GÜNDEM - 28 Kasım 2012 Çarşamba 10:55

Okul içinde yasak, önünde serbest

A
A
A
Okul içinde yasak, önünde serbest

Milli Eğitim Bakanlığı tarafından okul kantinlerinde öğrencilerin sağlığına zararlı yiyeceklerin satılması yasaklamasına rağmen, bu yiyecekler okul önlerinde rahatça satılıyor.

İSMAİL COŞKUN/İSTANBUL

Bakanlığın yasakladığı asitli içecekler, cips, patates kızartması gibi yiyecek ve içecekler çocukların sağlığını tehdit etmeye devam ediyor. Okul kantinlerinde satılmayan bu yiyecek ve içecekler okul önlerindeki seyyar satıcılar ve ruhsatsız işyerlerinde denetimsiz şekilde öğrencilere satılıyor. Okul kantinlerini çalıştıran işletmeciler de bu durumdan şikayetçi. Birçok kantin işletmecisi, yasaklı gıdaları satmamalarına rağmen, öğrencilerin rahatlıkla okul önlerindeki seyyar satıcılar ve ruhsatsız işyerlerinden bu gıdaları temin edebildiklerini söylüyor. Bu durumun da kendi cirolarını düşürdüğünü belirten işletmeciler duruma el konulmasını istiyor.

Okul idarecilerinden eğitim ve öğretim saatleri süresince okul kapılarının kapalı tutulmasını isteyen kantinciler, aksi halde öğrencilerin sağlıksız gıdaları okul önlerinden rahatça alabildiklerinin altını çiziyor. Bu durum sebebiyle kantine konulan yasağın da bir önemi kalmıyor.

YASAKLI GIDALARI VELİLER BESLENME ÇANTASINA KOYUYOR
Yapılan incelemelerde bazı velilerin de çocukların beslenme çantalarına kantinlerde satışı yasak olan asitli içecekleri koyarak rahatlıkla okula götürmelerini sağladıkları ortaya çıktı. Uzmanlar, bakanlığın koyduğu yasağın tamamen çocukların sağlığı açısından önemli olduğunu hatırlatarak ailelerin bu hususa özen göstermelerini istedi.
Konuyla ilgili bilgi veren Öğretmen Tuğçe Temizöz, kendisinin bir ilköğretim okulunda stajyerlik ve lisede öğretmenlik yaptığını belirterek, "Ben yeğenlerimi zaman zaman okula götüren ve onlarla ilgilenen bir vatandaşım. Sağlık ve Milli Eğitim Bakanlıklarımızın beğendiğimiz yasaklarından biri olan, çocuk sağlığı açısından gerekli olan gazlı içecekler, cips, kızartma gibi gıda maddelerinin okullarda yasaklanmasını canı gönülden destekliyorum. Bu vesileyle sayın bakanlarımıza teşekkür ediyorum. Ancak bu yasakların, gerek öğretmenlerimiz, gerekse veliler tarafından net anlaşılmamış olması beni üzüyor. Burada amaç yasaklanan maddelerin kantinden almamaları değil, gelişme çağındaki çocukların sağlığı açısından kullanmamaları gerektiğini aşılamak gerekir" dedi.

“OKUL SAATLERİNDE KAPILAR AÇIK KALIYOR”
Temizöz, okul kapılarının ders saatleri ve teneffüslerde açık olmasının kendisini rahatsız ettiğini dile getirerek, şunları söyledi: “Okul çevresinde seyyar satıcı ve denetlenmeyen gıda satan yerler sayesinde bu gıdalar okullara girmektedir. Bakanlığımız tarafından okullara gönderilen yönetmelikte, okul saatleri içerisinde can güvenliği açısından öğrencilerin dışarı çıkmasının yasak olduğu açıkça belirtiliyor. Yeğenlerimi bir gün okula götürdüğümde yan okulda yapılan giriş, çıkışların fazlalığı dikkatimi çekti. Hatta bir veli ile güvenlik görevlisi arasında geçen konuşmaya kulak misafiri oldum. Veli, ‘benim nereye gittiğimi sormuyor musunuz?’ sorusuna güvenlik görevlisinin verdiği cevap ise ‘okulda biriyle görüşmeye gelmişsinizdir herhalde’ oldu. Kapıların açık kalmasıyla okul öğrencilerinin yaşadığı birçok talihsiz olaya çanak tutmuş oluyoruz. Bu nedenle okul kapılarının denetiminin sıkı olması gerektiğini düşünüyorum”.

“BESLENME ÇANTALARI HİJYENİK OLMUYOR”
Öğretmen Tuğçe Temizöz, çoğunluğu plastikten oluşan beslenme çantalarının gıdalar üzerinde olumsuz etkilere neden olduğunu ifade ederek, “Beslenme çantalarında gıdaların uzun süreli beklemesi bakteri oluşturuyor. Bazı beslenme çantaları hijyen kurallarına da uymuyor. Bu nedenle ben kantinlerden sıcak ve taze yiyeceklerin alınmasının daha uygun olacağını düşünüyorum” dedi.

“VELİLERE VE ÖĞRETMENLERE BÜYÜK GÖREV DÜŞÜYOR”

Kantin işletmecilerinden Ahmet Türk ise konuyla ilgili şunları söyledi: "Genelde okul etrafında yoğun olarak bulunan seyyar satıcı, kafeterya ve büfeler dikkatimi çekiyor. Türkiye şartlarında aile geçindiren bir vatandaş olarak hangi ürünün fiyatının ne kadar olduğunu biliyorum. Neredeyse bir su fiyatına ekmek arası yiyecekler satılıyor. Bu fiyatlarla satılan ürünlerin merdiven altı yerlerde yapıldığı ihtimali artıyor. İşte burada görev velilere ve eğitimci hocalara düşüyor. Çocuklarımızı sağlıksız ürünlerden uzak tutmak için onlara kantinlerde satılması yasak olan ürünlerin neden yasak olduğunu ve bu gıdaların sağlık açısından gelişim çağındaki çocukları olumsuz etkilediklerini anlatmamız gerekiyor".

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Samsun Thomas Reis: "Takımımın performansı sebebiyle hayal kırıklığı yaşıyorum" SAMSUN (İHA) – Samsunspor Teknik Direktörü Thomas Reis,Mainz 05 maçının ardından takımının performansı nedeniyle hayal kırıklığı yaşadığını söyledi. UEFA Konferans Ligi 6. hafta maçında deplasmanda Almanya temsilcisi Mainz ile karşılaşan Samsunspor sahadan 2-0 mağlup ayrılarak ilk 8’e adını yazdıramadı. 12. sırada lig aşamasını tamamlayan kırmızı-beyazlılarda Alman Teknik Direktör Thomas Reis, maçın ardından düzenlenen basın toplantısında mücadeleyi değerlendirdi. "Takımımın performansı sebebiyle hayal kırıklığı yaşıyorum" Futbolcularının gösterdiği performanstan memnun olmadığını dile getiren Samsunspor Teknik Direktörü Thomas Reis, "Açıkçası bir sonraki karşılaşmayla alakalı çok bir şey söylemek istemiyorum. Bugünkü göstermiş olduğumuz performans sebebiyle hayal kırıklığı yaşıyorum. Mainz’e baktığımızda bugün galip gelmeyi hak ettiler. Çünkü biz ikili mücadelelerde o agresifliği gösteremedik ve ikinci topları da onlar kazandı, bizler kaybettik. Emre Kılınç ile yakalamış olduğumuz çok net bir pozisyon vardı. O pozisyonu golle sonuçlandırabilmiş olsaydık normalde 1-0 öne geçen taraf olacaktık ve belki de şu an farklı şeyler konuşuyor olurduk. Göstermiş olduğumuz performanslar ötürü üzgünüz" dedi. Dar bir kadro ile mücadele ettiklerini ve sakatlıktan dönen Ntcham’ın tekrar sakatlanmasının kendilerini üzdüğünü ifade eden Reis, "Olivier Ntcham’ın bir kas sakatlığı oldu. Arka adalesinden sakatlandı Tabi bu bizim adımıza iyi olmadı. Zaten çok eksikle devam etmek zorunda olduğumuz bir dönemde bunun gerçekleşmiş olması bizi üzdü. Maçta da belli oldu. Takımın bir yorgunluğu da var. Birçok eksiğimiz olması sebebiyle genç oyunculara da şans vermeye çalışıyoruz. Ama tabi bu durum onlar için de zor olabiliyor. Çünkü sonradan oyuna girmek her oyuncu için zor olduğu gibi genç oyuncular için de zor oluyor. Bir şekilde yolumuza devam etmemiz gerekiyor. Sonuçta çok kısa bir süre sonra Pazar günü oynamamız gereken bir karşılaşma var. Daha sonrasında yine kısa bir aradan sonra oynamamız gereken bir kupa karşılaşması var. Umarım sakat oyuncularımız en kısa sürede tekrardan bize katılırlar. Açıkçası bu durum bizim adımıza zor bir dönem. Var olan sakatlıklar sebebiyle zoe bir süreçten geçiyoruz ama bir şekilde yolumuza devam etmek zorundayız" diye konuştu.
İstanbul Bakırköy Adliyesi’nde tahliye vaadiyle dolandırıcılık yapan polis memuru hakkında 17 yıla kadar hapis talebi Bakırköy Adliyesi’nde 2021 yılında görev almış polis memurunun, ‘tefecilik’ suçundan tutuklanan 2 şahsın yakınından tahliye vaadiyle 95 bin euro talep eden ve para alışverişi sırasında 1 şüpheliyle beraber tutuklanmasına ilişkin iddianame hazırlandı. İddianamede, 2 şüpheli hakkında 17 yıla kadar hapis cezası talep edildi. Bakırköy Adliyesi’nde, 2021 yılında polis memuru olan H.K.’nin, ‘tefecilik’ suçundan tutuklanan C.B. ve B.B.’nin, Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturmanın bilgi ve belgelerine erişerek bunları 3’üncü şahıslar ile paylaştığı iddia edildi. İstanbul Emniyet Müdürlüğü Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü’nde görevli polis memuru H.K.’nin eriştiği belgeleri, tutuklu şüphelilerin yakını olan A.D. ile Whatsapp üzerinden paylaştığı, bu bilgiler karşılığında ise A.D.’nin ise tutuklulardan tahliye vaadiyle 95 bin euro, işe başlamak için ise ön ödeme olarak 50 bin euro talep ettiği olaya ilişkin yürütülen soruşturma tamamlandı. Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı’nca hazırlanan iddianamede, A.D. ve H.K. isimli şahıslar ‘şüpheli’ sıfatıyla yer aldı. Şüphelilerin serbest bırakılmaları için 95 bin euro talep etmiş Hazırlanan iddianamede, 30 Eylül 2020 tarihinde haklarında yürütülen bir soruşturma kapsamında gözaltına alınan Z.Y. ile A.M.Y. isimli şahısların yakını olan A.D.’nin, H.K. aracılığıyla, gözaltındaki şahısların serbest bırakılmaları ve el konulan malların iade edilmesi şüphelilerden 95 bin euro talep ettiği, işe başlamadan önce ise 50 bin euro almak için sözleştikleri aktarıldı. İddianamede, A.D. isimli şahsın, 2 Ekim 2021 tarihinde, M.A. ile Bakırköy’de buluşup, 40 bin euro teslim alacağı sırada gözaltına alındığı, ardından ise bir diğer şüpheli H.K. ile birlikte tutuklandıkları anlatıldı. 17 yıla kadar hapis talebi İddianamede, şüpheliler A.D. ve H.K. hakkında, ‘soruşturmanın gizliliğini ihlal’, ‘kişisel verileri hukuka aykırı olarak ele geçirme ve yayma’ ve ‘kamu görevlileriyle ilişkisinin olduğundan, onlar nezdinde hatırı sayıldığından bahisle ve belli bir işin gördürüleceği vaadiyle dolandırıcılık’ suçlarından toplamda 6 yıldan 17 yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılması istendi. Ayrıca, iddianamede, şüpheli H.K. hakkında ise ‘kamu görevlisi tarafından görevinin verdiği yetkiyi kötüye kullanmak’ suçundan 2 yıl 6 aydan 4 yıl 6 aya kadar hapis cezasıyla cezalandırılması talep edildi.