EKONOMİ - 21 Mayıs 2020 Perşembe 12:03

Ödemişli çiftçi damlama sulamaya yöneliyor

A
A
A
Ödemişli çiftçi damlama sulamaya yöneliyor

İzmir’in Ödemiş ilçesinde çiftçiler, su kaynaklarının derinlere inmesi ve Beydağ Barajı’nın suyunun yeterli olmaması nedeniyle damlama sulama yöntemine geçmeye başladı.

Beydağ Barajı’nda biriken suyun ovadaki üretim için yeterli olmadığını belirten Ödemişli üreticiler, sulama konusunda arayış içinde olduklarını ve damlama sulama yöntemine geçmeye başladıklarını söyledi. Sulama maliyetlerinin çok yüksek olduğunu kaydeden Ödemişli üretici Hakan Balcılar, “Bu yıl Beydağ Barajı’ndan 15 günlüğüne su verileceği açıklandı. Bölgemizdeki hava şartları ile birlikte üretim çeşitliliği de değişmeye başladı. Su kaynakları azalırken suya daha çok ihtiyacımız var. Suyumuzu daha dikkatli kullanmak zorundayız” dedi.
Ovada yapılan tarım üretiminin bütün yaz boyunca sürdüğünü belirten Balcılar, “Eskiden vahşi sulama adı da verilen salma su yöntemi ile sulama yaparken, su kaynaklarımız gittikçe derinlere inmeye başladı. Susuzluk bölgenin en önemli sorunu haline geldi” diye konuştu.

"Başka çaremiz yok"
Damlama sulama yöntemi ile daha az su kullanımı yapıldığını ifade eden Balcılar, “Küçük Menderes havzasında 300 bin civarında büyükbaş hayvan varlığı var. Bu sayı neredeyse bölgede yaşayan insan sayısı ile eşit demektir. Tabii ki büyükbaş hayvanların da yeme ve suya ihtiyacı var. En önemli yem bitkisi de mısır. Mısır su olmadan yetişmez. Öte yandan zeytin, erik ve nar gibi meyve ağaçlarımız, salatalık ve patates gibi sebze üretimi yapılıyor. Ovadaki su miktarı bütün üreticilerimiz için önemli. Damlama sulama maliyeti artırıyor ama başka çaremiz yok. Ürettiğimiz sebze ve meyve su istiyor” dedi.

Ödemiş ve çevresindeki sulama faaliyetlerini koordine eden Küçük Menderes Sulama Birliği, geçtiğimiz günlerde yaptığı bir açıklama ile Beydağ Barajı’ndan 10 Haziran’da su verilmeye başlanacağını açıklayarak, “Su miktarımız yeterli değil. Muhtemelen 15-20 gün su verebileceğiz” bilgisini vermişti.

Onur Şahan

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kütahya Türk iş insanı Ferhat Süleyman Çınar’ın başarı öyküsü Dünyada birçok ülke ile güçlü bağlantıları bulunan, NATO ve Birleşmiş Milletler Diplomatlığı gibi görevler yapan 46 yaşındaki iş insanı Ferhat Süleyman Çınar, başarı öyküsünü anlattı. Birleşmiş Milletler ve NATO’da önemli görevler üstlenen, Türkiye ve Birleşmiş Milletler arasındaki ilişkide önemli bir konuma sahip Ferhat Süleyman Çınar, 1978 yılında Ankara’da, üç çocuklu memur bir ailenin en küçük çocuğu olarak dünyaya geldi. Çocukluğu, dönemin zorlu şartları altında geçti ve Ankara’da memur bir ailenin ferdi olarak yaşamak ona mücadeleci bir ruh kazandırdı. Çınar, henüz ortaokul çağlarındayken, ailesinin beklentileri ve kendi davranışları arasında bir denge kurmaya çalıştı. Ailesi, onun abisi ve ablası gibi iyi bir eğitim alıp üniversiteye gitmesini ve kendileri gibi memur olmasını istiyordu. Ancak, Çınar, kendi geleceğini belirleme konusunda oldukça kararlıydı ve daha farklı bir yol izlemeye karar verdi. 80’ler ve 90’lar, Türkiye’nin ve dünyanın önemli dönüşümler yaşadığı yıllardı. Bu dönemde, Çınar, çevresindeki değişimleri yakından gözlemledi ve bu değişimlerin etkilerini bizzat deneyimledi. Soğuk Savaş’ın sona ermesi ve küresel sistemin dönüşümü gibi büyük olaylar, onun dünya görüşünü şekillendiren önemli faktörler oldu. “13 yaşında geleceğini şekillendirecek önemli kararlar almaya başladı” Çınar, sadece 13 yaşında olmasına rağmen, geleceğini şekillendirecek önemli kararlar almaya başladı. Geleneksel eğitim sistemi yerine gerçek okul olarak iş hayatını gördüğü için daha genç yaşlarda iş dünyasının içine adım attı. İş dünyasında içindeki erken deneyimleri, ona farklı bir bakış açısı kazandırdı. Matbaa sektöründe çalışmaları, ona sadece bir iş kolunun ötesinde, büyük bir resim olduğuna inanıyor ve küresel pazarın önemli bir parçası olarak görüyordu. Matbaacılığı, sadece basılı malzemelerin üretimi olarak görmek yerine, toplumun derinliklerine etki eden bir araç olarak değerlendiriyordu. Bu süreçte Ankara da Türk Siyasetinin kalbinde tanıştığı ve ortaklık kurduğu önemli kişiler başta Süleyman Demirel olmak üzere Ali Çetin Şener, Şahbettin Çimen, Cavit Çağlar gibi isimlerde onun Türk ve Dünya siyasi yapısını okumasında büyük önem taşıdı. “Sahip olduğu işleri bölgesel çaptan küresel bir boyuta taşıdı” Zamanla sahip olduğu işleri bölgesel çaptan küresel bir boyuta taşıyan Ferhat Süleyman Çınar, bu süreçte, uluslararası alanda geniş bir ağ oluşturdu ve işlerini küresel bir perspektifle genişletti. Ferhat Süleyman Çınar, insanlığı bir bütün olarak ele aldı ve küresel işbirliğinin, içinde bulunduğumuz sorunların tek çözümü olduğuna inandı. Ona göre insanlar kalıplarını devletler ise sınırlarını aşmalıydı, bu kaçınılmaz bir sondu ve elbet ki olacaktı. Bu gün bu amaca ulaşmak için Birleşmiş Milletler ve çeşitli STK’larda önemli misyonlar üstlenen Ferhat Süleyman Çınar bunun yanı sıra Orta Doğu’daki küresel işbirliğini geliştirmeye ve bölgede barış ve istikrarı sağlamak amacıyla Bölgedeki önemli Kraliyet Ailelerine danışmanlık yapmakta. ’’Ülkemiz ve dünya adına çok çalışıyoruz” Türkiye ve Dünya adına çok çalıştıklarını söyleyen Ferhat Süleyman Çınar ’’Ülkemiz Ekonomik, sosyal, kültürel ve insani nitelikteki uluslararası sorunları çözme düsturuyla, ırk, cinsiyet, dil veya din ayrımı gözetmeksizin herkesin insan haklarına ve temel özgürlüklerine saygının geliştirilip güçlendirilmesinde uluslararası işbirlikleri ile gelişmekte olan ülkelerin desteklenmesi ilkeler ile yola çıktık. Türk İş İnsanlarının Dünya’da temsili için güçlü lobilerde aktif rol alıyoruz. Birleşmiş Milletler misyonun gerçekleşmesi ve Türkiye’nin Misyon içerisindeki rolünün daha aktif olması için buradayız. Her zaman dediğimiz gibi bizler Türkiye ile Dünya arasında bir köprü görevi görüyoruz’’ ifadelerine yer verdi.