GENEL - 06 Temmuz 2008 Pazar 10:09

Hasan Doğan'ın vefatının yankıları

A
A
A
Hasan Doğan'ın vefatının yankıları

Türkiye Futbol Federasyonu Başkanı Hasan Doğan'ın tatil için bulunduğu Bodrum'da kalp krizi geçirerek vefat etmesinin yankıları sürüyor.

Tatil için bulunduğu Bodrum'da kalp krizi geçiren Hasan Doğan, kaldırıldığı Özel Bodrum Hastanesi'nde uzun uğraşlara rağmen kurtarılamadı. Uzun süre kalp masajı yapılan Hasan Doğan hayata döndürülemedi.

Başbakan Erdoğan Bodrum'da

Türkiye Futbol Federasyonu Başkanı Hasan Doğan'ın vefatı dolayısıyla Ankara'dan hareket eden Başbakan Recep Tayyip Erdoğan Bodrum'a geldi.

Ana uçağı ile Ankara'dan hareket eden Erdoğan ve beraberindekiler, saat 23.10 sıralarında Bodrum'a indi. Başbakan Erdoğan; eşi Emine Erdoğan, Spordan Sorumlu Devlet Bakanı Murat Başesgioğlu ve eşi Hacer Başesgioğlu ile birlikte havaalanından Bodrum Özel Hastanesi'ne hareket etti.

Başbakan Erdoğan'ın taziye mesajı

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Hasan Doğan'ın, Milli Takımın 2008 Avrupa Futbol Şampiyonası'nda elde ettiği başarıda önemli bir görev ifa ettiğini belirtti.

Başbakan Erdoğan, Futbol Federasyonu Başkanı Hasan Doğan'ın vefatı dolayısıyla bir mesaj yayınladı.

Başbakanlık Basın Merkezi'nden yapılan açıklamaya göre Başbakan Erdoğan başsağlığı mesajında şöyle dedi:  "Değerli dostum Hasan Doğan'ın ani vefatından büyük üzüntü duydum.

Erdem sahibi müteşebbis kişiliği ile gerek sosyal, gerekse iş hayatında ülkemize ve milletimize faydalı hizmetlerde bulunan merhum Hasan Doğan, Futbol Federasyonu Başkanlığı'nı üstlendikten sonra futbol camiasını bütünleştirme çabalarında kısa sürede mesafe kaydetmiş, Milli Takımımızın 2008 Avrupa Futbol Şampiyonası'nda elde ettiği başarıda önemli bir görev ifa etmiştir.

Merhum Hasan Doğan, Türk iş ve cemiyet hayatına, futbol camiamıza yaptığı katkılarla daima hayırla anılacaktır. Değerli dostuma Allah'tan rahmet, spor camiamıza ve kederli ailesine başsağlığı dilerim."

Cumhurbaşkanı Gül'ün üzüntülü olduğu gözlendi

Futbol Federasyonu Başkanı Hasan Doğan'ın vefat haberini Kazakistan'ın başkenti Astana'da öğrenen Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün üzüntülü olduğu gözlendi.

Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev'le görüşmesinden sonra kaldığı Rixos Hotel'in lobisinde bazı Türk işadamlarıyla ayaküstü görüşen Gül'ün Futbol Federasyonu Başkanı Hasan Doğan hakkındaki konuşmasına, "Hasan" diyerek başladı ve "stresliydi, devamlı böyleydi, normal değildi" şeklinde konuşarak, üzüntüsünü paylaştı.

Cumhurbaşkanı Gül'ün taziye mesajı

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Futbol Federasyonu Baskanı Hasan Dogan'ın vefatının Türk sporu icin büyük bir kayıp olduğunu belirtti.

Cumhurbaşkanı Basın Merkezi'nden yapılan açıklamada, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün Türkiye Futbol Federasyonu Başkanı Hasan Doğan'ın vefatı dolayısıyla bir mesaj yayımladığı bildirildi.

Mesajda, Cumhurbaşkanı Gül, Hasan Doğan'in vefatını Kazakistan'da bulunduğu sırada öğrendiğini belirterek, "Türk futboluna büyük hizmetlerde bulunan Hasan Doğan'ın kendisinden cok daha büyük katkılar beklendiği bir dönemde vefatı, Türk sporu için büyük bir kayıp olmuştur" dedi.

Gül; idealist, kararlı, yapıcı ve üstün karakterli olarak niteledigi Hasan Doğan'ı yakından tanıdığını da ifade etti.

Hasan Doğan'ın Türk futbolunda kısa zamanda önemli gelişmelere imza attığını belirten Gül, "Hasan Doğan, bu yonuyle de unutulmayacak, her zaman sevgi, saygi ve minnetle anilacaktir.

Dogan, Avrupa Futbol Sampiyonasi'nda A Milli Futbol Takimimiza heyecani, inanci ve kararliligiyla buyuk destek vererek, bu onemli basariya ulasmamiza buyuk katkida bulunmustur. Hasan Dogan'i Allah'tan rahmet diliyor, ailesine, calisma arkadaslarina, milletimize ve spor camiamiza bassagligi dileklerimi iletiyorum" ifadelerini kullandi.

Bakan Başesgioğlu'nun başsağlığı mesajı

Devlet Bakanı Murat Başesgioğlu, TFF Başkanı Hasan Doğanın vefatı nedeniyle bir mesaj yayımladı.

Başesgioğlu, yayımladığı mesajında şu sözlere yer verdi:
"Değerli dostum, ülkemizin yetiştirdiği büyük değer, iş dünyamızın ve spor camiamızın erdem timsali ismi Hasan Doğanı kaybetmenin tarifsiz acısı içindeyim.

Yüreği ülkesi için atan, Futbol Federasyonu Başkanlığı görevini yürüttüğü kısa süreye birçok proje ve başarı sığdıran, milli takımımızın Avrupa Şampiyonası'nda elde ettiği başarının baş mimarlarından olan ve tüm Türk milletinin kalbinde taht kuran Hasan Doğan, birleştiriciliğiyle de futbolda barışın  ve beraberliğin temsili olmuştur.

Spor tarihine ismi altın harflerle yazılacak olan değerli dostum Hasan Doğan'a, Allah'tan rahmet, kederli ailesi, yakınları, dostları, futbol camiamıza ve tüm ulusumuza başsağlığı dilerim."

Bakan Çelik şoke olduğunu söyledi

 Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) Başkanı Hasan Doğan'ın ani ölümüyle şok olduğunu ve yıkıldığını söyledi.


Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Hikmet Şahin'in oğlunun sünnet düğününe katılan Bakan Faruk Çelik, TFF Başkanı Hasan Doğan'ın kalp krizi geçirerek hayatını kaybetmesiyle şok olduğunu belirterek, "Futbol Federasyonu'nda çok ciddi sıkıntılar yaşandı.

Bu sıkıntıların çözümü için çok arayışlar oldu. Sonunda Hasan Doğan ismi çevresinde bir uzlaşı sağlandı. Yeni bir süreç başladı. Nispeten kırgınlıklar giderildi. Herkesin futbolda ümidinin arttığı, geleceğe dönük beklentilerinin arttığı bir ortam oluştu.


Avrupa Şampiyonası maçlarında da bunun neticelerini gördük. Takım, teknik heyet, federasyon üyeleri arasında bir ahenk vardı. Spor kamuoyunda güzel gelişmelere gebe bir ortam oluşmuştu. Bu ani haberle hepimiz yıkıldık. Çok üzüldüm. Kendisine Allah'tan rahmet diliyorum. Spor camiasına başsağlığı diliyorum. Ailesine sabır diliyorum" dedi.

İsviçre'deki üç maçı birlikte seyrettiklerini söyleyen Bakan Faruk Çelik, "Son Almanya maçını seyredemedim. Çok heyecanlıydı. Kendilerini otelde de ziyaret etmiştik. Otelde Hasan beyle, Fatih hocayla, yöneticilerle görüştük.

Ağırlıklı futbol ve takımın aksayan yönlerini konuştuk. Son dakikada gelen galibiyetlere öyle bir sevinci vardı ki bir kaç kez bizimle kucaklaştı. Sevgili eşlerine çok bağlıydılar. Orada bizzat bunu izledik. Dünya ve Türk kamuoyu da izledi. Samimi ve hoş bir aile. O güzel anları orada onlarla paylaştık. Böyle bir haberi almak bizim için çok acı oldu. Ne söyleyeceğimizi de bilemiyorum" diye konuştu.

DP Başkanı Süleyman Soylu'nun mesajı

Demokrat Parti (DP) Genel Baskanı Süleyman Soylu, TFF Baskani Hasan Doğan'ın vefatı üzerine bir mesaj yayımladı.


Soylu, yayımladığı mesajında, "Türk spor ve iş camiasının örnek insanı Türkiye Futbol Federasyonu Başkanı Hasan Doğan'ın ani vefatını derin ve tarifsiz bir üzüntüyle öğrenmiş bulunuyorum. Türk futbolunun geç keşfettiği ama çok erken kaybettiği, yaşantısı ve kişiliğiyle örnek insan olan değerli dostumuz Hasan Doğan'ı Allah'tan rahmet, Türk Milleti'ne, Türk spor dünyasına ve değerli ailesine bassağlığı diliyorum" ifadelerini kullandı.

TESK Genel Başkanı Plandöken'in taziye mesajı

Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken, Futbol Federasyonu Hasan Doğan'ın vefatı nedeniyle başsağlığı mesajı yayınladı.


TESK Başkanı Palandöken mesajında şunları söyledi: "Değerli dostum, ülkemizin yetiştirdiği büyük değer, iş dünyamızın ve spor camiamızın erdem timsali ismi Hasan Doğan'ı kaybetmenin tarifsiz acısı içindeyim.

Yüreği ülkesi için atan, Futbol Federasyonu Başkanlığı görevini yürüttüğü kısa süreye birçok proje ve başarı sığdıran, milli takımımızın Avrupa Şampiyonası'nda elde ettiği başarının baş mimarlarından olan ve tüm Türk milletinin kalbinde taht kuran Hasan Doğan, birleştiriciliğiyle de futbolda barışın ve beraberliğin temsili olmuştur. Spor tarihine ismi altın harflerle yazılacak olan değerli dostum Hasan Doğan'a, Allah'tan rahmet, kederli ailesi, yakınları, dostları, futbol camiamıza ve tüm ulusumuza şahsım ve teşkilatım adına başsağlığı dilerimi sunarım".

TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu'nun mesajı

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) Başkanı Hasan Doğan'ın genç yaşta vefatından büyük üzüntü duyduğunu bildirdi.


TFF Başkanı Hasan Doğan'ın vefatı nedeniyle bir mesaj yayımlayan Hisarcıklıoğlu, göreve seçildiği Şubat 2008 tarihinden bu yana geçen kısa süre içerisinde Türk futboluna büyük hizmetlerde bulunan Doğan'ın genç yaşta hayatını kaybetmesinin sadece Türk spor camiasını derinden yaralamakla kalmadığını, aynı zamanda iş dünyasını da büyük üzüntüye sevk ettiğini kaydetti. Hisarcıklıoğlu, mesajında şu ifadelere yer verdi:
"TOBB Sanayi Odaları Konseyi Meclisi ve İstanbul Sanayi Odası Meclis Üyeliği görevlerinde bulunduğu dönemlerde başarılı çalışmalar gerçekleştiren Sayın Hasan Doğan'ın vefatı, gerek spor, gerekse iş dünyamız için önemli bir kayıp olmuştur.

 Başarılı iş hayatının yanı sıra TFF Başkanlığı'na seçildiği günden bu yana Türk futboluna büyük katkılarda bulunan ve Euro 2008 Avrupa Futbol Şampiyonası'nda milli takımımızın yarı final oynamasında büyük emeği geçen Sayın Doğan'a Allah'tan rahmet, ailesi ve yakınlarına sabır, Türk sporuna ve futbola gönül verenlere ve iş dünyamıza başsağlığı diliyorum."

UEFA haberi manşetten verdi, Platini üzüntülerini bildirdi:

Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) Başkanı Hasan Doğan kalp krizi sonucu 52 yaşında öldü.

Doğan Bodrum'da Milli Takım teknik direktörü Faith Terim ve TFF yönetiminden Levent Kızıl ile birlikte öğle yemeği yediği sırada rahatsızlandı. Hastaneye kaldırılan Hasan Doğan, yapılan müdahalelere rağmen kurtarılamadı

Seçilmiş başkan

Doğan 5 aydır TFF başkanı olarak hizmet verdi. Şubat ayında bu göreve seçilmişti. 2004-2006 yılları arasında Levent Bıçakçı'nın başkan yardımcıığını yapmıştı.

Ölümü birkaç hafta önce Türkiye'nin EURO 2008'de gösterdiği muhteşem performans ve Almanya'ya karşı oynan etkileyici çeyrek final maçın'ın üzerine geldi.

Doğan, 1956 yılında Kastamonu'da doğdu. Yıldız Teknik Üniveristesi'nden makina mühendisi olarak mezun oldu.

İngiltere'de İngilizce eğitimi aldı ve 1988 yılında kurduğu erkek giyim firmasından önce pazarlama sektöründe çalıştı. Doğan ayrıca Türkiye Olimpiyat Komitesi üyesiydi.

UEFA Başkanı Platini üzüntülü

UEFA Başkanı Michel Platini vefat  haberinden duyduğu üzüntüyü dile getirdi. Platini: "Bu Türk ve Avrupa futbol ailesi için çok üzücü bir haber. Hasan Doğan'ın ailesi Türk Futbol dostlarının üzüntülerini paylaşıyorum" dedi.

Konakladığı otelin Genel Müdürü olayı anlattı 

TFF Başkanı Doğan'ın cuma gecesi, ailesi ile birlikte tatile geldiğini belirten Rixos Bodrum Otel Genel Müdürü Vedat Dalkıran, "Öncelikle Türk milletinin başı sağolsun. Türk Milli Takımı'nın başarısından sonra tatil için gelen başkanımızı kaybetmemiz büyük üzüntü yaşattı. Cumartesi günü her şey normaldi. Çok keyifli idi. Öğlen saatlerinde yemek için başka bir yere transferlerini yaptık. Sonra tekrar otele geldiler. Saat 17.30 gibi sağlık merkezindeki hamama giriyor. Hamamdan çıktıktan sonra saat 18.30
gibi dinlenmeye geçiyor. Olay da 18.45'te alt lobide cereyan ediyor" dedi.

Olayın yaşanmasının ardından Hasan Doğan'a otelin doktoru ile otelde konaklayan Belçikalı acil tıp uzmanının müdahalede bulunduğunu ifade eden Dalkıran,"Kısa sürede yapılan müdahale, ambulansın çok kısa sürede gelmesi avantajlı noktalardı ama bu üzücü olay meydana geldi. Ambulans geldiğinde müdahaleler devam ediyordu. Oksijen verildi, kalp masajı ve elektro şok uygulandı. Umudumuz kesilmemişti. Son ana kadar da umudumuzu yitirmeden hastaneye naklini yaptık. Hastanede iken ambulans helikopter çağırdık. Her ihtimale karşı ambulans uçağı da ayarladık. Ama maalesef sonuç çok üzücü oldu" ifadelerini kullandı.

MUSTAFA VERGİVEREN-MEHMET DİKBAYIR-ÖMER KIR - ORHAN AKIN-BEKİT TOSUN-OSMAN URAS-MÜGE TUTCALI /  MUĞLA-ANKARA-BURSA-ASTANA

 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Bakan Kurum’dan DEM Parti’li Koçyiğit’e ‘şantiye şefi’ cevabı: "Bizim için büyük bir gurur" Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, TBMM Genel Kurulu’ndaki görüşmelerinde kendisine ‘şantiye şefi’ diyen DEM Parti Grup Başkanvekili Gülüstan Kılıç Koçyiğit’e tepki göstererek, "Umarım bir gün deprem bölgesine gidip ülkenizin bu gururuna ortak olursunuz. 11 ili ayağa kaldırmak, deprem bölgesini bitirmek, şantiye şefliğiyse evet, şantiye şefliği yapmak bizim için büyük bir gururdur. Deprem bölgesinin şantiye şefiyim" dedi. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, Bakanlığın TBMM Genel Kurulu’ndaki görüşmelerinde kendisine, "Sanırsınız Çevre Şehircilik Bakanı değil de şantiye şefi" diyen DEM Parti Grup Başkanvekili Gülüstan Kılıç Koçyiğit’e cevap verdi. "Şaşkınlıkla dinledim" Bakan Kurum Koçyiğit’e, "Şimdi DEM Parti’li Grup Başkanvekili’ni hakikaten şaşkınlıkla dinledim. Umarım bir gün deprem bölgesine gidip ülkenizin bu gururuna ortak olursunuz. Sayın Başkan şantiye şefi diyerek kendince yapılan işi küçümsüyor. 11 ili ayağa kaldırmak, deprem bölgesini bitirmek, şantiye şefliğiyse evet, şantiye şefliği yapmak bizim için büyük bir gururdur. Evet ben şantiye şefiyim. Deprem bölgesinin şantiye şefiyim" cevabını verdi. "Siz ellerinizi ovuşturdunuz, ’şimdi bittiler’ dediniz" Koçyiğit’e deprem bölgesinde ne yaptığını soran Bakan Kurum, şunları söyledi: "Diyorsunuz ki ’15. günde devlet yoktu’. Devlet oradaydı. Biz ilk saat itibarıyla oradaydık. Deprem oldu. Biz Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde 11 ilimize koştuk. Peki siz ne yaptınız? Ben size söyleyeyim. Siz ellerinizi ovuşturdunuz. ’Şimdi bittiler’ dediniz. ’Enkaz altında kalırlar’ dediniz. ’Yapamazlar, bitiremezler’ dediniz. Bitirdik. 455 bin konutu alnımızın akıyla tamamladık."
Ankara DMM’den "Türkiye’ye BioNTech aşısı gelmedi" iddialarına yalanlama Dezenformasyonla Mücadele Merkezi (DMM), COVID-19 salgını sürecinde Türkiye’ye ’BioNTech aşısı gelmediği’ yönündeki iddiaların gerçeği yansıtmadığını açıkladı. Dezenformasyonla Mücadele Merkezi’nin (DMM) sosyal medya hesabından yapılan paylaşımda, bazı sosyal medya mecralarında, COVID-19 salgını sürecinde Türkiye’ye ‘BioNTech aşısı gelmediği’ yönünde ileri sürülen iddiaların gerçeği yansıtmadığı belirtildi. ‘BioNTech aşısı gelmediği’ iddialarının kamuoyunu yanıltmaya yönelik dezenformasyon içerdiği vurgulanan açıklamada, şu ifadelere yer verildi: "COVID-19’a karşı geliştirilen BioNTech mRNA aşıları, klinik kullanım amacıyla doğrudan BioNTech SE firmasından temin edilmiştir. Pandemiyle mücadele kapsamında, Mart 2021 tarihinden itibaren salgının son dönemlerine kadar söz konusu aşılar mevzuata uygun şekilde tedarik edilerek vatandaşlarımızın kullanımına sunulmuştur. Öte yandan salgın gibi küresel halk sağlığı acil durumlarında, aşı ve ilaçların temininde "Acil Kullanım Ön Onayı" mekanizması tüm dünyada işletilmektedir. BioNTech mRNA aşıları da Dünya Sağlık Örgütü ve uluslararası bilimsel otoritelerin acil kullanım ön onayı değerlendirmeleri esas alınarak Sağlık Bakanlığımız Halk Sağlığı Genel Müdürlüğü tarafından temin edilmiş ve uygulanmıştır. Dolayısıyla pandemi sürecinde yürütülen tüm aşılama faaliyetleri; insan sağlığının korunması önceliğiyle, bilimsel kriterler, şeffaflık ilkesi ve hukuki mevzuat çerçevesinde titizlikle gerçekleştirilmiştir. Bu nedenle kamuoyunun, teknik ve hukuki kapsamından koparılarak dolaşıma sokulan, yanıltıcı ve gerçek dışı nitelik taşıyan iddialara itibar etmemesi önemle rica olunur."
Gaziantep 51 kişinin öldüğü Furkan Apartmanı davasında firari sanıklar için 10 milyon TL’lik güvence bedeli kararı Gaziantep’in Nizip ilçesinde, Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat depremlerinde yıkılarak 51 kişinin hayatını kaybetmesine neden olan Furkan Apartmanı davasında iki firari sanık hakkında çıkarılan yakalama kararları, kişi başı 10 milyon TL güvence bedeli yatırılması karşılığında kaldırıldı. Gaziantep’in Nizip ilçesinde, Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat depremlerinde yıkılan ve 51 kişinin ölümüne neden olan Furkan Apartmanı davası bugün görüldü. Nizip Ağır Ceza Mahkemesinde görülen duruşmaya tutuksuz sanıklar Faik Ö., Eyüp Ö., Bülent B., Nejdet A., Mehmet A., Oktay A., Ömer Ş., Coşkun Ş., sanık avukatları, maktul avukatları ve maktul aile yakınları katıldı. Duruşmada söz alan maktul aile yakınları, suçluların en ağır cezayı almasını istedi. Sanıklar ise önceki savunmalarını tekrar ettiğini belirterek, suçsuz olduklarını savundu. Duruşma savcısı, taraflarca yeniden bilirkişi raporu talebinin dosyaya geldiği aşama dikkate alınarak reddine ve yakalama kararı bulunan sanıklar için güvence bedeliyle haklarındaki yakalama kararının kaldırılması yönündeki talebinin de reddedilmesine karar verilmesini talep etti. Mahkeme heyeti, haklarında yakalama kararları bulunan Hasan Hüseyin S. ile Abdullah Devrim S.’nin 10 milyon lira güvence bedeli karşılığında yakalama kararlarının kaldırılmasına, diğer sanıkların mevcut durumlarının devamına karar vererek, eksikliklerin giderilmesi için duruşmayı ileri bir tarihe erteledi. Ne olmuştu? Nizip Ağır Ceza Mahkemesi’nce, 19 Temmuz 2024’te görülen karar duruşmasında, mühendis sanık Yılmaz Şahin Yurtyapan hakkında ’bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olma’ suçundan 16 yıl 8 ay hapis, sanıklar Faik Ö., kardeşi Eyüp Ö. ve Nejdet A. hakkında delil yetersizliği nedeniyle beraat kararı verilmişti. Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 16. Ceza Dairesi, Nizip Ağır Ceza Mahkemesi’nce 6 Şubat depremlerinde yıkılan ve 51 kişinin hayatını kaybettiği Furkan Apartmanı davasında 3 sanık hakkında verilen kararı inceledi. Nizip Cumhuriyet Başsavcılığı ile tarafların itirazı üzerine yapılan değerlendirme sonucunda daire, yerel mahkeme kararını bozdu. Nizip Cumhuriyet Başsavcılığı ile tarafların itirazı üzerine yapılan değerlendirme sonucunda daire, yerel mahkeme kararını bozdu. Kararda, beraat kararı verilen sanıklar Faik Ö. ve kardeşi Eyüp Ö. hakkında "kolon kesilmesi" iddiasıyla yeni bir iddianame hazırlandığı, bu nedenle olayın bir bütün olarak değerlendirilmesi gerektiği belirtildi. Söz konusu dosyaların birleştirilmesi ve sanıkların birlikte yargılanması gerektiğinin belirtildiği kararda, "Tüm dosyaların birleştirilmesine karar verilerek, tüm delillerin birlikte tartışılması hakkaniyetli bir yargılama için gerekli olmakla birlikte yerel mahkemece verilen hükmün bozulmasına karar verilmiştir" denildi.
Diyarbakır Diyarbakır’da özel okulda 8 yaşındaki çocuğun darbedildiği iddiası Diyarbakır’da özel bir okulda 8 yaşındaki bir çocuğun darbedildiği iddia edildi. İddiaları reddeden okul yönetimi, darp izlerinin daha önceden olduğunun, öğrencinin ailesi tarafından kendilerine söylendiğini öne sürdü. Diyarbakır’da özel bir okulda eğitim gören 8 yaşındaki M.E.E.’nin geçtiğimiz günlerde okul müdürü ve sınıf öğretmeni tarafından darbedildiği iddia edildi. M.E.E.’nin ailesi, hastaneden darp raporu alarak şikayette bulundu. M.E.E.’nin dedesi Yılmaz Elaldı, geçen hafta okulun bir etkinliğine katıldıklarını belirterek, "Programda M.E.E., ille de beni eve götürün diyordu, bir korku vardı üzerinde. ’Okulun bitsin, öyle eve gideriz’ dedim. Çocuğun üzerinde baskı ve korku vardı. Orada da bize, kafasının çok ağrıdığını söyledi. Eve gelince ‘Müdür saçımdan tutup kafamı duvara vuruyordu’ dedi. Bu çocuklara bunu yapan insan değil. Çocuğu 10-15 gün önce de ben okula götürdüm. Sınıf öğretmeni bana herhangi bir şey de demedi. Bunu arkadaşları yapsa ’arkadaşıdır, normaldir’ olur derim. Bu, çocuğun çocuğa yapabileceği bir şey değil" diye konuştu. "Bunu yapan sınıf öğretmeni ve müdürü" iddiasında bulunan Elaldı, "Şahsen öğretmenle iki defa görüşmüştüm. Dört sefer okula gittim. İki etkinliğe gittim, iki sefer de çocuğu sormaya gittim. Çocuk darbedilmiş. Bu çocuğun herhangi özel bir durumu ve raporu yoktur. Herkes çocuklarını eve götürüp vücutlarına baksınlar. Çocukları dövüp, korkutup eve gönderiyorlar. Yasal işlemleri başlattık, sonuna kadar da bunun arkasındayız" dedi. Özel okuldan yapılan açıklamada ise 11 Aralık 2025 Perşembe günü okullarında meydana gelen hadisenin ilkokul 3. sınıf öğrencisi E.O.’nün sınıf öğretmenine ağlayarak, aynı sınıftaki sosyal mecrada ismi mağdur olarak gösterilen M.E.E. isimli öğrenci tarafından fiziksel şiddete uğradığını söylediği ifade edildi. Açıklamada, "Bunun üzerine sınıf öğretmeni, bu fiziki şiddet olayının ilgili öğrenci tarafından bu öğrenciye ve başka öğrencilere defaatle yapıldığı hususunu göz önünde bulundurarak, uyarması için okul müdürüne götürmüştür. Okul müdürü yanına getirilen öğrenciye önce sözlü nasihatlerde bulunmuş, sonrasında da yazı yazma ödevlendirmesinde bulunmuştur. Bu husus kurum kameralarında da açık ve şeffaf şekilde görülmektedir. Sosyal medyada tek taraflı servis edilen ve okul müdürlüğümüze isnat edilen fiziki şiddetin olmadığı hususu, kamera kayıtlarında da görülmektedir. İlgili kamera görüntüleri savcılık ve kolluk kuvvetlerine teslim edilmiştir. Bununla birlikte şiddete uğradığı şikayetini öğretmene yapan E.O. isimli öğrencimizin darp raporu da mevcuttur. Sosyal medyada ismi geçen öğrencimizde bulunan diz altı morlukların daha önce de var olduğunu bizzat çocuğun annesi de sınıf öğretmenine söyleyerek, bunun için bir hafta önce hastaneye gittiklerini ifade etmiştir. En az bir hafta önceden de görülen morlukların, ilgili gün müdür tarafından darp uygulaması sonucu oluştuğu iddiasını, önyargılı ve tek taraflı olarak görüyoruz. Çünkü kamera kayıtlarından bu iddianın doğru olmadığını görmekteyiz. Kurum olarak bu morlukların oluş şekli ve zamanı ile ilgili gerekli tespitlerin Adli Tıp Kurumu tarafından yapılması için gerekli yasal başvurularımızı yapmaktayız. Kurumsal olarak bu ve benzeri durumlarda öğrenci tarafında olmak temel ilkelerimizdendir. Kurum olarak her iki öğrencimizin de yanındayız. Olayın adil ve ön yargısız çözülmesinin takipçisi olacağız" denildi. Veli olmayan bir kişinin bu olayı farklı yorumlayarak kamuoyuna yanlış biçimde aktarmasını tasvip etmediklerini kaydeden okul yönetimi, açıklamada şu ifadelere yer verdi: "Annenin bacaklardaki morlukların birkaç haftadır olduğu ile ilgili beyanı; çocuğun bacaklarındaki morlukların en az birkaç haftadır var olduğunu, annenin sınıf öğretmenine gönderdiği ses kaydından da açık bir şekilde anlayabilmekteyiz. Hatta bunun için iddia edilen olaydan bir hafta önce hastaneye gittiklerini, kansızlıktan dolayı morlukların oluşma ihtimalini doktora sorduğunu, doktorun da incinmelere dayalı oluştuğunu ifade ettiğini bu ses kaydından anlıyoruz. Kurumdaki kamera kayıtlarından da bu şiddet vakasının ilgili gün okulda oluşmadığı gayet açık bir şekilde görülüyor. Bu kamera kayıtları da emniyete ve savcılığa teslim edildi."