POLİTİKA - 03 Aralık 2022 Cumartesi 14:25

Prof. Dr. Gürel: 'Yunanistan geçmişte Avrupa Birliğini dolandırmaya çalışan, sahtekarlık yapan bir devlet'

A
A
A
Prof. Dr. Gürel: 'Yunanistan geçmişte Avrupa Birliğini dolandırmaya çalışan, sahtekarlık yapan bir devlet'

Atılım Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Öğretim Üyesi Prof. Dr. Şükrü Sina Gürel, “Yunanistan geçmişte Avrupa Birliğini dolandırmaya çalışan sahtekârlık yapan bir devlet olduğunu gösterdi. Şimdi de hem sahtekârlık yapan, hem de oportünist bir devlet olduğunu gösteriyor” dedi.

Atılım Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Şükrü Sina Gürel, Amerika Birleşik Devletleri’nin (ABD) dış politikası, Rusya-Ukrayna savaşının gidişatı ve Yunanistan’ın son dönemlerde silahlanması ile ilgili çarpıcı açıklamalarda bulundu. Yunanistan’ın daha önce Avrupa Birliğini dolandıran bir ülke olduğunu söyleyen Gürel, ABD’nin Yunanistan’ı açık bir üs bölgesi haline getirdiğini söyledi.

“Güç merkezleri arasındaki çekişme ve rekabet en üst düzeye çıkacaktır”

ABD ekonomik olarak Rusya, Çin ve Hindistan ile rekabet içinde olduğu hakkında konuşan Gürel, “Soğuk savaşın bitiminden sonra ABD’nin bir hegemonya çabası oldu. Bu çabanın boşa çıktığı, başarılı olmadığı görülünce de şimdi çok kutuplu bir dünyaya doğru gidiyoruz. Çin, Rusya, Avrupa Birliği ve ABD asıl güçler olarak ortaya çıkıyor ama bunun yan sıra yeni beliren güçler de var Hindistan gibi, BRICS üyeleri gibi. Dolayısıyla dünyada yeni bir sisteme doğru gidiyoruz ama bu sistemin henüz bütün yönleriyle ortaya çıktığını söylemek zor. Tam bir geçiş dönemi yaşıyoruz ve bu dönemde bu güç merkezleri arasındaki çekişme ve rekabet en üst düzeye çıkacaktır” değerlendirmelerinde bulundu.

“NATO’nun doğu sınırlarının belli olması gerekiyor”

Dünya politikasında Türkiye’ye önemli bir rol düştüğünü aktaran Gürel, “Soğuk savaşın sonunda oluşmuş bulunan güvenlik mimarisi tamamen ortadan kalktı. Ortadan kalkınca hem nükleer silahların denetlenmesi ve azaltılması konusunda hem de konvansiyonel güçlerin denetlenmesi konusunda güvenlik mimarisinin yerine yeni bir şey konulması lazım. Özellikle Ukrayna üzerindeki mücadelenin son bulması ve NATO’nun doğu sınırlarının belli olması gerekiyor. Burada Türkiye’nin olumlu katkılarının olabilmesi mümkün” ifadelerini kullandı.

“Yunanistan geçmişte Avrupa Birliğini dolandırmaya çalışan sahtekârlık yapan bir devlet”

NATO ülkelerinin Rusya’ya uyguladığı ambargoya ve Yunanistan’ın buradaki tutumu ile ilgili konuşan Gürel, Yunanistan’ın artan silahlanmasını değerlendirerek şunları kaydetti:

“Yunanistan geçmişte Avrupa Birliğini dolandırmaya çalışan sahtekârlık yapan bir devlet olduğunu gösterdi. Şimdi de hem sahtekârlık yapan, hem de oportünist bir devlet olduğunu gösteriyor. 400 milyar doları aşkın bir borçla bir yandan silahlanma gayreti içerisinde. Kendi bağımsızlıklarını ve egemenliklerini başkalarının eline nasıl teslim ettiklerini görüyorlardır. ABD’nin adeta Yunanistan’ı açık üs haline getirdiğini görüyoruz. Böyle bir devletin her açıdan Oportünist davranması da doğal geliyor, Yunanistan’ın içine düştüğü durum içler acısı.”

“Türkiye’nin Atatürk’ün dış politikasına dönmesi şart oldu”

Türkiye’nin dış politikasını ve komşu devletlerle olan son yaklaşımlarını geç kalınmış doğru bir çaba olduğunu ifade eden Gürel, “Geç kaldık. 2010'ların ortasından itibaren büyük hatalarla yürütülen bir dış politika oldu ve çevremizde dostumuz kalmamış oldu. Şimdiye kadar İsrail ve Mısırla başlatılan yakınlaşma çabaları doğru çabalar. Buna hemen Suriye’yi de eklemek gerekiyor. Türkiye’nin yenidünya sistemi içerisinde Atatürk’ün dış politikasına dönmesi şart oldu. Bölgemizde barış ve işbirliği kuşağı oluşturmak önemli bir şart oldu. Bu doğruda atılacak adımlar desteklenmeli” diye konuştu.

“Ukrayna’daki mücadeleye batı karışması olursa nükleer silahların kullanılma tehlikesi var”

Rusya-Ukrayna savaşının bir an önce son bulması gerektiğine dikkati çeken Gürel, “Rusya ve ABD iki büyük nükleer güç, dolayısıyla Ukrayna’daki mücadeleye batı karışması olursa nükleer silahların kullanılma tehlikesi var, bu bütün dünyayı tehlikeye atabilecek bir gelişme. Bu işin bir sonunun gelmesi lazım. Ukrayna ve batı enerji tedariki konusunda zor durumda. Sert bir kışa giriyoruz. Her iki tarafın da ara uzlaşma çözümüne ihtiyaçları var” ifadelerine yer verdi.

Ömer Faruk Karataş - Mert Cerrahoğlu
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Aydın Aydın Devlet Hastanesi’nin özel güvenlikçiler şaşırttı Aydın Devlet Hastanesi Acil Servis binasının bahçesinde de bir grup şahıs, hastaneye sağlık raporu için getirilen husumetlilerine saldırı girişiminde bulundu. Polis ekipleri kalabalıkla mücadele ederken hastane bahçesindeki olayda polise destek vermesi beklenen özel güvenlik görevlileri olaya müdahale etmek yerine, gazeteciye müdahale etti. Özel güvenlikçilerin saldırıyı gerçekleştirenlerin talimatı doğrultusunda gazeteciye ve kamerasına müdahale ettiği öğrenilirken olayla ilgili soruşturma başlatıldı. Edinilen bilgiye göre; Aydın’da, parkta tartıştıkları iki kişiyi bıçaklayan A.K. çıkarıldığı Aydın Adliyesi’nde tutuklandı. Polis, A.K.’yi cezaevine teslim etmeden önce sağlık raporu almak için Aydın Devlet Hastanesi’ne götürdü. Hastanede tedavi altına alınan yaralının yakınları A.K.’yi görünce saldırıya geçti ve ortalık bir anda karıştı. Gerginliği fark eden polis, A.K.’yi hızlıca hastaneden uzaklaştırmak için harekete geçti. Ancak, hastane önünde bekleyen kalabalık koşarak polis otosunun önünü kesti ve hastane önünde arbede yaşandı. Acil servisin önündeki polis otosuna saldırıyı görmezden gelen hastanenin özel güvenlik görevlileri ise olaya değil bu sırada görevini yapmakta olan gazeteciye hedef aldı. Olayı takip eden gazetecinin kamerasına müdahale edip görüntü almasını engelleyen özel güvenlik görevlilerinin saldırganların talimatı doğrultusunda bu eylemi gerçekleştirdiği öğrenildi. Gazeteci Mert Cona uğradığı fiziki müdahale, telefonunun özel güvenlikçiler tarafından el konulması ve görevinin engellenmesinden dolayı şikayetçi oldu. Özel güvenlikçilerin olaylar karşısındaki tutumu ve saldırganların talimatı ile gazetecilerin görüntü almasını engelleme girişimi şaşkınlığa neden olurken olayla ilgili soruşturma başlatıldığı öğrenildi.
Antalya Antalya’da motorcudan hayat kurtaran hamle Antalya’da yoğun akşam trafiğinde ilerlemekte zorlanan bir ambulansın yolunu açmak için harekete geçen motorcu Eyüp Polat, önce fermuar düzeniyle trafiği açmaya çalıştı. Başarılı olamayınca motosikletinden inerek trafik polisi gibi araçları yönlendiren Polat, ambulansın geçişini sağladı. O anlar kask kamerasına yansırken, görüntüler kısa sürede sosyal medyada yayıldı. Antalya’da geçtiğimiz günlerde akşam saatlerinde Meydan Kavşağı istikametinde seyir halinde olan motorcu Eyüp Polat, arkasından gelen ambulansı fark edince yol açmak için harekete geçti. Yoğun trafik nedeniyle araçların ilerleyemediğini gören Polat, ilk olarak fermuar düzeniyle trafiği açmaya çalıştı. Trafik akışının rahatlamaması üzerine motosikletini yol kenarına çeken Polat, araç sürücülerini sözlü olarak yönlendirerek ambulansın önünü açmaya çalıştı. "Devam et, ambulans geliyor" diyerek sürücülere seslenen Polat, kırmızı ışığa rağmen araçların kontrollü şekilde ilerlemesini sağladı. "Seyirci kalamazdım" Yaşananları kask kamerasıyla kaydeden Eyüp Polat, ambulansı ilk fark ettiği anı ve neden müdahale ettiğini anlattı. Polat, "Antalya istikametinde, Aspendos tarafından evime doğru giderken arkamda bir ambulans gördüm. Kimse kıpırdayamıyordu. Ya sireni duymuyorlardı ya da fark edemiyorlardı. Buna seyirci kalamazdım. O an tek düşündüğüm ambulansın hastayı bir an önce yetiştirmesiydi. Ceza yer miyim, kendi canım tehlikede mi hiç düşünmedim. Kendi canımı dahi orada hiçe saydım belki de" dedi. Trafiğin özellikle akşam saat 18.30 sıralarında yoğunlaştığını belirten Polat, yolun iki şeritli olması nedeniyle ambulansın ilerleyemediğini söyledi. İlk olarak fermuar düzeniyle trafiği açmaya çalıştığını ifade eden Polat, yoğunluk nedeniyle bunun yeterli olmadığını belirterek, motorunu yol kenarına çekip motosikletten indiğini ve araçları sözlü olarak yönlendirmeye başladığını dile getirdi. Trafiği açabilmek için zaman zaman araçların arasından motosikletle geçmek zorunda kaldığını aktaran Polat, kendi yol güzergâhı olmamasına rağmen ambulansın ilerlediği yoldan devam ettiğini belirterek, "Geçemeyeceği belliydi. Oradaki trafiğin akışını sağlayarak gelen ambulansçı arkadaşın oradan geçmesini sağladım" şeklinde konuştu. Kask kamerası kaydetti, video viral oldu Ambulansın geçişinin ardından sürücülerin de siren sesini fark ederek yol verdiğini belirten Polat, ambulans ekibinin kornayla teşekkür ettiğini söyledi. Kask kamerasına yansıyan görüntüleri sosyal medyada paylaştığını aktaran Polat, videonun kısa sürede yayıldığını belirterek, şöyle devam etti: "Birçok kişi teşekkür mesajı attı. Bunu bir görev olarak gördüm. Belki birçok motorcu arkadaşım da aynı şeyi yapıyordur ama benimkisi kask kamerasına denk geldi. İnşallah hasta kurtulmuştur, sağlık durumu iyidir. Mutlu oldum, yapmam gerektiğini düşündüm ve yaptım."
İstanbul Kars-Ardahan-Iğdır Memleket Günleri Arnavutköy’de kardeşlik köprüsüne dönüştü Arnavutköy Şehir Parkı’nda, Kars, Ardahan ve Iğdır’ın köklü kültürü, yöresel lezzetleri ve sahne programlarıyla üç gün sürecek Memleket Günleri yoğun katılımla başladı. Arnavutköy Belediyesi’nce düzenlenen Kars, Ardahan, Iğdır Memleket Günleri’nin açılış programı Arnavutköy Şehir Parkı’nda gerçekleştirildi. Programa Arnavutköy Kaymakamı Mahmut Hersanlıoğlu, Arnavutköy Belediye Başkanı Mustafa Candaroğlu, sivil toplum kuruluşları ve dernek başkanları ile çok sayıda vatandaş katıldı. Kars, Ardahan ve Iğdır’ın kadim kültürünü Arnavutköy’e taşıyan etkinlik alanında yöresel ürün stantları, el sanatları sergileri ve kültürel sunumlarla renkli bir atmosfer oluşturuldu. Kars’ın yöresel mutfağı, Ardahan’ın doğal ürünleri ve Iğdır’ın bereketli topraklarından çıkan lezzetler ziyaretçilerle buluştu. Vatandaşlar, üç gün boyunca Doğu Anadolu’nun zengin mutfak kültürünü ve geleneklerini yakından tanıma imkanı buldu. Kaymakam Ersanlıoğlu: "Bu coğrafya Türkiye’nin birlik fotoğrafıdır" Programda konuşan Arnavutköy Kaymakamı Mahmut Ersanlıoğlu, Kars, Ardahan ve Iğdır’ın serhat illeri olarak güçlü bir tarihsel hafızaya ve birlik kültürüne sahip olduğunu vurguladı. Bölgenin farklı etnik ve inanç gruplarını yüzyıllardır aynı potada buluşturduğunu belirten Ersanlıoğlu, Memleket Günleri’nin bu kardeşlik ruhunu güçlendiren önemli organizasyonlardan biri olduğunu ifade etti. Başkan Candaroğlu: "12 haftadır Anadolu’nun renklerini Arnavutköy’de yaşadık" Arnavutköy Belediye Başkanı Mustafa Candaroğlu ise konuşmasında Memleket Günleri’nin 12 hafta boyunca Arnavutköy’ü Türkiye’nin dört bir yanından gelen kültürlerin buluşma noktası haline getirdiğini söyledi. Bu hafta Kars, Ardahan ve Iğdır’ı ağırlamaktan büyük mutluluk duyduklarını belirten Başkan Candaroğlu, "Bu üç kadim şehir, vatan sevgisinin, fedakârlığın ve güçlü kültürel mirasın sembolüdür. Bugün bu değerleri Arnavutköy’de hep birlikte yaşıyoruz" dedi. Memleket Günleri ile amaçlarının unutulmaya yüz tutan komşuluk ve hemşehrilik bağlarını yeniden canlandırmak olduğunu vurgulayan Candaroğlu, her hafta alanı dolduran vatandaşların memleket sevgisinin ne kadar güçlü olduğunu gösterdiğini ifade etti. Programların fiziken sona ermesine rağmen kurulan gönül köprülerinin kalıcı olacağını belirten Belediye Başkanı Mustafa Candaroğlu, organizasyona katkı sunan dernek başkanlarına, hemşerilere ve emeği geçen herkese teşekkür etti. Etkinlikler pazar gününe kadar sürecek Kars-Ardahan-Iğdır Memleket Günleri, pazar akşamına kadar Arnavutköy Şehir Parkı’nda yöresel lezzetler, kültürel etkinlikler ve sahne programlarıyla devam edecek. Organizasyon, İstanbul’un dört bir yanından gelen ziyaretçileri kardeşlik ve dayanışma atmosferinde bir araya getirmeyi sürdürecek.
Antalya Doç. Dr. İsmail Önder Uysal: "Bu 5 önlemle kış aylarında grip kapınızı çalmaz" Kulak Burun Boğaz Hastalıkları uzmanı Doç. Dr. İsmail Önder Uysal, gripten korunmak için kış aylarında mutlaka uygulanması gereken 5 önemli önlemi anlattı. Kış mevsimiyle birlikte solunum yolu enfeksiyonlarında, özellikle de mevsimsel grip (influenza) vakalarında belirgin artış yaşandığını belirten Memorial Antalya Hastanesi Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Bölümü’nden Doç. Dr. İsmail Önder Uysal, gripten korunmanın mümkün olduğunu söyledi. Grip çoğu zaman hafif atlatılsa da yüksek ateş, kas ağrıları, öksürük ve yoğun halsizlik gibi belirtilerle günlük yaşamı ciddi şekilde etkileyebildiğini ifade eden Uysal, risk grubundaki bireylerde ise zatürre gibi ağır komplikasyonlara yol açabildiğine dikkat çekti. Aşı en etkili korunma yöntemi Grip aşısının en güçlü koruyucu önlem olduğunu vurgulayan Doç. Dr. Uysal, Dünya Sağlık Örgütü ve Sağlık Bakanlığı tarafından her yıl güncellenen mevsimsel grip aşısının, hastalığa yakalanma riskini yüzde 40–60 oranında azalttığını, ağır seyir ve hastaneye yatış riskini ise yüzde 70–90 oranında düşürdüğünü belirtti. Aşının özellikle 65 yaş üzeri bireyler, kronik hastalar, bağışıklık sistemi baskılanmış kişiler, sağlık çalışanları, çocuklar ve hamileler için büyük önem taşıdığını ifade etti. "El hijyenine dikkat edilmeli" Grip virüsünün temas yoluyla kolayca bulaşabildiğini hatırlatan Uysal, ellerin sabun ve suyla en az 20 saniye yıkanmasının ya da en az yüzde 70 alkol içeren el antiseptiği kullanılmasının bulaş riskini önemli ölçüde azalttığını söyledi. "Kapalı alanlarda maske koruyucu" Kalabalık ve yeterince havalandırılmayan kapalı alanların virüsün en hızlı yayıldığı ortamlar olduğunu belirten Doç. Dr. Uysal, hasta kişilerle aynı ortamda bulunulduğunda cerrahi maske kullanımının hem kişiyi hem de çevresindekileri koruduğunu ifade etti. "Bağışıklık sistemi güçlendirilmeli" Bağışıklığı güçlü tutmanın hastalıklardan korunmada kilit rol oynadığını dile getiren Uysal, dengeli beslenme, yeterli uyku, sigara ve alkolün azaltılması, kapalı alanların sık sık havalandırılması ve doktor önerisiyle D vitamini takviyesi alınmasının önemine dikkat çekti. "Hastaysanız evde kalın" Grip belirtileri başladığında iş ve okuldan en az 24–48 saat uzak durulması gerektiğini belirten Doç. Dr. Uysal, istirahat etmenin ve hasta kişilerle temastan kaçınmanın hem bireysel hem de toplumsal sağlık açısından önemli olduğunu söyledi. Grip sürecinde burun tıkanıklığının sinüzite, östaki borusu tıkanıklığının ise orta kulak iltihabına yol açabileceğini ifade eden Uysal, hastalığın mutlaka uzman hekim kontrolünde tedavi edilmesi gerektiğini sözlerine ekledi.