MAGAZİN - 16 Ekim 2015 Cuma 11:02

Memduh Ün hayatını kaybetti

A
A
A
Memduh Ün hayatını kaybetti

95 yaşındaki yönetmen Memduh Ün Bodrum'da hayatını kaybetti.

Uzun süredir Muğla’nın Bodrum ilçesindeki bir hastanenin yoğun bakım servisinde tedavi gören Memduh Ün, sabah saatlerinde vefat etti. Ün’ün hayat arkadaşı Fatma Girik ise, acı haberle adeta yıkıldı.

Memduh Ün kimdir?

Memduh Ün (1920-2015) eski futbolcu, sinema yönetmeni, oyuncu, senarist, yapımcıdır.

Beşiktaş'ın 1940-41 sezonu şampiyon bitiren kadroda futbolcu olarak görev yapan Memduh Ün futboldan koptuktan sonra Turhan Ün takma adıyla 1947'de sinemada oyuncu olarak yer aldı, 1951'de Arşavir Alyanak'la birlikte Yakut Film adlı bir şirket kurdu. Yönetmenlik deneyimini geliştirince bu kez kendi adına Uğur Film adında bir şirket kurarak çalışmalarını sürdürdü. Oyunculuk, yönetmenlik ve yapımcılığın yanı sıra, film senaryoları da yazdı. Ayrıca bir filmin müziğini, iki filmin de kurgusunu yapmıştır.

Sinema Sanatçısı Fatma Girik'le birliktedir. Halihazırda resmen başka biriyle evlidir.

Filmografisi

Oyuncu Olarak

Sinema Bir Mucizedir - 2005
Düş Gezginleri - 1992
Gün Ortasında Karanlık - 1990
Vazife Uğruna - 1986
Garip-1986
Kahreden Gençlik - 1985
Dağınık Yatak - 1984
Çarıklı Milyoner - 1983
Yaşamak Seninle Güzel - 1982
Gülsüm Ana - 1982
Zübük - 1980
Orta Direk Şaban
Vah Başımıza Gelenler - 1979
Köşe Kapmaca - 1979
Bekçiler Kralı - 1979
Derdim Dünyadan Büyük - 1978
Cemil Dönüyor - 1977
Yıkılmayan Adam - 1977
Delicesine - 1976
İki Arkadaş - 1976
Feryat - 1972
Umutsuzlar - 1971
İnsanlar Yaşadıkça - 1969
Canın Cehenneme - 1965
Kırık Hayatlar - 1965
İstanbul'un Kızları - 1964
Ayşecik Yavru Melek - 1962
Ölüm Perdesi - 1960
Namus Uğruna - 1960
Ölüm Peşimizde - 1960
Ana Hasreti / Dertli Ana - 1958
Yetim Ömer - 1957
Zeynebin Aşkı / Güllü Fatma - 1957
Ana Hasreti - 1956
Günahkar Baba - 1955
Öp Babanın Elini - 1955
Yetim Yavrular - 1955
Yaban Kız - 1954
Uç Baba Torik - 1953
Aşk Izdırabtır - 1953
Onu Ben Öldürdüm - 1952
Hayat Acıları / Gülnaz - 1951
Karadeniz Postası - 1949
Damga - 1948

Filmleri (Yönetmen)

Sinema Bir Mucizedir / Büyülü Fener - 2005
Yer Çekimli Aşklar - 1995
Zıkkımın Kökü - 1992
Bütün Kapılar Kapalıydı - 1990
Gün Ortasında Karanlık - 1990
Gönül Dostları - 1987
Garip - 1986
Postacı - 1984
Gülsüm Ana - 1982
Kaçak - 1982
Kanlı Nigar - 1981
Devlet Kuşu - 1980
Cevriyem - 1978
Bir Tanem - 1977
Cellat - 1975
Ağrı Dağı Efsanesi - 1975
Kadınım - 1975
Yaralı - 1973
Gönülden Yaralılar - 1973
Toprak Ana - 1973
Murat İle Nazlı - 1972
Para - 1972
Sezercik Aslan Parçası - 1972
Üç Arkadaş - 1971
Kara Peçe - 1970
Büyük Yemin - 1969
İnsanlar Yaşadıkça - 1969
İlk ve Son - 1968
Vuruldum Bu Kıza - 1968
Zilli Nazife - 1967
Son Gece - 1967
Aslan Yürekli Kabadayı - 1967
Yaprak Dökümü - 1967
Fakir Çocuklar - 1966
Aslan Pençesi - 1966
Altın Çocuk - 1966
Vahşi Sevda - 1966
Namusum İçin - 1965
Yıldız Tepe - 1965
Dağ Başını Duman Almış - 1964
Öp Annemin Elini - 1964
Ağaçlar Ayakta Ölür - 1964
Halk Çocuğu - 1964
Kanun Karşısında - 1964
Kırk Küçük Anne - 1964
Çapkın Kız - 1963
Yavaş Gel Güzelim - 1963
Bire On Vardı - 1963
Kısmetin En Güzeli - 1962
Üç Tekerlekli Bisiklet - 1962
Akasyalar Açarken - 1962
Belalı Torun - 1962
Güneş Doğmasın - 1961
Avare Mustafa - 1961
Boş Yuva - 1961
Mahallenin Sevgilisi - 1960
Ölüm Peşimizde - 1960
Ateşten Damla - 1960
Ayşecik - 1960
Bir Serseri - 1960
Kırık Çanaklar - 1960
Murada Ereceğiz - 1958
Çoban Kızı - 1958
Üç Arkadaş - 1958
Ayşe'nin Çilesi - 1958
Zeynebin Aşkı / Güllü Fatma - 1957
Yetim Ömer - 1957
Zeynep'ın İntikamı - 1956
Piç / Kahpe Dünya - 1956
Ana Hasreti - 1956
Düşman Aşıklar - 1955
Öp Babanın Elini - 1955
Yetim Yavrular - 1955

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Edirne Keşan’da trafik kazasında hayatını kaybedenler için yapılan anıt açıldı Edirne’nin Keşan ilçesine bağlı Karacaali köyünde 1998 yılında meydana gelen trafik kazasında hayatını kaybeden 7 öğrenci ve 1 servis şoförü için kazanın meydana geldiği noktada yenilenen anıt törenle açıldı. Törende konuşan Karacaali Köyü Muhtarı Mustafa Kocaalili, "Paşayiğit İlköğretim Okulu’na taşımalı eğitim kapsamında giden öğrencilerimizi taşıyan servis aracının geçirdiği kaza sonucunda, henüz yolun başındaki 7 evladımız ve görevini yapan 1 şoförümüzü kaybettik. Bu acı olay, yalnız aileleri değil tüm Karacaali’yi ve bölgemizi derinden sarmıştır. Bugün açılışını yaptığımız bu anıt, kaybettiğimiz evlatlarımız ve şoförümüzün aziz hatırlarını yaşatmak, benzer acıların bir daha yaşanmaması için toplumsal hafızamızı ve farkındalığı diri tutmak amacıyla inşa edilmiştir" diye konuştu. Edirne İl Genel Meclisi Başkanı Çiğdem Gegeoğlu, kazada hayatını kaybedenlerin ailelerine başsağlığı dilerken, Keşan Belediye Başkanı Mehmet Özcan da kazanın meydana geldiği günü anlattı. Keşan Kaymakamı Aziz Mercan ise yaşanan kazanın büyük bir acı olduğunu dile getirerek, "Buradan hepimiz gerekli dersi alıyoruz. Bu olayların yaşanmaması için elimizden ne geliyorsa gerekli gayreti göstereceğiz" dedi. Paşayiğit İlkokulu ve Ortaokulu öğrencilerinin, anıta çiçek bıraktığı tören, dua yapılmasıyla sona erdi. Törene, muhtarlar, sivil toplum kuruluşları ve siyasi partilerin temsilcileri, kazada hayatını kaybedenlerin yakınları ve çok sayıda vatandaşlar katıldı.
Düzce Otobüs şoförlerinin duyarlılığı araç içi kamerasına yansıdı Düzce Belediyesi özel halk otobüsü şoförleri, rahatsızlanan yolcular için güzergahlarından çıkarak yolcuları hastaneye yetiştirdi. O anlar araç içi kamerasına yansıdı. Düzce Belediyesine bağlı Düzce Ulaşım A.Ş.’ye ait iki ayrı hatta görev yapan halk otobüsü şoförleri bir hafta arayla rahatsızlanan iki yolcuyu harekat merkezine haber verip güzergah dışına çıkarak Acil Servis’e ulaştırdı. İlk olay 7 Aralık’ta yaşandı. Düşmeye bağlı olarak yürüme güçlüğü çeken ve hastaneye gitmek isteyen genç kadını fark eden şoför İzzet Aydın, hastaneye yakın durakta indirmek yerine acil servisin kapısına kadar götürdü. "Harekat merkezine bildirip, güzergah değiştirdim" Olay günü yaşananları aktaran araç şoförü İzzet Aydın, "2013 yılından bu yana şoförlük yapıyorum. 7 numaralı hatta çalışıyordum. Krempark’ın oradan 3 kişi araca bindi. Bir tanesi ayağının üzerine basamıyordu. Geçmiş olsun dedim. Hastaneye gideceğiz dedi. Harekat merkezine bildirerek güzergah dışına çıkacağımı söyleyerek, hastayı hastaneye götürdüm. Araçta başka kimse de yoktu. Acilin önüne kadar götürüp, güzergahıma devam ettim" dedi. Bir diğer olay ise 12 Aralık Cuma günü gerçekleşti. Araca bindiğinde fenalaşan yolcuyu fark eden otobüs şoförü Suat Atmaca, Hastane Caddesi’ndeki duraktan "U" dönüşü yaparak güzergah dışına çıktı. Vakit kaybetmeden rotayı Atatürk Devlet Hastanesi Acil Servisine çeviren Atmaca kısa süre içerisinde Acil Servis önüne ulaştı. Otobüsten indirilip sedyeye alınan kadın yolcu, sağlık ekiplerine ulaştırıldı. "Vatandaşın sağlığı her şeyden önemlidir" diyen şoför Suat Atmaca, "Olay günü 18 nolu hatta çalışıyordum. Durağa yanaştığımda iki genç benden kolanya istedi. Ne olduğunu sorduğumda arkadaşlarının rahatsızlandığını söylediler. Harekat merkezini arayarak rotamdan çıkıp U dönüşü yaptım. Hastanede acil servise geldiğimizde servise bindirdik ve hastamızı sağlık ekiplerine teslim ettik. Bize periyodik eğitimler veriliyor, bu eğitimlerde bu sağlık konusunda da hassas davranmamız konusunda bilgilendirme yapılıyor. Bizimde çocuğumuz var, biz burada insanlık görevimizi yaptık" dedi. Yaşanan bu örnek davranışlar, Düzce Ulaşım A.Ş. bünyesinde görev yapan şoförlerin, yolcuların sağlığı ve güvenliği konusunda da sorumluluk bilinciyle hareket ettiğini gösterdi. Şoförlerin duyarlılığı diğer yolcular tarafından da tebrik edildi.
Ankara Sanatçı Metin Şentürk TBMM’de engelli bireylerin sorunlarını ve hayat hikayesini anlattı AK Parti İzmir Milletvekili Mehmet Kasapoğlu başkanlığında toplanan Engelli Bireylerin Sorunlarını Araştırma Komisyonu’na katılan sanatçı Metin Şentürk, engelli bireylerin sorunlarını ve hayat hikayesini anlattı. Engelli Bireylerin Sorunlarını Araştırma Komisyonu, AK Parti İzmir Milletvekili Mehmet Kasapoğlu başkanlığında toplandı. Komisyona sanatçı ve Dünya Engelliler Birliği Kurucu Başkanı Metin Şentürk katıldı. Komisyonun açılışında konuşan Kasapoğlu, "Tüm Komisyon üyelerimizin ortak inancı, engelli bireylerimizin toplumun tam merkezinde yer alması; sanatta, sporda, siyasette, akademide, medyada, üretimde, istihdamda her bir noktada en merkezde yer alması, onların merkezde yer almasıyla birlikte toplumun bu anlamdaki algısı, bakışı çok güçlü şekilde değişiyor. Kullanılan dilden, ön yargıların kırılmasına kadar pek çok değişimi gözlemliyoruz. İşte, Metin Bey’in bu anlamdaki yolculuğu da hem sanat alanında hem de sivil toplumdaki mücadelesi bu açıdan çok kıymetli ve çok ama çok öğretici" diye konuştu. "9 kişilik ailenin 6 kişisi kör oldu" Konuşmasına kendi hayat hikayesini anlatarak başlayan Metin Şentürk, "7 çocuklu bir ailede doğdum. Yalnız hayatın anneme acımasız şakaları enteresan bir şekilde devam etti. Baba tarafından genetik körlük vardı. 2 kız kardeşim, 2 erkek kardeşim, babam ve ben, hepimiz sağlam doğmamıza rağmen, 9 kişilik bir ailede 6 kişi zaman içinde yaşanan küçük problemlerden körlükle karşıya kaldı. 9 kişilik ailenin 6 kişisi kör oldu. Bugüne kadar hayatımı kolaylaştıran yegâne unsurun bakış açısı olduğuna çok inandım. Bakış açınızı değiştirdiğinizde acınızı değiştirebiliyorsunuz" dedi. "Sahadaki çalışmalarınız içinse ben 7/24 hazırım" Engelliliğin, engelliden ziyade aileleri için daha zor olduğuna inandığını dile getiren Şentürk, "Engelli hayatına bir şekilde alışıyor ama aileler için her uyanılan sabah aynı tabloyla karşılaşmak biraz daha farklı. Evlatlarının önündeki engelleri aileler, sonra yasalar, sonra da vicdanlar kaldırırsa bazı şeylerin çok daha iyi olacağına inanıyorum. Sahadaki çalışmalarınız içinse ben 7/24 hazırım. Emeğimle, bedenimle, ruhumla ve gönlümle yanınızda olmaya hazırım. Şayet bu işe yarayacaksa, dediğim gibi, 7/24 ülkenin her tarafında emek veririm. Çünkü sonuç itibarıyla, benim bu ülkede bu kadar emek verme çabamın tek bir nedeni var. Askerlik yapamadığım bir ülkede askerliğimi bu şekilde tamamlıyorum, bu da benim hayata bakış açımın bir tarafı" ifadelerini kullandı.