GÜNDEM - 04 Haziran 2020 Perşembe 10:06

63 yıllık köşker İsmet amca, işine dönmenin mutluluğunu yaşıyor

A
A
A
63 yıllık köşker İsmet amca, işine dönmenin mutluluğunu yaşıyor

Mersin’de 55 yılı aynı dükkanda olmak üzere 63 yıldır köşkerlik yapan 77 yaşındaki İsmet Tamtı, korona virüs önlemleri kapsamında 3 aydır ayrı kaldığı işine geri dönerek, ayakkabı tamirine kaldığı yerden devam etmeye başladı. Mesleğe 15 yaşında başlayan İsmet amca, yeni normalleşmeyle yeniden iş başı yaptığı için çok sevinçli olduğunu söyledi.

Korona virüs salgınının Türkiye’de de görülmesiyle alınan ilk önlemlerden biri olan 65 yaş ve üzeri vatandaşlara sokağa çıkma kısıtlaması nedeniyle dükkanını kapatıp evine kapanan İsmet Tamtı, yeni normalleşme süreciyle birlikte meslek sahibi yaşlıların kısıtlamadan muaf tutulması üzerine soluğu dükkanında aldı. Mersin’in merkez Akdeniz ilçesinde uzun yıllardın halk tarafından ‘Bit Pazarı’ olarak adlandırılan Zafer Çarşısındaki dükkanının kepengini bugün yeniden açan ve 77 yıllık ömrüne karşın hala çalışma azmiyle dolu olan İsmet amca, kaldığı yerden zanaatını icra etmeye başladı.

63 yıllık köşker İsmet amca, işine dönmenin mutluluğunu yaşıyor

“Ömrümüz hep çalışmayla geçti”

Yeniden işbaşı yapmanın mutluluğunu İHA muhabiri ile paylaşan İsmet Tamtı, 1957 yılında 15 yaşındayken Adana’da mesleğe başladığını söyledi. O günden bugüne tam 63 yıldır kesintisiz çalıştığını belirten Köşker Tamtı, “Adana, Mersin, Tarsus, İstanbul, birçok şehirde çalıştım. Ömrümüz hep çalışmayla geçti. 1965’ten bu yana da bu dükkandayım. 65’ten bu yana buradan hiç çıkmadım” dedi.
Köşkerlik mesleğinin artık eskisi gibi olmamasından yakınan İsmet amca, “Zamanında 15 şehre iş yapardım, iyi zanaatkardım. O dönemlerde çok iş alıyordum birçok şehirden ama şimdi mahalleden bile yok. Küçük esnafın durumu hoş değil. Emekli maaşımızla idare ediyoruz” diye konuştu.

“Evde dırdır ediyor kadın, duramıyorum. Aylar sonra dükkanıma geldiğim için sevinçliyim”

Korona virüs önlemleri nedeniyle 3 aydır çalışmadığını, bugün yeniden iş başı yaptığını kaydeden Tamtı, “Bu süreçte dışarıya bile çıkmadım. Ekmeği bile torunlarıma, geline aldırıyoruz. Dışarıya bırakmadılar, evde kaldım hep. Bugün yeniden işimin başına geldim. Aylar sonra dükkanıma geldiğim için sevinçliyim. Evde dırdır ediyor kadın, evde duramıyorum. Burada arkadaşlarımın hepsi güler yüzlü. Burada çayımızı, kahvemizi içiyoruz, namazımızı kılıyoruz, sohbet ediyoruz, vaktimizi geçiriyoruz. Arkadaşlarımdan Allah razı olsun, hepsi de birbirine hürmet ediyor. Saygımız var insanlara. Elimizden geldiği kadar maddi-manevi bütün insanlara faydalı olmaya çalışıyoruz” ifadelerini kullandı.

“47 senedir köşkerim”

Aynı çarşıda köşkerlik yapan, Mersin Ayakkabıcılar Odası Yönetim Kurulu Üyesi ve sektörde bilirkişi olarak görev alan 54 yaşındaki Ayhan Kuş da çocukluğundan bu yana köşker olduğunu söyledi. Kuş, “35 yıldır ben işletiyorum dükkanı, çıraklığımı saymıyorum. Çıraklıkla birlikte 47 senedir yapıyorum bu mesleği” şeklinde konuştu.

Köşkerliğin şu anki durumunun vahim olduğunu belirten Kuş, “Köşkerlik şu an bitik durumda. Köşkerlik eskiden aranılan bir zanaattı. Eskiden çırak bulabiliyorduk ama şimdi biz son jenerasyonuz; ne çırak ne eleman yetişiyor. Bir de fabrikasyon olunca bütün ürünlerimiz hep imitasyon, ucuz. Bizim ürünlerimiz çok kıymetli olmadığı sürece yaptıran da yok yapmıyoruz da. Tamirat da pahalı. Daimi müşterilerimiz hala var. Kaliteli ürün alırlar, gelirler; biz de hiç sormadan ürünün en güzelini, en kalitelisini yaparız. Bizim her zaman klasik bir cümlemiz var, ‘Ayakkabı ayakkabıcılardan alınır’. Nasıl ki, et kasaptan alınırsa ayakkabıyı da ayakkabıcıdan almak gerekir. İnsanlara AVM’lerden, marketlerden, işportadan ayakkabı almamalarını tavsiye etmiyorum” dedi.

Kıymet Gökçe-Koray Ünlü
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bursa Eski eşi tarafından bıçaklanan kadın hastaneden yardım istedi Bursa’da evine girdiği esnada eski eşi tarafından 6 yerinden bıçaklanan Sevda Çakmak, hastanede yardım çağrısında bulundu. Telefonuyla çektiği videoda yaşadı olayı anlatan Çakmak, “Ben bir anneyim kanım yerde mi kalacak” dedi. Olay, 19 Mayıs günü akşam saatlerinde İnegöl ilçesi Turgutalp Mahallesi Malazgirt Caddesi üzerinde meydana geldi. Evine giren Sevda Çakmak (30), apartmanın önünde bekleyen ayrıldığı eşi Sezgin Aslan ile karşılaştı. Konuşma sırasında Aslan, eski eşi Çakmak’a tekrar bir araya gelme teklifinde bulundu. Ret cevabını alarak öfkelenen Aslan, iddiaya göre eski eşini bıçaklayıp kaçtı. Polis ekipleri tarafından yakalanan Aslan, çıkarıldığı mahkemece adli kontrol şartı ile serbest bırakıldı. “Öldükten sonra gelen adalet, adalet değildir” Hastanede video çekerek yardım isteyen Sevda Çakmak, “Müzisyenlik yaparak geçimimi sağlıyorum. 19 Mayıs gecesi kına gecesine gittiğim bir köyden dönüşte, arabamdan enstrümanlarımı indirirken eski eşim Sezgin Aslan pusuya yatmış, kendini kamufle etmiş. Evime kolonlarımı taşırken merdivenden indiğim sırada karşımda belirdi. Cebinden çıkardığı bıçakla beni 6 yerimden bıçakladı. Sadece bacağım değil kalbimin altını da bıçakladı. Benim canım yandı, bana dikiş atıldı. Ben çocuğunu okutmaya çalışan güçlü bir anne olarak çalıştığım, ayakta durduğum, hiç kimseden bir beklentim olmadığı için durduk yere yaralandım. Bizim sesimiz olun, bu adamı nasıl serbest bırakırsınız. Benim ailem, çocuğum ve kardeşlerimle tehdit eden bir adamı nasıl serbest bırakısınız. Daha önceden benim bir sürü şikayetim var. Elim ve bacağımda kesikler var. Her yere yazdık ama bizim sesimiz neden duyulmuyor. Öldükten sonra gelen adalet, adalet değildir. Lütfen bana, çocuklarıma ve aileme yardımcı olun. Çok zor durumdayım. Ben bir anneyim benim kanım yerde mi kalacak” şeklinde konuştu. Daha önce de şiddet görmüş Daha önceden de birçok kez şiddet gördüğünü söyleyen Çakmak, “Bir okulun önünde, öğrenci ve velilerin gözleri önünde şiddete uğramış bir bayanım. Ben artık onurumu gururumu işimi koruyamaz bir duruma geldim. Tek bir canım kalmıştı, onu da parçalamaya kalktı” dedi.
Düzce YÖK Başkanı Düzce Üniversitesi’ne konuk oldu Düzce Üniversitesi’ni ziyaret eden Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar, onur konuğu olarak bir dizi programa katılım sağladı. İlk olarak Rektörlük önünde karşılanan YÖK Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar, daha sonra Düzce Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nedim Sözbir ve Düzce Üniversitesi Yönetimiyle bir araya geldi. YÖK Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar, Düzce Üniversitesi Anı Defteri’ni imzaladı. Rektör Sözbir, YÖK Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar’ın Düzce Üniversitesi’ne ziyaretinden onur duyduklarını dile getirerek kendilerine hediye takdiminde bulundu. YÖK Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar, daha sonra Düzce Üniversitesi Arıcılık Araştırma Geliştirme ve Uygulama Merkezi (DAGEM) tarafından Yığılca’daki DAGEM merkezinde düzenlenen “20 Mayıs Dünya Arı Günü Seremonisi” ile Düzce Üniversitesi programına devam etti. Ardından Düzce Üniversitesi Süs ve Tıbbi Bitkiler Botanik Bahçesi’nin açılışı gerçekleştirildi. Açılış kurdelesi Prof. Dr. Erol Özvar, Prof. Dr. Nedim Sözbir, Prof. Dr. İlhan Genç, Prof. Dr. Ali Öztürk, Prof. Dr. Serkan Torun, Genel Sekreter Nihat Yıldız ve öğretim üyeleri tarafından kesildi. Botanik ve Doğa Müzesi, İstanbul’da Bahçe ve Çiçek Sergisi ile Botanik Bahçesi’ni ziyaret eden Erol Özvar, Düzce Üniversitesi Süs ve Tıbbi Bitkiler Üretim Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Necmi Aksoy tarafından Süs ve Tıbbi Bitkiler Botanik Bahçesi hakkında bilgi aldı. “Fındık Üreticilerinin Mikro İşletmelere Dönüşümü Projesi” dahilinde Düzce Üniversitesi’nde hizmet vermeye başlayan Fındık Dönüşüm Merkezi’ni de ziyaret eden Özvar, daha sonra Düzce Üniversitesi öğretim üyelerinin ve öğrencilerinin de yer aldığı Düzce Üniversitesi Senatosu’na katıldı. Öğrencilerle ve akademisyenlerle bir arada olmayı önemsediklerini, YÖK’ün fikirlerini, vizyonunu ve perspektifini üniversitelerle paylaşmak istediklerini belirten YÖK Başkanı Özvar, üniversitelerin de görüşlerini alarak sinerji oluşturmak istediklerinin altını çizdi. Düzce Üniversitesi’nin genç nesil üniversite olarak önemli mesafeler kat ettiğini dile getiren Prof. Dr. Erol Özvar, daha sonra Türk yükseköğretim sistemi hakkında önemli değerlendirmelerde bulundu. Yükseköğretim sisteminin dünya ile mukayese edildiğinde diğerlerinden farklılık gösteren özelliklerinden birini, erişilebilir olması şeklinde açıklayan Prof. Dr. Erol Özvar, üniversitelerin dışarıya açılmasını, yabancı öğrencilerle yabancı akademisyenlerle daha fazla beraber olmasını istediklerini ve yabancı düşmanlığına karşı olduklarını sözlerine ekledi. Üniversitelerin nitelikli eğitimin yanı sıra, ülkemizin hem genel, hem de bölgesel kalkınmasına daha fazla katkı sağlaması gerektiğine dikkat çeken Prof. Dr. Erol Özvar, bunun yetişmiş, üretken, dinamik araştırma kapasitesi ile olacağını vurguladı. Öğrencilerle de sohbet ederek onların üniversite eğitimi, kampüs yaşamı ve kariyer noktasındaki görüşlerini de dinleyen Prof. Dr. Erol Özvar’a Düzce Üniversitesi öğrencileri, kendileriyle bir araya gelmesi ve yakın ilgisinden dolayı teşekkür etti. YÖK Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar’ın Düzce Üniversitesi programı, Düzce Üniversitesi Senatosu’nun ardından sona erdi.
Zonguldak Devrek’te “Tarla Günü” etkinliği Devrek İlçesinde çiftçilere yönelik “Tarla Günü” etkinliği düzenlendi. Zonguldak’ın Devrek İlçesinde İl Tarım ve Orman Müdürlüğü ve Devrek İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğünün organizasyonu ile hayata geçirilen “Tarla Günü” programında ilçe protokolü bir araya geldi. Devrek’in Dedeoğlu Köyünde düzenlenen programda Eğitim ve Yayın Dairesi Başkanlığı Yenilik Yayım Projesi kapsamında Yem Bitkileri Gülü Gelemen Üçgülü’nün tarladaki temsili hasadı gerçekleştirildi. Düzenlenen etkinlikte konuşan Zonguldak İl Tarım ve Orman Müdürü Nihat Ağan,” Tarla günü etkinliği düzenlememizin temel amacı çiftçiliğin ve tarımın önemini gündemde tutmak, hem de tarımdaki yeni gelişmeleri ve bakanlığımızın getirdiği yenilikleri size aktarmak amacıyla burada bir araya gelmiş bulunmaktayız. Değişen iklim koşullarına uygun verimi yüksek, kaliteli üretim hedefiyle ekim yapmaktayız. Bugün burada hep birlikte ekimi yapılan baklagil yem bitkisi olan Gelemen Üçgülü’nün biçimini ve hasadını yapacağız. Gelemen üçgülü Yenilik Yayım Projesi kapsamında Karadeniz Tarımsal Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü tarafından 2020 yılında tescil edilen, tek yıllık serin iklim yem bitkisidir. Ortalama bir metreye kadar uzar yeşil ve kuru ot verimi yüksek olan bir bitkidir. Gelemen Üçgülünün avantajı erken gelişme gösterir ve değişik toprak tiplerinde yetişebilmekte, yüksek oranda tohum üretme yeteneğine sahiptir. Gelemen Üçgülü yabancı tozlaşma ile tozlanır. Bunun için bambus ve balarısı kolonileri için iyi bir nektar ve polen kaynağıdır. Tozlaşma arıların etkinliği büyük önem arz etmektedir. Dedeoğlu Köyümüzde 153 adet büyükbaş hayvan bulunmakta köyümüz bazında 2023 yılı destekleme ödemesi yapılmıştır.2022 yılı buzağı desteklemesinde 26.000 TL ödeme yapılmıştır” diye konuştu. Düzenlenen programa; Devrek Kaymakamı Muhammed Evlice, Devrek Belediye Başkanı Özcan Ulupınar, Zonguldak İl Tarım ve Orman Müdürü Nihat Ağan, İlçe Tarım ve Orman Müdürü Volkan Hızarcı’nın yanı sıra çok sayıda daire müdürleri vatandaşlar katıldı