ÖZCAN AYDIN- ÖNDER AYDIN/MANİSA
Arınç, 18. Yerel Medya Eğitim Semineri'ne katılmak üzere Manisa'ya geldi. Bülent Arınç, gazetecilerin "Ayrılık" dizisiyle ilgili sorularını cevapladı. İsrail'in TRT'de yayınlanan ''Ayrılık'' dizisine yönelik tepkisini değerlendiren Arınç, TRT'nin kamu yayıncılığı yapan bir kuruluş olduğunu ancak İsrailli yetkililerin ifade ettiği gibi bir ''devlet televizyonu'' olmadığını ifade ederek, Türkiye'de çok şeylerin değiştiğini belirtti.
Arınç, "Eskiden belki bu tanımlamaya 'uygun' denebilirdi ama TRT'nin kendi kanunu var ve TRT özerk bir kuruluş" dedi. Televizyon yayıncılığında pek çok dizi, pek çok tanıtım, pek çok müzik ve eğlence programı olabileceğini anlatan Arınç, şunları söyledi: "Bunların bir kısmını TRT kendi imkanlarıyla yapar bir kısmını da yapımcı kuruluşlardan satın alır. İnceleyebildiğim kadarıyla Ayrılık dizisi de bir özel kuruluşa yaptırılmış ve ilk gösterime de geçen Salı günü başlamış. Ancak tanıtım fragmanlarında ve birinci bölümde yayınlandığı şekliyle İsrailli yetkililerden tepki aldığını öğrenmiş bulunuyoruz. Bu konuda iki şey söylemek istiyorum, bir devlet televizyonu değiliz biz. Yani devlet, 'Şunu yap, bunu yapma, şunu al, şunu alma, bunu göster bunu gösterme' böyle bir telkinde TRT'ye bulunamaz."
TRT'nin kendi yönetimi olduğunu anlatan Arınç, şöyle konuştu. "Ama kanunda kendisine kamusal yararı gözetmek üzere yayın yapma gibi bir izin verilmiş. Dolayısıyla biz hükümetin, Başbakan'ın kontrolünde olan onun istediği gibi yönlendirdiği televizyon değiliz, böyle bir yayıncı kuruluş değiliz. İkincisi, bu tür diziler özel kuruluşlardan satın almak suretiyle de gösterilebilir, özellikle bu dizi, Filistin-İsrail arasında geçtiği bilinen artık dünyada hiç kimsenin görmezden geldiği, duymazdan geldiği bir konu üzerinde yoğunlaşmıyor."
SENARYOSU İNCELENMİŞTİR
Dizinin aynı zamanda bir aşk dizisi olduğunu anlatan Arınç, sözlerine şöyle devam etti: "En az 13 bölüm olur bu diziler. Devam etmesi düşünülürse ikinci bir 13 bölüm olarak çekilir. Daha başındayız ve bölümler ilerledikçe çekim yapılacak. Ancak senaryosu incelenmiştir. Masrafları açısından incelenmiştir ve TRT yönünden yayınlanmasında sakınca görülmediği için de dizi yayınlanmaya başlamıştır. Eğer ikinci, üçüncü ve dördüncü bölümler, senaryosu incelenmiş olsaydı bu tür üzüntü duymaya gerek kalmayacaktı.
Çünkü insani olaylar bu dizinin içerisinde konu ediliyor ve Filistin'de geçtiği iddia edilen bir iki bölüm dışındaki diğer bölümler farklı mekanlarda, farklı ülkelerde çekilmek üzere senaryolaştırılmış."
YAHUDİ DÜŞMANLIĞI YOK
Dizide kesinlikle ''Yahudi düşmanlığı'' olmadığını dile getiren Bülent Arınç, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Antisemitizm, bizim de reddettiğimiz bir insanlık suçu olarak anlaşılması gereken bir davranıştır. İkincisi Türkiye ile İsrail hükümetleri arasında geçmişten bu yana iyi ilişkiler vardır. Bu ilişkileri de bozmak niyetinde değiliz. Zaman zaman yönetimlerden kaynaklanan çekişmeler olsa bile, şu anda İsrail ile geçmişten bu yana ilişkilerini iyi noktaya götürmeye çalışan, buna ihtiyacımız olduğunu bilen bir hükümetiz. Bu ilişkileri bozmaya da niyetimiz yok. Bu ilişkileri bozmak amacıyla da bu dizi yayınlanmıyor. Kesinlikle böyle bir düşüncemiz yok, buna müsaade etmeyiz. Bizim Musevi karşıtı olmamız, Yahudi karşıtı olmamız hiçbir zaman düşünülemez."
DİZİ AŞK DİZİSİ
Filistin'de meydana gelen olaylara büyük üzüntüyle baktıklarını anlatan Arınç, şunları söyledi: "Gazze'de, Ramallah'ta ve diğer bölgelerde çocuğu kucağında ölen insanlar bizi ilgilendiriyor. Lübnan'dakiler bombalandığı zaman, bu bombalar sanki başımıza yağmış gibi bundan üzüntü duyuyoruz. Bunlar dünyanın gerçekleri, bu gerçekler bütün dünyanın televizyonlarında, sinemalarda, bazen sinema, bazen dizi oluyor. Gerçeğe ne kadar yakınsa da o kadar ilgi topluyor. Ama bunların yayınlanması diyelim ki ABD ile Vietnam arasındaki savaşın, yıllarca filmlere konu olması, Hitler'in Yahudilere karşı uyguladığı soykırımın yıllarca tiyatrolarda ve filmlerde senaryolaştırılmış olması, dünyada bilinen olaylardır. Kaldı ki bu Ayrılık dizisi, sonunda sevgiye, aşka dönüşecek olan, insanların barış içinde, huzur içinde yaşaması ve buna duyulan senaryo haline getirilen bir dizidir.''
İsrail'in Ankara Büyükelçisi Gabi Levi'nin resmen randevu talep ettiğini duyduğunu anlatan Arınç, kendisi ile ''arkadaşlık ilişkileri'' içinde olduklarını söyleyerek şunları bildirdi: ''Çünkü o, İsrail Büyükelçisi olmakla birlikte Bergama doğumlu, hemşehrimiz diyebildiğimiz hatta ramazan ayı içerisinde büyükelçilikte benim onuruma bir iftar vererek pek çok dostla bir arada olduğumuz insandır. Kendisiyle en yakın zamanda görüşeceğim, bu endişelerinin ne kadar haksız olduğunu, bir yanlışlık içine düşmemesi gerektiğini anlatacağım. Ancak İsrail'deki bazı yöneticiler, özellikle Liberman gibi onlar zaten dünyanın her yerindeki olaylara bu gözlükle pencereden bakıyorlar. Dolayısıyla onun sözleriyle değil ama gerçek olanlarla İsrailli yöneticilerle görüşeceğiz ve kesinlikle bu dizinin böyle bir anlam taşımadığını, sonuna kadar yayınlandığında, kendilerinin de mutlu olacaklarını ifade edeceğiz.''
MESELEYE TİCARİ AÇIDAN BAKIYORUZ
Yahudi, Musevi düşmanlığı yaratacak bir dizinin içinde olmadıklarını, bundan sonra da olmayacaklarını vurgulayan Arınç, sözlerine şöyle devam etti: ''Bu raporun (BM'nin Goldstone raporu) sıkıntısıyla Türkiye'deki 'Ayrılık' dizisine karşı bir tavır içindeler. Yaptığımız işin doğru olduğuna inanıyoruz, itirazları, şikayetleri, endişeleri neyse biz bunları dinleriz. Büyükelçiyi de İsrailli yetkilileri de dinleriz, yaptığımız işin ne anlama geldiğini söyleyebilmek için. Yahudi, Musevi düşmanlığı yaratacak bir dizinin içinde değiliz, bundan sonra da olmayacağız. Onun sözleriyle değil gerçek olanlarla İsrailli yöneticilerle görüşeceğiz. Kesinlikle bu dizinin böyle bir anlam taşımadığını ve sonuna kadar yayınlandığında bundan mutlu olacaklarını ifade edeceğiz. Hükümetin bu diziyi yapın demesiyle bunu yapmadığımıza göre, bu diziyi kaldırın demesiyle de kaldıracak durumda değiliz. Çünkü biz devlet televizyonu değiliz. TRT özerk bir kuruluştur. Reyting aldığı ölçüde de diziler yayınlanmaya devam eder."
Meseleye ticari açıdan baktıklarını anlatan Arınç, konuya şöyle açıklık getirdi: "Bütün özel televizyonların baktığı gibi. Ayrılık dizisinin birinci bölümü Türkiye'de pek çok kimsenin bildiği ve izlediği dizi değilken şu an reytingimizin çok yükseklere çıktığını görüyoruz. Bundan televizyon yayıncısı olarak memnuniyet duyduğumu ifade edeyim. Önümüzdeki bölümler de reytingler tepelere vurmuş olacak. İsrailli dostlarımızın, hükümetin, büyükelçimizin ve Türkiye'de yaşayan Musevi vatandaşların bu diziden olumsuz etkilenmemeleri böyle bir düşüncemizin olmadığını samimiyetle ifade etmek istiyorum.''








