ASAYİŞ - 24 Kasım 2014 Pazartesi 16:57

Pamukova kazası 10 yıl sonra sonuçlandı

A
A
A
Pamukova kazası 10 yıl sonra sonuçlandı

Sakarya’da 41 kişinin hayatını kaybettiği tren kazasının davası 10 yıl sonra karara bağlandı. Birinci makinist 3 yıl hapis cezası alırken, ikinci makiniste verilen 1 yıl hapis cezası ise ertelendi.

Pamukova ilçesi Mekece mevkiinde 22 Temmuz 2004 tarihinde 41 kişinin ölümü, 89 kişinin de yaralanmasıyla sonuçlanan hızlandırılmış tren davasına bugün yapılan celseyle sonuca bağlandı. 7 buçuk yıllık zaman aşımı sonrası 20 Ocak 2012 yılında zaman aşımından dolayı düşen dava, yeniden açılmış ve kararlar verilerek Yargıtay’a gönderilmişti.

Yargıtay’ın davayı bozarak geri göndermesi sonucu yeniden görülmeye başlayan dava bugün Sakarya Adliyesi 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yapılan celseyle birlikte sonuçlandı. Bugün görülen davaya sanıklar katılmazken, sanık ve mağdur avukatları hazır bulundu.

‘Taksirle Demiryolu Kazası tehlikesine sebebiyet verme’ suçlarından yargılan makinistler hakkında mahkeme karar verdi. Treni kullanan birinci makinist Fikret Karabulut’a 3 yıl 1 Ay 15 gün hapis cezası ve bin 500 TL adli para cezası verilirken, Trende ikinci makinist olarak bulunan Recep Sönmez’e ise 1 yıl 15 gün hapis cezası verdi. Sönmez’e verilen ceza ertelendi.

Sakarya’nın Pamukova ilçesi Mekece yakınlarında 22 Temmuz 2004 Ankara-İstanbul arasında hızlandırılmış tren seferini yapan Yakup Kadri Karaosmanoğlu adlı tren aşırı hızdan dolayı raydan çıkmış, toplam 230 yolcudan 41’i hayatını kaybetmiş 89 kişi de yaralanmıştı. 

REMZİ ŞİMŞEK

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Antalya Antalyalı hekimlerden Filistin için ‘Sessiz Yürüyüş’ Antalya’da sağlık çalışanları İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarını protesto ederek "Sessiz Yürüyüş" gerçekleştirdi. İsrail’in 7 Ekim’den buyana devam eden saldırılarında şu ana kadar 350 binden fazla Filistinli hayatını kaybetti. Sivillerin son sığınak noktalarından birisi olan Refah’a da geçtiğimiz günlerde başlatılan saldırının ardından Hekimlerden Sessiz Yürüyüş İnisiyatifi bir kez daha Türkiye’nin birçok ilinde olduğu gibi Antalya’da da İsrail’i protesto etti. Muratpaşa Camii’nden başlayan, Türkçe ve İngilizce olarak ‘Ben doktorum, hedef değil’ yazılı dövizler taşıyan hekim ve sağlık çalışanları Kapalıyol olarak bilinen Kazım Özalp Caddesi boyunca sessiz bir şekilde yürüyüşlerini gerçekleştirdi. ‘Filistin açık hava hapishanesine döndü’ Yürüyüşün sonunda grup üyeleri adına basın açıklamasını okuyan Doktor Kevser Erdoğan, İsrail’in yıllardır sürdürdüğü sistematik işgal ve zulmün 7 Ekim’den bu yana katlanarak devam ettiğini belirterek, “7 aydır her gün, her dakika Gazze’ye bombalar yağıyor ve şehit haberleri geliyor. Gazze halkı ölümle, açlıkla, hastalıkla boğuşuyor. Adeta bir açık hava hapishanesi olan Filistin’in, dünya ile tek bağı olan Refah’ta da soykırımdan başka kelimeyle anlatılmayacak bir zulüm yaşanıyor” dedi. "Gazze, insani yardım bekliyor" İsrail’in Refah’a başlattığı saldırının ardından 1.3 milyon Filistinlinin Gazze’nin yerle bir edilmiş kuzey kesimlerine doğru ilerlemek zorunda kaldığının altını çizen Erdoğan, “Yerel ve uluslararası sivil toplum kuruluşlarına, devletlere, sağlık ve yardım organizasyonlarına sesleniyoruz. Bombalardan kurtulabilen bir avuç mazluma acilen insani yardım ulaştırılmalıdır. Yaralı ve hastalar bir an önce tahliye edilmelidir. Dünyanın dört bir tarafında aynı hassasiyeti paylaştığımız nice hekim ve sağlık çalışanları adına bizler; her türlü göreve hazır olduğumuzu tekrar dile getiriyoruz” ifadelerini kullandı. Yapılan açıklama bölgeden geçen yabancı turistlerin Gazze’ye dikkatini çekmek amacıyla bir kez de İngilizce olarak okundu.
Isparta Isparta’da sağlık çalışanları Filistin için yürüdü Isparta’da sağlık çalışanları ve sivil toplum kuruluşları, Filistin için "Sessiz Yürüyüş" gerçekleştirdi. Isparta’da hekimler, sağlık çalışanları ve sivil toplum kuruluşları 26 haftadır İsrail’in saldırılarına maruz kalan Filistin için "Sessiz Yürüyüş" gerçekleştirdi. Kaymakkapı Meydanı’nda yer alan Gazze nöbet çadırı önünde toplanan sağlıkçılar Mimar Sinan Camii önüne kadar yürüdü. Burada topluluk adına konuşan Hüseyin Özgüven sağlık çalışanları olarak her zaman Filistin halkının yanında olacaklarını belirterek, “Bizler hekimler ve sağlık çalışanları olarak, 26’ncı haftasında toplandığımız yürüyüşümüzde çağrımızı yineliyoruz. Yerel ve uluslararası sivil toplum kuruluşlarına, devletlere, sağlık ve yardım organizasyonlarına sesleniyoruz. Gazze, insani yardım bekliyor. Bombalardan kurtulabilen bir avuç mazluma acilen insani yardım ulaştırılmalıdır. Yaralı ve hastalar bir an önce tahliye edilmelidir. Dünyanın dört bir tarafında aynı hassasiyeti paylaştığımız nice hekim ve sağlık çalışanları adına bizler; her türlü göreve hazır olduğumuzu tekrar dile getiriyoruz. Vicdanımızla, şuurumuzla, duamızla, mesleklerimizle, eylemlerimizle Gazze’deki kardeşlerimizin yanındayız ve yanında olmaya devam edeceğiz. Normalleştirmeyeceğiz, sabırla ve azimle zulme karşı duranlar olacağız” dedi. Yürüyüş dua edilmesi ve ilahi okunmasının ardından son buldu.