşmesi’ne yönelik farkındalık çalışmaları kapsamında 81 ilde stant açarak, Sözleşme’yi vatandaşların imzasına sundu. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, çocukların yaşama, gelişme, korunma ve katılım haklarının güvence altına alınmasını hedefleyen Çocuk Haklarına Dair Sözleşme’nin ilke ve hükümlerinin toplumun tüm kesimlerince bilinmesi ve çocuk katılımının güçlendirilmesi amacıyla çalışmalarını sürdürüyor. Bu kapsamda, hazırlanan ‘Dijital Dünyada Çocuk Hakları Sözleşmesi’, ilk olarak Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş tarafından imzalanarak kamuoyuna sunuldu. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın imzası ve tüm dünyaya yaptığı destek çağrısıyla dijital ortamda çocuk haklarının korunmasına yönelik farkındalık zemini oluşturuldu. 81 ilde çalışmalar başlatıldı Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın çağrısının ardından Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nca ‘Dijital Dünyada Çocuk Hakları Sözleşmesi’nin bilinirliğini artırmak, konuya ilişkin farkındalık oluşturmak için çalışmalar başlatıldı. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş’ın dijital çağda çocukların güvenliğinin en az sokakta oynarken güvende olmaları kadar hayati bir mesele olduğu vurgusunun ardından ise konu ile ilgili 81 ilde Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlükleri aracılığıyla yapılan çalışmalara hız verildi. Bu kapsamda, çocukları dijital mecraların olumsuz etkilerinden korumak ve muhtemel risklere karşı iş birliğini güçlendirmek amacıyla, il müdürlükleri aracılığıyla şehir merkezlerinde stantlar kurularak ‘Dijital Dünyada Çocuk Hakları Sözleşmesi’ vatandaşların imzasına sunuldu. Dijital dünyanın bir tehdit değil, doğru kurallar, güçlü denetimler ve bilinçli ailelerle güvenli bir fırsat olduğunun vurgulandığı stantlarda, çocukların dijital dünyada kaybolmadan, haklarını bilen ve kendini güvende hisseden bireyler olarak güçlenmesi gerektiği mesajı veriliyor. Farkındalığı güçlendirmeye yönelik iş birliği çalışmaları Çocuk Hakları İl Çocuk Komiteleri öncülüğünde yürütülen çalışmalar kapsamında, çocuk haklarına ilişkin toplumsal duyarlılığın güçlendirilmesi, dijital dünyada çocukların korunmasına yönelik bilincin artırılması ve ‘Dijital Dünyada Çocuk Hakları Sözleşmesi’nin toplumun tüm kesimlerince öğrenilerek benimsenmesi hedefleniyor. Bu doğrultuda sivil toplum kuruluşları, yerel yönetimler, eğitim kurumları ve ilgili paydaşlarla iş birliği içinde afiş ve broşür çalışmaları, sosyal medya paylaşımları, panel ve seminerler düzenleniyor. Ayrıca meydanlar, ulaşım ve alışveriş merkezleri, festival alanları ile benzeri kamusal alanlarda açılan stantlar aracılığıyla bilgilendirme yapılarak ebeveynler başta olmak üzere tüm vatandaşların imza kampanyasına katılımı teşvik ediliyor.
Antalya Antalya’da tartıştığı oğlu tarafından silahla vurulan babadan acı haber Antalya’nın Manavgat ilçesinde tartıştığı babası ve yengesini tabancayla vurarak ağır yaralayan ve kendini eve kilitleyen zanlı, olaydan yaklaşık 3 saat sonra silahıyla teslim oldu. Şüpheli Hasan Ali Yıldız tutuklanırken olayda ağır yaralı olarak hastaneye kaldırılan baba Ali Yıldız tüm müdahalelere rağmen hayatını kaybetti. Olay, Manavgat ilçesi Ulukapı Mahallesi Aşağı Bayır Sokak’ta yaşandı. Edinilen bilgiye göre, Hasan Ali Yıldız (46) ile bitişik binada ikamet etmekte olan babası Ali Yıldız arasında ailevi sebeplerden dolayı tartışma yaşandı. Tartışma sırasında Hasan Ali Yıldız, babası olan Ali Yıldız’ı (75) ve yengesi Gürcistan uyruklu Nora D.’yi (62) tabancayla vurarak yaraladı. Silah sesini duyarak eve gelen komşularını elinde silahla karşılayan ve eve almayan Hasan Ali Yıldız, bir süre sonra olay yerine gelen 112 sağlık ekiplerini de eve almadı. Olay yerine Manavgat İlçe Jandarma Komutanlığı Merkez Jandarma Karakolu ve JASAT ekiplerinin gelmesinin ardından Hasan Ali Yıldız tartışmanın yaşandığı babasının evinden kendi evine geçerken, jandarma ve sağlık ekipleri evde yaralı vaziyetteki Ali Yıldız ve Gürcistan uyruklu Nora D.’yi evden çıkararak ambulansla hastaneye götürdü. 3 saat sonra teslim oldu Olayda kullandığı silahla kendi evine geçen ve kapıyı kilitleyen Hasan Ali Yıldız olay yerine gelen jandarma ekiplerinin teslim olması için yaptığı çağrıya uzun süre olumsuz cevap verdi. Olay yerine yakın arkadaşlarının ve sevdiği yakınlarının gelmesinin ardından zanlı, yaklaşık 3 saat sonra jandarmaya teslim oldu. Hasan Ali Yıldız’ın jandarmadaki işlemlerinin tamamlanmasının ardından sevk edildiği nöbetçi mahkeme tarafından tutuklanarak Ilıca Cezaevi’ne gönderildi. Olayda ağır yaralanan baba Ali Yıldız tüm müdahalelere rağmen bugün öğle saatlerinde hastanede hayatını kaybetti. Hasan Ali Yıldız’ın ise jandarmada ve mahkemede ifade vermediği, sürekli ağladığı bildirildi.