GÜNDEM - 18 Ağustos 2018 Cumartesi 13:18

EN UCUZ kurbanlık nerede ve fiyatları nedir? A 101 Migros Carrefour kurban fiyatları

A
A
A
EN UCUZ kurbanlık nerede ve fiyatları nedir? A 101 Migros Carrefour kurban fiyatları

EN UCUZ kurbanlık nerede ve fiyatları nedir? A 101 Migros Carrefour kurban fiyatları... Sizin için en uygun kurbanlıkları ve kurban fiyatlarını derledik. İşte tüm detaylar...

EN UCUZ kurbanlık nerede ve fiyatları nedir? A 101 Migros Carrefour kurban fiyatları... Sizin için en uygun kurbanlıkları ve kurban fiyatlarını derledik. İşte tüm detaylar...

A 101 KURBANLIK FİYATI NE KADAR? A 101'DE KURBANLIK NE KADAR?

Kurbanlık alıcılarına helal kesim garantisi veren A101marketlerde kurbanlıkların kilosu 14 ile 16 arasında değişiyor. Kemikli küçükbaş kurbanlık Karaman koyunu satış fiyatı A101'de 995 lira. Kilosu 18 ile 22 arasında değişen kemiksiz kurbanlık dananın 7'de 1 hissesi ise 1.095 lira. A101 kurbanlık fiyatlarında taksit imkanı da var. Yapı kredi Wordcard ile yapacağınız kurbanlık alımında +50 TL puan hediye etiketi var. Bonus – Maximum – World kart sahiplerine 9 taksit imkanı var.

Kurban alacaklar bunlara dikkat

Küçükçekmece Belediyesi Veteriner Hekimi Ferdi Algür, yaklaşan kurban bayramı öncesi önemli açıklamalarda bulunarak vatandaşları uyardı. Algür, “Kapak atmaya güvenmeyin, küpesinden hayvanın yaşını kontrol edin. Kurban keserken mutlaka eldiven takın” dedi.

Küçükçekmece Belediyesi Sağlık İşleri Rehabilitasyon Merkezi’nde görevli veteriner hekim Ferdi Algür, kurban alacaklara ve keseceklere önemli uyarılarda bulundu. Algür, “Kapak atmaya güvenmeyin, küpesinden hayvanın yaşını kontrol edin. Kurban keserken mutlaka eldiven takın” dedi. 

Kurbanlık alırken hayvanların sağlıklı bir görüntüye sahip olması gerektiğini belirten Ferdi Algür, “Kurbanlığın hareketlerinin yerinde olması lazım. Hareketli ve doğal bir hareket içinde olması lazım. Zayıf olmamalı, kilosu yerinde olmalı. Burun akıntısı, gözlerinde akıntı ya da boynuzlarında enfeksiyon gibi bir şeyin olmaması lazım. Enfeksiyon geçirmiş bir hayvanın kurban olması mümkün değil. İnsan sağlığı açısından da mümkün değil” diye konuştu.

"Sağlık raporu var mı mutlaka sorun" 

Kurbanlık alan insanların mutlaka sağlık raporu sorması gerektiğini kaydeden Algür, “Hayvanların bir sağlık raporu var mı, insanların bunu sormasını isteriz. Hayvanların geldiği yerlerde veteriner hekimlerce Hayvan Sağlığı Raporu düzenlenir. Hayvanların kulaklarında küpeleri mevcut. Buradan da sağlık durumunu görebilirsiniz. Bunlar bakanlığın verdiği küpeler. Üzerinde de numaralar mevcut. Bunlar bir sisteme kayıtlı. Hayvanlar hangi ilden gelmiş ne zaman gelmiş ne zaman sağlık muayenesi olmuş hepsi gözüküyor. Buna bakılması lazım” dedi.

"Kapak atmaya güvenmeyin küpelerine bakın" 

Büyükbaşlarda da danaların iki yaşında olması gerektiğini kaydeden Algür, halk arasında kapak atma olarak bilinen hayvanın diş çıkarmasının tamamlanmış olması gerektiğini söyledi. Ancak Algür bazı hayvanlarda bunun da belirleyici olamayacağını belirterek şunları kaydetti: “ Bunu da alt dişlerin değişmesiyle tespit ediyoruz. Hayvanın beslenme tarzına ve ırk özelliklerine bağlı olarak değişmemiş olabilir yanıltabilir. Kulak küpesi ile hayvanın yaşının doğrulanması olabilir. Büyükbaşlarda burun bölgesi kuru olmalı. Islak olmamalı. Boynuzu kırık olmamalı. Herhangi bir yerinde enfeksiyon olmamalı“.

"Kurban keserken eldiven takın"

Belediyelerin belirlediği yerler dışında kurban kesilmemesi gerektiğini belirten Ferdi Algür, "Kesim, insan ve çevre sağlığına zarar vermeden uygun koşullarda ehil kişiler tarafından yapılmalı. Ehil olmayanlar ya kendilerini kesiyorlar ya da ellerindeki enfeksiyonu ete bulaştırabiliyorlar. Kurban eti kesimden sonra 24 saat dinlendirilir. Bu oda sıcaklığından daha düşük bir derecede 6 ile 8 derecede yapılır. Parçalandıktan sonra buzlukta 2-3 aya kadar tüketilebilir. Parçalandıktan sonra tüketim süresi bir haftadır. Eti parçalama sırasında eldiven takmamız gerekir. Ellerimizdeki enfeksiyon kurbana geçerse bu bozulmaya neden olabilir" diyerek kurban eti tüketeceklere seslendi.

“Dolar bozdurup kurban alıyorlar” 

Kurban satıcısı Muharrem Gündüz ise küçükbaş kurban fiyatlarının 800 ile 2 bin 500 TL arasında değiştiğini belirterek, “Bu sene fiyatlar biraz arttı. İnsanlar dolar bozdurup gelip kurban alıyorlar” dedi.
Gündüz, "Her yıl 200-250 hayvan getiriyoruz. 190 tanesini getirdik. 60 tanesi duruyor. 10 gün kala bizim 150-200 hayvanımız satılmış oluyordu. Şimdi 62 hayvan satmışız. Fiyatların artmasından ziyade insanlar tatilde olduğu için gittikleri yerlerden alıyorlar kurbanlarını. İnsanlar hem tatil yapıyor hem de kurbanlarını kesiyorlar. Fiyatlar aslında geçen seneye göre biraz pahalı tabi. Doların artması illaki etkiliyor. Herkesi etkiliyor. İnsanlar dolarını bozdurdu, kurbanlık aldı. İnsanlar ne yapsın alacak, satacak. Doları cebinde tutacak hali yok” diye konuştu.

"hayatımda dolar kullanmam TL bana yeter"
Sıkı bir pazarlıkla küçükbaş kurban alan Seher Evcil ise “1600’e kurban aldım. Kurbanın kiloyla satılmasına karşıyım. Bakmadım bile kilosuna. Fiyatlar normal. Dolar beni ilgilendirmiyor. Hayatımda dolar kullanmadım. Tasvip de etmiyorum. Türk parası nerede geçerse ben oradayım” dedi. Kurban satım yerindeki pazarlıklar ise renkli görüntüler oluşturdu.  

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Hatay Yağmurlu havalarda ıslanmak istemeyen depremzede Meriç’in sesini duyan sağlıkçı Havva’dan afetzede aileye sıcak yuva Hatay’da depremin ilk günlerinde enkaz altındaki vatandaşları yaşatmak amacıyla görev alan sağlıkçı Havva Aydanur Ertuğrul, yağmurlu havada bir daha ıslanmak istemeyen 9 yaşındaki Meriç Altunay ve ailesini sıcak yuvasına kavuşturmayı başardı. Kahramanmaraş merkezli depremlerde Hatay yerle bir olmuş, 25 bine yakın insan vefat etmişti. Afetin ilk saatlerinden itibaren Türkiye’nin dört bir yanından kurtarma ekipleri ve sağlık çalışanları bölgeye yardıma koşmuştu. Antalya İl Sağlık Müdürlüğü’nde görevli 38 yaşındaki Acil Tıp Teknisyeni Havva Aydanur Ertuğrul, asrın felaketinin ilk saatlerinden itibaren bölgedeki afetzede vatandaşları hayata tutundurmak için mücadele etti. Sağlık personeli Ertuğrul, depremin yaralarını sarmak için kurucusu olduğu Ülkem Kitap Okuyor Derneği aracılığıyla afet bölgesine 21 çadır okul açtı ve 7 bin 700’den fazla öğrenciye 100 binden fazla kitap ulaştırdı. ATT Ertuğrul, depreme Antakya ilçesi Karaali Mahallesi’nde yakalanan 9 yaşındaki Meriç Altunay ve ailesinin isteği üzerine afetzede aileye yuva yapabilmek için çalışma başlattı. Dernek aracılığıyla Altunay ailesine ev yaptırmayı başaran Ertuğrul, 2 odası ve 1 salonu olan evi Altunay ailesine teslim etti. "Yeterli maddi destek sağladığında yıl sonuna kadar 12 ev yapmayı istiyoruz" Ülkem Okuyor Derneği olarak 2’nci evi teslim ettiklerini ifade eden Ertuğrul, "Depremin 37’nci gününde çadır okul açmıştık. Bugün ev yaptığımız öğrencimiz de o çadır okula gelen ilk öğrencilerimizden biriydi. Talent ve Meriç okulu açtığımızda koşa koşa gelmişti. Bu enkazlar bir gün kalkıp Hatay normale dönecek dememize neden oldular. Biz 2 aydır ev yapıyoruz. Öğrencilerimiz ve depremzede çocuklarımızın yaşam koşullarını düzeltmeye dert edindik. Çadırda ve barakada yaşayan öğrencilerimize ev yaparak hak ettikleri yaşamları sürmelerini istiyoruz. Bu depremden en çok çocuklar etkilendi. 15 aydır baktıklarında enkaz görüyorlar. Çadırda yaşıyorlar. Deprem üzerine oyunlar kuruyorlar. O yüzden buradaki çocukların daha iyi yaşam koşullarından yaşamaları için emek veriyoruz. ‘Ülkem Okuyor Derneği’ olarak ev yapmaya devam edeceğiz. Haftaya 4 ve 5’inci evlerimizin temelini atacağız. Durmadan yorulmadan Hatay’daki son çocuğun yüzünü güldürene kadar güldürmeye devam edeceğiz. Yeterli maddi destek sağladığında yılsonuna kadar 12 ev yapmayı istiyoruz” dedi. "Yeni evim için çok heyecanlıyım ve çok mutluyum" Yeni evlerine kavuşan anne Esmeray Altunay, "Depremde evimiz yıkıldı. Çok kötü bir durumdaydık. Havva abla çocuklara mont ve ayakkabı getirmişti. Okula çağırdı. Oğlum Meriç’in doğum günüydü. O esnada Havva ablayı tanıdım. Eşimle beraber çadırdan suları dışarı atmaya çalışıyorduk. Ellerimiz, ayaklarımız ve çocuklar berbat bir haldeydi. Çocuklar sırılsıklamdı. Çocukların ayaklarında ne ayakkabı ne de çorap vardı. Yeni evim için çok heyecanlıyım. Çok mutluyum" ifadelerini kullandı.
Elazığ Başkan Şerifoğulları, Kent Müzesi’ni inceledi Elazığ Belediye Başkanı Şahin Şerifoğulları, Elazığ’ın kültür ve turizmine yeni bir değer olarak hayata geçirilecek olan Kent Müzesi’nin sona gelinen çalışmalarında incelemelerde bulundu. Elazığ Belediye Başkanı Şahin Şerifoğulları, ‘Müzeler Şehri Elazığ Projesi’ kapsamında hayata geçirdiği Harput Musiki Müzesi, Basın Müzesi ve Hoca Hasan Hamam Müzesi’nin ardından Kent Müzesi’ni de kente kazandırmaya hazırlanıyor. 1896 yılında dönemin Elazığ Valisi Enis Paşa tarafından Çarşı Mahallesi’nde inşa edilen ve geçmişte hükümet konağı olarak hizmet veren, Osmanlı döneminin izlerini taşıyan tarihi bina, çalışmaların ardından kent belleğinin kayıt altına alındığı, toplumsal hafızayı canlı tutacak Kent Müzesi olarak faaliyet gösterecek. Kent Müzesi bünyesinde, şehrin tarihi dönemleri, coğrafi, sosyal ve ekonomik yapısı, unutulmaya yüz tutmuş meslekler bölümü ile geleneksel yaşam kültürü bölümleri yer alacak. Başkan Şerifoğulları, müzede devam eden çalışmaları inceledi. Yetkililerden bilgi alan Başkan Şerifoğulları; “Aziz Şehrimiz Elazığ’ımızın kültür ve turizmine katkı sağlama adına Müzeler Şehri Elazığ projemiz doğrultusunda Harput Musiki Müzesi, Basın Müzesi ve Hoca Hasan Hamam Müzesi’ni kentimize kazandırmanın onurunu ve gururunu yaşamıştık. Şehrimizin kadim kültür ve medeniyetini, övündüğümüz tarihini geleceğe taşımanın bilinciyle, geleceğimizi inşa etme hedeflerimize adım adım ilerliyoruz. Bu kapsamda Elazığ’ın tarihi ve kültürel değerlerinin geleceğe aktarılması, yaşatılması, ve korunması için kent belleğinin nesilden nesile aktarabileceği Kent Müzemize ilişkin çalışmalarımızın sonuna gelmiş bulunmaktayız. Şehir merkezimizde hayata geçireceğimiz bu Kent Müzemiz, hem kıymetli hemşehrilerimize, hem de farklı illerden şehrimizi ziyaret edecek olan vatandaşlarımıza kentimizin geçmişine dair önemli bir deneyim yaşatacaktır. Kent Müzemizi de geleceğimize kazandırmış olmanın gururunu hep birlikte yaşayacağız” dedi.