GÜNDEM - 19 Ekim 2019 Cumartesi 12:04

Cumhurbaşkanı Erdoğan: 'Bize silah ambargosu uygulayanlar, Ruanda’da eli kanlı katillere silah yardımı yaptı'

A
A
A
Cumhurbaşkanı Erdoğan: 'Bize silah ambargosu uygulayanlar, Ruanda’da eli kanlı katillere silah yardımı yaptı'

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Batı dünyası Ruanda’da 3 ay boyunca 800 bin insanın vahşice öldürülmesini seyretmiştir. Barış Pınarı Harekatı'ndan dolayı bugün bize silah ambargosu uygulayanlar, o günlerde eli kanlı katillere silah yardımı yaptı” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Dolmabahçe Sarayı’nda gerçekleşen 3. Afrika Ülkeleri Dini Liderler Zirvesi’nde konuştu.

Zirvenin İslam aleminin sıkıntılarına çözüm yolları üreteceğine inandığını kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bizim gibi ülkeyi yönetme mesuliyeti taşıyan liderler için bu toplantılar ufuk açıcıdır. Afrika dostu Afrika sevdalısı bir siyasetçiyim. Başbakanlığım ve Cumhurbaşkanlığım döneminde 27 Afrika ülkesini ziyaret ettim. 2005 senesini ülkemizde Afrika Yılı ilan ederek ilişkilerimiz yepyeni bir anlayışla ele aldık. Çabalarımız neticesinde Türkiye Afrika ilişkilerini hayal edilemeyecek bir noktaya getirdik. Kıtada göreve geldiğimizde 12 olan büyükelçilik sayımızı 42'ye çıkardık. Dünyanın gözünü kapattığı olaylarda, 2011 yılında eşimle beraber Somali'yi ziyaret eden ilk lider oldum” dedi.

“Türkiye-Afrika ticaretini 50 milyar dolar seviyesinin üstüne çıkartacağız”

Sivil toplum kuruluşlarının kıtanın dört bir köşesinde ciddi riskleri de alarak bölgeye yardım götürdüğünü aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Türk girişimciler kıtanın her yerinde çok büyük bir kabul görüyor. Bugün kıta ile münasebetlerimiz adeta altın çağını yaşıyor. 24 milyar doları bulan ikili ticaretimiz günden güne artıyor. Türkiye-Afrika ticaretini 50 milyar dolar seviyesinin üstüne çıkartacağız. Türkiye’nin kıta ile bin yılı aşan geçmişini bilmeyenler bizi zaman zaman Afrika’da ne işiniz var diye suçluyorlar. Kimi batılı devletler siz dostlarımızla kucaklaşmamızdan rahatsız oluyorlar. Bizi zaman zaman Afrika'da ne işiniz var diye suçluyorlar. Bazı batılılar çok rahatsız oluyorlar. Yıllarca kıtayı sömürenler, saygı çerçevesinde temasta olmamızı hazmedemiyorlar. İstiyorlar ki Afrika kendilerine bağlı olmaya devam etsin. Afrika'nın ayağa kalkmasını potansiyelini hayata geçirmesini barışın hakim olmasını arzu etmiyorlar. Kendi vatandaşlarına hak gördüklerini Afrika gibi coğrafyalar için lüks görüyorlar. Özgürlüğü, demokrasiyi, refahı, huzuru ekonomik kalkınmayı size ve bize çok görüyorlar. Bunu için de etnik ve dini, farklılıkların kışkırtılmasında iç savaşlara kadar her şeyi kullanıyorlar. 1994 yılındaki Ruanda soykırımında hangi sömürgeci devletin parmağı olduğunu herhalde sizler benden daha iyi biliyorsunuz. Batı dünyası Ruanda’da 3 ay boyunca 800 bin insanın vahşice öldürülmesini seyretmiştir. Barış Pınarı Harekatı'ndan dolayı bugün bize silah ambargosu uygulayanlar, o günlerde eli kanlı katillere silah yardımı yaptı. Somali'nin iç savaşla boğuşmasında menfaati olan kimlerdir biliyoruz” dedi.

“Bizim binlerce yıllık tarihimizde sömürgecilik yoktur”

“Bugün bize hak, hukuk, özgürlük dersi verenlerin geçmişinde ya katliam ya işgal ya da sömürgecilik lekesi var” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan şöyle konuştu:

“Bir batılı devlet adamının ibretlik sözünü paylaşmak istiyorum: Bir damla petrol bir damla kandan daha kıymetlidir. Yaklaşık 100 yıl önce Churchill'in avam kamarasında söylediği bu cümle tarihi bir itiraf olarak halen geçerlidir. Aradan yüzyıllar da geçse beyaz adamın Afrika'ya, Orta Doğu'ya yönelik bakış açısı değişmiyor. Batılıların beyaz ırkın üstünlüğüne yönelik bakışında hiçbir azalma olmuyor. Bittiği iddia edilen sömürgecilik, yeni biçimler alarak devam ediyor. Batılıların kibrinde hiçbir eksilme olmuyor. Kıtanın onca zenginliğine rağmen hala açıkla mücadele etmesinin sebebi Neokolonyalizm'dir. Bizim binlerce yıllık tarihimizde sömürgecilik yoktur. Kendimizi ne kadar önemsiyorsak, Afrikalı kardeşlerimizin haklarını da o kadar önemsiyoruz. Sömürmenin değil, karşılıklı saygı ve adalet ortamında Afrika'yla ilişkilerimizi yürütmenin çabasındayız. Bizler de gittiğimiz yerlerde adı Mustafa, Ahmet, Abdullah olan ancak İslam'la bağını koparmış pek çok insana ne yazık ki rastlıyoruz. Bu tabloda büyük güçlerce yürütülen misyonerlik faaliyetlerinin çok ciddi etkisi vardır. DEAŞ, Boko Haram, FETÖ gibi terör örgütleri de bu sürece katkı sunuyorlar. Yaşanan her menfur hadisenin ardından hemen 'İslami terör' yaftasını öne çıkartıyor. Kelime anlamı olarak barış olan İslam’a terörü yüklemek en büyük hakarettir. İslam güneşinin balçıkla sıvanamayacağına tüm kalbimizle iman ediyoruz. Emperyalistlerin bizi Şii-Sünni, Arap-Farisi, siyah-beyaz diye bölmesine müsaade etmeyeceğiz. Biz birbirimizi ırklarımız için değil, Allah için seveceğiz."

Oğuzcan Yazar

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Manisa Yunusemre Belediyesinde işçilere 1 Mayıs ikramiyesi Yunusemre Belediye Başkanı Semih Balaban, 1 Mayıs İşçi Bayramı’nda Belediye Şantiyesi’nde işçilerle buluştu. İmkanları ölçüsünde, işçilere bayrama özel 2 bin TL ikramiye vereceklerini duyuran Başkan Balaban, “Emek en yüce değerdir” dedi. Yunusemre Belediye Başkanı Semih Balaban, 1 Mayıs İşçi Bayramı’nı işçilerle kutladı. İşçilerle kahvaltı yapan Başkan Balaban’a Eşi Serap Balaban, Başkan Yardımcıları Ali Kuyumcu, Emine Özge Arslan, Haydar İzci, Mehmet Mesut Doğan, MAYEB AŞ Genel Müdürü, Özel Kalem Müdürü Seyit Ali Özmen, Yetkili Sendika Hizmet İş Manisa Şube Başkanı Rahmi Okan Polat, sendika yöneticileri ve birim müdürleri eşlik etti. Kahvaltı sonrası işçilere seslenen Başkan Semih Balaban, bu bayramın önemine dikkat çekti, emeğin ve emekçinin her zaman yanında olduklarını söyledi. Yunusemre Belediyesi’nde bir ilke de imza atan Başkan Balaban, 1 Mayıs’a özel işçilere 2 bin TL ikramiye vereceklerini açıkladı. ‘Sizlerle olmaktan onur duydum’ Başkan Balaban burada yaptığı konuşmada, “1 Mayıs, emek ve emekçinin dayanışma bayramı. Hepimize kutlu olsun. Sizler emeğinizle, onurunuzla dünyada hayatı döndüren insanlarsınız. Her zaman da emeğe değer veren, yanında olan sosyal demokrat bir dünya görüşü olarak sizlerle beraberiz. Sendikalarımızın da bu mücadelede sizlere çok büyük bir katkısı var. Emekle ilgili kim ne katkı yapıyorsa teşekkür ediyorum. Tek ricamız emeğinizi toplum için en iyi şekilde verin. Sizler kamu görevlisisiniz. Toplum için çalışıyorsunuz. Bugün sizlerle olmaktan hepimiz onur duyduk” diye konuştu. İşçilere 2 bin TL ikramiye müjdesi “Emek en yüce değerdir” diyen Yunusemre Belediye Başkanı Balaban açıklamasını şu sözlerle tamamladı: “Sembolik de olsa 1 Mayıs’ın anısına 2 bin TL ikramiye ödeyeceğiz. Çam sakızı çoban armağanı. Bu da Manisa’da bir ilk. Ekonomik tabloyu düzelttikçe de işçi hakları konusunda önemli adımlar atacağız. Omuz omuza yürüyeceğiz. Ben de bir emek işçisiyim. Uzun yıllar öğretmenlik yaptım. Bu vesile ile bir kez daha 1 Mayıs’ı kutluyorum.” Başkan Balaban ve ekibine teşekkür etti Başkan Semih Balaban’a gösterdiği hassasiyetten dolayı teşekkür eden Sendika Başkanı Rahmi Okan Polat ise, “Başkanımıza çok teşekkür ediyorum. Türkiye’de belki de bir ilk olarak işçinin hakkı hukuku gözetilerek çam sakızı çoban armağanı da olsa ikramiye verildi. Bu ikramiyenin meblağından çok niyeti bizim için daha önemli. Çünkü işçi düşünüldü, işçinin hakkı ve hukuku konusunda bir çaba sarf edildi. Biz inanıyoruz ki, bundan sonraki süreçte de başkanımız ve başkan yardımcılarımız işçinin hakkı ve hukuku konusunda her zaman bizlerin yanında olacaktır. Biz başkanımıza sizlerin huzurunda teşekkür ediyoruz” dedi. Konuşmaların ardından işçileri dinleyen Başkan Balaban, yaşanan sorunları da süreç içerisinde çözmek için çalışma yapacaklarını belirtti.
Antalya Antalya’da babalara özel “bebek bezi bağlama yarışması” Türkiye’nin ilk Bebek Parkı’nı açan Konyaaltı Belediyesi, 2-4 Mayıs tarihleri arasında bebeklere ve ailelerine özel “Bebek Günleri” düzenliyor. Etkinlik çerçevesinde bebek emekleme yarışması ile babalarla bebek bezi bağlama yarışması yapılacak. Konyaaltı Belediyesi’nin 2 Mayıs Dünya Bebek Günü dolayısıyla gerçekleştireceği “Bebek Günleri”, Bebek Parkı’nda 2 Mayıs Perşembe günü başlayacak. Bebek Günleri’nde emekleme yarışmasından babaların bez bağlama yarışmasına, bebek yogasından söyleşi ve eğlenceli oyunlara kadar çeşitli etkinlikler yer alacak. Bebekler yoga yapacak 2 Mayıs Perşembe günü saat 10.00’da Eğlenceli Masa Oyunları ile başlayacak olan Bebek Günleri’nde saat 11.00’de Çocuk ve Genç Psikiyatristi Doç. Dr. Veysi Çeri tarafından “Yeterince İyi Ebeveyn Olmak” konulu söyleşi gerçekleştirecek. Etkinlikte saat 12.00’de yoga eğitmeni Dilek Gümüş Gökay eşliğinde bebeklere yoga yaptırılacak. Gün boyu sürecek etkinliklerde bebekler aileleriyle birlikte sanat atölyesi, yüz boyama atölyesi, duygusal oyun atölyesi, orff ve ritm atölyesi ve mini diskoda keyifli vakit geçirecekler. 3 gün boyunca sürecek Bebek Günleri’nde 3 Mayıs Cuma günü 11.00’de bebeklere ve ebeveynlerine spor eğitmeni eşliğinde jimnastik yaptırılacak. Etkinlikler kapsamında saat 16.00’da ise Çocuk Hastalıkları ve Sağlığı Uzmanı Ali Satılmış ve Op. Dr. Melek Büyükkınacı Erol tarafından “Doğum Sonrası Anne Sağlığı ve Sağlıklı Çocuk Gelişimi” konulu söyleşi gerçekleştirilecek. Bebekler emekleyecek, babaları bez bağlayacak Bebek Günleri’nin son günü heyecanlı yarışmalara sahne olacak. 4 Mayıs Cumartesi günü saat 11.00’de bebek emekleme yarışması ile babalarla bebek bezi bağlama yarışması yapılacak. Yarışmalarda bebekler start çizgisine ulaşmak için kıyasıya mücadele ederken, en hızlı bebek bezi bağlayan baba ise günün kazananı olacak. Etkinliklerde ayrıca gün boyunca gerçekleştirilecek olan tuz seramiği hazırlama, yüz boyama etkinliği, sanatsal kolaj atölyesi, fikir atölyesi ve mini diskoda bebekler ve aileleri gönüllerince eğlenecekler.
Amasya Asırlık son değirmen devletin desteğiyle ayakta Amasya’nın Gümüşhacıköy ilçesinde bulunan 100 yıllık su değirmeni, devletin desteğiyle yapılan restorasyon çalışmasıyla ayakta kalarak yeni yüzyıla tutundu. 60 yaşındaki Yaşar Dokgöz’ün emeğiyle tahılları öğüten asırlık değirmen, bu geleneğin yöredeki son örneği olarak zamana direniyor. Kadim geleneğin bölgede ayakta duran tek temsilcisi İlçe merkezine 2 kilometre mesafedeki Sekü köyünde Yedi Değirmenler mevkiinde bulunan asırlık su değirmeni, bu kadim geleneğin bölgede ayakta duran tek temsilcisi olarak kayıtlara geçti. Dereden sağlanan suyun gücüyle çevirdiği taşa dökülen tahılları öğüten değirmen Gümüşhacıköy Kaymakamlığı’nın 2017 yılında yaptırdığı restorasyon çalışmasıyla elden geçirilerek hizmet vermeyi sürdürdü. Çocukluğundan bu yana aile yadigarı değirmende çalıştığını belirten değirmenci Yaşar Dokgöz, “Mesleği babamdan öğrendim. Buğday, arpa, mısır gibi tahılları burada öğütüyoruz. Faaliyetleri durmuştu. Onarıma ihtiyacı vardı. Gümüşhacıköy Kaymakamlığı ve Amasya İl Özel İdaresi’nin desteğiyle restore edildi. 7 yıldır tıkır tıkır çalışıyor” dedi. Komşu illerden de müşteri geliyor Çevre köyler, ilçeler ve komşu illerden bile müşterilerinin bulunduğunu anlatan evli, 3 çocuk ve 7 torun sahibi Dokgöz, “Duyanlar geliyor. Kimi un alıyor. Kimisi öğütmek için buğday getiriyor. Öğütüp gönderiyoruz. Müşterilerimize, dostlarımıza kapımız her zaman açık” diye konuştu. Yörede yetiştirilen Üveyik buğdayından üretilen unu müşterilerine tavsiye eden Dokgöz’ün tek yardımcısı ise 40 yıllık hayat arkadaşı eşi Nuran Dokgöz. Dokgöz çiftçi, geçimlerini sağladıkları asırlık değirmende yaşamlarını sürdürüyor.