SAĞLIK - 22 Ekim 2018 Pazartesi 12:38

Prof. Dr. Sühan Ayhan: 'Estetik ameliyatları yapan uzman kişilerin artması, estetiğe ulaşılır hale geldi'

A
A
A
Prof. Dr. Sühan Ayhan: 'Estetik ameliyatları yapan uzman kişilerin artması, estetiğe ulaşılır hale geldi'

Türk Plastik, Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Derneğinin (TPRECD) yeni Başkanı Prof. Dr. Sühan Ayhan, estetiğin halkın çok ilgisini çektiğini belirterek, modellerin ve sanatçıların yanı sıra diğer vatandaşların da estetik yaptırdığına dikkat çekti. TPRECD Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Akın Yücel ise "Fazla kilolar Türk insanının en büyük problemi” dedi.

Türk Plastik, Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Derneği'nin (TPRECD) 40. Ulusal Kurultayının basın toplantısı Antalya Belek Turizm Merkezi'ndeki bir otelde yapıldı. Toplantıya, TPRECD’nin yeni Başkanı Prof. Dr. Sühan Ayhan, Kurultay Başkanı Prof. Dr. Akın Yücel, TPRECD Yönetim Kurulu üyeleri Prof. Dr. Akın Yücel, Prof. Dr. Selahattin Özmen, Prof. Dr. İbrahim Vargel, Prof. Dr. Şükrü Yazar, Doç. Dr. Cenk Demirdöven, Prof. Dr. Yiğit Tiftikcioğlu ve Prof. Dr. Koray Coşkunfırat katıldı. 

Kongrede, bir süre önce 6 ilde yüz yüze görüşülerek elde edilen ‘Türkiye estetik ve güzellik algısı’ raporunun sonuçları hakkında bilgiler verildi. Vatandaşlara estetik uygulamalara nasıl baktığı sorulduğunda, katılımcıların yüzde 94’ünün ‘uygulama yaptırmadım, gerek yok’ dediği, aynı soru ‘yaşlanmayı geciktirmek ve genç kalmak için işlem yaptırdınız mı, yaptırır mısınız?’ şeklinde sorulunca ise yüzde 68 oranında 'evet' cevabı alındığı aktarıldı. Güzellik konusunda en sık başvurulan kaynağın sorulduğu katılımcılardan yüzde 61,3’ü 'televizyon' cevabını verdi. 

Hazırlanan raporun yapılış amacına değinen Prof. Dr. Yücel, “Türk toplumunun güzellik algısı, plastik cerrahiye bakışı ve plastik cerrahi hakkında ne kadar bilgisi var bunu öğrenmek için yaptık. İlginç sonuçlar çıktı. Güzel olan şey; kendimizi beğeniyoruz. Beğenmedikleri yanlarında biz burun çıkar diye tahmin ediyorduk, çünkü en çok burun ameliyatı yapılıyor. Ama en çok kilolarından şikayetçiler. Şişmanlık, bütün dünyada yaşanan ciddi bir sorun” dedi.

"Yaşlanmamak için gerekli şeyleri yaptırıyorum" 

Raporda, plastik cerrahi operasyonlarının saklandığını dile getiren Prof. Dr. Yücel, vatandaşların çoğunlukla 'Ben estetik yaptırmadım' dediğini söyledi. Bazı vatandaşların ise 'Yaşlanmamak için gerekli şeyleri yaptırıyorum' dediğini dile getiren Yücel şöyle konuştu: 

"Birçok kişi işlemi saklıyor, ya da belli olmasın istiyor. 30-40 yıl önce plastik cerrahi ameliyatlara zor erişilir ve pahalıyken bunlar gösterilmeye çalışılırdı. Şu an daha doğal sonuçlar isteniyor. Biz de hekim olarak abartılı sonuçları istemiyoruz." 

'Sürekli televizyon programlarına çıkan doktorlar güvenilir midir?’ sorusunu yanıtlayan Prof. Dr. Yücel, “Çok fazla televizyonlarda gözükmek iyi gibi görünse de, halkımız buna sağduyulu bir şekilde cevap vermiş. Sürekli televizyonlarda görünmek, bir güven faktörü değildir. Bilinirliği arttırıyor ama esas kıymetli olan, hekimin ameliyat ettiği diğer hastalardan alınan geri dönüşler ve diğer hekimler tarafından tavsiye edilmesidir. Medyada çok görünmek ya da çok fazla sosyal medyadan paylaşım yapmak ‘güvenilir hekim’ olduğun göstermez" ifadelerini kullandı. 

Vatandaşlara doktor seçimi konusunda uyarılarda bulunan Prof. Dr. Yücel, “Hekim seçiminde dikkat edilmesi gereken şey; uzman olması. Uzman hekim seçmeleri, akademik kariyerini araştırmaları ve hekimin ameliyat ettiği diğer hastalarla görüşmeleri gerekiyor. Yoksa reklam kanalıyla hekim seçmek, pek doğru bir yaklaşım değil" diye konuştu.

"Dünyada en çok estetik yaptıran ülkelerdeniz" 

Araştırmanın Koordinatörü TPRECD Bilimsel İşler Sorumlusu Prof. Dr. Selahattin Özmen, estetik uygulamalarda yükselişte olanın, yaşlanma karşıtı uygulamalar olduğunu belirterek, “Estetik uygulamalarda yükselişte olanın yaşlanma karşıtı uygulamalar olduğunu görüyoruz. Toplumun önemli bir kısmı estetik işlemler yaptırsa dahi bunu dile getirmiyor ve gizliyor. Türk insanı ‘Estetiğe sıcak bakmıyorum’ diyor ama yaşlanmayı geciktirip gençliği uzatacak formüller peşinde. Dünyada en çok estetik işlem yapılan ülkelerden biri olmamız da araştırma sonuçlarımızı doğruluyor" şeklinde konuştu. 

Prof. Dr. Özmen, araştırmada plastik cerrahların diğer meslek gruplarıyla karıştırıldığı sonucunun da araştırmada ortaya çıktığını da sözlerine ekledi. Prof. Dr. Özmen, "Halkın yüzde 34’ü plastik cerrahları diğer hekimlerle ya da hekim olmayan estetisyen, güzellik uzmanlarıyla karıştırıyor. Kamuoyuna yansıyan üzücü sonuçların büyük bölümü yanlış kişilere bu işlemleri yaptıranlardan kaynaklanıyor, denetimler yetersiz kalıyor, hastalar da doktorunu iyi araştırmak zorunda” dedi.

"Motorcu ustası saç ekiyor” 

TPRECD'nin yeni Başkanı Prof. Dr. Sühan Ayhan, estetiğin halkın çok ilgisini çektiğini söyleyerek, modellerin ve sanatçıların yanı sıra diğer vatandaşların da estetik yaptırdığına dikkat çekti. 

Estetiğe karşı arz-talep meselesi oluştuğunu vurgulayan Prof. Dr. Ayhan, “Bu ameliyatları yapan uzman kişilerin artması, estetiğe ulaşılır hale geldi. Biz bu talebi karşılayacak sayıda değiliz. Talep artınca hekim olmayan kişiler tarafından yapılan müdahaleler başladı. Saç ekimi büyük bir cerrahi işlem değildir ama işlemdir. Bunu hekim olmayan, sanayide çalışan motorcu ustası, tekniker gibi insanlar yapmaya başladı. Anestezi teknikeri saç ekiyor. Vatandaşlarımız sağlık işlemi alırken hekimlerinin lütfen hekim olup olmadıkları ve uzman olup olmadıklarını sorgulamaları gerekir" ifadelerini kullandı.

"Ucuza kanmayın" 

Cerrahi işlemlerde fiyat konusunda uyarılarda bulunan Prof. Dr. Ayhan, "Komşumuz geliyor, ‘Gel seni şuraya götüreceğim. Sana şunu yaptıracağım hem de çok ucuz’ diyor. Gidip yaptırıyoruz, sorun olunca da üzülüyoruz. Ucuz olan iyi hizmet değildir. Bizim doktorumuzu seçerken dikkatli davranmamız lazım. Örneğin botoks için kullanılan ilaçlar yurt dışından geliyor ve maliyeti de yüksek. Eğer ucuzsa orada bir sıkıntı vardır" diye konuştu.  

Ferah Vanlı - Mustafa Bürge

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bartın Bartın’da 30 köy yolu ulaşıma kapandı Bartın’da 3 gündür devam eden kar yağışı nedeniyle 30 köy yolu ulaşıma kapandı. Hasankadı Beldesi’nde evinde kar nedeniyle mahsur kalan bir hastanın ise yardımına sağlık ekipleri yetişti. Bartın’da aralıklarla yağan kar, kırsal kesimlerde hayatı durma noktasına getirdi. Kar nedeniyle il merkezine bağlı 1 köy, Ulus ilçesine bağlı 29 köy olmak üzere toplam 30 köy yolu kar ve tipi nedeniyle ulaşıma kapandı. İl Özel İdaresine ait iş makineleri ile gece gündüz yürütülen çalışmalarla yolların yeniden ulaşıma açılabilmesi için çalışma yürütülüyor. Çalışmalar hakkında bilgi veren İl Genel Meclisi Başkanı Turhan Kalaycı, "İlimizin yüksek kesimlerinde ciddi bir kar yağışı oldu. Halen devam eden kar yağışı öncesinde gerekli hazırlıklarımızı tamamlamıştık. Sabah saatlerine kapanan yol sayısı 80’e çıktı ama yürütülen çalışmalarla bu sayıyı 30’a düşürdük. Devam eden yağışla açılan yollar yeniden kapanabiliyor. Ulaşımın sağlanabilmesi için gece gündüz karla mücadelemizi sürdürüyoruz" dedi. Evinde mahsur kalan hastanın yardımına yetiştiler Bartın’ın merkez Hasankadı Beldesi Doğancılar Mahallesi’nde nefes darlığı ve kronik akciğer rahatsızlığı bulunan 66 yaşındaki hastanın yardımına ise Acil Sağlık Hizmetleri ekipleri yetişti. Evinde mahsur kalan hastayı kurtarmak için harekete geçen sağlık ekipler, yola devrilen ağaç ve tipi gibi engelleri aşarak hastaya ulaştı. Ekipler, hastayı branda sedye ile güvenli şekilde ambulansa kadar taşıyarak, oksijen desteği sağladı. İlk tıbbi müdahalenin ardından hasta, Bartın Devlet Hastanesi Acil Servisi’ne getirilerek tedavi altına alındı. Zamanında hastaneye yetiştirilen hastanın sağlık durumunun iyiye gittiği öğrenildi.
Rize Rize Valisi Baydaş 1 yıllık asayiş bilançosunu açıkladı Rize Valisi İhsan Selim Baydaş, yıl boyunca yürütülen asayiş ve diğer kurumlara ait çalışmalara ilişkin ayrıntılı değerlendirmelerde bulundu. Rize Valisi İhsan Selim Baydaş 2025 yılı boyunca Rize’de yürütülen güvenlik, asayiş, uyuşturucuyla mücadele, trafik, düzensiz göç, sahil güvenlik, 112 çağrıları ve kamu hizmetleri ile ilgili açıklamalarda bulundu. Asayiş olaylarında 2024 yılına nazaran düşüş olduğuna dikkat çeken Vali Baydaş "2024 Ocak-Aralık ve 2025 Ocak-Aralık dönemlerini karşılaştırdığımızda, kişilere karşı işlenen suçta bir azalma görüyoruz. 2024’te 2 bin 368 olay meydana gelmişken, 2025’te olay sayısı 265 azalarak 2 bin 103’e düşmüştür. Bu yaklaşık yüzde 11’lik bir azalmaya tekabül ediyor ve bu tabloyu memnuniyetle müşahede ediyoruz" dedi. Mal varlığına karşı işlenen suçlara da değinen Vali Baydaş, "Mal varlığına karşı işlenen suçta da azalma devam etmektedir. 2024’te 549 olay meydana gelmişken, 2025’te bu sayı 173 azalarak 376’ya düşmüştür. Hem kişilere karşı işlenen suçlarda hem de mal varlığına karşı işlenen suçlardaki bu düşüş, kolluk birimlerimizin, emniyetimizin ve jandarmamızın dikkatli takibi ve önleyici çalışmalarıyla mümkün olmuştur" ifadelerini kullandı. Rize’de terörle mücadele kapsamında 2025 yılı içerisinde 31 operasyon gerçekleştiğini kaydeden Baydaş "Terörle mücadele kapsamında 2025 yılı Ocak-Aralık döneminde, 25’i kırsal alanda jandarma sorumluluk bölgesinde, 6’sı şehir merkezinde olmak üzere toplam 31 operasyon gerçekleştirilmiştir. Bu operasyonların 4’ü FETÖ, 3’ü DEAŞ, 2’si PKK, 1’i DHKP-C, MLKP ve diğer terör örgütleri kapsamındadır. Bu 31 operasyonla ilgili faaliyetler 2025 yılında da aralıksız şekilde sürdürülmüştür" şeklinde konuştu. Olayların yüzde 100’e yakını aydınlatılıyor Rize’de suç olaylarının tamamına yakının aydınlatıldığının altını çizen Baydaş "Evet, olaylar yaşanıyor ama burada aydınlatma oranı çok önemli. Kişilere karşı işlenen suçlarda aydınlatma oranımız yüzde 99,67. Mal varlığına karşı işlenen suçlarda ise bu oran yüzde 97,72. Bu küsuratlı kısım devam eden soruşturmalardan ve delil toplama süreçlerinden kaynaklanıyor. Bu işlemler tamamlandığında oranlarımızın yüzde 100’lere ulaşmasını hedefliyoruz. Bu alanda arkadaşlarımızın üstün gayretine özellikle teşekkür etmek istiyorum" diye konuştu. "360 bin 112 acil çağrısının 141 bini asılsız" 112 Acil Çağrı Merkezi’ne yapılan çağrıları da değerlendiren Vali Baydaş, bu çağrılarından asılsız olanların büyüklüğüne dikkat çekerek "112 Acil Çağrı Merkezi’ne yapılan çağrıların toplamı 360 bin 904’tür. Maalesef bu çağrıların 141 bin 250’si asılsız çağrı" ifadelerini kullandı.