Kalp krizi yaşı 30'a indi

Bursa'da, özel Çekirge Kalp ve Aritmi Hastanesi uzmanlarından Dr. Afşin Çulhaoğlu, kalbin en hayati organlarımızdan biri olduğunu, bu yüzden kalp sağlığına çok önem verilmesi gerektiğini söyledi.

Genelde Türklerin kalp sağlığına pek önem vermediğini, "Bana bir şey olmaz" mantığıyla son ana kadar doktora gitmediğini belirten Çulhaoğlu, kalbin belli periyotlarda kontrolünün ve erken teşhisin hayat kurtardığını vurguladı.

"Kalp sağlığı ve kalp krizi" konusunda Yeşim Tekstil çalışanlarına konferans veren Kardiyalog Afşin Çulhaoğlu, kalbin yapısı ve çalışma sistemini anlattı. Kalbin günde yaklaşık 7 ton kan pompaladığını, bu yüzden çok güçlü bir kas yapısı olduğunu kaydeden Çulhaoğlu, kalbin ana rahmine düştükten 40 gün sonra çalışmaya başlayıp ömür boyu atmaya devam ettiğini ifade etti. Çulhaoğlu, bu kadar yoğun bir tempoda çalışan bir organın sağlık kontrolünün de muhakkak belli periyotlarda yapılması gerektiğine dikkat çekti.

Çulhaoğlu, kalp krizi esnasında göğüste çok büyük bir baskı oluştuğunu ve kişinin göğüs bölgesini sanki bir kemerle sıkıyorlarmış veya üzerine ağır bir cisim konulmuş gibi hissettiğini belirterek, "Krizde ağrı veya batma hissi çok nadir görülmekle birlikte, daha çok yeri tam gösterilmeyen baskı veya sıkışma hissi olur. Kişi genelde ağrı yerini tam olarak belirtemez" dedi.

Kalp krizi sonrasında kalbin bir daha eski kas yapısına geri dönemeyebileceğini ve kas dokusunda çok büyük hasar olabileceğini söyleyen Çulhaoğlu, "Hastayı kriz sonrasında hayata döndürsek bile eski sağlığına kavuşması çok zor olabiliyor" diye konuştu.
Sağlıklı beslenmenin, düzenli spor yapmanın çok önemli olduğunu vurgulayan Çulhaoğlu, günümüzde özellikle gençlerin çok tercih ettiği fast food tarzı beslenme şeklinin ve hareketi engelleyen televizyon, internet ve bilgisayar oyunlarının aslında kalbin çok büyük düşmanı olduğunu belirtti. Bu yüzden son yıllarda kalp krizi geçirme yaşının gittikçe küçüldüğünü anlatan Çulhaoğlu, günümüzde 30'lu yaşlarda kalp krizi görülme riskinin arttığını söyledi.