POLİTİKA - 28 Eylül 2021 Salı 16:44

MHP Genel Başkanı Bahçeli: 'ABD ne yaparsa yapsın, Ülkücü Hareket’i sindiremeyecek, boyun eğdiremeyecektir'

A
A
A
MHP Genel Başkanı Bahçeli: 'ABD ne yaparsa yapsın, Ülkücü Hareket’i sindiremeyecek, boyun eğdiremeyecektir'

Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Devlet Bahçeli, “ABD ne yaparsa yapsın, Türk milletinin çelikten yumruğu, teslim olmayacak kalesi Milliyetçi-Ülkücü Hareket’i sindiremeyecek, boyun eğdiremeyecektir” dedi.

Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Amerika Birleşik Devletleri (ABD) Temsilciler Meclisi’nin Ülkü Ocakları aleyhine kabul ettiği tasarıyla ilgili yazılı bir açıklama yayımladı.

MHP Genel Başkanı Bahçeli açıklamasında, “Türkiye-ABD ilişkilerinin mazisi 75 uzun yıla dayanırken, NATO bünyesindeki müttefiklik hukuku da 69 yıllık bir geçmişe sahiptir. Ancak iki ülke arasında kurulan köklü münasebetlerin dengeli ve istikrarlı gelişiminden bahsetmek, ilaveten tutarlılık ve samimiyet içeren yapısından söz etmek neredeyse imkansızdır. İnişli çıkışlı bir görüntü çizen, engel ve engebelerle çivilenen Türkiye-ABD diyalogları bugüne kadar dostluğun ruhuna muarız, ittifak ahlakına mugayir, karşılıklı hak ve çıkarlarla muhataralı bir sürece hapsolmuştur. Buradaki ve bundaki başlıca kusur hiç kuşku yok ki ABD’nin sancılı diplomatik adımlarından ve sakat politik uygulamalarından kaynaklanmıştır” ifadelerini kullandı.

“Türkiye dostluğu aranan, müttefikliği güven veren bir ülkedir”

MHP Genel Başkanı Bahçeli, yaptığı yazılı açıklamada, Türkiye’nin müttefiklik ahlakına, stratejik ortaklık aklına titizlikle riayet etmesine rağmen, ABD’nin tavrı ve tutumunun her seferinde sorun çıkaran, kriz üreten, baskı ve şantaja bel bağlayan küstah bir anlayış etrafında kümelendiğini belirterek şunları kaydetti:
“Türkiye, ABD’nin 51’inci eyaleti değildir, sömürgesi değildir, uydulaşmış ve iradesi çalınmış bir ülke olarak da görülmesi söz konusu bile olamayacaktır. Dostluk ve ittifak ilişkisinden söz açılacaksa, iki devletin eşitlik temelinde, egemenlik haklarına, tarihi çıkarlarına karşılıklı ve aynı anda saygı gösterilmesi de kaçınılmaz bir zorunluluktur. Türkiye dostluğu aranan, müttefikliği güven veren bir ülkedir. Aynı hususu ABD için söylemek geldiğimiz bu aşamada mümkün görülmemektedir. ABD’nin politikalarına serpiştirdiği husumet tortularıyla ülkemizi her seferinde köşeye sıkıştırmaya, sabrını zorlamaya, siyasi ve ekonomik ablukalarla bezdirmeye çalıştığı gözlerden uzak tutulamayacak bir vakıadır. Türkiye tam bağımsızdır. Aziz Atatürk’ün en büyük eserim dediği Türkiye Cumhuriyeti’nin tarihsel hüviyeti ve kaderinin yol haritası onurlu bağımsızlıkla çerçevelenmiştir. Dünya üzerinde hiçbir güç merkezi, hiçbir mütehakkim veya muhasım ülke bu gerçeği değiştiremeyecektir.”

“Biden yönetimi terör örgütlerini Türkiye’nin önüne geçirmiş, kanlı ve kahredici bir ittifak çemberi oluşturmuştur”

Türkiye-ABD arasında kurulan diyalogların soğumasının, hatta gerilim hattına havale edilmesinin ciddi bir mesele olduğunu vurgulayan Bahçeli, “Bu açmazın sorumlusu da Biden yönetimidir. Mevcut ABD yönetimi; terör örgütleriyle içlidışlı, canciğer kuzu sarması, al takke ver külah içindeyken, Türkiye’ye mesafe koyup taciz ve tahrik kampanyasına hız vermesi öncelikle müttefiklik mimarisine en ağır darbedir.
Biden yönetimi terör örgütlerini Türkiye’nin önüne geçirmiş, kanlı ve kahredici bir ittifak çemberi oluşturmuştur. Suriye ve Irak’ın kuzeyinde yaşanan zincirleme rezaletler, PKK/YPG/PYD’ye göz göre göre verilen mali, mühimmat, silah ve askeri destekler bunun en açık ispatı niteliğindedir. ABD yönetimi bir yanda suç işlerken, diğer yanda insanlık vicdanına ve uluslararası hukuka tamamıyla kast eden bir ilkelliğin ve iradesizliğin pençesindedir. Türk milletinin ve Türk devletinin böylesi bir vandallığı kabulü eşyanın tabiatına, insanlığın ortak mirasına aykırıdır” açıklamasında bulundu.

“Tasarının kabulü yalnızca skandal, yalnızca skolastik bir karar değil, aynı şekilde Türkiye’ye karşı takip edilen düşmanca politikaların da bir parçasıdır”

Yaptığı açıklamasında, ABD Temsilciler Meclisi’nin, “Ülkü Ocaklarının terörist bir organizasyon olup olmadığının” araştırılmasıyla ilişkili tasarının kabulünü en sert şekilde eleştiren Bahçeli şu ifadeleri kullandı:
“Terör örgütleriyle düşüp kalkan bu ülkenin Ülkü Ocakları bağlamında köksüz ve mesnetsiz iftira yığınağına tevessül etmesi korkunç bir yanlış, korkak bir saptırmadır. Yunan kökenli bir Demokrat Parti milletvekili tarafından 24 Eylül 2021 tarihinde ABD Temsilciler Meclisi’ne verilen ‘Ülkü Ocaklarının terörist bir organizasyon olup olmadığının’ araştırılmasıyla ilişkili tasarının kabulü yalnızca skandal, yalnızca skolastik bir karar değil, aynı şekilde Türkiye’ye karşı takip edilen düşmanca politikaların da bir parçasıdır.

Temsilciler Meclisi’ne söz konusu tasarıyı hazırlayıp vermek, ardından utanç verici şekilde kabul etmek insan haklarına; fikir, düşünce, ifade ve siyasi hürriyetlere dehşet verici bir suikasttır. Milliyetçi-Ülkücü Hareket önerge sahibiyle birlikte kararı ve oy verenleri lanetlemektedir.

PKK/YPG/PYD’nin görüş ve kavrayış açısıyla Ülkü Ocaklarına yaklaşanlar, terörist organizasyonun bizatihi failleri, fanatik mensuplarıdır. Çünkü terörizme destek verenler, en az teröristler kadar mesul, melun ve mendeburdur.”

“ABD ne yaparsa yapsın Ülkücü Hareket’i sindiremeyecek, boyun eğdiremeyecektir”

Ülkü Ocaklarını insanlık alemi huzurunda karalama teşebbüsünün terörizmin işbirlikçileri eliyle peydahladığı bir komplo ve Türk-İslam medeniyetine doğrultulmuş silah olduğunu kaydeden Bahçeli, “Bu çarpıklığın bir başka örneğinin Almanya’da Sol Parti kanalıyla körüklenmek istenmesi Milliyetçi-Ülkücü Hareket’i asla yıldıramayacak, asla diz çöktüremeyecektir. Türkiye ABD’ye mahkum olamayacaktır. Uyanan dev ayağa kalkmakla kalmamış ön almaya, öncü olmaya, inisiyatif üstlenmeye, sürekli ilerlemeye, ilerledikçe de onu bunu rahatsız etmeye başlamıştır. ABD ne yaparsa yapsın, Türk milletinin çelikten yumruğu, teslim olmayacak kalesi Milliyetçi-Ülkücü Hareket’i sindiremeyecek, boyun eğdiremeyecektir. Asıl terörist organizasyonun terör örgütlerine destek verenler olduğunu artık görmeyen, duymayan, bilmeyen de kalmamıştır. Türkiye-ABD ilişkileri çetin bir yol ayrımındadır. Aynı şeyi NATO ittifakı için de ileri sürmek doğru bir tespittir. Biden yönetiminin Türkiye ve Cumhur İttifakı alerjisi tedavi edilemez boyutlardadır. ABD’nin politikaları yapıcı, iyi niyetli, dostane olmadığı gibi, müttefiklik ilkelerine de terstir” dedi.

“Türkiye seçeneksiz değildir, çaresiz hiç değildir”

Birleşmiş Milletler binasının hemen karşısında inşa edilen Türkevi’ne de değinen Bahçeli şu açıklamaları kaydetti:

“Birleşmiş Milletler binasına çok yakın bir yerde, Newyork’un en işlek caddesinin kavşak noktasında 36 katıyla yükselen ve muazzam bir başyapıt olan Türkevi’nin açılışına Biden’ın katılmayışı hem bir nezaketsizlik hem de gerilen ilişkilerin hazin bir sonucudur. Türkiye seçeneksiz değildir. Çaresiz hiç değildir. Türkevi vasıtasıyla, 193 üyeli Birleşmiş Milletler’e ve ABD’ye aynı anda komşu olduğumuz ortadadır. Biden yönetiminin şaşı bakışı, bölgesel ve küresel planda ülkemiz üzerinde oyun kurma telaşı elbette beyhude bir çabadır.
Türkiye’nin gerçek komşuları vardır, dünya ABD’den ibaret, ABD’yle ihata edilmiş de sayılamayacaktır. ABD Başkanı Biden, Türkiye’yi hafife almasının, hakir görmesinin ciddi sonuçlarına günü saati geldiğinde mutlaka katlanmak durumunda kalacaktır.

Milliyetçi-Ülkücü Hareket beklenen günün özlemini duyarak, sertleşen kuşatmayı insanüstü bir mücadele ve imanlı duruşuyla yarmak için devletiyle, milletiyle, mukaddesatıyla kenetlenerek varlığını devam ettirecektir.”

Utku Şimşek
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bursa Gençler, bayramlarını robotlarını yarıştırarak kutladı Bursa’da 3’üncüsü düzenlenen ulusal robot yarışması Robolution’24, renkli görüntülere sahne oldu. Gençler, 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramını robotlarını yarıştırarak kutladı. Bursa’da düzenlenen Robolution’24 yarışmasına Türkiye’nin dört bir yanından ilk okuldan liseye kadar bütün sınıflar katıldı. Birbirinden çekişmeli anlara sahne olan yarışlar 2 gün boyunca heyecanla devam edecek. İlk günü mini sumo ve temel çizgi yarışmalarına sahne olurken, ikinci gün ise arazi yarışları ve serbest kategoride öğrenciler birbiriyle yarışacak. Teknoloji Editörü Furkan Karaca, VR Sanal Gerçeklik Gözlüğü ile bir sunum gerçekleştirdi. Teknolojinin artık en ufak cihazlara kadar indirgendiğini söyleyen Furkan Karaca, VR Sanal Gerçeklik Gözlüğü’nün insan uzvu gibi işlev gördüğünü belirtti. VR Sanal Gerçeklik Gözlüğü ile yapılan işlemler hakkında da bilgiler veren Furkan Karaca, canlı bir şekilde uygulamaları izleyenlere aktardı. Kimi arkadaşını, kimi ağabeyini, kimi ise çocuğunu desteklemek için salonu hınca hınç doldurdu. İlk elemeleri başarıyla geçen gençler, çok heyecanlı olduklarını dile getirdi. Yaptıkları robotların ileride geliştirerek daha güzel projelere imza atacaklarını belirten gençler, böyle bir etkinliğin 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı’nda yapılmasının ise çok özel olduğunu söyledi.
Malatya Malatya Turgut Özal Üniversitesi 6 Yaşında Malatya Turgut Özal Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Recep Bentli, “Merhum Cumhurbaşkanımız Turgut Özal’ın adını taşıyan üniversitemizin kuruluşunun altıncı yılını kutlarken, akademik, idari ve fiziki gelişimini sürdürmeye devam ediyoruz. “dedi 2018 yılında 2 bin 625 öğrenci ile akademik yaşamına başlayan Malatya Turgut Özal Üniversitesi’nin 2023-2024 Eğitim-Öğretim yılında ilk defa öğrenci alınan 3 ön lisans, 21 lisans ve 17 lisansüstü programı ile öğrenci sayısını 8 bin 662’ye yükseltti. 2024 yılında yeni teklif edilen 5 ön lisans, 5 lisans ve 4 lisansüstü programlarının öğrenci almaya başlamasıyla bu sayının artarak devam etmesi beklenirken, üniversite ile ilgili gelinen noktaya dair açıklamalarda bulunan Malatya Turgut Özal Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Recep Bentli, "Üniversitemiz Ziraat Fakültesi ve 8 ilçede yer alan meslek yüksekokullarıyla çıktığı eğitim öğretim yolculuğuna, kuruluşundan bu yana geçen 6 yıllık süreçte 8 farklı yerleşkede 1 Enstitü, 6 Fakülte, 9 Meslek Yüksekokulu ve 2 Yüksekokulla devam ederken, ek olarak her biri belirli ve özellikli alanlara yönlendirilmiş 10 Araştırma ve Uygulama Merkezimiz bulunmaktadır. Akademik, idari ve fiziki gelişimimizi belirli bir program çerçevesinde yaparken, dünya, ülkemiz ve özelde bölgemizin gerçeklerini ve ihtiyaçlarını göz önünde bulundurarak, kontrollü ve sürdürülebilir bir gelişim için özen göstermekteyiz. Üniversitemizde 2019 yılında, 142 akademik, 214 idari personel görev yaparken, yeni programlar ve öğrenci sayımızın artması ile birlikte bugün 35 profesör, 78 doçent, 144 doktor öğretim üyesi, 132 öğretim görevlisi, 26 araştırma görevlisi ve 468 idari personelden oluşan özverili bir aile ile 92 bin metrekare kapalı alana sahip üniversitemizde, ülkemiz ve öğrencilerimiz için çalışmaya devam ediyoruz. Bu gelişim çabaları sürecinde, 2023 yılında karşı karşıya kaldığımız deprem sonrasında üniversitemiz imkanları ölçüsünde vatandaşlarımız için barınma ve gıda temini konusunda elimizden geleni yapmaya çalıştık. Ayrıca ilgili alan uzmanı hocalarımızın katkıları ile Malatya’mızın yapı inceleme ihtiyaçlarına da destek verdik. Bu vesile ile depremde kaybettiğimiz canlarımızı rahmetle anıyor, tüm vatandaşlarımıza sabırlar diliyorum. Göreve başladığımız günden bu yana; araya giren deprem felaketini de göğüsleyen ve ilerleme motivasyonunu kaybetmeden çalışan bir ekibe ve tüm imkanlarını öğrencilerin ve üniversitenin yararına kullanan bir ekip anlayışına sahip olmanın verdiği güvenle hareket etmekteyiz. Bir yandan akademik faaliyetleri sürdürmeye çalışırken, diğer yandan üniversitemizin fiziki ve sosyal yönden eksiklerinin nasıl giderilebileceği hususunu da sürekli olarak gözden geçirmeye ve gerekli müdahaleleri yapmaya gayret etmekteyiz. Üniversitenin; yalnızca öğretim faaliyetleri ile sınırlı olmadığı ve olmaması gerektiği bilinciyle hareket ederek; sosyal ve kültürel etkinliklerin yapılması ve planlanması için çalışmaya devam ediyoruz" dedi. "Fiziki gelişim çalışmalarımız hızla devam ediyor" Üniversitede fiziki gelişim çalışmalarının hızla devam ettiğini aktaran Malatya Turgut Özal Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Recep Bentli, "Tüm yerleşkelerimizde, binalarımızın bakım-onarımı ve hasarlı yapıların yıkım faaliyetlerini sürdürürken, Yeşilyurt yerleşkemizin çevre düzenlemesi ile Sanat Tasarım ve Mimarlık Fakültemizin binasının fiziki gerçekleşmesi tamamlandı. Aynı zamanda Yeşilyurt yerleşkemizin yemekhanesinin temeli de atılmış oldu. Bununla birlikte diğer önemli ihtiyacımız olan merkezi derslik ihale hazırlıkları tamamlandı. Fiziki gelişim çalışmalarımız hızla devam ediyor. Bilindiği üzere üniversiteler bir yandan eğitim öğretim faaliyetlerini yürütürken, diğer taraftan AR-GE çalışmalarıyla ürettiği bilgiyi toplumun faydasına sunmaktadır. Toplum için yapılan bilim karşılığını ve gücünü toplumdan alacağı için akademik faaliyetlerin vazgeçilmez bir unsurudur. Bu şiar ile hareket edilmesi; başarıya daha emin adımlarla ve daha hızlı ulaşmanın yolunu açacaktır. Üniversitemizin, 2018 ve 2019 yılında dış kaynaklı proje sayısı 1 iken, 2023 yılını 16 dış kaynaklı proje ile tamamlamış olduk. Ayrıca Mart 2023’te Deprem Bölgesi Üniversiteleri Özel Çağrısı olan ’1001 ÇABA’ kapsamında 60 proje başvurumuzun 16’sı kabul edilirken, henüz açıklanmayan 38 başvurunun sonucunu beklemekteyiz. Bilimsel Araştırma Projeleri için 2019 yılında 285 bin 500 TL olan bütçemizin, 2024 yılında 2 milyon 650 bin TL olmasının, üretilen bilginin ürüne dönüştürülmesi ve toplumun yararına sunulması yolunda hızlı adımlar atabilmemizi sağlayacağını düşünmekteyiz.Genç bir üniversite olmanın olumlu yönlerinin zorluklarından daha fazla olduğu ve bu dinamik yapının sürekli değişen ve gelişen yönde kullanılması gerektiği anlayışıyla, önümüzdeki yıllara emin adımlarla yürüyeceğiz. Bundan sonraki her kuruluş yıl dönümünde, bir öncekinden daha ileri gitmiş ve daha olumlu, daha başarılı işlere imza atmış bir üniversite olmanın çabasını göstereceğiz” diye konuştu