POLİTİKA - 24 Nisan 2023 Pazartesi 16:48

Cumhurbaşkanı Erdoğan: 'Yok dedikleri fabrikada 3 dakikada bir araç üretiliyor'

A
A
A
Cumhurbaşkanı Erdoğan: 'Yok dedikleri fabrikada 3 dakikada bir araç üretiliyor'

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Gemlik'te yapılacak batarya fabrikası ile 10 yılda milli gelire 30 milyar avro, cari açığın azaltılmasına da 10 milyar avro üzerinde katkı sağlanacağını söyledi. TOGG üzerinden muhalefeti de eleştiren Erdoğan, "Muhalefetin fabrikası yok dediği TOGG'un Gemlik'teki tesislerinde her üç dakikada bir araç üretiliyor" dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Siro Batarya Geliştirme ve Üretim Kampüsü Temel Atma Töreni'ne katıldı.

Törende konuşan Erdoğan, geçtiğimiz haftanın Türkiye Yüzyılı vizyonu açısından adeta bir hasat dönemi olduğunu vurgulayarak, "Bugüne kadar ülkemize yaptığımız altyapı yatırımlarının insan kaynağı yatırımlarının önemli meyvelerini tek tek topladık. Bor madeninin katma değerinin cevherden mücevhere anlayışıyla üç yüz kat arttıracak üretim tesisimizi hizmete açtık. Türkiye'nin uzaydaki gözü imece uydumuzu yolcu ettik. İmece uzaya fırlatıldıktan sonra ilk sinyali aldı. TÜBİTAK aşı ve ilaç geliştirme merkezinin resmi açılışını yaptık. Ülkemizin yerli elektrikli lokomotifi Eskişehir 5000'in ilk hareket testini gerçekleştirdik. Donanmamızın amiral gemisi TCG Anadolu'yu Deniz Kuvvetleri'ne gururla teslim ettik. Böylece Ege, Doğu Akdeniz ve Karadeniz'deki haklarımızı daha güçlü savunmamızı sağlayacak savaş gemisine kavuştuk. Şu ana kadar 70 bini aşkın vatandaşımız TCG Anadolu'yu ziyaret etti. Son bir hafta on gün içerisinde de İzmir'de demirlemek suretiyle vatandaşlarımızın ziyaretine inşallah TCG Anadolu'yu açacağız. Savunma sanayi atılımlarına yeni Altay tankıyla bir yenisini ekledik. Silahlı kuvvetlere teslim ettik" diye konuştu.

"Muhalefetin fabrikası yok dediği TOGG'un Gemlik'teki tesislerinde her üç dakikada bir araç üretiliyor"

En büyük hayallerinden biri olan TOGG'un gerçeğe dönüştüğüne dikkat çeken Erdoğan, "TOGG hikayesi ve özellikleriyle asla sıradan bir araç değildir. Milli gururumuz TOGG Türkiye'nin teknolojik gelişiminin ekonomik kalkınması küresel saygınlığının sembolüdür. Satışa sunulmasıyla Türkiye giderek gelişen elektrikli araç sektöründe artık 'ben de varım' demiştir. Yerli ve milli otomobilimizin yollara çıkmasıyla ülkemiz dünyanın en iyileri ile rekabet edecek markaya sahip oldu. Son 20 yılda ülkemize kazandırdığımız her eser gibi, maalesef TOGG'un üretim sürecinde de çok ciddi zorluklarla karşılaştık. Korona virüs ile emtia fiyatlarındaki fahiş fiyat artışları, bizi de etkiledi. Rusya-Ukrayna savaşı ile Türk ekonomisini mahvetmeye yönelik tehditleri de bunlara eklememiz gerekiyor. Bu süreçte TOGG ilk günden itibaren haksız eleştiri, iftiraların, yıpratma kampanyalarının muhatabı oldu. Mühendislerimizin ilk yerli araç teşebbüsü devrim otomobilini 60 sene önce garaja hapsetmek için neler yapıldıysa çok daha fazlası TOGG için uygulandı. Binlerce mühendis, teknisyen, emekçimiz bu proje için gece gündüz çalışırken, vatandaşlarımız bu projeyi yürekten desteklerken, birileri hep aynı yalana sarıldılar. Hep aynı hezeyanları sıraladılar. Önce çıktılar 'TOGG fabrikası nerede, bu inşaatı bitiremezsiniz' dediler. Sonra 'burada üretim bandı yok. Siz bu araçları üretemezsiniz' dediler. Bu iddiaları da boşa çıkınca 'bu araç satılmaz vatandaş bunu alamaz' dediler. TOGG aldığı ön siparişleri ile talep rekoru kırarak bu bühtanlara en güzel cevabı verdi. Muhalefetin fabrikası yok dediği TOGG'un Gemlik'teki tesislerinde her üç dakikada bir araç üretiliyor. Bu sene 28 bin. 2030 yılına kadar 1 milyon TOGG'u sahipleri ile buluşturmayı hedefliyoruz. İnşallah 2025 yılından itibaren TOGG'u ihraç edip tüm dünyaya satacağız" şeklinde konuştu.

"TOGG için bırakın teşekkür etmeyi, yarım ağızla dahi olsa tebrik etmediler"

TOGG üzerinden muhalefeti de eleştiren Erdoğan, "Kardeş ülkelerden bizi arayıp tebrik edenler, araç talep edenler oldu. Fakat muhalefet bu milli duruşu henüz gösteremedi. Şöyle yarım günlerini ayırıp Gemlik'e gelerek TOGG'un fabrikasını ziyaret edemediler. Altında Türk mühendisleri, işçilerinin, babayiğit işadamlarının imzası bulunan teknoloji harikası böylesi araç için bırakın teşekkür etmeyi, yarım ağızla dahi olsa tebrik etmediler. Yollardaki TOGG araçlarına rağmen, bu başarıyı halen görmezden geliyorlar. Varsın görmesinler. Az önce Gemlik'te deniz kenarında meydandaki 60 bin kişiye hitap etmeye giderken arabamızın önünü kesenler, karanfillerle bizi karşılayanlar, uğurlayanlar bu milletin gerçek evlatlarıdır. Varsın onlar Türkiye'nin başarılarından rahatsızlık duysun, Allah'ın izniyle aziz milletimizin desteği ile Cumhur İttifakı olarak Türkiye Yüzyılı'nın kilometre taşlarını döşemeyi sürdürüyoruz" ifadelerini kullandı.

"10 yılda milli gelire 30 milyar avro, cari açığın azaltılmasında 10 milyar avro üzerinde katkı sağlanacak"

TOGG ile birlikte Türkiye'nin vizyoner bir adım attığını anlatan Erdoğan, "Otomotiv sektöründe yaşanacak dönüşümü, dünyada yaşanan devrimi ön görüp vizyoner bir adım attık. Türkiye'yi elektrikli araçlarla birlikte şarj ve batarya teknolojilerinde Avrupa'nın üretim üssü yapmayı hedefleyerek yola koyulduk. TOGG bu vizyonun birinci adımıydı. Seri üretime geçerek ülkemizin otomotiv sektöründe yenilikçi ve sürdürülebilir geleceğinin tohumlarını serptik. Şarj istasyonları bu vizyonun önemli halkasıdır. Elektrikli araçlar hızlı şarj istasyonları destek programı kapsamında 81 ilde bin 572 şarj istasyonu kurulumuna destek verdik. 2022 Ağustos'ta 250 adet olan hızlı şarj noktası 700’ü aştı. Bu sayılar önümüzdeki dönemde daha da artacak. Türkiye'nin yeşil teknolojilerde ilerlemesi sadece çevre değil ekonomik ve stratejik açıdan da önemlidir. Özellikle batarya teknolojileri alanında yapılan yatırımlar Türkiye'nin dünyadaki yerini değiştirecek potansiyele sahiptir. Hem yerli teknolojileri geliştirip hem uluslararası yatırımları ülkeye çekerek bu alanda söz sahibi olmayı hedefliyoruz. Batarya teknolojilerinde güçlü oyuncu olmamızı sağlayacak devasa yatırımın adımını atıyoruz. TOGG akıllı cihazlarının bataryalarını üretmek için kurulan Siro hücre teknolojisinin üretimi ve geliştirilmesini sağlayacak. TOGG Siro teknoloji kampüsünde batarya modül ve paket seri üretimine zaten başlamıştı. Mart ayında TOGG'un ilk akıllı cihazı T 10X'in seri imalatı ile birlikte Siro'nun üretimi de hızlandı. Bugünkü tesisin devreye girmesiyle 2026 yılı itibariyle batarya hücresi de dahil olmak üzere yüksek nikel içerikli batarya modül ve paketleri üreten entegre bir üretim merkezine dönüşecek. Böylece Türkiye az sayıda ülkede bulunan hücre geliştirme ve üretme yetkinliğine sahip olacak. Otomotivin yanı sıra mikro mobilite, endüstriyel uygulamalar, deniz taşıtları, yenilenebilir enerji için sabit depolama uygulamalarıyla geniş alanda hizmet verecek. Dünyaya gerçekleştireceği ihracat, yerli elektrikli üreticilere katkısı, nitelikli istihdamla bu tesis ülkemize ciddi değer kazandıracak. Siro bu yatırımla 10 yılda milli gelire 30 milyar avro, cari açığın azaltılmasında 10 milyar avro üzerinde katkı sağlayacak, istihdam 7 bin çalışanla destek verecektir. Siro'nun ilk etapta hedeflediği 20 GW saat kapasiteyi 50 GW saat üzerine çıkarmasını bekliyoruz" açıklamalarında bulundu.

"Nasıl tefecilerle değil, gerçek yatırımcılarla yol yürüdüysek, gelecekte de yatırımcı dostu tavrımızı devam ettireceğiz"

Otomotivde yaşanan çip krizinin bir benzerinin gelecekte batarya konusunda da yaşanabileceğine dikkat çeken Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Siro işte bu kritik dönemde hem 2030'lara kadar devam edecek arz açığını değerlendirecek, hem de TOGG için batarya arz güvenliği sağlayacak. Türk ekonomisine güvenen herkesin başımızın üzerinde yeri var. Stratejik yatırım olan Siro'yu Türkiye Cumhuriyeti olarak biz de destekliyoruz. Bu desteğimizi 30 milyar lira sabit yatırım tutarıyla ülkemizin en etkili teşviklerden birini vererek gösterdik. Bundan sonra da yerli yabancı ayrımı yapmadan Türk ekonomisine katkı sunan herkesin yanında olmayı sürdüreceğiz. Nasıl 21 yılda tefecilerle değil, gerçek yatırımcılarla yol yürüdüysek inşallah gelecekte de yatırımcı dostu tavrımızı devam ettireceğiz. Milli teknoloji hamlesi rehberliğinde Türkiye'yi yeni teknolojilerin pazarı yerine üretim üssü yapmak için gece gündüz çalışıyoruz. Türkiye dünyanın ilk 10 ekonomisinden birisi olacaksa bunun yolu bürokrasiyi daha fazla şişmanlatmaktan değil özel sektör öncülüğünde bir ekosistem oluşturmaktan geçiyor. Elbette vatandaşımızın her alanda en iyi kamu hizmeti alması için kurumları daha da güçlendireceğiz. Polisinden askerinden mühendisine kadar, sağlıkçısı öğretmenine kadar hiçbir alanda boşluk bırakmayacağız. Asıl enerjimizi kamunun teşvik ve destekleri ile özel sektörün büyümesine vereceğiz. Ülkemizin altyapı ve üstyapı eksiklerini tamamlayacağız. Yeni yollar, köprüler, havalimanları yapacağız. Doğal kaynakların tamamını devreye alacağız. Eğitim kalitesini arttırıp evlatlarımızın donanımlı yetişmesini temin edeceğiz. Genç girişimcileri destekleyerek kendi işlerini kurmalarını sağlayacağız. Yeni ihracat pazarları bularak daha önce varlık gösteremediğimiz yerlere ulaşacağız. Şimdiye kadar ülkemize 250 milyar dolar yatırım yapan uluslararası yatırımcıları çekmek için daha fazla çaba harcayacağız. Böylece Türkiye'de kamu himayesinde, özle sektörün lokomotifliğinde, uluslararası yatırımcıların destekleriyle yeni bir hikaye yazacağız. Son 21 yıldaki mesafe Türkiye'nin teknoloji alanında neleri başarabileceğini gösteriyor. Ancak bizim bu ülke ve gelecek nesiller için yapacaklarımız asıl şimdi başlıyor. Coğrafi konumu, altyapısı, genç nitelikli nüfusu ve siyasi istikrar ve güçlü liderliği ile Türkiye ciddi potansiyele sahiptir. Bunu hayata geçirmekte kararlıyız. Gençlere mutlu müreffeh ülke bırakmakta kararlıyız. İçinde bulunduğumuz asrı milletimizin asrı yapmakta kararlıyız. Türkiye Yüzyılı'nı inşa etmekte hiç olmadığımız kadar kararlıyız. İnşallah 14 Mayıs imtihanını da alnımızın akı ile vererek Türkiye Yüzyılı vizyonumuzu inşa yolunda tarihi bir adım atmış olacağız."
Erdoğan temel atma sırasında ise, "Kamu bankaları arabanın satışında yüzde 50'ye kadar 18 ay vade ile kredi verecek" ifadelerini kullandı.

Uğur Uslubaş - İhsan Altıkardeş
 


Uğur Uslubaş - İhsan Altıkardeş
BURSA (İHA) -

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Nevşehir Alkollü sürücü aracı kendisinin kullanmadığını söyledi, kamera kayıtlarını izleyince ikna oldu Nevşehir’de kaza yapan alkollü sürücü, önce aracı arkadaşının kullandığını söyledi, Kent Güvenlik Yönetim Sistemi kamerası görüntüsünü izleyince de aracı kendisinin kullandığını itiraf etti. Daha sonra ise görüntü alan gazeteciye, “Abi siz bu saatte ne geziyorsunuz? Bu çektiklerini paylaşacak mısın? Bunu herkes görsün, su yola akmış. Su olmasaydı ben şu an Avanos’taydım” dedi. Kaza, gece saatlerinde 2000 Evler Mahallesi Zübeyde Hanım Caddesi Üniversite Kavşağı’nda meydana geldi. 1.33 promil alkollü olan Efe P., kullandığı 50 FE 378 plakalı Volkswagen marka otomobilin direksiyon hakimiyetini kaybetti. Araç önce orta refüje çıktı, daha sonra da karşı şeride geçen otomobil kaldırım taşlarına çarparak durdu. Kazayı gören vatandaşların ihbarı üzerine kaza yerine sağlık ve polis ekipleri sevk edildi. Otomobili sürdüğünü iddia eden bir vatandaş ile otomobilde bulunan bir kişi herhangi bir yaralanmalarının olmadığı gerekçesi ile tedaviyi kabul etmedi. Kaza yerine gelen polis ekipleri inceleme yaparken araçta yolcu olarak bulunduğunu söyleyen Efe P.’nin konuşmalarından ve durumundan şüphelendi. Aracı sürdüğünü bir türlü kabul etmeyen alkollü gence polis ekipleri dakikalarca dil döktü. Aracın Efe P.’nin bir yakınının üzerine olması nedeniyle sürücünün Efe P. olabileceği ihtimali üzerinde duran polis ekipleri KGYS kameralarını inceledi. Yapılan kamera araştırması sonrası polis ekipleri aracı Efe P.’nin sürdüğünü tespit etti. Polis ekiplerinin kaza görüntüleri izletmesi sonrası aracı kendisinin kullandığını söyleyen 19 yaşındaki aday sürücü Efe P.’nin yapılan alkol kontrolünde 1.33 promil alkollü olduğu tespit edildi. Alkollü sürücü Efe P. uzun uğraş sonucu aracı kendisinin kullandığını itiraf ettikten sonra, “Ehliyet alalı iki yıl olmadı. Bu üçüncü kazam” dedi. Görüntü alan basın mensuplarına da, “Abi siz bu saatte ne geziyorsunuz? Bu çektiklerini paylaşacak mısın? Bunu herkes görsün, su yola akmış. Su olmasaydı ben şu an Avanos’taydım ifadelerini kullandı. Efe P., görüntü alan gazeteciye de "tamam" işareti yaptı. Sürücüye alkollü araç kullanmaktan 6 bin 439 lira ceza işlem uygulanırken, araç da trafikten men edildi.
Sinop Diyanet İşleri Başkanı Erbaş, Sinop’ta din görevlileriyle bir araya geldi Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, “En çok ihtiyaç duyacağımız şey yüce bir ideal, adanmışlık ruhu ve bitmeyen bir heyecandır. Bu manada yüce dinimiz İslam’a ve insanlığa hizmet etmek en büyük idealimiz” dedi. Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, Sinop’ta din görevlileriyle bir araya geldi. Sinop Kültür Merkezi Konferans Salonu’nda gerçekleştirilen programda konuşan Başkan Erbaş, yaz Kur’an kurslarının önemine ilişkin, “Çocuklar küçük yaşlarda sizlerden öğrendiklerini asla unutmazlar. Eğer onların şu kalplerine, minicik körpecik zihinlerine İslam’ın güzelliklerinden birkaç hususu bile aktarabilirseniz sizin kurtuluşunuza vesile olur” dedi. Başkan Erbaş, gençleri, çocukları ve aileleri İslam’ın güzellikleriyle buluşturulması gerektiğini belirterek, camilerin, Kur’an kursların herkese açık olduğunu söyledi. “Rol model olmalıyız” Din görevliliğinde ihlas, samimiyet, aşk ve heyecanın olması gerektiğini dile getiren Başkan Erbaş, “Bunlar hocalara çok yakışıyor. Din samimiyettir ve aşk, heyecan Aşk, heyecan kalmadıysa muvaffak olamayız. Aşkımızı, heyecanımızı asla kaybetmeyelim. Rol model olmalıyız, bizi gören gençler, çocuklar bize heves etmeli” diye konuştu. “İslam’a ve insanlığa hizmet etmek en büyük idealimiz” Başkan Erbaş, din görevlilerinin aynı zamanda İslam’ı tebliğ noktasında yaşanılan çağın ve dünyanın öğretmenleri olduğunu belirterek, “En çok ihtiyaç duyacağımız şey yüce bir ideal, adanmışlık ruhu ve bitmeyen bir heyecandır. Bu manada yüce dinimiz İslam’a ve insanlığa hizmet etmek en büyük idealimiz. Bu uğurda adanmışlık ruhuyla çalışmak en büyük bahtiyarlığımız ve çalışmalarımızın meyvelerini görmek en büyük heyecan kaynağımızdır. Çalışmalarımızın meyvesini görmemiz lazım. O meyveler bizim heyecanımızı daha da arttıracak” ifadelerini kullandı. Programa, Sinop İl Müftüsü Paşa Bektaş da katıldı.
Muğla Bal paketleme tesisi yangınında milyonlarca liralık maddi hasar meydana geldi Muğla’nın Köyceğiz ilçesi sanayi sitesinde meydana gelen ve milyonlarca lira maddi hasara neden olan fabrika yangını büyük ölçüde kontrol altına alındı. Söndürme çalışmalarını yerinde takip eden Muğla Valisi İdris Akbıyık, yangını söndürmek için canla başla mücadele eden herkese teşekkür etti. Muğla’nın Köyceğiz ilçesinde sanayi sitesinde çöplükte çıkan yangın, bal paketleme tesisine sıçrayıp kısa sürede tüm tesisi ve çevresini sararak milyonlarca liralık maddi hasara sebep oldu. Yangını söndürmek için Muğla Büyükşehir Belediyesi itfaiye ekiplerinin yanı sıra, Orman Bölge Müdürlüğü’ne bağlı orman yangını söndürme ekipleri, Dalaman Hava Limanı’na bağlı itfaiye ekibi, özel sektör tankerleri ve iş makineleri ve beton dökme mikserleri görev yaptı. Rüzgarın da etkisi ile kısa sürede büyüyen ve mücadelesi oldukça güç şartlar altında sürdürülen yangında iş yeri ile birlikte araçlar da yandı. Yaklaşık 2 saat süren çalışmanın ardından kontrol altına alınan yangında ilk belirlemelere göre 2 işletmede bulunan market ürünleri, 6 bin teneke bal, 10 ton zeytinyağı, 1 kamyon, 2 kamyonet, 1 forklift, 5 transpalet ve elektronik cihazlar yanarak zarar gördü. Çalışmaları yerinde takip eden Vali Akbıyık, canla başla mücadele eden herkese teşekkür etti Yangın çıktıktan kısa süre sonra Köyceğiz Toparlar Sanayi Bölgesi’ne gelerek çalışmaları bizzat yangın mahallinde takip edip ekiplerin müdahalesini koordine eden Muğla Valisi İdris Akbıyık, yangının saat 21.05 sıralarında henüz belirlenemeyen bir nedenle çöp alanında başlayıp iki iş yerine sıçradığını belirtti. Vali Akbıyık yaptığı açıklamada, “Saat 21.05 civarı Köyceğiz Toparlar mevkiinde bal fabrikası iş yerinde meydana gelen yangın, tesisin hemen yanındaki çöp dökme alanında başlayıp iş yerine sıçrıyor. Bütün kamu araçlarımız, Orman Bölge Müdürlüğü, AFAD, belediye itfaiye araçları hatta Dalaman Hava Limanı itfaiyeleri ve özel sektör, olabilecek en hızlı şekilde müdahaleye başladılar. Yangın kontrol altına alındı. 150 personel 50 civarında arazöz, tanker, beton mikseri ve iş makineleri canla başla mücadele etti. Allah’a şükür can kaybı yok, bir kişi dumandan etkilendi. Yangının yerleşim yerlerine sıçrama ihtimalini düşünmüyoruz ama hava rüzgarlı, tüm birimlerle müdahale devam ediyor. Kamu, özel sektör, kişi ve kurum söndürme çalışmalarına canla başla destek veren herkese teşekkür ediyorum” dedi.
Ankara Irak’ın kuzeyine düzenlenen hava harekatı ile 25 hedef imha edildi Milli Savunma Bakanlığı Irak’ın kuzeyinde bulunan Gara, Kandil ve Asos bölgelerindeki terörist hedeflerine hava harekatı düzenlendiğini ve 25 hedefin vurulduğunu açıkladı. Milli Savunma Bakanlığından yapılan açıklamaya göre, PKK/KCK ve diğer terörist unsurları etkisiz hale getirerek Irak’ın kuzeyinden Türkiye’ye yönelik saldırıları bertaraf etmek ve hudut güvenliği sağlamak maksadıyla Birleşmiş Milletler Anlaşması’nın 51’inci maddesinden doğan meşru müdafaa hakkı doğrultusunda Irak’ın kuzeyinde bulunan Gara, Kandil ve Asos bölgelerindeki terörist hedeflerine hava harekatı düzenlendi. İcra edilen hava harekatıyla Bölücü Terör Örgütü (BTÖ) tarafından kullanılan ve içerisinde sorumlu düzeyde teröristlerin de bulunduğu değerlendirilen mağara, sığınak, barınak, depo ve terör örgütünün kullandığı tesislerden oluşan 25 hedef imha edildi. Bakanlıktan yapılan açıklamada terörle mücadelede kararlılık vurgusu yapılarak, “Asil milletimizin bağrından çıkan Türk Silahlı Kuvvetleri, geçmişte olduğu gibi bugün de ülkemizin ve milletimizin beka ve güvenliği için terörle mücadeleye son terörist etkisiz hâle getirilinceye kadar azim ve kararlılıkla devam edecektir. Bu harekat sırasında; masum insanların, dost unsurların, tarihî ve kültürel varlıklar ile çevrenin zarar görmemesi için her türlü tedbir alınmıştır” ifadelerine yer verildi.