EĞİTİM - 24 Şubat 2020 Pazartesi 17:26

LGS Şubat ayı örnek soruları değerlendirildi

A
A
A
LGS Şubat ayı örnek soruları değerlendirildi

Doğa Koleji bölüm başkanları, 2019-2020 eğitim-öğretim yılı Liseye Geçiş Sınavı’nın Şubat ayı örnek sorularını değerlendirdi. Eğitimciler, örnek soruların müfredata uygun olduğunu kaydetti.

Doğa Koleji bölüm başkanları, 2019-2020 eğitim-öğretim yılı Liseye Geçiş Sınavı’nın Şubat ayı örnek sorularını değerlendirdi. Doğa Koleji Türkçe Bölüm Başkanı Dr. Çiğdem Mollaibrahimoğlu, şubat ayı örnek sorularının Türkçe Dersi Öğretim Programı’na uygun içeriklerle hazırlandığını gördüklerini belirterek, “Sorular, beklenen zorluk düzeyinde ve içeriklerle hazırlanmış. Okuma becerilerinin ön planda olduğu sorular, öğrencilerin temel beceri ve yetkinliklerini sınamakta. Seçilen metinlerde öğrencilere kazandırılmak istenen kültürel farkındalık, dijital yetkinlik, sosyal ve vatandaşlıkla ilgili yetkinlikler yer almakta” dedi.

“Bilgilendirici metinler, haber metinleri, tablo ve grafik yerleştirilmiş karma içerikli metinleri bu ayın sorularında da görüyoruz” diyen Mollaibrahimoğlu, “Bağlamdan yararlanarak söz öbeklerinin anlamını bulabilme, metni tamamlama, metnin anlam akışını sağlama, yardımcı düşünceleri belirleyebilme, anlam bütünlüğünü dikkate alarak cümleleri birleştirebilme, metindeki iş ve işlem basamaklarını kavrayabilme, metnin içeriğini yorumlayabilme yetilerinin ölçüldüğü sorular; okuma-anlama temeline oturtulmuş. Dil bilgisi becerisi olarak öncülde verilen tanım doğrultusunda ögelerden bir soru sorulmuş. Öğrencilerimize sosyal, kültürel, sanatsal, güncel içerikli metinler okumaya devam etmelerini öneriyoruz” diye konuştu.

“Sorular günlük hayatla ilişkilendirilmiş”

Doğa Koleji Ortaokul Matematik Bölüm Başkanı Berivan Dülğer, “Şubat ayı örnek sorularında 8’inci sınıf müfredatına bağlı kalındığı görülmektedir. Soruların yüzde 50’sini Doğrusal Denklemler konusu oluşturmakta, geriye kalan soruların ise 2’si Cebirsel İfadeler ve Özdeşlikler, 2’si basit olayların olma olasılığı ve bir tanesi ise veri analizi konusundan sorulmuştur. Sorular incelendiğinde günlük hayatla ilişkilendirilmiş soruların çoğunlukta olduğu görülmektedir. Matematik okuryazarlığını ölçmeyi hedeflediği ve açık bir dil kullanıldığı dikkat çekmektedir” şeklinde konuştu.

Sorularda verilen üst bilgilerle öğrenciden doğru yorum yaparak çözüme ulaşması istendiğini dile getiren Dülğer, “Soruların görseller yardımıyla zenginleştirilerek öğrenciye yalın bir şekilde sunulduğu görülmektedir. Analitik düşünme becerisini kullanmaya yönelik sorulara ağırlık verildiği ve sorularda verilen yönergeleri dikkatli yorumlayan öğrencilerin çıkarımlarını işlemlere dökmesi beklenmektedir. Okuduğunu doğru anlama, doğru yorumlama, hızlı düşünme ve yeterli pratik gerektiren sorulardır” dedi.

“LGS’deki gibi muhakeme yeteneği gerektiriyor”

Doğa Koleji Fen Bilimleri Bölüm Başkanı M. Fatih Tüfekçi, “Fen Bilimleri örnek soruları MEB’in sınırladığı müfredat kazanımlarına uygun olup beklenildiği gibi ayırt edici, bilgi hâkimiyeti ve muhakeme becerisini ölçen sorulardan oluşmaktadır. Deneysel soruların da karşımıza çıktığı örnek sorular, önceki yıl uygulanan LGS’deki gibi muhakeme yeteneği gerektiren, yorum yapabilme becerisinin ölçüldüğü tablolar, görseller ve deneysel düzenekler içermektedir” ifadelerini kullandı.

Soruları değerlendiren Tüfekçi, “İlk soru, “Mevsimler ve İklim” ünitesine ait olup öğrencinin bilgilerini kullanmasını gerektiren ve yorum gücü yardımı ile cevaplayabileceği bir sorudur. 2. soru “Basınç” ünitesinden sıvılarda basınç konusundan; 3. soru “DNA ve Genetik Kod” ünitesinden adaptasyon konusundan, 4 ve 5. sorular ise “Madde ve Endüstri” ünitesinden, periyodik tablo ve asitler ve bazlar konusundan; 6, 7, 8, 9 ve 10. sorular  “Basit Makineler” ünitesinden yöneltilen müfredat kazanımlarına hâkim olan ve yorum gücü yardımı ile öğrencilerin bu soruları çözebileceğini görmekteyiz. Yayınlanan örnek soruların bilgi düzeyinden daha çok analiz-sentez düzeyinde olduğunu, muhakeme yapma yeteneği ve sayısal bilgileri kullanarak yorum gücü gerektirdiğini görmekteyiz” diye konuştu.

“Şubat ayı soruları beklentimiz dahilinde geldi”

Doğa Koleji Sosyal Bilgiler Bölüm Başkanı Çiğdem Karakaş şu değerlendirmeyi yaptı:“Şubat ayı soruları beklentimiz dahilinde okuduğunu anlama ve yorumlama gücünü kullanabilen öğrencilerin çözebileceği niteliktedir. Sorular çelişkiye yer vermeyecek şekilde kazanımlarımıza uygun olarak hazırlanmıştır. Kazanımlarımıza ve dersimizle ilgili kavramlara hakim olan öğrencilerimizin zorlanmayacağı nitelikte örnek sorular karşımıza çıkmaktadır.”

Karakaş,sınavda çıkan ilk beş soruyu şu şekilde analiz etti: Birinci soru,3.Ünitemiz Milli Bir Destan: Ya İstiklal Ya Ölüm’den, Sakarya Meydan Savaşı’nın yapıldığı alan ve tarafların harekâtıyla ilgili sorulan soruda öğrencilerin verilen öncüller doğrultusunda harita bilgilerini de kullanarak çıkarım yapmaları istenmiştir. Bu soru ile tarihi olayların geçtiği yeri hayallerinde canlandırabilme, harita sembollerini, konumu ve yönü anlayabilme, haritaları çizebilme ve yorumlayabilme becerilerinin öğrenciye kazandırılması haritalı tarih öğretiminin önemi bir kez daha karşımıza çıkmıştır. İkinci soru, 5.Ünitemiz Demokratikleşme Çabaları ile ilgili soruda Atatürk Dönemi’ndeki demokratikleşme yolunda atılan adımlar doğrultusunda Serbest Cumhuriyet Fırkası parti programıyla ilgili hükümler verilerek öğrencilerin ön bilgilerini de kullanarak çıkarım yapmaları istenmiştir. Üçüncü soru, 4. Ünitemiz Atatürkçülük ve Çağdaşlaşan Türkiye ile ilgili Türk kadınına toplumsal alanda sağlanan haklarla ilgili Atatürk’ün bir konuşmasına yer verilip amaçlanan durumlar sorgulanmıştır. Dördüncü soru, Atatürkçülük ve Çağdaşlaşan Türkiye ünitesiyle ilgili ekonomi alanında meydana gelen gelişmelerden biri olan İzmir İktisat Kongresi’nde gerçekleşen Atatürk’ün konuşmasına yer verilerek bu sözü doğrultusunda alınan kararlar sorgulanmıştır. Beşinci soru iseyine Atatürkçülük ve Çağdaşlaşan Türkiye ünitesiyle ilgili sanayi alanında gerçekleşen Birinci Beş Yıllık Sanayi Planıyla ilgili öncül verilerek uygulanma nedeni sorgulanmıştır. Genel itibariyle düzenli çalışan, okuma alışkanlığına sahip, konu tekrarlarını ihmal etmeyen öğrencilerimiz sınavda başarılı olacaklardır.”

“Bilgiyi yorumlama gücünün ön plana çıktı”

İngilizce sorularının Şubat ayı sorularına ilişkin şu değerlendirmesini yapan Doğa Koleji İngilizce Bölüm Başkanı Tuba Mumcu, “Şubat ayı örnek soruları incelendiğinde soruların; daha önce yayınlanan örnek sorulara benzer nitelikte uzun metinlerden oluştuğu ve kelime bilgisinin önemli bir detay olduğu ortaya çıkmaktadır. Sadece konu, kazanım ve kelime bilgisi yeterli olmayıp bilgiyi yorumlama gücünün ön plana çıktığı açık ve nettir. Örnek sorularda metinler arası ilişki kurma, metinden, görselden ya da verilen bilgiden çıkarım yapma tipi soruları göz önünde bulundurulduğunda Haziran ayında uygulanacak olan sınavda; soruların analiz-sentez düzeyinde olacağını ve muhakeme yapma yeteneği yüksek olan öğrencilerin ön plana çıkacağı tahmin edilmektedir. Soruların uzun metinlerden oluşması sebebiyle öğrencilerin süreyi iyi kullanmaları gerektiği anlaşılmaktadır. Kelime bilgisinin ve soru köklerinde yapı olarak olumsuz soru ifadelerinin ön plana çıktığı görülmektedir. Öğrencilerin soruları çözerken soru yönergelerindeki ifadelere dikkat etmesi gerektiği Şubat ayı soru örneklerinde de dikkat edici bir unsur olarak karşımıza çıkmaktadır” ifadelerini kullandı.

“MEB kazanımlarının ağırlığı hemen göze çarpıyor”

Doğa Koleji Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Bölüm Başkanı Abdullah Albayrak, “2019-2020 Eğitim-Öğretim yılı MEB tarafından açıklanan Şubat ayı Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi LGS örnek sorularını incelediğimizde, sorularda -öğrencilerin yorum kabiliyetini ölçmesinin yanında- bilgiye daha fazla önem verildiği görülmektedir. Oldukça net ve anlaşılır bir şekilde hazırlanmış olan sorularda MEB kazanımlarının ağırlığı hemen göze çarpıyor. Önceki aylarda yayınlanan örnek sorulara göre soruların zorluk derecesinde bir azalma söz konusu. Yine önceki örnek sorulara göre bu ay yayınlanan sorular biraz daha kısa tutulmuş. Soruların hepsini doğru bir şekilde cevaplamak için kazanımlarda geçen kavramların iyi bilinmesi gerekiyor. Şubat ayı örnek sorularında din olgusu ile dini ve ahlaki değerlerin tanımsal olarak öğrencinin zihnine yerleştirilmesi değil, tüm bu değer ve olguların öğrencide farkındalık uyandırarak ona kazandırılmasının hedeflendiği görülmektedir. Yine “Çocuk destek merkezleri, tüketici mahkemeleri” gibi kamu kuruluşları ile kişisel haklar arasındaki bağlantıya vurgu yapan soruda olduğu gibi bilginin yanında temel haklara vurgu yapan soruların varlığı da bu ay yayınlanan sorularda dikkat çekmektedir” değerlendirmesinde bulundu.


Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Denizli Türklerin tarih boyunca kullandığı alfabeler Denizli’de sergilendi DENİZLİ (İHA) – Denizli’de UNESCO’nun ilan etmiş olduğu Uluslararası Dünya Türk Dili Ailesi Günü kutlamaları kapsamında ‘Türklerin Tarih Boyunca Kullandığı Alfabeler’ sergisi düzenlendi. UNESCO Türkiye Milli Komisyonu koordinasyonunda düzenlenen "Türklerin Tarih Boyunca Kullandığı Alfabeler" sergisinin açılışı, İnsan ve Toplum Bilimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Yasemin Beyazıt ile Çağdaş Türk Lehçeleri ve Edebiyatları Bölüm Başkanı Prof. Dr. Nergis Biray tarafından gerçekleştirildi. Etkinlikte Türkler tarafından kullanılan ilk alfabe olan Köktürk alfabesinden günümüze kadar tarih boyunca kullanılan ve Türk devlet ve topluluklarının kullandıkları Latin ve Kiril alfabelerine kadar bütün alfabeler, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün "Türk milleti demek, Türk dili demektir. Türk dili Türk milleti için kutsal bir hazinedir. Türk dili, dillerin en zenginlerindendir; yeter ki bu dil şuurla işlensin." sözünün yazıldığı poster eşliğinde sergilendi. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunması ile başlayan programın açış konuşmasını Çağdaş Türk Lehçeleri ve Edebiyatları Bölüm Başkanı Prof. Dr. Nergis Biray gerçekleştirdi. Açış konuşmasının ardından İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Çağdaş Türk Lehçeleri ve Edebiyatları 3. sınıf öğrencisi Merve Aksakal "Türklerin Kullandığı Alfabeler" adlı sunumunu gerçekleştirdi. Sunumun ardından Türk dünyasının çeşitli bölgelerinden gelen öğrenciler ülkelerinin yöresel dans gösterilerini sergiledi. Çağdaş Türk Lehçeleri ve Edebiyatları Bölümü öğrencisi Sholpan Bakhyt Kyzy Adilkhanova Özbekistan ve Karakalpakistan’ın, Danagul Khauyg Moğolistan’ın yöresel danslarını; Kazakistan Şakerim Üniversitesinden gelen Erasmus değişim programı öğrencileri Yenglik Mukhtar, Meruyert Altynbek, Dilnaz Sayatova, Arsen Serikuly, Shynggys Almat, Shakhnaz Kuanyshbayeva, Symbat Akataikyzy Kazakistan’ın geleneksel oyunu olan Kara Jorga’yı sergiledi. Serikbol Dolda tarafından ise Kazakistan’ın millî çalgısı olan dombıra ile müzik dinletisi gerçekleştirildi.
İstanbul Kağıthane’ye yeni sosyal ve sportif tesis kazandırılıyor Kağıthane Belediyesi, Yeşil Vadi Bisiklet ve Yürüyüş Yolu ile entegre şekilde planlanan yeni sosyal ve sportif tesisi ilçeye kazandırıyor. Yaklaşık 8 dönümlük alan üzerinde inşa edilen Yeşil Vadi 4. Etap projesiyle Kağıthane’ye yeni yeşil alanlar ve modern spor sahaları ekleniyor. Proje kapsamında basketbol sahası, voleybol sahaları ve padel sahasının yanı sıra yürüyüş yolları, sosyal tesis, çocuk oyun alanları ve 43 araç kapasiteli otopark yer alıyor. Tesisin, her yaştan vatandaşın spor yapabileceği ve sosyal yaşamını sürdürebileceği şekilde planlandığı belirtildi. Kağıthane Belediye Başkanı Mevlüt Öztekin, Yeşil Vadi’nin ilçenin önemli yaşam alanlarından biri haline geldiğini ifade ederek, yeni etapla birlikte spor ve dinlenme alanlarının artırıldığını kaydetti. Öztekin, vatandaşların modern tesislerde vakit geçirebileceğini, çocukların ise güvenli oyun alanlarında eğlenebileceğini belirtti. Projenin yakın zamanda tamamlanarak hizmete açılması hedefleniyor. Yeşil Vadi 4. Etap’ın tamamlanmasıyla birlikte bölge sakinleri; spor sahaları, yürüyüş alanları, çocuk oyun alanları ve sosyal donatılarıyla planlanan yeni bir sosyal ve sportif tesise kavuşmuş olacak. Kâğıthane Belediyesi, proje ile ilçenin yeşil alan kapasitesini artırmayı, vatandaşlara nitelikli spor ve dinlenme alanları sunmayı amaçlıyor.
İstanbul Türkiye e-ticarette seviye atladı: "Dijital dönüşüm, bizi bölgemizin lider ülkesi yapacak" Türkiye’de e-ticaret sektörü, dijital dönüşümle birlikte yalnızca büyüme değil, yönetim kalitesi odaklı yeni bir döneme giriyor. BirFatura CEO’su İbrahim Bayır, Türkiye’nin e-ticarette nicelikten çok nitelik kazandığını belirterek, "Türkiye e-ticarette sadece büyümüyor, olgunlaşıyor" dedi. Son 5 yılda Türkiye’de e-ticaret, satış hacminin ötesinde işletme yönetimi ve operasyonel kalite açısından önemli bir dönüşüm yaşadı. Sektörde rekabeti artık yalnızca satış adetleri değil; yönetim becerisi, müşteri deneyimi ve dijital altyapı belirliyor. BirFatura CEO’su İbrahim Bayır, Türkiye’nin e-ticareti doğru yöneten bir ülke olduğunu vurguladı. Pandemi döneminde hızla artan e-ticaret alışkanlıklarının, bugün işletmelerden daha profesyonel bir yönetim anlayışı talep ettiğini belirten Bayır, başarının yalnızca sipariş sayısıyla ölçülmediğine dikkat çekti. Bayır, "Hızlı teslimat, şeffaf müşteri hizmetleri, sorunsuz iade süreçleri ve dijital entegrasyon rekabetin ayrılmaz parçaları haline geldi. Hız başlangıçtı. Kalite ve yönetim becerisi artık oyunun kurallarıdır" dedi. 13 milyon e-fatura kesildi Kasım 2025 kampanya döneminde BirFatura üzerinden 13 milyonun üzerinde e-fatura kesildiğini açıklayan Bayır, geçen yıl aynı dönemde bu rakamın yaklaşık 10 milyon seviyesinde olduğunu ifade etti. Bu artışın e-ticaret hacmindeki büyümeyi gösterdiğini belirten Bayır, aynı zamanda işletmeler üzerindeki operasyonel yükün de ciddi şekilde arttığını vurgulayarak, "Kasım ayı adeta bir stres testidir. Dijital altyapısı sağlam olan işletmeler bu dönemde öne çıkıyor" diye konuştu. Müşteri deneyimi ve güven ön planda Türkiye’de e-ticaret tüketicisinin daha bilinçli ve seçici hale geldiğini ifade eden Bayır, müşterinin artık yalnızca ürünü değil, hizmeti ve güveni satın aldığını söyleyerek, "Markaya bağlanan müşteri, o markayı büyütür. Uzun vadeli başarı, sadakat oluşturan işletmelerin olacak" ifadelerini kullandı. "Dijital dönüşüm, bizi bölgemizin lider ülkesi yapacak" E-ticarette verinin en değerli unsur haline geldiğini kaydeden Bayır, doğru veri takibinin tedarik planlamasından nakit akışına, pazarlama verimliliğinden ürün stratejilerine kadar birçok alanı doğrudan etkilediğini ifade ederken veri odaklı yönetimin rekabet avantajı sağladığını da aktardı. Türkiye e-ticaretinin artık yalnızca iç pazara değil, bölgesel rekabete odaklandığını dile getiren Bayır, "Türkiye e-ticarette sadece büyümüyor; olgunlaşıyor. Bu dijital dönüşüm, bizi bölgemizin lider ülkesi yapacak" derken Türkiye’nin güçlü üretici altyapısı, genç nüfusu ve artan e-ticaret deneyiminin bu hedef için önemli avantajlar sunduğunu belirtti.