EDA HAN -ANKARA
Dünyanın en büyük alçı fabrikası olan Doğaner Alçı Fabrikası, Bala'nın Tol köyünde hizmete girdi. Tamamen yerli imkanlarla 11 ay gibi kısa bir sürede bitirilen Doğaner Panlux Alçı Levha fabrikası, yılda yaklaşık 50 bin ton alçı ihracatını hedefliyor. Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek, Türkiye'de yaşanan siyasi sorunların çözümü için herkesin tekliflerini vatanseverce ortaya koymasında fayda olduğunu vurguladı.
Bala'nın Tol köyünde hizmete giren Doğaner Panlux Alçı Levha Fabrikası'nın açılışına Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek, Doğaner Alçı Yönetim Kurulu üyesi Erdoğan Akdağ, Doğaner Alçı AŞ Genel Müdürü Özant, Yozgat Belediye Başkanı Yusuf Başer, Bala Belediye Başkanı İbrahim Gürbüz ve çok sayıda davetli katıldı. Tören öncesinde Doğaner Alçı AŞ Genel Müdürü Özant, fabrikaya ilişkin basın mensuplarına bilgi verdi. Fabrikanın, Türkiye'nin alçı ihtiyacının yüzde 30'unu karşılayacağını belirten
Özant, tesisin gerek alan bakımından, gerekse alçı levha üretimi bakımından Türkiye'nin en büyük tesisi olduğunu söyledi. Tesisin yapımında tamamen Türk mühendis ve mimarların görev aldığını kaydeden Özant, yatırımın maliyetinin ise yaklaşık 30 milyon Euro olduğunu dile getirdi. Tesisin büyük bir bölümünün kendi özkaynaklarından yapıldığını belirten Özant, alçı taşı olarak Bala'nın, dünyanın en zengin bölgesi olduğunu söyledi. Özant, Bala'da 6 milyon ton alçı rezervi olduğunu, bunun da yaklaşık 20 yıllık ihtiyacı karşılayacak bir rakam olduğunu ifade etti.
Fabrikanın açılış töreninde bir konuşma yapan Doğaner Yönetim Kurulu üyesi Akdağ, fabrikada yılda 600 bin ton ve 20 milyon metrekare alçı plaka üretileceğini kaydetti. Fabrikanın, Türkiye'nin yüksek teknolojiyle yapılan ilk fabrikası olduğuna dikkat çeken Akdağ, fabrikanın 11 ay gibi kısa bir sürede tamamlandığını söyledi. En büyük sıkıntıyı elektrik konusunda yaşadıklarını belirten Akdağ, 2 milyon Euro harcayarak elektrik tesisi yaptıklarını bildirdi. Akdağ, son 3 yıl içinde fabrikaya 30 milyon Euro'nun üzerinde bir yatırım yaptıklarını kaydetti. Kendilerine bağlı 140 bayiinin olduğunu kaydeden Akdağ, yaşanan ekonomik krizden çıkacaklarına inandıklarını dile getirdi.
Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Çiçek ise Akdağ'dan övgüyle bahsetti. "Erdoğan Akdağ iyi bir Yozgatlı, iyi bir hemşehrimizdir" diyen Çiçek, Akdağ'ın bir çok sektörün öncülerinden olduğunu, sadece Yozgat'ta değil bir çok yerde eserler yaptığını kaydetti. Akdağ'ın, yeni açtığı fabrikayla Bala'nın taşını toprağını servete dönüştürdüğünü belirten Çiçek, bunun Ankara'daki diğer işadamlarına da örnek olmasını istedi. Çiçek, "Her şeyi devletten beklemek olmaz. Dünyada devlet eliyle kalkınma sona ermiştir.
Özel sektör ağırlıklı yatırımlar yapılmaktadır. Devlet altyapıyla ve teşviklerle özel sektörün yolunu açıyor" dedi. Türkiye'nin 2000 yılında yatırım yapamayan bir ülke olduğunu, 2009 yılına gelindiğine ise 6 kat fazla yatırım yapan bir ülke haline geldiğini belirten Çiçek, bunda özel sektörün büyük katkısı olduğunu vurguladı. Çiçek, özel sektörün desteğiyle Türkiye'nin dünyanın en büyük 17. ekonomisi haline geldiğini söyledi. Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşunun 100. yılında hedeflerinin Türkiye'yi ilk 10 ülke arasına sokmak olduğunu dile getiren Çiçek, "Bugün gelişmiş 20 ülke içinde Türkiye de bulunuyor. Ümidimiz Türkiye'yi G7'lerden birisi yapmaktır. Bize yakışan budur. Olması gereken budur" diye konuştu.
Çiçek, hükümet olarak özel sektörün gerek dış pazarda, gerek iç pazarda istenen noktaya gelmesi için gayret sarf ettiklerini belirtti.
"AKILLI VE BİLİNÇLİ BİR TÜKETİMLE BUGÜNKÜ KORKUYU ORTADAN KALDIRABİLİRİZ"
Konuşmasında yaşanan küresel ekonomik krize de değinen Çiçek, Türkiye'de daha önce yaşanan krizlerin yönetim hatalarından kaynaklandığını ancak bugün yaşanan krizin ise dış kaynaklı olduğunu söyledi. Krize karşı bugüne kadar 60'ın üzerinde tedbir alındığını anlatan Çiçek, 1 yıl içinde reel sektöre 34.5 katrilyon lira destek sağladıklarını söyledi. Hükümet olarak yeni tedbirler almaya devam edeceklerini kaydeden Çiçek, Bakanlar Kurulu'nda da ele alınan Kredi Garanti Fonu Yasası'nı en kısa sürede çıkarmak istediklerini ifade etti. Çiçek, bu yasayla ihracatçılara çok büyük destek sağlanacağını, kredi vermekte tereddüt eden bankaların reel sektöre kredi vermesinin sağlanacağını anlattı.
Yaşanan ekonomik krizin psikolojik tarafının olduğuna da işaret eden Çiçek, "Alınan bu tedbirlerle artık krizin psikolojik yönünü bir tarafa bırakmamız gerekiyor. 'Dur bakalım ne olacak' kısmını geride bırakmamız gerekiyor. ÖTV indirimi yapıldıktan sonra araba satışlarında bir patlama oldu. Para var demek. İşin psikolojik yönünü bir tarafa bırakalım" diye konuştu. Çiçek, TOBB'un ve meslek kuruluşlarının yaptığı çağrısı desteklediğini ifade etti. Çiçek, "Akıllı ve bilinçli bir tüketimle bugünkü korkuyu tamamen ortadan kaldırmaya çalışırken bu noktada 'kriz vardır, kriz vardır' diye belli bir kelimeyi tekrarlamak bizim çözümümüzü hem zorlaştırır, hem de hiçbir fayda vermez" dedi.
"BU SORUNLARI BİZ ÇÖZECEĞİZ, BAŞKALARI ÇÖZERSE KENDİ HESABINA ÇÖZER"
Türkiye'nin iki türlü sıkıntısı olduğuna işaret eden Çiçek, konuşmasında Türkiye'de son dönemle gl çıkacaklarına inandıklaündemde olan konularla ilgili tartışmalara sert tepki gösterdi. Bu sorunların bazılarının cumhuriyetten önce, bazılarının cumhuriyet döneminde ortaya çıktığını, bazılarının ise 40-50 yıllık sorunlar olduğunu ifade eden Çiçek, genel söylemlerle bu sorunların daha karmaşık hale getirildiğini ifade etti.
"Kimin heybesinde ne varsa döksün" diyen Çiçek, tartışılan konuları çözmek için gayret sarf etmeye hazır olduklarını vurguladı. Çiçek şunları kaydetti: "Başta siyasiler olmak üzere ülkesini seven herkese düşen 'hükümet bir şey getirsin ben ondan sonra söylerim' demekten vazgeçmektir. Madem ki Türkiye'nin sorunu, herkesin bir öncelik sıralamasına girmeksizin somut, uygulanabilir ama yeni tartışmalara da imkan vermeyecek, eski sorunları bırakarak yeni sorunlar ortaya çıkarmayacak tekliflerini vatanseverce ortaya koymasında fayda var.
Onun için gündemimizdeki tartışılan konular başta olmak üzere hükümetim adına şahsen sorunları çözmek için bu tür teklifleri birlikte paylaşmaya hazır olduğumuzu buradan ifade ediyorum. Eğer bu sorunları çözeceksek biz çözeceğiz ve çözmeliyiz. Eğer bu sorunları başkaları çözerse kendi hesabına çözer, kendi menfaatine çözer. Tam tersi çözmez, gündemde tutmaya devam eder. Onun için gelin meseleye alıştığımız iktidar-muhalefet alışkanlığıyla değil, o alışkanlıklar hoş alışkanlıklar değil, milli mücadele ruhuyla, dayanışma, birlik ve beraberlikle, birbirimizin vatanseverliğinden şüphe etmeden bakalım. Kimin heybesinde ne varsa bunu tartışalım."
Törenin sonunda Doğaner Yönetim Kurulu üyesi Akdağ, Çiçek'e bir plaket takdim etti. Çiçek, Erdoğan Akdağ ile birlikte fabrikanın açılışını gerçekleştirdi. Çiçek ve beraberindekiler açılışın ardından fabrikayı gezdi.








